POLİTİKA - 22 Şubat 2017 Çarşamba 15:34

Anayasa değişikliğiyle halk ‘yan hakem’ olmaktan çıkacak

A
A
A
Anayasa değişikliğiyle halk ‘yan hakem’ olmaktan çıkacak

Cumhurbaşkanı Başdanışmanlarından Mehmet Uçum, anayasa değişikliği konusunda bilgiler vererek, önerilen modelin bir sistem reformu olduğunu, sistemde bir sorun çıkması halinde sistemin bunu kurallara ve kurumlara bırakmadan kendi içinde çözebileceğini, halkın da yeni sistemde yönetimde yan hakem olmaktan çıkıp, orta hakemliğe geçeceğini söyledi.
İzmir’de 16 Nisan’da halk oylamasına sunulacak anayasa taslağı hakkında bilgilerin verildiği “Anayasa Değişikliği Bilgilendirme Toplantısı” gerçekleştirildi. Kaya Termal Otel’de düzenlenen bilgilendirme toplantısına, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Başdanışmanlarından Mehmet Uçum’un yanı sıra Milli Savunma Bakan Yardımcısı Şuay Alpay, İzmir Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Ekrem Demirtaş, Ege Bölgesi Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Ender Yorgancılar, IMEAK Deniz Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Yusuf Öztürk, kentteki borsa, meslek örgütleri ve çeşitli sivil toplum kuruluşu temsilcileri katıldı.
Anayasa değişikliğinin 1960’lı yıllardan bu yana sürekli tartışıldığına dikkat çeken Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Mehmet Uçum, tartışmanın doğru ve objektif bilgi üzerinden yürütülmesini sağlamak amacıyla yaptıkları bilgilendirme toplantılarına büyük önem verdiklerini kaydetti.

“Biz bunu hobi olsun diye yapmıyoruz”
Türkiye’nin mevcut devlet yapısında halk ile devlet ilişkisinin sorunsuz bir yapı üzerinde oturtulmadığı için dünyada tartışılmadığı kadar şu anda anayasa tartışmasının yapıldığını belirten Uçum, “Anayasa, devleti düzenleyen ana kanundur, devletin esaslarını belirler. Ayrıca halk-devlet ilişkisini ve devlet sınırlarını belirler. Biz bunu hobi olsun diye yapmıyoruz, aksayan yanları değiştirmek, devletin esaslarını yeniden belirlemek ve halk devlet ilişkisini sağlam temeller üzerine oturtmak için tartışıyoruz” dedi.
Referandumdan "evet" sonucu çıksa bile tartışmaların sona ermeyeceğini belirten Uçum, "Bu değişiklik her zaman gündemimizde olacak. Çünkü içinde yaşadığımız 21. yüzyılda devletler, bölgeler yeniden yapılanıyor. Küresel seviyede bir yapılanma var. ABD’deki gelişmeler ve İngiltere’deki Brexit süreci bunu gösteriyor ve dünya yeniden şekilleniyor. Türkiye’nin bu dönüşümde ve yapılanmada etkin rol oynaması gerekiyor. Türkiye, bu rolü oynarken, dönüşümde hangi yapı ile görev alacak. 21. yüzyılda rekabet etmek için küresel seviyede söz sahibi olmak için yeniden yapılanma sürecini çözmemiz lazım. Geçmişten gelen sorunlu devlet yapısından kurtulmamız gerek. Bu değişikliği bizim siyasal sistemimizin yapısı, tarihsel problemlerimiz, 21. yüzyılın devlet ihtiyacı, 15-16 Temmuz devriminin ortaya koyduğu sonuçlar ve siyasi aktörlerin üstlendiği sorumluluklar belirlemiştir. Nelere ihtiyaç olduğu oldukça açıktır” dedi.

“Halk hem yasamanın hem yürütmenin başını seçecek”
Uçum, Türkiye’nin geçmişte hiçbir zaman istenilen düzeyde demokratik bir devlet olamadığını ileri sürerek, "Devletin içindeki anti demokratik ve kadro işgaline müsait yapılar, artık devletin yeniden inşasını 15 Temmuz’dan sonra zorunlu olarak yeniden gündeme getiren bir gereklilik oldu" diye konuştu.
Yeni sistemle halkın hem yasamanın hem de yürütmenin başını seçeceğine dikkati çeken Uçum, önerilen modelin bir sistem reformu olduğunu, sistemde bir sorun çıkması halinde sistemin bunu kurallara ve kurumlara bırakmadan kendi içinde çözebileceğini, halkın da yeni sistemde yönetimde yan hakem olmaktan çıkıp, orta hakemliğe geçeceğini aktardı.

“Böyle bir metinden diktatörlük çıkar mı”
Mili Savunma Bakan Yardımcısı Şuay Alpay da şunları söyledi:
“Parlamenter sistem problem üreten, siyasi, ekonomik kriz üreten, topluma, devlete ve millete ağır maliyet olan bir süreci yaşatmıştır. Onun için bu sistem iyi bir sistem değildir. Tutulacak hiçbir tarafı yoktur. 12 Mart Muhtırası parlamenter sistemin zayıf olduğunun göstergelerindendir. Bu sistemi değiştirmek topyekun bu milletin hakkıdır. Özellikle üretilen ‘tek adam olma, diktatörlük’ iddiaları çok sık konuşuluyor. Bu anayasa değişiklik paketi iki partinin, mecliste şu an yüzde 65 toplumsal mutabakatı olan iki büyük partinin bir uzlaşı kültürünün sonucudur. Burada bir siyasal uzlaşma, toplumsal uzlaşma vardır. Böyle bir metinden darbecilik, diktatörlük çıkar mı? ‘Evet diyenler gibi ‘hayır’ diyenler de vardır. Ama ötekileştirmeden kapsayıcı bir yaklaşım üzerinde değerlendirmeler yapmak hepimiz için kazanılır olacaktır.”
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Rize İlhan Palut: “Üzgünüz, çok değerli iki puan bıraktık” Çaykur Rizespor Teknik Direktörü İlhan Palut, MKE Ankaragücü maçının ardından yaptığı açıklamada, “Üzgünüz, çok değerli iki puan bıraktık” dedi. Trendyol Süper Lig’in 34. haftasında Çaykur Rizsepor, sahasında MKE Ankaragücü ile 2-2 berabere kaldı. Maçın ardından düzenlenen basın toplantısında Çaykur Rizespor Teknik Direktörü İlhan Palut açıklamalarda bulundu. İlk yarısını 2-0 önde tamamladıkları maçtan 2-2’lik beraberlikle ayrıldıkları için üzgün olduklarını ifade eden Palut, "İlk yarıda 2 gol bulduk. İlk yarıda telafisi zor bir farkla içeri girebilirdik. İkinci yarı ise rakibimizin değişikliklerini gördük. Riskler karşısında sağlam durmalıydık. Kazandığımız toplar ile maçı kendimize iyice yaklaştırabilirdik ama kazandığımız toplarda bir ciddiyetsizlik vardı. Zor top kazandık, kolay top kaybettik. Maalesef kötü bir gol yedik. Futbolda bunlar var. Bir golün biri takımı bu kadar panikletmesi düşündürücü, topu ayağımızda saniyelerce bile tutmadık, oyunu rakibe teslim ettik. Çok geri geldiğimiz için çıkış oyununda oyuncu bulmakta zorlandık. Ankaragücü’nün temposu 75. dakikaya kadar sürdü. Kötü bir ikinci yarı ama maçı bu şekilde bitirelim derken ters bir top, maçın son topunda golü yedik. Üzgünüz, çok değerli iki puan bıraktık. İlk yarıdaki oyunumuz ile 3 puanı hak ederken,, ikinci yarıdaki oyunumuz bizi mağlubiyete bile götürebilirdi” ifadelerini kullandı.
Rize Emre Belözoğlu: “2-0’dan 2-2’ye gelmek önemli ve değerli” MKE Ankaragücü Teknik Direktörü Emre Belözoğlu, Çaykur Rizespor maçının ardından yaptığı açıklamada “2-0’dan 2-2’ye gelmek önemli ve değerli. Hele ki Rizespor gibi iyi bir takıma, iyi bir organizasyonu olan bir takıma karşı” dedi. Trendyol Süper Lig’in 34. haftasında Çaykur Rizespor ile deplasmanda 2-2’lik skorla berabere kalan MKE Ankaragücü’nde Teknik Direktör Emre Belözoğlu maçın ardından yaptığı basın toplantısında açıklamalarda bulundu. Belözoğlu, “Baktığımızda Rizespor’u zaten biliyorduk. Rizespor, Galatasaray ve Fenerbahçe’den sonra bu ligde kendi sahasında en çok puan toplayan takım. Çok önemli geçici hücumları yapabilen ve bunu da sonlandırmada çok maharetli bir takım. İlk gol de aynen bu şekilde oldu. İkinci gol de duran top. Burada bizim çok istemediğimiz bir görüntü var. Bunu kendi adımıza değerlendirmemiz gerekiyor. Duran topta bu kadar basit gol yenmemesi gerekiyor. Bunu bir eleştiri olarak kendime söyleyebilirim. İkinci yarıda ilk yarının sonlarıyla beraber net bir galibiyeti hak eden bir oyun vardı. Sadece topa sahip olma değil, bence pozisyon üretmede de yüksek bir oyun vardı. Sonucu gelmedi. 2-0’dan 2-2’ye gelmek önemli ve değerli. Hele ki Rizespor gibi iyi bir takıma, iyi bir organizasyonu olan bir takıma karşı. Biz de son dönemde gerçekten yüksek işler yapmaya çalışıyoruz. Karşılığını ne yazık ki alamadık. Beraberliklerimiz çok fazla. Bu beraberliklerin yüzde 80’i yüzde 90’nında aslında kazanmaya yakın taraf hep bizdik. Bugünkü ikinci yarıyı da buna dahil edebilirim. Rizesporlu oyuncuları tebrik ederim. Kendi oyuncularımı tebrik ederim. Oyuna giren arkadaşları oyuncuları tebrik ederim. İlhan Hoca’ya da başarılar diliyorum” ifadelerini kullandı.