EKONOMİ - 20 Ocak 2025 Pazartesi 11:47

Mühendis Tek-Sen Enerji Sendikası: “Kamu mühendisleri ve teknik personel, üvey evlat muamelesi görmemeli”

A
A
A
Mühendis Tek-Sen Enerji Sendikası: “Kamu mühendisleri ve teknik personel, üvey evlat muamelesi görmemeli”

Mühendis Tek-Sen Enerji Sendikası, yüksek enflasyon karşısında yoksulluk sınırının altında kalan kamu mühendisleri ve teknik hizmetler sınıfı çalışanlarının maaşlarının ivedilikle iyileştirilmesi gerektiğini vurguladı. Sendika adına açıklamada bulunan Mühendis Tek-Sen Enerji Sendikası Genel Başkanı Mümin Güler, “Kamu mühendisleri ve teknik personel yoksulluk sınırının altında maaşlarla yaşamaya mahkum edilmemeli” diyerek maaş adaletsizliğin son bulması için tüm yetkilileri göreve davet etti.



Kamu mühendisleri ve teknik personelin sesi olan Mühendis Tek-Sen Enerji Sendikası, kamuda çalışan mühendis ve teknik personel maaşlarının yüksek enflasyon karşısında ivedilikle iyileştirilmesi gerektiğini açıkladı. Sendika tarafından yapılan açıklamada, kamu mühendisleri ve teknik personelin yoksulluk sınırının altında maaşla çalıştırılmasının kabul edilemez olduğu gerekçeleriyle vurgulanarak çözüm önerileri aktarıldı.



“Mühendislerin haklı talepleri görmezden gelinmemeli”


Sendikayı temsilen açıklamada bulunan Mühendis Tek-Sen Enerji Sendikası Genel Başkanı Mümin Güler, “2000 yılından bu yana eşdeğer meslek gruplarıyla benzer maaşlar alan kamu mühendisleri, 2022 yılından itibaren bu eşitlikten yoksun hale gelmiştir. 2025 yılının Ocak-Temmuz dönemi için memur maaşlarına yapılan yüzde 11,54’lük zam sonrası, kamuda yeni işe başlayan 8/1 kadrosunda görev alan bir kamu mühendisinin maaşı 58 bin TL’de kalırken, yoksulluk sınırı 68 bin 675 TL’ye ulaşmıştır. Bu tablo, mühendislerin emeğini adil bir şekilde değerlendirmeyen mevcut düzenin bir yansımasıdır” diyerek maaş adaletsizliğinin son bulması için yetkilileri harekete geçmeye davet etti.



“Hak kayıpları bir an önce giderilmeli”


Güler, “Kamu hizmetlerinin etkinliğinin artırılması ve ülkemizin kalkınması için kritik öneme sahip mühendis ve teknik hizmetler sınıfı çalışanlarının Ek Ödeme Oranı’nın 50 puan artırılarak ve teknik çalışma ödeneğine ilişkin kanun düzenlemesinin ivedilikle yapılarak hak ettiği maaş tutarının 136 bin TL yapılmalı ve geçmiş yıllara dayalı hak kayıplarının da bir an önce giderilmesi gerekmektedir.


Kamu mühendisleri ve teknik personeli olarak, ülkemizin kalkınması için gece gündüz demeden çalışıyoruz. Ancak emeğimizin karşılığını alamadığımız sürece, ne kamu hizmetlerinde beklenen verimlilik sağlanabilir ne de meslektaşlarımızın motivasyonu artabilir. Bu nedenle, tüm yetkilileri acil çözümler üretmeye ve taleplerimize kulak vermeye davet ediyoruz” ifadelerinde bulundu.



“Maaşların yoksulluk sınırının altında kalması kabul edilemez”


Eşdeğer meslek grupları arasındaki maaş farklarının kamu mühendisleri ve teknik personelin yalnızca bireysel yaşamlarını değil, aynı zamanda kamu hizmetlerinin verimliliğini de olumsuz etkilediğini belirten Güler, “Diğer meslek grupları için yapılan tekil düzenlemeler kamu mühendisleri ve teknik personel için yapılmamış, ‘üvey evlat’ muamelesine tabi tutulmuştur. Kamu mühendisleri ve teknik personelin hak ettikleri düzenlemeleri görmezden gelmek, ülkenin geleceğiyle oynamaktır” dedi.



Adaletli maaş, güçlü kamu hizmeti


Kamu mühendisleri ve teknik hizmetler sınıfı çalışanlarının maaşlarının yoksulluk sınırının üzerine çıkarılmasının sadece bir adalet meselesinin ötesinde ülke kalkınmasının devamı için de kritik bir adım olduğunun vurgulayan Güler, “Hak edilen maaş düzenlemeleri gerçekleştirilmeden, Türkiye’nin geleceğine katkımız sürdürülebilir olmaz” diyerek maaş adaleti için somut adımlar atılması çağrısı yaptı.



Ek ödeme oranlarının artırılması ve teknik çalışma ödemesi talebi


Güler’in açıklamasına göre, 657’ye tabi 1/4 kadrolu ve 30 yıllık sendikasız çalışan bir mühendis, mimar için ek ödeme oranının yüzde 170’den yüzde 220’ye çıkarılması ve teknik çalışma ödemesinin 9 bin 500 Memur Aylık Katsayı yüzde 700 olması talep ediliyor. Tekniker için ise ek ödeme oranının yüzde 115’ten yüzde 165’e yükseltilmesi, 9 bin 500 Memur Aylık Katsayı yüzde 500 olması bekleniyor. Maaşların ise mühendis ve mimar için 64 bin 630,38 TL’den 136 bin 227,42 TL’ye, tekniker için 53 bin 347,82 TL’den 86 bin 759,76 TL’ye acilen çıkarılması talep ediliyor.


Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Erzurum Geçmiş ve gelecek ehramda buluşuyor Erzurum ve çevresinde kadınların örtü olarak kullandığı ehram, büyük ölçüde terkedilmesine rağmen moda dünyasına farklı tasarımlarla girmesi için özel çalışmalar yapılıyor. Erzurum’daki bir çok atölyede koyun yününden elde edilen ipliklerin dokunmasıyla elde edilen ehram kumaşıyla giyimden süs eşyalarına, tablolardan yastıklara daha onlarca ürün ortaya çıkarılıyor. Erzurum, Bayburt, Erzincan, Elazığ, Ağrı, Van, Malatya ve Kayseri gibi daha bir çok ilde ehram, ince eğrilmiş koyun yününden yapılan çok zahmetli aşamalardan geçerek düz yüzeyli mekikli dokuma ile elde edilen kadın dış giysisinin adı olarak özetleniyor. Yazılı kaynaklarda ehramın ilk ne zaman dokunmaya ve kullanılmaya başlandığına ilişkin kesin bilgiye ulaşılamamakla birlikte bugünkü şekliyle 1850’li yıllardan beri kullanıldığı belirtiliyor. "Kısır koyun ve koç yününden ehram olmaz" Ehram için koyunun 6-7 aylarında kırkılan yünü kullanılıyor. Bölge halkı bu yünün tellerinin uzun olduğuna, yağmurda çekmeyeceğine; kısır koyun ve koç yününden ehram olmayacağına inanıyor. Ehramın değeri ipin inceliği ile doğru orantılı olarak değerlendiriliyor. Ehramda genellikle kahverengi, siyah, krem gibi yünün doğal renkleri kullanılıyor, renkli iplerle ehram üzerine dokuma esnasında ya da sonradan elle nakış işleniyor. Yazın ve kışın yaygın olarak kullanılıyor. Yazın açık renk kışın koyu renk tercih ediliyor. Doğal yün oluşu nedeniyle özellikle kışın örtünmeyle beraber, ısınma avantajı da sağlıyor. Koyun yününden yapılan ve kimyasal madde içermeyen sağlıklı olması yönüyle tercih edilen el emeği olan bu kıymetli kumaş günümüzde kadın/erkek giysisi ve aksesuarlarına(kadın el çantası/cüzdan, dizlik, erkek yelekleri, kravat, kemer, anahtarlık, magnet) varana dek yapılmakta olup geleneksel ehram kullanımından modern kullanıma adapte edildi.
Rize Rize’nin denizi gören zirvesinde kar keyfi Rize’de şehir merkezine yakınlığı, deniz manzarası ve kristal kar kalitesiyle dikkat çeken Handüzü Yaylası, kurulan yeni kayak pisti ile kış sporları ve eğlencenin yeni adresi oldu. Rize’nin Güneysu ilçesine bağlı, şehir merkezine olan yakınlığıyla dikkat çeken Handüzü Yaylası, bu kış yoğun kar yağışıyla birlikte kış turizminin yeni cazibe merkezlerinden biri haline geldi. Bin 800 rakımdaki yayla, hem kolay ulaşımı hem de zirveden denizin görülebildiği eşsiz manzarasıyla ziyaretçilerine farklı bir deneyim sunuyor. Karla kaplanan yaylada her yaştan vatandaş keyifli anlar yaşarken, özellikle kar kalitesinin yüksek olması kış sporlarına ilgi duyanların dikkatini çekiyor. Daha önce hiç bu kadar kar yağışına şahit olmadığını o nedenle de karın tadını çıkardıklarını dile getiren Safiye Mak "Özlemişiz karı. O nedenle şuan çok eğlenceli vakitler geçiriyoruz. Bu yıl ilk kez şahit oldum bu kadar fazla kar yağdığına. Normalde alışkın olmadığım bir ortam aslında. Günlerimiz güzel geçiyor" ifadelerini kullandı. Her yaştan insanın Handüzü Yaylası’nda keyifli vakit geçirdiğine değinen Gizem Yağız "Gerçekten çok eğlenceli vakit geçiriyoruz. Geçen yıl daha erken yağmıştı kar ama bu yıl biraz geç geldi. Güzel bir pist açmışlar burada. Çok mutlu olduk. Her yaştan insan burada eğlenebiliyor. Herkes çok güzel vakit geçiriyor" dedi. Aslında bir su sporu olan Flyboard Dünya Şampiyonu olan fakat kış sporlarını da denemek istediği için Rize’nin Güneysu ilçesine bağlı Handüzü Yaylası’na gelen Kahraman Aktaş ise "Yaz sporlarından sonra kış sporlarını da denemek istedik ve Handüzü Yaylası’na geldik. Rakımımız bin 800 şuan ve ben tek olduğunu düşündüğüm bir noktadayım. Deniz manzarasına karşı snowboard ile kar sporları yapıyorum. Bunun yanında kar motorları ile turlar atıyoruz. Güneysu’daki kar tahminimce kristal. Bu da dünyada nadir bulunan kar kalitesinden bir tanesi. Şunu söyleyebilirim snowboard yapanların tercih ettiği tek kar. Diğer karlar yapıştığı için tercih edilmiyor. Handüzü Yaylası bence Türkiye’de 1 numara olacak" ifadelerini kullandı. Rusya’dan Handüzü Yaylası’na snowboard yapmak için geldi Bölgeye Rusya’dan gelerek kar sporları için Handüzü Yaylası’nı tercih eden Kristina Timonova da "Bu manzarada bir yeri dünyada hiçbir yerde bulamadım. Serbest snowboard yaptığım için burayı ayrıca seviyorum. Şuanda buraya gelmek için Batum Havalimanı’nı kullanıyoruz. Eğer Rize’ye Rusya’dan direk uçuşlar olursa burada turizm yüzde 100 artar" şeklinde konuştu. Bölgede turizmcilik yapan Cihan Tüylüoğlu ise Handüzü Yaylası’nın en güzel özelliğinin denizi gören bir kış sporları merkezi olması olduğunu dile getirerek "Geçtiğimiz yıl kar 18 Ekim’de yağmıştı ancak bu yıl biraz geldi ama çok güzel geldi. Görünüşe göre de çok güzel kar yağışları olacak. Handüzü Yaylası güzel bir kış sporları merkezi olma yolunda ilerliyor. En büyük özelliği buranın denizi görmesidir. O nedenle de tektir. Burası Türkiye’de denizi tek gören spor merkezi diyebiliriz" dedi.
İstanbul Yurtta hava durumu Ülke genelinde parçalı, yer yer çok bulutlu, Güney ve İç Ege, Batı Akdeniz, İç Anadolu, Batı ve Orta Karadeniz ile İstanbul, Kocaeli, Sakarya, Bilecik, Kırklareli’nin kıyı kesimleri ve Balıkesir’in kuzey kesimlerinin aralıklı yağışlı geçeceği tahmin ediliyor. Yağışların, genellikle yağmur ve sağanak, Batı Akdeniz ile Güney Ege kıyılarında yer yer gök gürültülü sağanak, Batı ve Orta Karadeniz’in iç kesimlerinin yüksekleri, İç Anadolu’nun kuzey ve doğusunun yükseklerinde karla karışık yağmur ve yer yer kar şeklinde olması bekleniyor. Yağışların, Antalya çevreleri ile Muğla’nın kıyı kesimlerinde yer yer kuvvetli olacağı tahmin ediliyor. Sabah ve gece saatlerinde kuzey, iç ve doğu kesimlerde buzlanma ve don ile birlikte pus ve yer yer sis bekleniyor. Meteoroloji Genel Müdürlüğü’nden alınan tahminlere göre, hava sıcaklıkları ülke genelinde mevsim normalleri civarında seyredeceği tahmin ediliyor. Rüzgarın ise genellikle güney yönlerden hafif, ara sıra orta kuvvette esmesi bekleniyor. Bazı illerde beklenen hava durumuyla günün en yüksek sıcaklıkları ise şöyle: Ankara: Parçalı ve çok bulutlu, aralıklı yağmurlu, akşam saatlerinden sonra kuzeydoğusunun yüksekleri karla karışık yağmur ve kar yağışlı 9 İstanbul: Parçalı ve çok bulutlu, aralıklı yağmur ve sağanak yağışlı 12 İzmir: Parçalı ve çok bulutlu, güney kesimleri yer yer sağanak yağışlı 15 Bursa: Parçalı ve çok bulutlu 14 Adana: Parçalı ve çok bulutlu 17 Antalya: Parçalı ve çok bulutlu, aralıklı sağanak ve gök gürültülü sağanak yağışlı geçeceği tahmin ediliyor. Yağışların yer yer kuvvetli olması bekleniyor. 16 Samsun: Parçalı ve çok bulutlu 14 Trabzon: Parçalı ve çok bulutlu 15 Erzurum: Parçalı bulutlu 5 Diyarbakır: Parçalı ve az bulutlu 12
Gümüşhane Gümüşhane’de şehrin gürültüsünden kaçanlar Torul’un zirvelerinde buluştu Gümüşhane’de şehrin gürültüsünden ve boğucu havasından uzaklaşmak isteyen 22 doğasever, bu hafta Torul ilçesinin karlar altındaki eşsiz coğrafyasında bir araya geldi. Pamuk tarlasını andıran orman yollarında gerçekleştirilen yürüyüş, katılımcılara hem fiziksel hem de zihinsel bir arınma imkanı sundu. Yürüyüş, Torul ilçesine bağlı Tokçam köyü Merkez Mahalle’de bin 481 metre rakımda başladı. Sporcular Yanıklık Sırtı, Sel Gediği, Mandızlı Sırtı ve Hanzarosman Sırtı gibi kritik noktaları aşarak ilerledi. Kar diz boyu, manzara on numara Kar kalınlığının yer yer diz boyuna ulaştığı parkurda, Torul ve Kürtün baraj göllerinin panoramik manzaraları yürüyüşe eşlik etti. Bin 668 metre yüksekliğe kadar tırmanan ekip, 12 kilometrelik rotayı bin 94 metre rakımdaki Yurt köyünde başarıyla tamamladı. Kristalize kar taneleri eşliğinde ilerleyen ekip orman içindeki yatay geçişlerde çam ağaçlarının üzerine çöken kar yükününün oluşturduğu masalsı görüntüleri bol bol fotoğrafladı. Yurt köyüne ulaşan sporcuların yorgunluğunu köy sakinlerinden İrfan Aydın’ın ikramı bitirdi. Aydın’ın evindeki sıcak sobanın etrafında toplanan ekip, demlenen çaylar eşliğinde haftanın stresini, günün yorgunluğunu geride bıraktı. Psikolojik sağlık için ’Doğa’ reçetesi Yürüyüşe katılan Psikolojik Danışman Zeliha Fatma Aykın, doğada vakit geçirmenin bilimsel olarak kanıtlanmış faydalarına dikkat çekerek, "Bugün Tokçam köyünden Yurt köyüne yürüdük. Harika manzarasıyla aslında kışa bir "merhaba" dedik. Kar yer yer diz boyuydu, bazı yerlerde de tozak şeklindeydi. Çok tatlı bir etkinlikti. Yeni gelen arkadaşlarımız da oldu. Onlara hem doğayı sevdirdik hem de doğa yürüyüşleri için katkıda bulunmaları adına bir nevi motive ettik diyebiliriz. Doğada, özellikle ormanlık alanda yapılan yürüyüşlerin depresyon ve anksiyete üzerindeki olumlu etkileri dünya genelinde yapılan çalışmalarla destekleniyor. Bugün burada sadece fiziksel bir aktivite yapmadık, aynı zamanda kışa ’merhaba’ diyerek ruhumuzu dinlendirdik. Tüm vatandaşlarımıza ’Doğada iziniz olsun’ diyerek bu deneyimi yaşamalarını öneriyorum" ifadelerini kullandı. GÜDAK Başkanı Mustafa Akbulut ise daha önce bahar ve sonbahar mevsiminde yürüdükleri parkuru kış mevsiminde ilk kez deneyimlediklerini belirterek, "Muhteşem bir kar parkuru yürüdük. Ormanlar, çam ağaçları yağan karla süslenmiş. Doğanın her güzelliğini gördük. Hava bazen rüzgarlıydı, bazen güneşli. Sona doğru biraz soğuk oldu ama çok güzeldi. Her mevsimde bu doğayı biz devamlı yürüyoruz. İlk defa kış mevsiminde burayı yürüdük. Gerçekten harika bir manzara vardı. Hafta sonunu evinde ya da kahve köşelerinde geçiren hemşehrilerimizi dağlara, temiz havaya, bu doğal güzellikleri görmeye davet ediyoruz" dedi.