SAĞLIK - 09 Ağustos 2025 Cumartesi 11:02

Sanal kumarın karanlık yüzü

A
A
A
Sanal kumarın karanlık yüzü

Sanal kumar bağımlılığı, teknolojinin gelişmesiyle birlikte giderek artan bir halk sağlığı sorununa dönüşüyor. Online bahis, slot makineleri ve canlı casinolar yalnızca maddi çöküşe değil, ağır psikolojik sorunlara, intihar düşüncelerine ve aile içi yıkımlara yol açıyor.


Prof. Dr. Kültegin Ögel, sanal ortamda oynanan kumar ve bahis oyunlarının yalnızca eğlencelik bir aktivite değil, ciddi bir bağımlılık riski taşıdığını belirterek, "Dünya Sağlık Örgütü (WHO) verilerine göre, son bir yıl içinde dünya genelinde yetişkinlerin yüzde 46,2’si ve ergenlerin yüzde 17,9’u en az bir kez kumar oynadı. Yetişkinlerde kumar bağımlılığı oranı ise yüzde 0,1 ile yüzde 5,8 arasında değişiyor. Çevrim içi casinolar, slot makineleri ve mobil uygulamalar aracılığıyla oynanan sanal bahisler, kontrolsüzce artıyor. Kumarın psikolojik etkileri, sadece kayıplarla sınırlı değil. Kumar bağımlılarının yüzde 50’sinden fazlası yaşamlarının bir döneminde intiharı düşünüyor. Bu bireylerin yüzde 17-20’si intihar girişiminde bulunmuş durumda. Bu oran, genel toplumda görülen intihar girişim oranının 5-10 katı" dedi.


Bağımlılıkla birlikte bireyde kontrol kaybı, sosyal izolasyon, finansal çöküş, depresyon ve suçluluk duygularının geliştiğini belirten Ögel, "Yaklaşık dörtte biri en az bir kez intihar girişiminde bulunuyor. Bu, kumar bağımlılığının ciddiyetini ve karmaşıklığını açıkça ortaya koyuyor. Her ne kadar tüm bağımlılıklar ortak bir biyolojik zeminde buluşsa da kumar bağımlılığı madde bağımlılıklarından önemli farklarla ayrışıyor. Kumar bağımlılığı, DSM-5’te madde kullanım bozuklukları başlığı altında yer alan tek davranışsal bağımlılıktır. Fiziksel yoksunluk değil; huzursuzluk, anksiyete ve kazanma arzusu gibi psikolojik belirtiler öne çıkar." Ayrıca, kumarda "soyut ödül beklentisi" bireyin gerçeklik algısını bozabiliyor. Kumar bağımlılarında prefrontal korteks işlevselliği azalırken, dürtüsel kararlar alan limbik sistem baskın hale geliyor. "Neredeyse kazandım" gibi yanıltıcı deneyimler de risk alma davranışını sürekli olarak tetikliyor" dedi.


Klinik Psikoloğu Elif Sena Özata, "Kumar bağımlılığı en sık 18-35 yaş arasında ortaya çıkıyor. Gençler, orta yaşa kıyasla 1,5 kat daha yüksek kumar eğilimi gösteriyor. Cinsiyet farkı ise dikkat çekici. Erkeklerde kumar bağımlılığı oranı kadınlara göre 3-4 kat daha fazla. Ancak kadınlar bir kez başladıktan sonra bağımlılığa daha hızlı ve keskin bir şekilde sürüklenebiliyor" dedi.


Özata, kumar bağımlılığının yalnızca bireyi değil, ailesini de etkilediğini belirterek ailelerin sürece aktif olarak dahil olması gerektiğini belirterek, "Kumar borçlarını kapatmayın. Bu davranış, bağımlılığı pekiştirir. Sadece bağımlı bireye odaklanmayın. Diğer aile üyelerine de vakit ayırın. Kendi psikolojik destek sürecinizi başlatın. Grup terapilerine katılarak dayanışma hissini güçlendirin. Bağımlılık tedavisi uzun, zorlu ama umut dolu bir süreçtir. Ailenin bilinçli desteği tedavinin gidişatını olumlu yönde etkiler. Genetik yatkınlık, erken yaşta başlama, düşük özdenetim ve stresle başa çıkma yöntemleri kumar davranışını tetikliyor. Dijital ortamda erişimin kolaylığı ve sosyal medya tarafından sunulan "hızlı zenginleşme" illüzyonu da riski artırıyor" dedi.


Klinik Psikoloğu Muhammed Yusuf Babacan da, kumar bağımlılarında yoğun duygusal yoksunluk yaşandığını ifade ederek, "Terleme, baş ağrısı ve çarpıntı gibi fiziksel belirtiler görülse de asıl kriz duygusal boyutta yaşanıyor. Kişi yoğun çaresizlik, depresyon, uyku bozuklukları, iştahta artma ve azalma, huzursuzluk ve kumar oynamaya karşı aşırı bir istekle mücadele eder. Bu, ciddi bir psikiyatrik bozukluktur. Canlı bahis sistemleri her an, her yerden erişilebilir hale geldi. Hızlı sonuç veren yapılarıyla beyni daha hızlı etkileyip bağımlılığı tetikliyor. Artan erişim kolaylığı, kumarı kontrolsüz ve sürekli hale getiriyor. Özellikle gençler, 24 saat erişilebilir bu sistemlere karşı savunmasız durumda" dedi.


Babacan, ailelere şu önerilerde bulundu:


"Sakin olun, hemen müdahale etmeyin. Önce doğru bilgiye ulaşın.


Sabırlı olun. Kişi bıraktıktan sonra tekrar başlayabilir; bu sürecin doğasında vardır.


Borçları kapatmayın. Bu, bağımlılığı pekiştirir. Borç, kişi tarafından yapılandırılarak ödenmelidir.


Hayatınıza devam edin. Tüm odağı bağımlı birey üzerine kurmayın.


Pozitif yönlere odaklanın. Mücadele edilen yolu ve kazanımları görmek motivasyonu artırır".



Sanal kumarın karanlık yüzü

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Tokat TOGÜ öğrencileri toplumsal rolleri sahneye taşındı TOGÜ Eğitim Fakültesi tarafından sahnelenen "Evden İşe Gidene Kadar" adlı tiyatro oyunu, gündelik yaşamın derinliklerini mizah ve drama eşliğinde ele alarak sanatseverlerden yoğun ilgi gördü. Tokat Gaziosmanpaşa Üniversitesi (TOGÜ) Eğitim Fakültesi tarafından hazırlanan "Evden İşe Gidene Kadar" adlı tiyatro oyunu, sanatseverlerle buluştu. 15 Temmuz Kongre ve Kültür Merkezi Millî İrade Salonu’nda sahnelenen oyun, izleyicilerden yoğun ilgi gördü. Yazarlığını Ahmet Arslan’ın üstlendiği, yönetmenliğini ise Ayşe Elif Şener’in yaptığı oyun; gündelik hayatın sıradan gibi görünen ancak derin anlamlar barındıran yolculuklarını sahneye taşıdı. Oyunun sanat danışmanlığını Dr. Öğr. Üyesi Büşra Güven yürüttü. Toplumsal roller, bireysel kimlikler ve modern yaşamın insan üzerindeki etkilerini mizah ve dramatik unsurlarla ele alan "Evden İşe Gidene Kadar", sahne dili ve oyunculuk performanslarıyla dikkat çekti. Gösterimde, farklı karakterler aracılığıyla izleyiciye hem düşündüren hem de gülümseten sahneler sunuldu. Oyunda Ayşe Elif Şener, Seray Demir, Cemal Yıldız, Mihriban Sade, Belgin Taştan, Kadriye Kavut, Fadime İrem Özcan, Dilara Sarı, Rabia Özen, Esmanur Taş, Rümeysa Sebuktekin, Derya Coşkun, Esma Tensil, Eda Şener, Ayşe Defne Döker, Nisanur Cılız, Serkan Güneş, Arda Doğan ve Güven Haşimoğlu rol aldı. Işık ve ses ekibinin katkılarıyla sahne atmosferi güçlendirilirken, oyunun teknik altyapısı da beğeni topladı.
Balıkesir Balıkesirli kadınların yaptğı minyatürler büyük ilgi gördü Burhaniye ilçesinde, Halk Eğitim Merkezinin düzenlediği ve Ressam Figen Köprülünün eğitmenliğini yaptığı minyatür resim kursu devam ederken, hazırlanan eserler de Cumhuriyet Meydanında görücüye çıktı. Renklerin Sanata Yolculuğu adı verilen sergi 3 gün devam edecek. Ahmet Akın Kültür Merkezinde devam eden Minyatür Resim Kursu devam ederken, 40 kadının yıl boyu hazırladığı resimler de Cumhuriyet meydanında görücüye çıktı. İlk gün çok sayıda resmin alıcı bulduğu serginin 3 gün boyunca devam edeceği açıklandı. Kursun ilgi gördüğünü kaydeden Ressam Figen Köprülü, "Halk Eğitim Merkezinde minyatür resim kursu veriyorum. Arkadaşlarımızla hazırladığımız minyatür ağırlıklı resimlerimizi burada sergiliyoruz. Yeni yıl öncesinde hediyelik geri dönüşüm eserlerimizde var. Ürün değerlendirme sergisi adını verdiğimiz bu sergide minyatür sanatından örnekler verdik Minyatürü tablolara yansıttık. Sergimiz 3 gün açık kalacak. Herkesi bekliyoruz" dedi. Kursiyerlerde Bahar Yaman da. "Ev hanımları için açılan kursta yaptıklarımızı sergiliyoruz. Güzel bir sergi hazırladık. 3 gün boyunca buradayız. Bütün Burhaniyelileri bekliyoruz" dedi. Çiğdem Çınar ise, "Minyatür kursuna hep birlikte katılım sağladık. Güzel bir sergi hazırladık. Figen hocamızın sayesinde bir sürü resme imzalarımızı attık. İnşallah, güzel geçer. 3 gün açığız. Bütün Burhaniyelileri bekliyoruz" dedi.
Muğla Muğla’da 103 denetçiyle "Güvenli gıda" operasyonu Yaklaşan yeni yıl öncesinde, vatandaşların sağlıklı ve huzurlu bir şekilde alışveriş yapabilmesi amacıyla Muğla genelinde gıda denetimleri en üst seviyeye çıkarıldı. Muğla İl Tarım ve Orman Müdürlüğü koordinesinde yürütülen saha çalışmalarıyla, gıda güvenliği mercek altına alındı. Denetimler, tarladan sofraya gıda zincirinin her aşamasını kapsıyor. Ekipler; üretim tesislerinden satış noktalarına, restoran ve otel gibi toplu tüketim alanlarından market raflarına kadar geniş bir yelpazede kontrollerini sürdürüyor. Denetimlerde özellikle; Ürünlerin son kullanma tarihleri, Hijyen şartları, Muhafaza şartları, İçeceklerin bandrol ve fatura kontrolleri titizlikle inceleniyor. Muğla genelinde görev yapan 103 uzman denetçi, ilçe ilçe gezerek hiçbir noktanın denetimsiz kalmamasını sağlıyor. Vatandaşların sağlığını tehdit edebilecek her türlü olumsuzluğa anında müdahale eden ekipler, mevzuata aykırı hareket eden işletmelere yönelik yasal prosedürleri işletiyor. Yetkililer tarafından yapılan açıklamada, denetimlerin sadece yılbaşı öncesiyle sınırlı kalmayacağı vurgulanarak şu ifadelere yer verildi: "Vatandaşlarımızın güvenilir gıdaya ulaşması temel hedefimizdir. 103 kişilik ekibimizle sahadayız; üretimden tüketime kadar her aşamada aralıksız denetim yapmaya devam edeceğiz. Halkımızın sağlığıyla oynanmasına asla müsaade edilmeyecektir" Vatandaşların alışveriş sırasında karşılaştıkları şüpheli durumları veya hijyen eksikliklerini "Alo 174 Gıda Hattı" üzerinden yetkililere bildirmeleri istenirken, denetimlerin yılbaşı gecesine kadar artarak süreceği kaydedildi.