SAĞLIK - 11 Şubat 2016 Perşembe 10:39

Karın Gerdirmeden Önce Kilo Verin

A
A
A
Karın Gerdirmeden Önce Kilo Verin

Özel Gazi Hastanesi’nde görevli Estetik ve Plastik Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Aslı Can, ideal kilolarında karın germe operasyonu geçiren kadınlarda daha güzel sonuçlar elde ettiklerini söyledi.
Gebelik ve yaşlanma, kilo alıp verme gibi nedenlerle vücudumuzda istenmeyen değişiklikler oluştuğunu belirten Özel Gazi Hastanesi’nde görevli Op.Dr. Aslı Can, aşırı derecede gerilen ve sonrasında gevşeyen karın bölgesinde bollaşma, çatlaklar ve sonuç olarak sarkmanın da bunlardan biri olduğunu söyledi. Bozulmanın ciltte değil, cilt altında sıkı görünmeyi destekleyen kaslar ya da fasya denilen dokularda da oluştuğunu anlatan Dr. Can, birbirinden ayrılan ve gevşeyen bu yapıların karın bölgesinde şişkin ve çıkıntılı bir görünüm oluşturduğunu söyledi. Spor yapma ve kilo vermenin karın bölgesinin düzgün görünmesine katkı sağladığını ancak yeterli olmadığını ifade eden Dr. Can, "Bollaşmış, gevşemiş ve sarkmış dokuyu bir yerden sonra ancak cerrahi yaparak daha gergin ve sıkı hale getirebiliriz. Eğer karın bölgeniz sıkı değilse, bu bölgede cildiniz gevşek ve çatlaklar varsa ve sarkıklık görüyorsanız karın germe ameliyatı gerekliliğiniz olabilir. Karın germe cerrahisi, ciltteki fazlalığın alındığı, cildin altındaki gevşek dokuların sıkılaştırıldığı bir ameliyattır. Bu ameliyatla yeniden düz ve gergin bir karın bölgeniz olmasının yanı sıra göbek seviyesi altında kalan çatlaklarınız yok olur. Birlikte yağ alma (liposakşın) ameliyatı da eklenerek, bel ve yanlardaki yağlarınız uzaklaştırılabilir ve bütün olarak güzel görünen bir karın bölgesi ve çevresi oluşturulabilir” dedi.
Operasyondan daha güzel sonuçlar alınması için kadınların öncelikle ideal kilolarında olmasını istediklerini kaydeden Dr. Can, “Çünkü fazla kilo hem iyileşme problemleri oluşturur hem de bizim düzgün bir kontur oluşturmamızı engeller ve sonrasında ekstra müdahalelere ihtiyacınız oluşabilir. Bu nedenle eğer fazla kilolarınız varsa uzman yardımı alınan bir diyet ve birlikte spor daha güzel sonuç almamızı sağlayacaktır. Ciddi bir kilo verme sürecinde iseniz, bu sürecin sonuçlanması gerekir ki ameliyat sonucu kalıcı olsun, uzun süre güzel görünen bir karna sahip olun. Öncesi ve sonrasında spor yapmanız, ameliyat sonuçlarınızı mükemmelleştirir" diye konuştu.
GEBELİK DÜŞÜNÜLÜYORSA
Yakın tarihte planlanan bir gebelik varsa karın germe ameliyatının doğum sonrasına ertelenmesini önerdiklerini vurgulayan Dr. Can, şunları söyledi:
“Gebelik sırasında gerilen karın dokusu sonrası karın bölgesinde genişleme, sarkma ve değişiklikler olacağı için karın germe gibi bir ameliyatın bu süreçler tamamlandıktan sonra yapılması önerilir. Ancak karın germe ameliyatı olmanız, sonrasında tekrar gebe kalınmasına kesinlikle engel oluşturmaz. 1 yıl gibi bir süre sonrası yeniden gebelik planı yapılabilir.”
AMELİYAT SONRASI İZ KALIR MI?
Operasyon bölgesinde oluşabilecek izler konusunda da bilgi veren Dr. Can, sözlerini şöyle sürdürdü:
“İzler her ameliyatta karar vermeyi zorlaştıran, can sıkıcı başka bir konu hastalarımız için. Bu ameliyat sonrası tabi ki izleriniz olacak gizlenerek de olsa. Bu iz kabaca sezaryen sırasında oluşturulan izlerin uzatılmış hali gibi düşünülebilir. Bu izler, sarkıklık miktarına ve doku fazlalığına göre uzayacaktır ve bazen tüm beli çevreleyebilir. Ancak düzgün bir kontur oluşmasını istiyorsak tavsiyemiz her zaman izlere değil, şekle odaklanmanızdır. Kaldı ki izleriniz iç çamaşırı ya da bikininiz içinde kalacak ve zamanla daha soluk hale gelecektir. Biraz daha uzun bir iz, yanlarda yeterince gerilmemiş, potluklar kalan bir ameliyat sonucundan her zaman daha iyidir” dedi.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Düzce Vatandaşlara yardım eli uzatıyor Düzce Belediyesi, Sosyal Yardım İşleri Müdürlüğü eliyle ihtiyaç sahibi ve bakıma muhtaç vatandaşlara yardım eli uzatıyor. Düzce Belediyesi, gerek ayni yardımları, gerekse sosyal hizmetler ile ihtiyaç sahibi vatandaşların yanında olmaya devam ediyor. Sosyal Yardım İşleri Müdürlüğü tarafından verilen yardım ve hizmetler, binlerce ihtiyaç sahibinin derdine derman oluyor. Sosyal belediyecilik faaliyetleri ile gönüllere dokunan Sosyal Yardım İşleri Müdürlüğü, 4 ayda yaptığı yardımlara ilişkin verileri paylaştı. Ekonomik durumu yeterli olmayan aileler için açılan ‘Hayır Çarşısı’nda, 1859 kişinin kıyafet, 1844 kişinin ayakkabı, 10 öğrencinin ise çanta ihtiyacını karşılayan müdürlük, 10 bin aileye de gıda kolisi dağıtarak erzak ulaştırdı. 130 ev temizlendi Yaşadığı ortamın temizliğini yapabilecek durumda olmayan, sosyal destek sistemi zayıf veya ücret karşılığında bu hizmeti alabilecek gücü bulunmayan yaşlı, engelli ve hasta vatandaşlara da destek olan müdürlük, 130 haneye ev temizliği hizmeti verdi. Yaşlılık, engellilik, hastalık veya geçirdiği kaza sebebiyle öz bakım ihtiyacını karşılayamayan aynı zamanda karşılayacak yakını da bulunmayan vatandaşlar için verilen, saç kesimi, sakal tıraşı, tırnak kesimi, vücut temizliği ve banyo hizmetlerini kapsayan öz bakım hizmetinden ise 421 kişi faydalandı. 2 öğün yemek Aynı zamanda evde yemek yapamayan ihtiyaç sahiplerine günde 2 öğün olmak üzere 30 bin 566 adet ‘sıcak yemek’ servisi yapan müdürlük, Ramazan ayında ise 7 bin 200 adet iftar yemeğini evlere kadar götürdü. Taziye evlerinde ise 18 bin 800 adet pide ve ayran ikramında bulunuldu. Özel günlerde organizasyonlar Sosyal Yardım İşleri Müdürlüğü, özel günler dolayısıyla düzenlediği organizasyonlarda da ikramlarda bulundu. Kandiller ve özel günlerde camilerde stant açan müdürlük ikramlıklarını paylaştı. Görme engelli vatandaşlar, dezavantajlı kadınlar, hizmet götürülen yaşlılar ve çölyak hastaları için yemek organizasyonu düzenlendi. Çocuklara yönelik de etkinlikler gerçekleştiren müdürlük, çocuklara oyuncak, balon, bayrak, pamuk şeker ve patlak mısır dağıtımı yaptı. Özel eğitim okullarına talep edildiği durumlarda patlak mısır, pamuk şeker ve çadır desteği sunuldu. 21 Mart Down Sendromu Farkındalık Günü’nde Kusursuz Kafe personeli ziyaret edilerek, hediye takdim edildi. Ayrıca belediyeye bağışları ile maddi destek veren iş insanlarına kahvaltı organizasyonu yapılarak, teşekkür plaketleri takdim edildi.
Ankara Simit fiyat tarifesinde Ticaret Bakanlığı’nın onayı zorunlu hale getirildi Tacir ve sanayiciler tarafından üretilen mal ve hizmetlerin azami fiyat tarifelerinin düzenlenmesi hakkında yönetmelikte değişiklik yapılmasına dair yönetmelikte değişiklik yapıldı. Resmi Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe giren değişikliğe göre simit fiyatlarına ilişkin olumlu görüşü Ticaret Bakanlığı verirse fiyatlarda artış yapılabilecek. Resmi Gazete’de yayınlanan yönetmelik değişikliğinin ayrıntıları şöyle: “Tarifeler, yönetim kurulunun teklifi ve meclisin onayıyla yürürlüğe girer. Tarifelerin tespitinde ilgili meslek komitesinin görüşü alınır. Meslek komitesi en geç onbeş gün içinde görüşünü bildirmek zorundadır. Ancak, simit ile 4/1/2012 tarihli ve 28163 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Türk Gıda Kodeksi Ekmek ve Ekmek Çeşitleri Tebliğinin 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (e) bendinde tanımı yapılan ekmeğe ilişkin tarifenin belirlenmesi aşamasında yönetim kurulu; onbeş gün içinde Ticaret İl Müdürü ve Tarım ve Orman İl Müdürü ile esnaf ve sanatkarlar odaları birliği, tarifeyi düzenleyen oda ve ilgili belediyenin temsilcilerinden oluşan heyetin değerlendirmesini alır. Heyetin değerlendirmesi ve ilgili meslek komitesinin görüşü de dikkate alınarak yönetim kurulunca oluşturulan ekmek tarifesine ilişkin teklif, Ticaret Bakanlığının olumlu görüşünün alınmasından sonra yapılacak ilk toplantıda meclisin onayına sunulur. Ancak, Bakanlık tarafından olumsuz görüş bildirilmesi durumunda, heyetin toplanmasına gerek olmaksızın gerekçeleri ile birlikte yönetim kurulunca hazırlanan yeni tarife talebi, yeniden Bakanlığın görüşü alındıktan sonra meclisin onayına sunulur.”
Erzincan “Bağ Küllemesi Hastalıkları” yüzde 90 verim kaybına yol açabilir Üzümlü İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğü teknik ekipleri tarafından arazi kontrolleri kapsamında üzüm bağlarında, külleme, mildiyö, ölükol ve salkım güvesinde ilaçlama dönemleri ile ilgili bilgilendirme yapıldı. Tescilli cimin üzümünün bağlarında “Bağ Küllemesi Hastalıkları” ile mücadelenin yapılmaması durumunda yüzde 90 verim kaybı yaşanacağı belirtildi. Bağ Küllemesi, asmanın yaprak, sap, sürgün, salkım gibi tüm yeşil aksamında gelişerek zarar oluşturan önemli bir hastalıktır. Hastalık, iklim şartlarının uygun gittiği ve mücadelesinin doğru yapılmadığı yıllarda yüzde 90’a varan ürün kayıplarına neden oluyor. Erzincan İl Tarım ve Orman Müdürlüğü Bitkisel Üretim ve Bitki Sağlığı Şubesinde Ziraat Yüksek Mühendisi olarak görev yapan Selahattin Albayrak, konu hakkında üreticileri bilgilendirerek şu uyarılarda bulundu; ‘Hastalığın yapraktaki Belirtileri’ “Hastalık başlangıçta yaprakların üst yüzeyinde yağ lekesine benzeyen sarımsı-açık yeşil renk açılmalarına neden olur. İleriki dönemde yaprak parlaklığını ve esnekliğini kaybeder, kalınlaşır, gevrekleşir ve kenardan içe doğru kıvrılır. Hastalığın bulunduğu kısımlarda grimsi-beyaz tozlu bir görünüm oluşur. ‘Hastalığın sürgünlerdeki belirtileri’ Sürgünler üzerinde başlangıçta siyaha yakın koyu renkli lekeler oluşur. Sürgündeki bu lekeler sezon sonuna doğru kırmızımsı kahverengine dönüşmektedir. ‘Hastalığın tanelerdeki belirtileri’ Hastalığa erken yakalanan taneler küçük kalır ve gelişemez. Hastalık tanelerde meyve sapı istikametinde çatlamaya neden olur. Taneler ben düşme dönemine kadar hastalığa duyarlıdır. ‘Mücadelesi ve kültürel önlemler’ Hastalıklı çubuklar budanarak imha edilmelidir. Yetişme sezonu içinde yaprak ve sürgün seyreltmesi yapılarak asmanın iç kısımlarına kadar iyi bir havalanma ve güneşlenme sağlanmalıdır. ‘Kimyasal mücadele’ 1. İlaçlama: Sürgünlerin 25-30 cm uzunlukta olduğu dönemde, 2. İlaçlama: Çiçeklenme öncesi, çiçek tomurcuklarının ayrıldığı dönemde, 3. İlaçlama: Tanelerin saçma iriliğinde olduğu dönemde, 4. ve sonraki ilaçlamalar: Üçüncü ilaçlamadan sonra hastalık gelişimi ve kullanılan ilacın etki süresi dikkate alınarak ben düşme dönemine kadar yapılmalıdır. Son ilaçlama ile hasat arasında gerekli bekleme süresine dikkat edilmelidir.”