SAĞLIK - 27 Ağustos 2025 Çarşamba 09:22

"Soğuk duş kalp hastaları için riskli olabilir"

A
A
A
"Soğuk duş kalp hastaları için riskli olabilir"

Sıcak havalarda serinlemek için tercih edilen soğuk duşun, kalp sağlığı üzerindeki etkileri konusunda uyarılarda bulunan Doç. Dr. Ender Özgün Çakmak, "Ani soğuk su teması vücutta ‘soğuk şok tepkisi’ denilen fizyolojik bir refleksi tetikler. Bu sırada sempatik sinir sistemi devreye girer, damarlar büzülür, kan basıncı yükselir, kalp atım sayısı artar ve adrenalin salgılanır. Sağlıklı bireylerde genellikle tolere edilir ve düzenli uygulandığında bağışıklık, dolaşım ve stres yönetiminde olumlu etkiler sağlayabilir. Ancak kalp hastaları için ani yüklenme risklidir" dedi.



Medical Park Ataşehir Hastanesi Kardiyoloji Uzmanı Doç. Dr. Ender Özgün Çakmak, soğuk duşun kalp sağlığı üzerindeki etkileri konusunda uyarılarda bulundu.


Ani soğuk su temasının vücutta "soğuk şok tepkisi" denilen fizyolojik bir refleksi tetiklediğine değinen Doç. Dr. Çakmak, "Bu sırada sempatik sinir sistemi devreye girer, damarlar büzülür, kan basıncı yükselir, kalp atım sayısı artar ve adrenalin salgılanır. Sağlıklı bireylerde genellikle tolere edilir ve düzenli uygulandığında bağışıklık, dolaşım ve stres yönetiminde olumlu etkiler sağlayabilir. Ancak kalp hastaları için ani yüklenme risklidir" şeklinde konuştu.


"Kalp hastaları için ani soğuk tehlikeli"


Özellikle koroner arter hastalığı olanlarda ani soğuk su temasının kalbe giden kan akımını kısıtlayabileceğini vurgulayan Doç. Dr. Çakmak, "Bu durum göğüs ağrısı, taşikardi, atriyal fibrilasyon veya nadiren ventriküler aritmi gibi ritim bozukluklarını tetikleyebilir. Hipertansiyon hastalarında tansiyon ani yükselebilir. İleri yaş, hipertansiyon, diyabet ve damar tıkanıklığı olanlarda risk daha yüksektir" dedi.


"Kalp krizi riski artabilir"


Doç. Dr. Çakmak, sağlıklı bireylerde tek başına ciddi bir risk oluşturmadığını ancak kalp damar hastalığı olanlarda ani soğuk temasının miyokard iskemisini tetikleyebileceğini söyledi. Doç. Dr. Çakmak, "Önceden kalp krizi geçirmiş, damar tıkanıklığı veya ciddi ritim bozukluğu olan, yoğun efor sonrası hemen soğuk duş alan veya çok soğuk ortamlarda suya giren kişilerde kalp krizi riski artar. Özellikle kış sabahları bu risk daha yüksektir" şeklinde konuştu.


"Soğuk duş sonrası baş dönmesi ve çarpıntıya dikkat"


Doç. Dr. Çakmak, "Ani baş dönmesi, çarpıntı veya nefes darlığı yaşayan kişilerin, vücudun soğuk şoka aşırı tepki verdiğini bilmeleri gerekir. Baş dönmesi tansiyonun kısa süreli dalgalanmasından, çarpıntı kalp atım hızının ani yükselmesinden, nefes darlığı ise göğüs kaslarının ani kasılmasından kaynaklanabilir. Bu belirtiler tekrar ederse mutlaka kardiyoloji kontrolü gerekir" dedi.


Duşta dikkat edilmesi gereken sağlık kuralları


Doç. Dr. Çakmak, soğuk duşun vücutta şok etkisi oluşturmaması için şu kurallara uyulması gerektiğini söyledi: "Duşa ılık suyla başlayın, su sıcaklığını yavaş yavaş düşürün. Önce eller, kollar, ayaklar gibi uç bölgelerden başlayın, baş ve göğüs bölgesine ani soğuk temas vermeyin. Sabah uyanır uyanmaz değil, vücut biraz ısındıktan sonra duşa girin. Soğuk duş süresini 1-3 dakika ile sınırlayın. Aç veya çok tokken duş yapmayın. Duş sonrası yavaşça ısının, ani sıcak suya geçmeyin."


"Kalp hastaları duş suyu sıcaklığına dikkat etmeli"


Kalp hastaları için en güvenli duş sıcaklığının 33-37 dereceler olduğunu dile getiren Doç. Dr. Çakmak, "Ani sıcak-soğuk geçişler (kontrast duş) kalp hastalarında önerilmez. Ilık suda başlayıp hafif serin suyla bitirmek genellikle daha güvenlidir, ancak yeni bir rutin denemeden önce doktorunuza danışın" açıklamasında bulundu.


Deniz ve havuzda ani dalış riskleri


Soğuk suya ani dalışın, soğuk duşun etkisini yoğunlaştırdığını anlatan Doç. Dr. Çakmak, "Ani damar büzülmesi göğüs ağrısını tetikleyebilir, tansiyon ve kalp atım sayısı yükselir, ritim bozuklukları oluşabilir, nefes kilitlenmesi görülebilir. Özellikle su sıcaklığı 20 derecenin altındaysa risk artar. Önce ayak, bacak ve kollarla suya yavaş girmek gerekir" ifadelerini kullandı.


Yaygın yanlış inanışlar


Doç. Dr. Çakmak, toplumda soğuk duşla ilgili bazı yanlış bilgilerin bulunduğunu belirterek, şu bilgileri paylaştı:


Yanlış: Soğuk duş her zaman bağışıklığı artırır. Doğru: Düzenli ve kontrollü uygulama sınırlı etki sağlar, mucizevi koruma sağlamaz.


Yanlış: Soğuk duş kalbi güçlendirir. Doğru: Yanlış uygulama kalbe zarar verebilir.


Yanlış: Soğuk duşla kilo verilir. Doğru: Etki sınırlıdır, kilo verme yöntemi değildir


Yanlış: Soğuk su baş ağrısını hemen keser. Doğru: Bazı kişilerde migreni tetikleyebilir.


Sağlıklı duş alışkanlıklar


Doç. Dr. Çakmak, sağlıklı duş için şu önerilerde bulundu: "Ilık suyu tercih edin, çok sıcak veya çok soğuk su kullanmayın. Duş süresini 5-15 dakika ile sınırlayın. Duş öncesi ve sonrası bol sıvı alın. Sabah erken saatlerde veya yemek sonrası hemen soğuk duş almaktan kaçının. Spor sonrası en az 10-15 dakika dinlenip nabız normale gelince duş alın. Göğüs ağrısı, çarpıntı veya baş dönmesi durumunda duşu hemen sonlandırın ve tıbbi yardım alın. Kalp rahatsızlığı olanlar yeni bir duş rutini denemeden önce doktor onayı almalıdır."


Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul (Düzeltme) ‘BAU Gastronomi’ öğrencilerine 2 altın madalya Türkiye Aşçılar ve Şefler Federasyonu (TAŞFED) tarafından 22’ncisi düzenlenen "Uluslararası İstanbul Mutfak Günleri" etkinliğinde Bahçeşehir Üniversitesi Gastronomi ve Mutfak Sanatları Bölümü öğrencileri "Yılın En İyi Üniversite Ekip Yarışması" ve "Modern Türk Mutfağı Ekip Yarışması" kategorisinde altın madalya kazandılar. Türkiye’nin en kapsamlı gastronomi yarışması ve festivallerinden olan "Uluslararası İstanbul Mutfak Günleri" Bahçeşehir Kongre Merkezi’nde düzenlendi. TAŞFED’in "Dünya Aşçılar Birliği" (WASC) iş birliğiyle düzenlediği festivale ülkemizden ve dünyanın farklı ülkelerinde davetliler katıldı. Dünya mutfağı ve Türk mutfağını bir araya getiren etkinlik farklı coğrafyalardan lezzetleri de İstanbul’a taşıdı. İki ekip iki altın madalya Bu yıl 22’cisi organize edilen ve WASC tarafından "Kıtalar arası" unvanına sahip etkinlikte, öğrenci ve genç şefler uluslararası düzeyde yarışma şansı da buldu. Yaklaşık 1500 yarışmacının katıldığı ve 120 jüri üyesinin bulunduğu organizasyonda Bahçeşehir Üniversitesi (BAU) Gastronomi ve Mutfak Sanatları öğrencileri de yarışmacı olarak katıldı. "Yılın En İyi Üniversite Ekip Yarışması" kategorisinde Yağmur Uslu, Majid Al Zoubi ve Ayberk Çil, "Modern Türk Mutfağı" kategorisinde ise Yusuf Can Gümüş, Özgür Özyurt ve Ekin Yüce BAU’yu temsil etti. Altın madalya kazandılar "Yılın En İyi Üniversite Ekip Yarışması"na katılan BAU’lu öğrenciler; kestane püreli kış sebzeleri ile servis edilen miso glaze, ördek göğüs ve vişne sos eşliğinde servis edilen balkabaklı risotto, tatlı olarak ise pancar cipsi üzerinde maldon tuz eşliğinde makademya fındığından dondurma hazırladılar. BAU’lu öğrencilerin ekip çalışması ve büyük bir özenle hazırladıkları yemeklerle altın madalya kazanmayı başardılar. ‘Kuzu ciğerden mantı, madalyon kebap ve aşure ile ikinci altın madalya "Modern Türk Mutfağı" kategorisinde yarışan öğrenciler ise başlangıç yemeği olarak; isli yoğurt üzerine kızılcık sosu, muhammara ve maydonoz köpüğü eşliğinde kuzu ciğeri dolgulu mantı hazırladılar. Ana yemek olarak, firik keşkek üzerine madalyon kebap servis ettiler. Tarçından hazırlanmış toprak üzerinde nar, kuru kayısı, kuru incir, fındık, antep fıstığı, kuş üzümü ve buğday dondurmasıyla sunulan aşureyle de final yaptılar. Öğrenciler hazırladıkları yemeklerle BAU’ya ikinci altın madalyayı kazandırdı. Kendilerine özgü yorum Etkinlikte öğrencilerin başarılarıyla ilgili konuşan BAU Meslek Yüksekokulu Müdürü ve BAU Gastronomi ve Mutfak Sanatları Bölümü Öğr. Üyesi Prof. Dr. Kazım Ozan Özer şunları söyledi: "22 yıl aralıksız bir şekilde böyle kapsamlı bir organizasyonu düzenlemek eminim ki kolay değildir. O yüzden öncelikle Uluslararası İstanbul Mutfak Günleri Festivali’ni düzenleyen ve bugüne kadar katkıda bulunan herkese teşekkür ederim. Bu yılki etkinlikte yer almaktan keyif aldık, öğrencilerimiz iki kategoride yarışmalara katıldılar. Hazırladıkları tabaklarda öğrencilerimizin alışılmış çerçevelerin dışına çıkma gayretini, kendilerine özgü yorumlarını görmekse çok keyifliydi. Yılın "En İyi Üniversite Ekip " ve "Modern Türk Mutfağı Ekip" yarışmalarında altın madalya aldılar. Her iki ekibimizi de tebrik ediyorum."
Ankara Türkiye’den Şam’a kritik ‘3+3’ ziyareti: Güvenlik, DEAŞ ve yeniden inşa masada Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’ın, Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler ve MİT Başkanı İbrahim Kalın ile Suriye’nin başkenti Şam’a bir çalışma ziyareti gerçekleştirecek. Dışişleri Bakanlığı kaynakları, Dışişleri Bakanı Fidan, Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler ve MİT Başkanı İbrahim Kalın ile birlikte 22 Aralık tarihinde Şam’a çalışma ziyaretinde bulunacağını duyurdu. Kaynaklara göre, ziyarette Cumhurbaşkanı Şara ve Suriyeli yetkililerle yapılacak görüşmelerde, Esad rejiminin devrildiği 8 Aralık’ın birinci yıl dönümünü izleyen dönemde Türkiye-Suriye ilişkilerinin siyasi, ekonomik ve güvenlik boyutlarıyla kapsamlı şekilde ele alınması öngörülüyor. Görüşmelerde ayrıca, Türkiye’nin ulusal güvenliği açısından önem taşıyan 10 Mart Mutabakatı’nın uygulanma sürecinin değerlendirileceği belirtildi. Güvenlik, DEAŞ ve Suriye’nin yeniden imarı ele alınacak Ziyaret kapsamında İsrail’in saldırganlığı nedeniyle Suriye’nin güneyinde ortaya çıkan güvenlik risklerinin de gündemde olacağını kaydetti. Kaynaklar, Türkiye ve Suriye’nin ortak çıkarları ile Suriye’nin DEAŞ’la Mücadele Uluslararası Koalisyonu’na (DMUK) ahiren katılımı çerçevesinde, sahadaki olası kırılganlıklardan yararlanmak isteyen DEAŞ’ın yeniden canlanmasının önlenmesine yönelik iş birliği imkanlarının da görüşüleceğini aktardı. Güvenlik başlıklarının yanı sıra, Suriye’nin yeniden inşasına yönelik ikili projelerin, Suriye Hükümeti’nin kurumsal kapasite inşası çabalarına destek verilmesine ilişkin çalışmaların da ele alınmasının planlandığı ifade edildi. Nuh Yılmaz da yeni görev yerine gidecek Kaynaklar ayrıca, Türkiye’nin Şam Büyükelçisi olarak atanan Dışişleri Bakan Yardımcısı Nuh Yılmaz’ın da söz konusu ziyaret vesilesiyle Şam’a intikal edeceğini bildirdi. Türkiye-Suriye’nin 3+3 formatındaki toplantıları İki ülke arasında 3+3 formatında gerçekleştirilen görüşmelerin bu süreçte önemli bir yer tutarken Suriye Dışişleri Bakanı Esad Hasan Şeybani’nin 15 Ocak tarihinde üst düzey bir heyetle Türkiye’yi ziyaret etti. Söz konusu temaslarda Bakan Fidan, Bakan Güler ve MİT Başkanı Kalın’ın Suriyeli muhataplarıyla bir araya gelmişti. Bu toplantıyı takiben, Bakan Fidan, Milli Savunma Bakanı Güler ve MİT Başkanı Kalın’ın 13 Mart tarihinde Suriye’ye bir çalışma ziyareti gerçekleştirmiş, iki ülke arasındaki güvenlik iş birliği ve bölgesel gelişmelerin ele alındığı bir diğer 3+3 formatındaki toplantının ise 12 Ekim 2025’te Ankara’da düzenlenmişti.