GÜNDEM - 02 Eylül 2023 Cumartesi 09:20

Türkiye’de bir ilk: “Mavi Vatan Doktrini” yüksek lisans programında ders olarak anlatılacak

A
A
A
Türkiye’de bir ilk: “Mavi Vatan Doktrini” yüksek lisans programında ders olarak anlatılacak

“Mavi Vatan Doktrini” ilk kez bir yüksek lisans programında ders olarak anlatılacak. Programın koordinatörlüğünü yapan Müstafi Tümamiral Doç. Dr. Cihat Yaycı, “Bu programla Mavi Vatan’ı sahiplenecek gençler yetişecek” dedi. Yaycı ayrıca, özellikle son dönemde “Mavi Vatan” bilincinin toplumun her kesiminde oluşmasını sağlayan çalışmalar yapıldığını söyleyerek, bunlardan biri olan TCG Anadolu’dan övgüyle bahsetti.


Türkiye’nin denizlerdeki Misak-ı Millisi olan “Mavi Vatan Doktrini” ilk kez bir yüksek lisans programında ders olarak anlatılacak. İstanbul Topkapı Üniversitesinde, Deniz Siyaseti ve Stratejileri adı altında başlatılan programda; uluslararası hukuk, uluslararası deniz kamu hukuku, küresel siyaset ve denizler, deniz güvenliği, Türk dış politikası, Mavi Vatan doktrinini gibi konular yer alacak. Türk Denizcilik ve Global Stratejiler Merkezi Başkanı Müstafi Tümamiral Doç. Dr. Cihat Yaycı’nın koordinatörlüğünü yaptığı programla, Mavi Vatan’ı, denizlerdeki hak ve menfaatleri; hukuki, diplomatik, teknik, tarihi, coğrafi olarak savunabilecek bireylerin yetiştirilmesi hedefleniyor. Çalışmanın detaylarından bahseden Doç. Dr. Cihat Yaycı, Mavi Vatan bilincinin toplumun her kesiminde oluşmaya başlamasını sağlayan TCG Anadolu’dan da övgüyle bahsetti. Yaycı, TCG Anadolu’nun Türkiye’ye adeta çağ atlattığını belirterek, bu ve benzeri çalışmaların Türkiye’nin denizlerdeki mücadelede var olduğunu gösterdiğini ifade etti.


“Mavi Vatan’ı sahiplenecek gençler yetişecek”


Programın detaylarını anlatan Doç. Dr. Cihat Yaycı, “Hakikaten Türkiye’de bir ilk başlıyor. Son yıllarda, özellikle deniz hak ve menfaatlerimizin gündeme gelmeye başladığı bu dönemde, Mavi Vatan kavramının, Mavi Vatan Doktrininin, Mavi Vatan haritasının her bakımdan devletimizin en üst düzeyinde dile getirilmesi ve hayata geçirilmesinin başladığı ve yoğunlaştığı dönemde; bu konuda bilgili gençler yetiştirmek için, bu konuda akademik kariyer yapılmasını sağlamak için İstanbul Topkapı Üniversitesinde Deniz Siyaseti ve Stratejileri adı altında bir yüksek lisans programı başlattık. Bu yüksek lisans programının başlatılmasında, onaylatılmasında, hayata geçirilmesinde büyük katkısı olan Yükseköğretim Kurulu Başkanımız Profesör Doktor Erol Özvar’a şahsen çok teşekkür ediyorum. Türk milleti adına da teşekkür ediyorum; çünkü Mavi Vatan’ı sahiplenecek gençler yetişecek. Bu gençler Mavi Vatan’ı, denizlerdeki hak ve menfaatlerimizi; hukuki, diplomatik, teknik, tarihi, coğrafi olarak savunabilecek gençler olacak. Bu program çok önemli bir programdır. Türkiye’nin büyük eksikliğini giderecek bir programdır. Onun için bu nedenle özellikle Mavi Vatan’a gönül vermiş, vatanperver gençlerimizi bu programa çağırıyorum. Bu programda uluslararası ilişkilerin ve uluslararası hukukun temelleri var. Uluslararası hukuk, uluslararası deniz kamu hukuku, küresel siyaset ve denizler, deniz güvenliği, Türk dış politikası, Mavi Vatan doktrinini anlatacağız. Mavi Vatan Doktrini de yine uluslararası bilimsel yayın olarak İstanbul Üniversitesinden çıkarttığımız hakemli bir kitaptır. “Mavi Vatan Bir Harita Bir Doktrin” kitabı “Türkiye’nin Denizlerdeki Misak-ı Millisi” adıyla yayınlanmış bu bilimsel kitap, öğrencilerimizce bir ders olarak okutulacak. Bu programa şu anda sayılı kişi alabileceğiz. Ama bu programın, Türkiye’nin geleceğini şekillendirecek insanları yetiştireceğinden eminim” dedi.


“TCG Anadolu Türkiye’ye çağ atlattı”


Özellikle son dönemde yapılan çalışmaların Mavi Vatan bilincinin yerleşmesine sağladığı katkıya dikkat çeken Yaycı, “Mavi Vatan kavramı, doktrini, haritası artık bu son dönemde, denizlerdeki hak ve menfaatlerimizin farkında varılmasıyla hemen hemen toplumun tüm kesimlerinde karşılık bulan bir kavramdır. İşte bu bilinç nasıl kazanıldı? Denizlerdeki mücadele artık gün yüzüne çıktı. Türkiye, yaptıklarıyla denizlerdeki mücadele yerini aldığını gösterdi. Deniz hak ve menfaatlerinin korunması konusunda son derece hassas olduğunu çeşitli boyutlarda gösterdi. Birincisi askeri boyutta gösterdi. Nasıl gösterdi? Milli gemi projeleriyle başlayan ve sürekli gemi inşa eden, sadece askeri tersanede değil artık özel tersanelerde de savaş gemileri inşa etmeye, bunları hem Türk Deniz Kuvvetlerine vermeye hem de dünyadaki diğer devletlere satmaya başladılar. Bunların hepsi gurur verici işler. TCG Anadolu da bunlardan bir tanesidir. Türkiye’ye çağ atlatmıştır. Daha doğrusu lig atlatmıştır. Artık Türkiye güç aktarım kabiliyetine sahip bir ülke haline gelmiştir. Siz bir kara üssünüzü, bir deniz, bir hava üssünüzü yüzer olarak dünyanı her tarafına taşıyabiliyorsanız, bunu ancak uçak gemileriyle ve böyle çok maksatlı amfibi hücum gemileriyle yapabilirsiniz. Bu da dünyada sayılı devlette vardır. Biz şu anda NATO’daki 6 devletten bir tanesi konumuna geldik. Eleştirilerin, “TCG Anadolu neden yapıldı?” diye yapılmaması gerekir. Ki, bu işi bilenlerin kesinlikle böyle dememesi lazımdır. Eleştirinin şöyle olması lazımdır; “Niye ikincisi hala yapılmadı? Niye uçak gemisini geciktiriyoruz?” demek lazımdır. Türkiye Cumhuriyeti Devletini seven herkesin böyle eleştirilerde bulunması lazımdır. Teşvik edici eleştirilerde bulunması lazımdır. Daha iyisini yapalım, daha çok yapalım diye. Bu ihtiyacı ortaya koyanlardan, projelendirenlerden, bütçesini verenlerden, inşa edenlerden ve hizmete sokanlardan Allah razı olsun diyorum” diye konuştu.


“Sondaj ve sismik araştırma gemilerini alanlardan, bunu hayata geçirenlerden Allah razı olsun”


Denizlerdeki hak ve menfaatlerin korunması konusunda önemli adımlar atıldığını vurgulayan Yaycı, “İkinci basamak da şudur; Türkiye bugün, dünyadaki devletlerin sahip olduğu resmi filolar dikkat alındığında, bu kadar sismik araştırma ve sondaj gemisine sahip olan birkaç devletten bir tanesidir. Bugün Türkiye 6, 7, 8 gemilik bir filoya sahiptir. Düşünün şimdi, dünyada sondaj yapmak için, sismik araştırma yapmak için gemi kiralamaya kalksak en az 5-10 katı daha fazla para harcamamız lazım. Türkiye’ye bu kadar yaptırım uygulanırken şu anda bu gemiler elimizde olmasaydı kim, hangi gemiyi bize kiralardı? Onu da düşünebiliyor muyuz? O zorluğu hayal edebiliyor muyuz? Şu anda Karadeniz’de milyarlarca metreküp doğalgaz bulundu. Biz bunu artık kendi gemilerimizle arıyoruz, buluyoruz ve delerek çıkartıyoruz. Onun için bu sondaj ve sismik araştırma gemilerini alanlardan, bunu düşünenlerden, bunu hayata geçirenlerden Allah yine razı olsun diyorum” ifadelerini kullandı.



Türkiye’de bir ilk: “Mavi Vatan Doktrini” yüksek lisans programında ders olarak anlatılacak

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Sakarya SUBÜ’lü öğrenciler iş dünyası iş birliği ile Peynir Tadım Eğitimi aldılar SUBÜ Sapanca Turizm MYO öğrencilerine iş dünyası iş birliği uzman eğitmenler tarafından Peynir Tadım Eğitimi verildi. Sakarya Uygulamalı Bilimler Üniversitesi (SUBÜ) Sapanca Turizm Meslek Yüksekokulu Aşçılık Programı ile Pastacılık Ekmekçilik Programı öğrencilerine iş dünyası iş birliği ile Peynir Tadım Eğitimi verildi. Düzenlenen organizasyonda iş dünyası ortağı olarak bir firmanın şefleri ve bölge satış müdürleri ile yer aldı. Şef Okan Kadir Celep ve Şef Harun Can Gürbüz’ün sunum yaptığı peynir eğitimi ile staj dönemine ve mezuniyet sonrasına hazırlanan öğrencilere katkı sağlamak hedeflendi. Öğrencilere ithal peynir sunumları hazırlanarak tattırılırken; emmantel, gauda, rokfor, parmesan, gravyer, edam, gorgonzola, brie, camambert ve Hollanda füme gibi peynir çeşitlerinin menşei ile kullanım ve muhafaza şartları hakkında bilgiler verildi. Peynirin mutfaktaki önemi, sunum yaparken dikkat edilmesi gerekenler ve servise yardımcı ürünler ile menülerde sağladığı çeşitlilik anlatıldı. Eğitim sonunda Sapanca Turizm MYO Müdür Yardımcısı Dr. Öğretim Üyesi Arif Erdinç Emrem tarafından katkı sağlayanlara teşekkür belgesi takdim edildi. Eğitime ilişkin değerlendirmelerde bulunan Sapanca Turizm MYO Otel, Lokanta ve İkram Hizmetleri Bölüm Başkanı Öğretim Görevlisi Taner Öztürk, organizasyona firmanın verdiği desteğin kıymetine değinirken öğrencilerin eğitim ve öğrenimi açısından değerli bir iş birliği gerçekleştirildiğini vurguladı. Ayrıca iş dünyasını öğrencilerle bir araya getirmeye devam ederek onları çalışacakları alanlara fayda sağlayacak şekilde yetiştirmeye devam edeceklerini söyledi. Benzer eğitimleri Türkiye genelinde gerçekleştirdiklerini kaydeden firmanın Sakarya Bölge Müdürü Cengizhan Akmantar ise her zaman büyük bir keyifle eğitime destek verdiklerini ve buna devam edeceklerini ifade etti.
Antalya Hastanenin havalandırma boşluğuna düşen yavru kedi itfaiye operasyonuyla kurtarıldı Antalya Manavgat Devlet Hastanesi’nde havalandırma boşluğuna düşen yavru kedi, itfaiyecilerin çabasıyla kurtarıldı. Kurtarılan yavru kedi, kısa süreli korkunun ardından, hastane çalışanlarının boş kutuya döktüğü sütü büyük bir iştahla yedi. Yavru kediyi hastanede görev yapan bir kadın çalışan sahipleneceği öğrenildi. Manavgat Devlet Hastanesi’nde görev yapan çalışanlar, Patoloji Bölümü tuvaleti havalandırma boşluğundan gelen yavru kedi sesini fark etti. Çalışanlar kedinin havalandırma boşluğuna düştüğünü anlayarak, 112 Acil Çağrı Merkezi’nden yardım istedi. İhbar üzerine harekete geçen ve kısa sürede olay yerine ulaşan Antalya Büyükşehir Belediyesi İtfaiyesi Manavgat birimine bağlı kurtarma ekibi, ilk olarak çatıya çıkarak havalandırmadan kediye ulaşmaya çalıştı. Çatıdan kediye ulaşamayan itfaiye personeli, tuvaletin havalandırma penceresinden içeri sarkarak kedinin yerini tespit ettikten sonra elindeki aparat yardımıyla yavru kediyi havalandırma boşluğundan çıkardı. İtfaiye erinin elinde binadan dışarı çıkan yavru kedi, korkuyla kaçarak duvar dibine saklandı. Kısa süre sonra korkuyu üzerinden atan kediyi yakalayan hastane çalışanları, itfaiyecilere teşekkür etti. Yavru kedi, kurtarılmasının ardından hastane çalışanları tarafından önüne konulan sütü büyük bir iştahla yedi. Hastane çalışanlarından bir kadın, evinde 1 tane kedisi olduğunu, yavru kediyi de veterinere götürüp sahipleneceğini söyledi. (AK-
İzmir Medical Point’te 19 Mayıs coşkusu İzmir Ekonomi Üniversitesi Medical Point Hastanesi Spor Kulübü ‘Medical Point Run’ 19 Mayıs Atatürk’ü Anma Gençlik ve Spor Bayramı’nı kutlamak için bir araya geldi. Medical Point Hastaneler Grubu Yönetim Kurulu Başkan Vekili Veysi Kubba, “Medical Point Ailesi olarak spora ve sporcuya verdiğimiz destek devam edecek” dedi. İzmir Ekonomi Üniversitesi (İEÜ) Medical Point Hastanesi’nin bahçesinde düzenlenen etkinlik, fonksiyonel egzersizle başladı. Sporcular, zumba ve yoga yaptı. Medical Point Hastaneler Grubu Yönetim Kurulu Başkan Vekili Veysi Kubba, sporun toplum sağlığı üzerindeki olumlu etkilerine vurgu yaptı. Veysi Kubba, “Medical Point Ailesi olarak, spora verdiğimiz değer çok kıymetli. Çocuklarımızın küçük yaşlardan itibaren kötü alışkanlıklardan uzaklaşarak spora teşvik edilmesini çok önemsiyoruz. Türkiye’nin en önemli spor kulüpleriyle iş birlikleri yapıyor, sporcularımızın sağlığını çok önemsiyoruz. Kısa sürede kurulan Medical Point Run Koşu Kulübü, çok başarılı işlere imza atıyor. Kentin ve Türkiye’nin en önemli maratonlarına katılıyor, ter döküyor” ifadelerini kullandı. “Her zaman destekleyeceğiz” Spora olan desteklerinin artacağını ifade eden Veysi Kubba, “Spor, sadece fiziksel sağlık için değil, aynı zamanda ruhsal sağlık ve sosyal bağların güçlenmesi için de çok önemlidir. Bu yüzden çalışanlarımızı ve sporcularımızı her zaman destekleyeceğiz” diye konuştu.
İstanbul Galatasaray’da hedef derbi galibiyetiyle şampiyonluk Galatasaray, Trendyol Süper Lig’de yarın evinde oynayacağı Fenerbahçe derbisinden galip ayrılıp, şampiyonluğunu ilan etmek istiyor. Trendyol Süper Lig’in 37. haftasında Galatasaray ile Fenerbahçe yarın saat 19.00’da RAMS Park’ta karşı karşıya gelecek. Ligde sarı-kırmızılılar 32 galibiyet, 3 beraberlik ve 1 mağlubiyetle aldığı 99 puanla zirvede yer alıyor. Süper Lig’de son iki haftaya girilirken, Galatasaray, Fenerbahçe’nin 6 puan önünde bulunuyor. Sarı-kırmızılılar derbiden galibiyet ya da beraberlik aldığı takdirde sezonu şampiyon tamamlayacak. Kaybetmesi durumunda ise son hafta Konyaspor deplasmanında en az 1 puan şampiyonluk için yetecek. Galatasaray Teknik Direktörü Okan Buruk, derbiyi kazanarak şampiyon olmak istediklerini söylemişti. Son 24 lig maçını kaybetmedi Galatasaray, Süper Lig’de oynadığı son 24 maçta yenilmedi. Son olarak ligin ilk yarısında Hatayspor’a kaybeden sarı-kırmızılılar daha sonraki karşılaşmalarda 22 galibiyet, 2 beraberlik aldı. Öte yandan son 17 lig karşılaşmasını da kazanan Aslan, üst üste kazanma rekorunu geliştirmeye devam ediyor. Evinde yenilmiyor Süper Lig’de evinde son olarak geçtiğimiz sezonun 2. haftasında Giresunspor’a 1-0’lık skorla yenilen Galatasaray, bu maçtan sonra sahasında kaybetmedi. Sarı-kırmızılılar, bu süreçte oynadığı 35 lig maçında 33 galibiyet, 2 beraberlik aldı. Cimbom, bu sezon ligde RAMS Park’ta oynadığı 18 karşılaşmada da 3 puan aldı ve bu alanda sahasında puan kaybetmeyen tek takım olarak yer alıyor. Galatasaray derbiyi kazanması durumunda sezonu evinde puan kaybetmeden tamamlayacak. Ligin en az gol yiyen takımı Galatasaray, Süper Lig’de bu sezon gösterdiği başarılı savunma performansıyla da dikkat çekiyor. Sarı-kırmızılılar oynadığı 36 maçta kalesinde 24 gol gördü. Aslan bu performansıyla da ligin en az gol yiyen takımı konumunda bulunuyor. Cimbom ayrıca bu müsabakaların 18’inde de kalesini gole kapadı. Mauro Icardi’den son 8 maçta 9 gol Galatasaray’ın Arjantinli futbolcusu Mauro Icardi, ligde son haftalarında attığı gollerle şampiyonluk yolunda önemli bir katkıya verdi. Icardi bu süreçte ligde son 8 haftada rakip fileleri 9 kez havalandırırdı. Bu sezon ligde 32 maça çıkan 31 yaşındaki futbolcu, toplam 23 gol kaydetti ve krallık yarışında ilk sırada yer alıyor. Arjantinli golcünün 8 de asisti bulunuyor. Mauro Icardi ayrıca Fenerbahçe’ye karşı oynadığı 4 müsabakada ise 3 gol kaydetti. Ligdeki son 3 derbide gol yemedi Fenerbahçe ile oynadığı son karşılaşmalarda rakibine kaybetmeyen Galatasaray bu maçlarda savunma performansıyla da öne çıktı. Sarı-kırmızılılar, 10 Nisan 2022 tarihinde Kadıköy’de 2-0 kaybettiği müsabakanın ardından Süper Lig’de rakibiyle oynadığı 3 derbide gol yemedi. Aslan bu derbilerin ikisini 3-0 kazanırken, 1 mücadele de 0-0 sona erdi. 7 futbolcu sarı kart sınırında Galatasaray’da, Fenerbahçe derbisi öncesinde 7 futbolcu sarı kart sınırında bulunuyor. Sarı-kırmızılılarda Lucas Torreira, Victor Nelsson, Hakim Ziyech, Kerem Aktürkoğlu, Kaan Ayhan, Sergio Oliveira ve Davinson Sanchez, sarı kart sınırında yer alıyor. Bu futbolcular sarı kart görmesi durumunda ligin son haftasında deplasmanda oynayacakları Konyaspor maçında cezalı duruma düşecek.
Samsun 3. Karadeniz Aile Hekimliği Kongresi Türkiye’nin birçok farklı şehrinden 400’e yakın hekim ve akademisyen "3. Karadeniz Aile Hekimliği Kongresi" için Samsun’a geldi. Samsun Üniversitesi Tıp Fakültesinin ev sahipliği, Türkiye Aile Hekimleri Uzmanlık Derneği (TAHUD) Samsun girişimi ve organizasyonu ile Türkiye’nin çeşitli şehirlerinden çok sayıda hekimin katılımıyla düzenlenen “3. Karadeniz Aile Hekimliği Kongresi” açılış töreni gerçekleştirildi. Türkiye’nin birçok farklı şehrinden 400’e yakın hekim ve akademisyenin bir araya geldiği kongrede “Aile Hekimliği ve Güncel Tıp” ana temasıyla aile hekimliğindeki mevcut şartlar ve klinik pratikler ele alınarak iyileştirilmesi gereken hususlara ilişkin öneriler gündeme getirilecek. Dört gün sürecek kongrenin ana teması ise “Aile Hekimliği ve Güncel Tıp” olarak belirlendi. Kongrede “Aile Hekimliği ve Güncel Tıp” temasına uygun olarak aile hekimlerinin araştırmalarını sunacakları sözlü bildirilerden oluşan oturumların yanı sıra, zengin bilimsel program ışığı altında, alanının uzmanı bilim insanları tarafından sağlık hizmetlerinde baş döndürücü bir hızda gerçekleşen gelişmeler ayrıntılı olarak irdelenecek. Kongrenin açılış konuşmasını yapan Samsun Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mahmut Aydın, “Aile hekimliği, sağlık sistemimizin temel taşlarından biridir. Türkiye Cumhuriyeti’nin bağımsızlığına giden yolda ilk adımın atıldığı bu tarihi günde, aynı zamanda gençlik haftasında, genç aile hekimlerimizin katılımıyla bu kongrenin düzenlenmesi büyük bir anlam taşıyor” dedi. Samsun İl Sağlık Müdürü Uzm. Dr. Mustafa Uras aile hekimliğinin tüm hastaları kabul eden tek branş olduğunu belirterek, aile hekimliğine sağlık sorunların çözümünde çok önemli bir avantajlar sunduğunu kaydetti. Türkiye’de bir ilk Samsun Üniversitesi Aile Hekimliği Anabilim Dalı Başkanı ve 3. Karadeniz Aile Hekimliği Kongresi Başkanı Prof. Dr. Erdinç Yavuz ise “Aile hekimliğinin birinci basamağında güncel tedavi yöntemlerini ele alarak, meslektaşlarımızın bu yenilikleri takip etmesini amaçlıyoruz. Bu yıl kongremizde ilk kez kurslar düzenledik. Evde sağlık hizmetleri kursu, Türkiye’de bir ilk olma özelliğini taşıyor. Son iki kongremizde olduğu gibi bu yıl da çok sayıda bilimsel araştırma ve değerlendirme sunulacak” diye konuştu. Türkiye Aile Hekimleri Uzmanlık Derneği (TAHUD) Başkanı Prof. Dr. Güzin Zeren Öztürk, aile hekimliğinin önemine ve derneğin çalışmalarına vurgu yaptı. Kongre, açılış konuşmalarının ardından bilimsel oturumlarla devam etti. 3. Karadeniz Aile Hekimliği Kongresi 19 Mayıs Pazar günü sora erecek.