YEREL HABERLER - 18 Nisan 2012 Çarşamba 10:23

İKÇÜ ``TÜRKİYE`DE ERMENİ MESELESİ`` PANELİ DÜZENLEDİ

A
A
A
İKÇÜ ``TÜRKİYE`DE ERMENİ MESELESİ`` PANELİ DÜZENLEDİ

İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi (İÇKÜ), "Türkiye`de Ermeni Meselesi" konulu bir panel düzenledi.
Panele Rektör Yardımcısı ve Diş Hekimliği Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Tancan Uysal, Tıp Fakültesi Dekanı Prof.Dr. Mehmet Ali Malas, İKÇÜ Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. Behzat Özkan, Genel Sekreter Gülten Gültekin, Genel Sekreter Yardımcısı Nihat Sabuncular, Bornova Polis Meslek Yüksek Okulu Müdür Yardımcısı İlhan Özkaya, Rüştü Ünsal Polis Meslek Yüksek Okulu Müdür Yardımcısı Hüseyin Tekin, akademisyenler ve öğrenciler katıldı.
Erciyes Üniversitesi Rektör Yardımcısı ve Tarih Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Metin Hülagü`nün oturum başkanlığını yaptığı panelde, Türk Tarih Kurumu Ermeni Araştırmaları Masası Başkanı Prof. Dr. Kemal Çiçek ile Atatürk Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü eski başkanı, emekli öğretim üyesi Prof. Dr. Enver Konukçu`nun sunumları ilgiyle takip edildi.
Panelin açılış konuşmasını yapan İKÇÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Uysal, "Bazı meseleler vardır ki siz sahip çıkmazsanız, çok konuşanlar, çok sesi çıkanlar sahip çıkar. Toplumları bilgilendirmenin, aydınlatmanın gerekliliklerinden en önemlisini de üniversiteler yerine getirmektedir. Bu amaçla İKÇÜ olarak önemli bir başlığı, alanlarında çok değerli akademisyenlerimizle gündeme getirmekten, kültürel etkinliklerimize bir önemli başlığı daha eklemekten büyük mutluluk duyuyoruz" şeklinde konuştu.
"ERMENİ TARİHİ DAYANAKSIZ BİLGİLERDEN OLUŞUYOR"
Emekli öğretim üyesi Konukçu, konuşmasında ünlü tarihçi bilim adamı Katip Çelebi`nin eserlerinden yola çıkarak Ermeni tarihinin dayanaksız bilgilerden oluştuğunu söyledi. Çelebi`nin o bölgeyi kaleme alan eserlerinde coğrafi yapı ve isimlendirmelere bakıldığında, Türk isimleriyle adlandırılan bir coğrafyadan oluştuğunu söyleyen Konukçu, şunları söyledi: "Ermeni tarihini yazan eserler bir takım ısmarlama ermeni tarihçilerine yazdırılmıştır. Katip Çelebi`nin eserlerinde gittiği bölgenin Ermenistan olduğunu yazan bir kayıt bulunmamaktadır. Eyalet-i Revan olarak adını verdiği yer Türklerin Revan ismini verdiği yerdir.Türkler burda köyler inşa etmişlerdir. Ayrıca Çelebi`nin Gökçe Göl dediği büyük göl manasına gelen göl Ermeni Diasporası tarafından haritadan silinerek Sevan adını almıştır. Bu ve benzeri örneklerden yola çıktığımızda tarihi kayıtlarda yer alan coğrafi ögelerimizin isimlerini değitirerek ermenileştirmişlerdir."
"10. YÜZYILDAN BERİ İÇ İÇEYİZ"
Erciyes Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Hülagü, Türk tarihine bakıldığında ermeni meselesinin olmadığını vurguladı. Yüzyıllardır Ermeni toplumuyla Türk toplumunun kardeşçe yaşadığını söyleyen Prof. Dr. Hülagü, ``10. yüzyıldan bu yana ermeni toplumuyla iç içeyiz. 19. yüzyılın ikinci yarısından itibaren böyle bir mesele ile karşı karşıya kalıyoruz. Esasen suni bir problem`` dedi.
Ermenilerin Selçuklu ve Osmanlı dönemlerinde en rahat ve en refah dönemlerini yaşadığını ifade eden Hülagü, 19. yüzyılın ikinci yarısından itibaren İngiltere`nin Osmanlıyı parçalama politikasıyla iki toplum arasına nifak tohumlarının sokularak düşmanlık dönemine girildiğini belirtti. Prof. Dr. Metin Hülagü, Anadolu coğrafyasının iyi bir pazar olması, jeopolitik önemi ve petrol alanlarına yakınlığı nedeniyle başta İngiltere olmak üzere Fransa, Rusya ve Amerika`nın politik oyunlarıyla yaşanan sürece gelindiğini söyledi, "Yüzyıllar boyunca dostça, hoşgörüyle kardeşlikle yaşayan iki toplumun arasında hiçbir sorun yoktur. Maalesef dün olduğu gibi bugünde bizi birbirimize düşüren batılı devletler anlaşma yapmamıza biraraya gelmemize kapıların açılmasına ittifaklar yapılmasına karşı çıkıyorlar. Ne Türk tarihinde, ne Osmanlı tarihinde böyle bir mesele yoktur" dedi.
"TÜRK MİLLETİ TARİHİ BOYUNCA IRKÇI OLMAMIŞTIR"
Türk Tarih Kurumu Ermeni Araştırmaları Masası Başkanı Prof. Dr. Çiçek ise, yaşanan tartışmalarda bilimsel tarihi verilerin dışında dayanaksız ifadelerin kullanıldığını belirtti. Amerikan arşivlerinde yer alan 1916 Şubat ayında Halep büyükelçisinin imzaladığı bir belge ile Birleşmiş Milletler`in 1922 yılında yayımladığı bir belgeyi ortaya koyan Çiçek, bu belgelerin 1.5 milyon ermeninin soykırıma ugradığı yönündeki iddiaları çürüttüğünü ifade etti.
Türkiye`nin devlet olarak bu meselenin bir tarafı olmaması gerektiğini ifade eden Çiçek, sözlerini şöyle noktaladı: ``Bu mesele ezberler üzerinden tartışılmaktadır. Türk tarihçilerinin bu konuda ortaya koyduğu bilimsel verileri ermeni tarihçilerinin ezberini bozdu. Çünkü başvuru kaynaklarının hepsi dayanıksız çıktı. Bu zamana kadar Ermeniler bilimsel tarihi verilerle konuşmamışlar, herkes babaannesinin tarihiyle konuşmuştu. Romancılığı mükemmel ama tarihçiliği berbat olan Orhan Pamuk da çarpık tarihçilik üzerinden bu rakamı kesin olarak ifade ediyor. Çarpık bir tarihçilik üzerinden özür beklenmektedir. Bu özür meselesi değildir. 100 yıldır peşinden koşulan bir özür yoktur. Bu bir kin ve nefret söylemidir. Türk milleti tarihi boyunca hiçbir zaman ırkçı olmamıştır.``
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Erzincan Üç aylar programında Ahıska Türkleri ve protokol bir araya geldi Erzincan Valisi Hamza Aydoğdu, Üzümlü Kaymakamı Buğra Karadağ ve İl Müftüsü İsmail Fakirullahoğlu ile birlikte Üzümlü ilçesinde ikamet eden Ahıska Türkleri tarafından mübarek üç aylar münasebetiyle düzenlenen programa katıldı. Kur’an-ı Kerim tilavetiyle başlayan programda Ahıskalı çocuklar Hadis-i Şerifler ve kasideler okuyarak ailenin önemi ile üç ayların manevi değerine ilişkin bilgiler verdi. Katılımcılar tarafından ilgiyle takip edilen program, ilçedeki Ahıska Türklerinin kültürel ve manevi hassasiyetlerini yansıtan görüntülere sahne oldu. Programda konuşan Vali Aydoğdu, düzenlenen etkinliğin anlamına dikkat çekerek, "Bu güzel ve anlamlı programdan dolayı gençlerimizi ve çocuklarımızı tebrik ediyorum. İnsanın anavatanı kendi çocukluğudur. İlk terbiyesini ailesinden, ilk öğretmenini ise annesinden alır. Çocuklarımızı yetiştiren hocalarımıza, anne ve babalarına teşekkür ediyorum. Bu geleneklerin Üzümlü’de yaşatılması çok önemli" dedi. Vali Aydoğdu konuşmasının devamında kültürel değerlerin korunması gerektiğini vurgulayarak, "Hangi asırda yaşarsak yaşayalım insan samimiyetinin ve sıcaklığının yerini hiçbir şey tutamaz. Küçüklerimize büyüklere saygıyı, aile büyüklerinin kıymetini, komşuluk hukukunu öğretmeli ve bu değerleri hayatımızda yaşatmalıyız," ifadelerini kullandı. Ahıska Türklerinin Erzincan ve Üzümlü’ye kattıkları değerlerden dolayı teşekkür eden Vali Aydoğdu, "En büyük teşekkürü bugün bu programı hazırlayan gençlerimize ediyorum. Üç aylarımız hayırlı ve bereketli olsun," dedi.
İstanbul Zeki Murat Göle: "İlk 8 hedefimize bir adım daha yaklaştık" Fenerbahçe Teknik Sorumlusu Zeki Murat Göle, Brann galibiyetinin ardından yaptığı açıklamada, "İlk 8 hedefimize bir adım daha yaklaştık" dedi. Fenerbahçe, UEFA Avrupa Ligi 6. hafta maçında Norveç temsilcisi SK Brann’ı deplasmanda 4-0 mağlup etti. Maçın ardından Teknik Direktör Domenico Tedesco’nun sarı kart cezası nedeniyle SK Brann maçına takımın başında çıkan Teknik Sorumlu Zeki Murat Göle, değerlendirmelerde bulundu. Göle, "Oyuncularımızı tebrik ediyorum. 90 dakika boyunca müthiş performans gösterdiler. Ellerinden gelen her şeyi yaptılar. A’dan Z’ye istediğimiz oyun şablonunu kusursuz uyguladılar. Oyuna iyi bir başlangıç yaptık, erken bir gol bulduk. Bununla beraber baskımız sürüyordu. Bir dönem oyunun kontrolünü kaybettik. Hızlı bir hücumda kırmızı kart pozisyonu oldu. Ondan sonra da oyunun tüm kontrolünü ele geçirdik. İyi bir skor. İlk 8 hedefimize bir adım daha yaklaştık. Zannedersem 11 ya da 12. sıradayız şu an. Hedeflerimiz var, sonuna kadar devam edeceğiz. Talisca’nın hat-trick yapması bizim için çok önemli. Bizim için çok değerli bir oyuncu. Onun adına çok mutluyuz. Çok da iyi bir oyun sergiledi. Ayrıca genç oyuncumuz Kamil, stoper mevkiindeki oyuncumuz. Ona da 10 dakikaya yakın süre verme şansımız oldu. Kendi adıma çok mutluyum çünkü ben de altyapıdan geldim. Altyapı hocası olarak A takıma çıktım. Benim için çok değerli bir andı. O açıdan da çok mutluyuz" diye konuştu.
Ankara HSK, bazı illerin vergi mahkemelerinin yargı çevrelerini yeniden belirledi Hakimler ve Savcılar Kurulu (HSK) tarafından bazı illerin yeni kurulan bölge idare mahkemelerinin yargı çevreleri dikkate alınarak vergi mahkemelerinin görev alanlarını yeniden düzenledi. Hakimler ve Savcılar Kurulu (HSK) Genel Kurulu, Antalya, Diyarbakır ve Kayseri’de yeni kurulan bölge idare mahkemelerinin yargı çevreleri dikkate alınarak vergi mahkemelerinin görev alanlarını yeniden düzenledi. Karar, Resmi Gazete’de yayımlandı. HSK’nın kararına göre, yeni kurulan Antalya, Diyarbakır ve Kayseri Bölge İdare Mahkemelerinin yargı çevreleri ile diğer bölge idare mahkemelerine bağlı illerin coğrafi durumları, iş hacimleri, ulaşım yönünden yakınlıkları göz önüne alınarak Elazığ, Malatya Vergi Mahkemesi’nin yargı çevresinden çıkarıldı. Mahkemenin görev alanı yalnızca Malatya’nın mülki sınırları olarak belirlendi. Muş, Van Vergi Mahkemesi’nin yargı çevresinden çıkarıldı. Van Vergi Mahkemesi’nin görev alanı Van, Bitlis ve Hakkari illeri olarak düzenlendi. Bingöl, Erzurum Vergi Mahkemesi’nin yargı çevresinden çıkarıldı. Erzurum Vergi Mahkemesi’nin görev alanı Erzurum, Ağrı, Ardahan, Bayburt, Erzincan, Gümüşhane, Iğdır, Kars ve Tunceli illerinin mülki sınırları olarak belirlendi. Diyarbakır Vergi Mahkemelerinin yargı çevresi ise Diyarbakır, Bingöl, Elazığ ve Muş illerini kapsayacak şekilde yeniden oluşturuldu. Yeni düzenleme 2 Ocak 2026 tarihinde yürürlüğe girecek.