- 14 Mayıs 2022 Cumartesi 16:02

Saç ekimi uzmanı trikolog Hatipoğlu, yeni geliştirilen teknikle saç ekimine farklı bir boyut kazandırıyor

A
A
A
Saç ekimi uzmanı trikolog Hatipoğlu, yeni geliştirilen teknikle saç ekimine farklı bir boyut kazandırıyor

Saç ekim uzmanı trikolog M.

Saç ekim uzmanı trikolog M. Haluk Hatipoğlu, organik ekim tekniği ile saç ekimine yeni bir soluk getirdi.


Uzun yıllardır saç genetiği, saç sağlığı ve saç hastalıkları üzerine çalışmalar yapan M. Haluk Hatipoğlu, ünlü doktor Bülent Cihantimur’un kurucusu olduğu Estetik International Tıp Merkezi’nde hizmet veriyor. Hem İstanbul hem de Bursa’daki merkezde sadece Türkiye’den değil dünyanın dört bir yanından hastalar kabul eden Hatipoğlu ve ekibi, Cihantimur imzalı organik saç ekimi tekniği ile saç ekimine yıllardır güçlü bir damga vurduklarını belirtti. Hatipoğlu, “Saç sağlığında kök hücre tedavilerinin önemi büyük. Organik saç ekiminin temelini de bu oluşturuyor. Karın bölgesinden kesi dikiş olmadan, özel bir cihaz yardımıyla aldığımız yağı kök hücrelerine ayrıştırıyoruz. Saç ekimine başlamadan saçlı derinin tamamına enjekte ediyor ardından ekim işlemi yapıyoruz. Bu yağdan yüksek miktarda elde edilen kök hücre hem ekilen hem de mevcut saçı güçlendiriyor ve besliyor. Böylelikle ekim alanı hızlı bir şekilde iyileşme gösterirken yüzde 100’e yakın bir başarıyla tüm saçlar çıkmış oluyor. Ayrıca ekilmeyen alandaki mevcut saçlarımızda dökülmeler azalıyor ve yeni açılmalar ve seyrelmeleri de engellemiş oluyoruz. En güzel yanı ise ekilen saçların ömürlük olması. Hiçbir dezavantajı olmayan organik saç ekiminde, saçlı deriden maksimum sayıda toplanan sağlıklı saç kökleriyle maksimum verim elde edilmektedir. Değerli hocamız Cihantimur’un geliştirdiği bu yöntem Estetik International’da uzun yıllardır tercih ediliyor” dedi.



“Normal bir ekimden farkı büyük”


Saç ekim uzmanı trikolog M. Haluk Hatipoğlu, klasik bir fue ekim yönteminde tek amacın açıklığı kapatmak olduğunu ifade ederek, “Fakat bizim organik saç ekiminde amacımız mevcut saçlara da yönelmek. Mevcut saçlarımızı ne kadar çok besler, onlara da ne kadar çok ilgi gösterirsek verimlilik de aynı oranda artacaktır. Ekilen saçın dökülmediği, aksine daha güçlü bir şekilde tutunduğu organik saç ekiminde mevcut saçlar da ömürlerine ömür katıyor. Klasik yöntemlerde ise gördüğümüz mevcut saç dökülme eğilimindeyse ekimden sonra da dökülebilecek olması. Bu nedenle klasik bir ekim yönteminden farkı çok büyük. Karın bölgesinden alınan yağ dokusu bırakın herhangi bir kimyasalı hava ile dahi temas etmeden kök hücrelerine ayrıştırılıyor ve saçlı deriye enjekte ediliyor. Bu nedenle adı organik. Son yıllarda özellikle İstanbul olmak üzere ülkemizin birçok ilinde saç ekimi ile ilgilenen kuruluşlar artış göstermiştir. Maalesef ki tabelada saç ekimi merkezi yazması onları merkez yapmıyor. Çok klişe olacak fakat merdiven altı birçok yer saç ekimi yapabildiğini iddia ediyor. Sürekli üzerinde durduğumuz gibi saç ekimi ciddi bir cerrahi operasyondur. Gelişigüzel alanlarda yapılmamalı. Özellikle İstanbul başta olmak üzere ülkemiz estetik operasyonlar ve saç ekimi alanında gerçekten kaliteli işlere imza atıyor. Burada başarılı kuruluşların etkisi göz ardı edilemez. Tabii ki bizim gibi işini ciddiye alan kuruluşlarla başarımızı paylaşmak isteriz. Fakat hizmet standardı dahi olmayan, bir apartman dairesini merkez yapmış, işin eğitimini almamış, tecrübe sahibi olmamış birçok oluşum var. Ne yazık ki bunların önüne geçmek güç. Birçok hasta buralarda yaptırdığı ve kötü sonuçlanan operasyonlar nedeniyle bizlere ulaşıyor. Beni bu durumdan kurtarın diyen birçok hasta gördüm. Elimizden geleni tabii ki onlar için yapıyoruz. Fakat hepsi şanslı olamıyor. İlkel yöntemlerle, uygun olmayan ekipmanla, uzman olmayan ellerle yapılan saç ekimlerinin çoğu zaman dönüşü olmuyor” diye konuştu.



“Estetik International’da operasyon olmak bir ayrıcalık”


Sadece hizmet değil bilim ürettiklerini belirten M. Haluk Hatipoğlu, saç sağlığı ve estetik cerrahi üzerine yeni çalışmalarını sürdürdüklerini de söyledi. Amaçlarının oldukları yerde saymak yerine hem ülke hem dünya genelinde faydalı bilgiler üretmek olduğunu belirten Hatipoğlu, değerli Doktor Cihantimur ile bir arı gibi sürekli çalıştıklarını söyledi. Her hastayla birebir ilgilenmeye önem veren Hatipoğlu, “Özellikle her ön saç çizgisi kişiye özeldir. Hiçbir zaman bir cetvel ile düz bir çizgi halinde çizilen bir çizgi doğrultusunda ekim yapmayız. Ön saç çizgisi kişinin yüz formuna ve yaşına göre belirlenir. Tabii ki hastalarımızın da görüşleri bizler için bu noktada çok önemli. Bir saç çizgisine karar verirken üzerinde birçok kez çalışıyor ve ortak noktayı yakalıyoruz. Böylece saçlar uzadığında oldukça doğal bir görünüm elde ediyoruz. Saç ekiminde doğallık olmazsa olmazımız. Saç çizgisinden, ekilen saçın yoğunluğuna ve saç köklerinin toplandığı donör alanın sağlıklı görünümüne kadar doğal olmalı ki hastamız memnun olabilsin. Genel bir tabir var, başarısız işlemler için çim adam görüntüsü deniyor. Bizim hastanemizde bu şekilde sonuçlanan hiçbir ekim bulamazsınız. Tabii ki her gelen ziyaretçimize kapımız açık. Fakat biz hasta konusunda seçici davranıyoruz. Yani bir hastanın saç ekimine ihtiyacı yoksa ihtiyacı olmadığını belirtiriz. Ya da bir hasta operasyondan memnun kalmayacaksa bunu belirtir ekimini yapmayız. Yetersiz bir donör alanı varsa ekim yapamayacağımızı belirtiriz. En başında da dediğim gibi bizim için hastamızın tebessümü önemli. Saçlar 6 ay sonra tam anlamıyla uzadığında hastamızın yüzünde oluşan gülümseme bizim en büyük mutluluk ve gurur kaynağımız. Kişiye özel hizmet sadece saç çizgisi ile sınırlı değil. Bir hastanın operasyonu olduğunda ekibimiz o gün sadece hastamızla ilgilenir. Üzerine örtülen battaniyesinden, terliğine, saç çizgisini çizdiğimiz kaleminden operasyondaki ekipmanına kadar her şey kendisi için özel kullanılır ve sonrasında tıbbi atık olarak imha edilir. Bizim için pandemi öncesinden beri süregelen önemli bir konu bu. Saç ekiminin olmazsa olmazı sterilizasyon. Bu nedenle bizde her şey kişiye özel” şeklinde konuştu.



“Saçsızlık bir tercihtir”


Saç ekim uzmanı trikolog M. Haluk Hatipoğlu, saç ekiminin korkulacak bir operasyon olmadığını, saç ekiminin cinsiyeti olmadığını, saç ekiminin mevsimi olmadığını, saçsızlığın bir tercih olduğunu vurguladı. Hatipoğlu, “Eğer ki daha çok saçsız kalmak istiyorsanız bu sizin tercihiniz ve saygımız sonsuz. Ama bu kadar önemli bir aksesuarı geri kazanmak istiyorsanız uzman kadromuz, teknolojinin her yeni adımıyla çepeçevre sarılmış tesislerimizle İstanbul ve Bursa’da sizleri bekliyoruz. İnstagram adresimiz mhalukhatipoglu adresinden bize ulaşabilirsiniz” dedi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Van Uzmanlar kan sulandırıcı ilaç kullanımı konusunda uyardı Van Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekimi ve Kardiyoloji Uzmanı Doç. Dr. Remzi Sarıkaya, herhangi bir doktor önerisi olmadan kan sulandırıcı ilaç kullanılmaması gerektiği konusunda uyardı. Tüm dünyada etkili olan Covid-19 sonrası kan sulandırıcı ilaç kullanımı yaygınlaştı. Doktor önerisi olmadan kan sulandırıcı ilaçların kullanımının faydadan çok sağlığa zararlı olabileceği belirtiliyor. Uzmanlar, bir ihtimalle kan sulandırıcı ilaçların var olan ülseri kanatabileceğini ve beyin kanamasına neden olabileceğini belirterek, risk oluşturabileceğini vurguluyor. Uzmanlar, kalp ve damar hastalıklarından korunmak için düzenli sporun ilaçtan daha faydalı olduğu tavsiyesinde de bulunuyor. “Ülseri kanatabilir, beyin kanamasına yol açabilir” İHA muhabirine konuşan Hastane Başhekimi ve Kardiyoloji Uzmanı Doç. Dr. Remzi Sarıkaya, kan sulandırıcı ilaçların koronavirüs sürecinden sonra sık sık sorulan sorular arasında olduğunu belirtti. Kan sulandırıcı ilaçların bir taraftan faydası varken, bir taraftan da kanamaya uygun zemin hazırladığını ifade eden Doç. Dr. Sarıkaya, "Kan sulandırıcı kullanmak iki tarafı keskin bıçak gibidir. Haftada 2-3 gün aspirin kullanayım veya sürekli aspirin kullanayım diye kendi kendimize verdiğimiz kararlar uygun değildir. Mutlaka bir doktor kontrolünden geçtikten sonra kullanacağız. Kan sulandırıcılar özellikle kardiyovasküler hastalıklarda korumada kullanılan ilaçlardır. Yoksa hiç muayene yapmadan, gerekli ileri değerlendirmeler yapmadan kan sulandırıcı kullanmanın herhangi bir faydası olmadığı gibi zararlı da olabilir. Var olan ülseri kanatabilir, beyin kanamasına yol açabilir. Kan sulandırıcılar uygun endüksiyonlarda kullandığında hastada ölüm riskini azalttığı için önemli ilaçlar ama mutlaka iyi bir değerlendirme, iyi bir anamnez, iyi bir fiziki muayene ve 10 yıllık kardiyovasküler hesaplaması sonucu öneririz” dedi. “Günlük en az yarım saat tempolu yürüyüşle riski en aza indirin” Genellikle insanların kalp krizi geçirmemek için kan sulandırıcı ilaçlara başladığını dile getiren Sarıkaya, "Eğer kalp krizi geçirmek istemiyorsak ilaçtan daha faydalı olan egzersiz ve diyetle birlikte varsa risk faktörleriyle mücadele etmek gerekiyor. Örneğin tütün kullanımı varsa ondan uzaklaşma, sigara ve sigara ürünlerinin tamamından uzak durmalıyız. Yine varsa bir şeker hastalığını tedavi etme veya varsa bir kolesterol hastalığı bunu tedavi ederek bu riski azaltabiliriz. Ailede genç yaşta kalp krizi varsa, bununla beraber sigara içiyorsanız kalp krizi geçirme neredeyse kaçınılmaz oluyor. Diyet yapın, fazla kilonuz varsa bunlardan kurtulmaya çalışarak günlük en az yarım saat tempolu yürüyüşle riski en aza indirin” diye konuştu.
Bursa Bursa Uludağ Üniversitesinin acı günü Bursa’da vefat eden Uludağ Üniversitesi Makine Mühendisliği Bölümünün 43 yıllık öğretim üyesi Prof. Dr. Abdulvahap Yiğit, gözyaşları içerisinde son yolculuğuna uğurlandı. Kanser tedavisi gören Bursa Uludağ Üniversitesi (BUÜ) Mühendislik Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Abdulvahap Yiğit, hayatını kaybetti. Prof. Dr. Yiğit, son yolculuğuna 43 yıl boyunca görev yaptığı Makine Mühendisliği Bölümü önünden uğurlandı. 2 dönem Mühendislik Fakültesi Dekanlığı ve bir süre Teknik Bilimler Meslek Yüksekokulu Müdürlüğü yapan Prof. Dr. Abdulvahap Yiğit için Ali Durmaz Makine Mühendisliği Bölüm Binası önünde cenaze töreni düzenlendi. Törene BUÜ Rektörü Prof. Dr. Ferudun Yılmaz, rektör yardımcıları, dekanlar, akademisyenler, idari personel, öğrencileri, ailesi ve çok sayıda seveni katıldı. Törende kısa bir konuşma gerçekleştiren Rektör Prof. Dr. Ferudun Yılmaz, kendisini asistan olduğu dönemden itibaren tanıdığını ve son derece kıymetli bir hoca olarak gördüğünü belirtti. Prof. Dr. Abdulvahap Yiğit’i iyi bir insan ve iyi bir olarak bildiklerini kaydeden Prof. Dr. Yılmaz, “Mekanı cennet olsun. Yakınlarına Allah’tan sabırlar niyaz ediyorum. Çalışkan, iyi niyetli, dürüst ve dost canlısı birisi olarak tanıdım. Herkes de hocamızı bu özellikleriyle bilmektedir. Hürmet ettiğimiz, üst kuşak abi hocalarımızdan birisiydi. Allah’tan rahmet diliyoruz” şeklinde konuştu. Yoğun bir katılımın olduğu törende ailesi, sevenleri ve dostları da Prof. Dr. Abdulvahap Yiğit için duygularını dile getirdi. Yiğit’in 15 Temmuz Şehitler Camii’nde kılınan cenaze namazının ardından Ertuğrul Mezarlığı’na defnedildi.
Edirne Edirne’de üniversite öğrencilerinden Filistin’e destek gösterisi Edirne’de İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarını protesto etmek amacıyla bir araya gelen Trakya Üniversitesi öğrencileri, sloganlar eşliğinde yürüyüş gerçekleştirdi. Trakya Üniversitesi öğrencileri, İsrail’i "Say Stop" diyerek protesto etti. Bolca Ana Yemekhanesi önünde bir araya gelen üniversite öğrencileri, ellerinde Türk ve Filistin bayrakları ile dövizler taşıyarak Balkan Yerleşkesi’ndeki Yaşam Merkezi’ne kadar yürüdü. Yürüyüşün ardından basın açıklaması yapıldı. Basın açıklamasını AK Parti Genel Merkez Gençlik Kolları Üniversiteler Birimi Edirne Başkanı Eren Çam okudu. 1948’den bugüne kadar milyonlarca masum ve mazlum Filistinliyi göç, kıtlık ve ölümle sınayan İsrail yayılmacılığının 7 Ekim 2023 itibariyle tarihin akışı içerisinde insanlığın utanç tablosu olarak değerlendireceği bir soykırım halini aldığını söyleyen Çam, "209 gündür çocuk, kadın, erkek, genç, yaşlı, engelli ayırt etmeksizin 35 bin kişinin İsrail barbarlığı tarafından katledildiği, binlerce kişinin evinden, yurdundan göçe sürüklendiği, kundaktaki bebeklerin bombardımanlar sonucunda enkaz altında can verdiği bir soykırım yaşanmaktadır. İnsanlığın yaşadığı acıları canı yananın rengine, dinine ve diline göre tasnif etmeyi, kınamayı ve lanetlemeyi kendisine paye bilen iki yüzlü egemen güçler ile uluslararası örgütler ise vahşeti yaşatan İsrail olunca bir kez daha sessiz kalmayı, katledilen bebeklerin görüntülerine karşı gözlerini kapatmayı, masum kadınların feryatlarına karşı kulaklarını tıkamayı tercih etmişlerdir" dedi. Arizona’da, Florida’da, Ohio’da, Texas’ta, Kaliforniya’da yıllardır sırtlarını dayadıkları tüm üniversitelerin artık onlar için tehlikeden ibaret olduğunu aktaran Çam, Gazze’de yaşanan katliama karşı on binlerce gencin katılımıyla ilk günden bugüne kadar gerçekleştirilen "Say Stop" eylemleri, boykot çağrıları ve yardım faaliyetlerine ara vermeden devam edeceklerini ifade etti. Eylem basın açıklamasının ardından sona erdi.
Eskişehir Anadolu Üniversitesinde International Staff Mobility Week Programı başladı Anadolu Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Birimi, 2024 Anadolu International Staff Mobility Week etkinliğine ev sahipliği yaptı. Bu yıl ikincisi düzenlenen etkinliğe 9 farklı ülke ve 11 farklı yükseköğretim kurumundan çok sayıda akademisyen ve personel katılım gösterdi. Hem Avrupa Birliği ülkeleri hem de Avrupa Birliği ülkeleri dışındaki ülkelere öğrenci ve personel hareketliliği imkânı sunan Erasmus+ Programı katkılarıyla düzenlenen etkinliğin açılış törenine Anadolu Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Ali Resül Usul, Uluslararası İlişkiler Birimi Müdürü Dr. Öğr. Üyesi Ertuğrul Gökçekuyu başta olmak üzere çok sayıda kişi katılım gösterdi. UİB Müdürü Dr. Öğr. Üyesi Ertuğrul Gökçekuyu’nun moderatörlüğünde başlayan ilk oturumun ardından Bosna Hersek, Ürdün, Bulgaristan, Kosova, Fas, Filistin, Polonya, Ukrayna gibi ülkelerden gelen yükseköğretim kurumu temsilcileri, gerçekleştirdikleri sunumlar ile yükseköğretim alanındaki çalışmaları hakkında katılımcılara bilgi verdiler. Dört gün boyunca paneller, eğitimler ve geziler düzenlenecek Dört gün sürecek olan etkinlikte gerçekleşecek olan paralel oturumlarda katılımcıların katkılarıyla yükseköğretimde uluslararasılaşmanın önemi vurgulanacak, Erasmus+ Uluslararası Kredi Hareketliliği ve Kağıtsız Erasmus (Erasmus Without Paper) konularında deneyim paylaşımları gerçekleştirilecek. Program kapsamında ayrıca katılımcılar, Anadolu Üniversitesi Eğitim Fakültesi, Edebiyat Fakültesi, Güzel Sanatlar Fakültesi, İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi, İletişim Bilimleri Fakültesi, Hukuk Fakültesi ve Turizm Fakültesi akademisyenleri ile ikili iş birlikleri için bir değerlendirme toplantısı da gerçekleştirecek. 10 ülkeden gelen katılımcılara Türkiye’yi, Türk kültürünü ve şehri en iyi şekilde tanıtmak amacıyla rehber eşliğinde Türk Dünyası Uygulama ve Araştırma Merkezi, Sazova Bilim Kültür ve Sanat Parkı, Odunpazarı, Seyyid Battal Gazi Külliyesi ile Frigya Vadisi ziyaretleri de geçekleştirilecek. Program dahilinde ayrıca Gastronomi ve Mutfak Sanatları Bölümü ile de Türk Yemeği Atölyesi düzenlenecek. Etkinlikler, değerlendirme oturumu ve sertifika takdimi ile sona erecek.