EKONOMİ - 18 Şubat 2020 Salı 13:57

Uzmanlardan enerji giderlerini azaltmanın ipuçları

A
A
A
Uzmanlardan enerji giderlerini azaltmanın ipuçları

Enerji masraflarının arttığı kış aylarında tüketiciye tasarruf ipuçları verildi.

Enerji masraflarının arttığı kış aylarında tüketiciye tasarruf ipuçları verildi. Uzmanlar, kombi yıllık bakımlarını mutlaka yapılmasını, soğuk hava etkisini tam anlamıyla göstermeden ısınmanın başlatılmasını öneriyor. Bu sayede duvarların soğuk havanın etkisine daha dayanıklı olabilmesi amaçlanıyor.


Tüketicilere tasarruflu ısınmanın ipuçları verildi İklimlendirme sektörünün önde gelen markalarından Daikin, bünyesindeki uzmanların tasarruf tüyolarını paylaştı.


Enerji tüketim bedellerinin artması enerji tasarrufu konusunda tüketiciyi sıkı tedbirler almaya zorluyor. Kabarık enerji faturaları en aza indirmenin yollarını arayan tüketiciler, küçük maliyetleri göze alarak cihazlarını yüksek tasarruf sağlayan A sınıfı ürünlerle değiştirmek, düzenli olarak kombi bakımını yaptırmak ya da verimi artırmaya yönelik olarak termostatik vana ve oda termostatı gibi aparatları almaya yöneliyor.


Tüketicilerin kullanım hatalarının yanı sıra montaj aşamasında baca montajının ve yoğuşma giderinin düzgün olmaması, topraklama bağlantısının yapılmaması gibi konulara da dikkat çeken Daikin uzmanları, bu tür sorunların cihazların bozulmasına veya veriminin düşmesine neden olduğunu bildiriyor. Yıllık kombi bakımı yaptırmanın çok önemli olduğunu söyleyen uzmanlar, enerji faturalarını düşürmenin yollarını şu şekilde anlatıyor:


“Ateşleme ve alev komponentlerinin zamanla yıpranması ve kurum yapması verimi düşürür. Bunun dışında tesisatta ve radyatörlerin üst kısmında oluşan hava, su akışını azalttığı için ısı transferi bundan olumsuz anlamda etkilenir ve yeterince ısıtma yapmaz hale gelir. Aynı şekilde kombi alt bağlantı filtrelerinin temizlenmemesi de verim kaybına neden olur. Bu nedenle öncelikle kombi bakımının düzenli olarak yaptırılması, hem konfor hem de enerji tasarrufu açısından çok önem taşır. Kombi bakımlarında ucuz olsun düşüncesiyle korsan servislerden hizmet almak, sonraki günlerde sizi daha büyük masraflarla baş başa bırakabilir. Mutlaka yetkili servislerden hizmet almak gerekir.”


Tüketicilerin genelde evde bulunmadıkları ve tatilde oldukları zamanlarda kombiyi çalıştırmamasının da yanlış bir uygulama olduğunu belirten uzmanlar, “Özellikle kış aylarında enerji tasarrufu nedeniyle kombiyi kapatmak yerine en düşük derecede açık tutmak en doğrusudur. Çünkü kombi kapalı olduğu zaman mekanlar soğur, kombi açıldığında da önce duvarlar ısınmaya başlar. Bu durumda bile konutların ya da binaların içleri hala soğuk kalır. Bu da daha fazla enerji kullanma, dolayısıyla yüksek fatura anlamına gelir. Hatta kış ayları gelmeden düşük derecede kombiyi çalıştırmak duvarları ısıtacağından sonrası için konforu artıran ama enerji tüketimini düşüren bir çözüm olur. Bu tür durumlar oda termostatı veya TRV ile kontrol edilmelidir” önerisinde bulunuyor.


Enerji maliyetlerinden nasıl tasarruf edilir?


“Kombinizin yıllık bakımlarını mutlaka yaptırın. Asla korsan servislerden hizmet almayın, mutlaka yetkili servislerden yardım isteyin.


Ucuz olması nedeniyle ikinci el kombileri tercih etmeyin. Kombiler CE şartlarına göre üretilir. Dolayısıyla üretim sırasında ve sonrasında test edilir. İkinci el kombiler ise toplama veya orijinal olmayan parçalar barındırır. Sonraki günlerde daha büyük masraflarla karşılaşabilirsiniz. Üstelik kış ortasında kombisiz kalıp, sağlık sorunları yaşayabilirsiniz.


Kombiyi çalıştırdığınızda ilk etapta duvarları ısıtır. Ev ya da bina ısınmaya başlayıncaya kadar enerji tüketimi fazla olur. Bu nedenle soğuklar tam anlamıyla başlamadan düşük ayarda kombiyi çalıştırıp, duvarların ısınmasını sağlayın. Bu davranış konforunuzu sağlarken yakıt tüketiminizi azaltır.


Kış aylarında uzun bir tatile gidecekseniz enerji ve gaz beslemelerini devre dışı bırakmayın. Çünkü anti-blokaj ve don koruma fonksiyonlarını devre dışı bırakabilirsiniz. Koruma sistemlerinin devre dışı kalması haraketli parçaların sıkışmasına ve su sıcaklığı 0 derecenin altına düştüğünde kombinin içindeki suyun donmasına neden olur.


.


Kombide veya tesisatta su kaçağı olması durumunda kombiye su doldururken su basıncını 1.5 bardan fazla basmayın. Bundan daha fazlası kombi devreye girdiğinde suyun daha fazla genleşmesine neden olur. Bu durum genleşme tankının diyaframına zarar verebilir ve emniyet ventilinden fuzuli su boşaltmasına neden olur.


.


Kombiye su doldururken su basıncının 1.0 bardan az olması, kombi devreye girdiğinde eşanjörde aşırı ısınmaya veya tesisatta hava kabarcıklarına neden olabilir. Tesisatta hava kabarcıklarının oluşması pompada kavitasyona yani pompa pervanelerinin kırılmasına neden olur.


Kombiden suyu tahliye etmek için 3 bar emniyet ventilinin açılmaması gerekir. Çünkü 3 bar emniyet ventili güvenlik amaçlıdır. Sistemdeki suyun basıncı artarsa kombiyi korumak içindir. Kullanımda tüketici tarafından açılmaması gerekir.


Radyatörlerin önünü ya da üzerini kapatacak dekoratif uygulamalardan kaçının. Kalorifer peteklerini çamaşır kurutmak için kullanmayın. Üzeri çamaşırla kaplı petekler yeterince ısıtma yapmaz, enerji harcamasını artırır. Ayrıca ortamdaki nem dengesini bozduğu için sağlık açısından problemlere yol açabilir.


Tüketici hataları dışında montaj aşamasındaki hatalar da önemlidir. Baca montajının ve yoğuşma giderinin düzgün olmaması, topraklama bağlantısının yapılmaması kombide sürekli arıza oluşmasına neden olur. Montaj sırasında yetkili servislerden hizmet almanız olası masrafların önüne geçecektir. “

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Lokanta ve kafelerde KDV oranında değişiklik Resmi Gazete’de Lokanta ve kafelerde yüzde 8 olan KDV, yüzde 10’a, yüzde 18 olan KDV’nin, yüzde 20’ye çıkarılmasına ilişkin tebliğ Resmi Gazete’de yayımlandı. Katma Deper Vergisi Genel Uygulama Tebliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ Resmi Gazete’de yayımlandı. Tebliğe göre, Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın 26 Nisan 2014 tarihli Katma Değer Vergisi Genel Uygulama Tebliğinde yer alan ’yüzde 8’ ibarelerinin ’yüzde 10’, ’yüzde 18’ ibarelerinin ’yüzde 20’ olarak değiştirilmesine karar verildi. Buna göre, lokantaların hizmetlerini, et, su, meyve suyu gibi gıda malzemesi satışı göstererek yüzde 10 yerine yüzde 1 KDV ile faturalandırmasının önüne geçilecek. Hizmet sunan lokanta, kafe, pastane gibi işletmeler kendilerinin hazırlayıp sundukları yiyecek ve içecekler ile dışarıdan temin edilerek buralarda sattıkları ürünler için yüzde 10 oranında KDV hesaplayacak. Bu işletmelerin telefonla veya internet üzerinden sipariş suretiyle adrese gönderme, gel-al gibi yöntemlerle yaptıkları tüm satışlar da aynı kapsamda değerlendirilecek. Öte yandan, yiyecek ve içecek hizmetlerine yönelik işyeri ruhsatı bulunmadığı halde müşterilerine masa, oturma yeri, tezgah gibi servis yapılabilen alanlarda yiyecek ve içecek hizmetleri sunanların bu yerlerde yaptıkları satışlar da bu kapsamda olacak. Tebliğin yayımını izleyen ayın başında yürürlüğe gireceği belirtilirken hükümlerinin Hazine ve Maliye Bakanınca yürütüleceği belirlendi.
Bitlis Ahlat’ta ‘Tarihe Damga Vuranlar Haluk Dursun’ anma programı düzenlendi Eski Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun vefatının 5. yılında Bitlis’in Ahlat ilçesinde anıldı. Ahlat ilçesinde Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun anısına “Tarihe Damga Vuranlar Haluk Dursun” anma programı düzenlendi. Kültür ve Turizm Bakanlığı ile İçişleri Bakanlığı’nın katkılarıyla Anadolu Kültür ve Tarih Birliği Derneği tarafından düzenlenen program saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başladı. Daha sonra konuşma yapan Bitlis Valisi Erol Karaömeroğlu, “Haluk Dursun’un hatırasına sahip çıkan bu anlamlı program dolayısıyla sizlerle beraber olmaktan duyduğum memnuniyeti özellikle ifade etmek istiyorum. Bugün ülkemizin yetiştirmiş olduğu mümtaz bir ismi anmak üzere buradayız. Prof.Dr.Haluk Dursun’u ebedi aleme uğurlayalı tam 5 yıl oldu. Van Erciş’te kendi aracıyla seyir halindeyken meydana gelen elim bir trafik kazası sonucu maalesef hocamızı 19 Ağustos 2019 tarihinde kaybettik. Kültür birikimi ve hitabetiyle araştırmayı, bildiğini ve gördüğünü meraklısına aktarmayı seven, hayatını görevine adayan bir bilim insanıydı. Ahmet hocamızı bir kez daha rahmetle, özlemle, şükranla yad ediyorum. Değerli ailesine, dostlarına, mesai arkadaşlarına tekrar başsağlığı diliyorum. Rabbim Haluk hocamızdan razı olsun, mekanı ali olsun. Bu anlamlı buluşmanın düzenlenmesinde emeği geçen herkese teşekkür ediyorum” dedi. Ardından konuşan AK Parti Ankara Milletvekili Zeynep Yıldız, “Gerçekten bir ideal, ülkü ve niyet uğruna yola koyulanlardandı Haluk hoca ve bugün bizi burada bir araya getirdi. Bunu da yaparken bir mekan ve bellek ilişkisi kurmaya yönelik en önemli noktalardan birinde Ahlat’ta bizleri buluşturdu. Gerçekten nereden geldik nereye doğru yürüyeceğiz duygusunu bize pekiştirebilecek bir noktada bir araya gelmiş olduk” ifadelerini kullandı. MHP Genel Başkan Başdanışmanı Prof. Dr. Ruhi Ersoy’da, “Ahlatın maneviyatıyla gençliğin enerjisini bir araya getiren bu tarihi ve bu mukaddes şehirde Kubbet-ül İslam’da sizlerle beraber olmaktan tarihe adanmış, adanmış olduğu bir ülküsünde yol yürürken rahmeti rahmana kavuşmuş değerlerimizi anma vesilesiyle sizlerle olmaktan bende kıvanç duyuyorum. Ahlat’ı anlamak, tanımak ve bu değerler etrafında dertlenen Ahmet Haluk Dursun profili, şahsiyetleri, onun etrafında neşet etmiş yetiştirmiş olduğu gençlerin yeniden filizlenmesine iklim oluşturmaktır. Bizim muradımız ve mefkuremiz budur. Siyasetten de, devlet hayatından da anladığımızda budur, bu olmalıdır. Bu sebepten dolayı bugün bu saatte bu salonu dolduran her bir arkadaşım bu atmosferin bir parçası olmuştur. Bu programın hayat bulmasında dertlenerek Ahmet Haluk Dursun hocanın derdini kendine dert ederek yola çıkıp kamu imkanlarıyla bu iş yürümüyorsa milletle yürüyebiliriz, dernekleşiriz diyerek devletimizin kapısını çalarız diyerek yolculuğa başladı. Bugünün anlamını bir bütün halinde program bitene kadar hissedip yaşayalım” şeklinde konuştu. Bitlis Eren Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof.Dr.Ferit İzci ise, “Bizim medeniyetlerimiz başka medeniyetlere benzemez. Bizim medeniyetlerimiz işte böyle şahsiyetler ve gençler üzerine inşa edilmiş ilelebet varlığını devam ettirecek medeniyetlerdir. Başka medeniyetlerin hayal bile edemeyecekleri zirvelere çıkmış olan ecdadın nesilleriyiz. Hayatını bu şekilde mücadeleyle geçiren başta sayın Ahmet hocamız olmak üzere bu ülkede ve coğrafyada yetişmiş değerlerli şahsiyetlere huzurlarınızda saygıyla ve minnet duyuyorum” dedi. Düzenlenen program hakkında gazetecilere açıklamada bulunan Anadolu Tarih ve Kültür Birliği Derneği Başkanı Doğan Güngör, “Kültür ve Turizm Bakan yardımcısıyken çok sevdiği Ahlat’ı ziyaretinin hemen sonrasında geçirdiği trafik kazasıyla hayatını kaybeden Prof.Dr.Ahmet Haluk Dursun hocayı anmak, Ahlat’ı anlatmak ve gençlerle hemhal olmka için buradayız. Dernek olarak hocamızı anmak üzere yaptığımız ikinci program. İlkini Çanakkale’de yine tarihimizin müstesna mekanlarından birinde, bugünde Ahlat’ta yaptık” dedi. Anma programına katılan Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun’un kızı Nilay Dursun’da duygularını şöyle ifade etti; “Babamın hayatının son yıllarında özellikle çok önem verdiği Anadolu Tarih ve Kültür Birliği projesinin yaşatılıyor olabildiğini görmek gerçekten çok mutluluk verici. Yıllar önce babamın vefatından sonra tanıştığım bu değerli ekiple 5.yılında da bu tarz etkinliklerle bir araya gelmeyi sürdürüyoruz. Babamı anmayı, onun öğretilerini, gençlere aktarmaya çalıştığı bilgileri bir arada tekrar hatırlayarak belki yeni kitlelere aktarmaya çalışıyoruz. Bu gerçekten çok önemli. Dolayısıyla bu etkinliklerde desteği olan herkese çok teşekkür ediyorum.” İstanbul Üniversitesi Tarih Bölümü son sınıf öğrencisi Kenan Toprak Çatkın’da, “Ahlat’a ikinci gelişim. Bundan önce de bir program aracılığıyla gelmiştim. Haluk hoca bizde çok önemli ve derin etkiler bıraktı. Zaten bu etkileri panelimizde de anlatacağız” dedi. Yapılan konuşmaların ardından program Anadolu Kültür ve Tarih Birliği Derneği Musiki Grubunun Haluk Dursun’un sevdiği müzikleri seslendirmesiyle devam etti. Arından Ahmet Haluk Dursun hocayla anısı olan çeşitli üniversite öğrencilerin paneli ve BEÜ öğretim üyesi Doç.Dr.Hasan Buğrul’un Ahlat’taki tarihi mezar taşları üzerindeki övgü içerikli yazılar adlı sunumuyla program sona erdi. Anma programı sonunda toplu hatıra fotoğrafı çektirildi. Ahlat Halk Eğitimi Merkezi konferans salonunda düzenlenen anma programına Ahlat Kaymakamı Batuhan Bingöl, Ahlat Belediye Başkanı Yavuz Gülmez, Bitlis İl Emniyet Müdürü Ortaç Şekeroğlu, Bitlis İl jandarma komutanı Tuğgeneral Eyüp Subaşı, bazı kurum amirleri, çok sayıda akademisyen, yazar, eğitimci ve öğrenci katıldı. Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun’un kaza sonucu vefatı 2019 yılında Malazgirt Zaferi’nin 948. yıl dönümü etkinlikleri öncesi Ahlat’ta gezi ve incelemelerde buluna merhum Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun, buradaki incelemeleri sonrası kara yoluyla Van’a hareket etmişti. Dursun’un içinde bulunduğu araç, Erciş’in Bayramlı Mahallesi yakınlarında kaza yapmış, kazada Ahmet Haluk Dursun hayatını kaybetmişti.
Antalya Otomobil su kanalına uçtu: Öldüğü düşünülen sürücünün yüzerek kaçtığı ortaya çıktı Antalya’da kontrolden çıkıp su kanalına uçan otomobildeki sürücü, kanaldan yüzerek çıkıp olay yerinden kaçtı. Aracın yaklaşık 1 buçuk ay önce satışını yapıp devrinin henüz alınmadığını belirten ruhsat sahibi kadın ise olay yerine geldiğindeki ilk sözü, “Allah’tan içinde kimse yok” oldu. Kazanın görgü şahidi bir genç ise, “Sürücü çok paniklemişti, yüzerek kanaldan çıktı, ardından kaçtı” dedi. Kaza, saat 22.00 sıralarında Kepez ilçesine bağlı Göksu Mahallesi’ndeki Nene Hatun Caddesi ile İbn-i Sinan Sokak kesişiminde meydana geldi. Henüz sürücüsünün ismi öğrenilemeyen 16 LUB 73 plakalı otomobilin önce kaldırıma çarpıp ardından su kanalına uçtuğunu görenler durumu 112 Acil Çağrı Merkezine bildirdi. İhbarın ardından olay yerine itfaiye, polis ve sağlık ekipleri sevk edildi. Belirtilen adrese gelen itfaiye ekipleri, araçta yaptıkları kontrolde herhangi bir kişinin olmadığını tespit etti. Bunun üzerine görgü şahitlerinin ifadesine başvuran polis, sürücünün araçtan çıktıktan sonra yüzerek kanaldan çıktığını ve ardından panikleyerek kaçtığını belirledi. Trafik polisinin araç plakasından yaptığı sorgulamada, aracın Gülfer Hanedar adına kayıtlı olduğu belirlendi. “Arabayı sattım, parasını aldım ama devrini almadı” Ekiplerin haber vermesiyle kaza yerine gelen Hanedar, aracı Halil isminde bir galerice yaklaşık 1 buçuk ay önce sattığını, parasını almasına rağmen karşı tarafın devrini henüz üzerine almadığını söyledi. Gazetecilere de açıklamada bulunan Hanedar, “Arabayı satmıştım, parasını aldım ancak devrini henüz üzerine almadı. Kaza olunca beni aradılar. Allah’tan içinde kimse yok, ona sevindik. Galericiye satmıştım. Onun sürüp sürmediği de belli değil, ulaşamıyorum da” diye konuştu. Kazayı görenlerden Musa Kont isimli genç ise “Araba aniden fren yaptı ve kanala uçtuktan sonra sürücü yüzerek çıktı. Adam çok panik yapıyordu, sakinleştirmeye çalıştık ama kaçtı gitti” dedi. Polis ekipleri sürücüyü bulmak için çalışma başlatırken, araç çekiciyle su kanalından çıkartılarak otoparka götürüldü.