ASAYİŞ - 12 Aralık 2017 Salı 10:44

Ay yıldızlı kolye ile gözünü çıkardılar

A
A
A
Ay yıldızlı kolye ile gözünü çıkardılar

İzmir’in Konak ilesinde, otobüs durağında bekleyen Yunus Tuaç ve Anıl Kurt’tan sigara isteyen 2 şahıs daha sonra iddiaya göre ay yıldızlı kolyeyi bahane ederek saldırdı.

İzmir’in Konak ilesinde, otobüs durağında bekleyen Yunus Tuaç ve Anıl Kurt’tan sigara isteyen 2 şahıs daha sonra iddiaya göre ay yıldızlı kolyeyi bahane ederek saldırdı. Saldırganlardan biri Tuaç’ın boynundaki kolyeyi koparıp gözüne sapladı. Olayı soruşturan savcı, hazırladığı iddianamede kolyeyi silah olarak sayarken, her iki tarafa da ’karşılıklı hakaret’, ’basit yaralama’ ve ’yaralama’ suçundan dava açtı. Tuaç’ın avukatı Hasan Bülent Güvençalan, dosyanın hazırlık safhasında büyük bir eksikliğin olduğunu ileri sürerek, "Savcılık aşamasındayken olayın bir terör suçu kapsamına girdiği ne yazık ki göz önüne alınmamış, bu bakımdan hiç değerlendirme yapılmamıştır" dedi.


Davaya konu olay, 12 Nisan 2015 tarihinde, Halkapınar otobüs duraklarında meydana geldi. Olayı soruşturan cumhuriyet savcısının hazırladığı iddianameye göre arkadaş olan Yunus Tuaç (22) ve Anıl Kurt (24) otobüs durağında otobüs beklerken yanlarına gelen Muhammet İ. (24) ile arkadaşı Haluk D. (24), Tuaç ve Kurt’tan sigara istedi. Sigaralarının kalmadığını belirten Yunus Tuaç ve Anıl Kurt ile sigara isteyen Muhammet İ. ve Haluk D. tartışmaya başladı. Tartışma büyüyerek kavgaya döndü. Yunus Tuaç’ın boynunda olan ay yıldızlı kolyeyi koparan Haluk D., Tuaç’ın gözüne soktu. Orada bulunan otobüs şoförlerinin araya girmesi ile kavga ayrıldı. Savcı hazırladığı iddianamede kolyenin silah olarak kullandığını belirtirken, karşılıklı birbirlerini darp eden 2 grup arkadaşa; ’karşılıklı hakaret’, ’basit yaralama’ ve ’yaralama’ suçundan dava açtı. Dava, İzmir 15 Asliye Ceza Mahkemesi’nde açılıp görülmeye başlandı.



Kavga ’ay yıldızlı’ kolyeden başladı iddiası


Arkadaşı ile birlikte durakta otobüs beklediğini belirten Yunus Tuaç, "O sırada tanımadığımız iki kişi geldi. Ben durakta oturuyorum, telefonumla oyalanıyordum. Arkadaşım ayaktaydı ona yaklaştılar, dediler ki ’bir sigara alabilir miyim?’ Arkadaşım ’yok kullanmıyorum’ dedi. Bunlar gitti, uzaklaştı. O sıra ben kalktım oturduğum banktan. Arkadaşımın yanına gittim. Birbirimizle uğraşmaya ve şakalaşmaya başladık. O sıra biri geldi bana bakmaya başladı. Ben arkadaşımla göz göze geldim, sonra boynumdaki ay yıldız kolyeyi göstererek ’çıkar lan onu’ dedi. Sonra ’bütün Türkleri şöyle yapacağız’ diye hakaret ederek Türk milletine küfür etmeye başladı. O sıra kolyeye doğru elini uzattı, kolyeyi kopardı. Arkadaş da yanımdaydı, o ittirdi ilk önce, o sıra arbede başladı. Yaklaşık bir 10 dakika boyunca öyle birbirimizle kavga ettik. Sonra ben bir köşeye çekildim. Biri arkadaşımı tuttu, 2 kişilerdi biri boşta kalınca ben ne oluyor diye kafamı çevirince, çevirir çevirmez gözüme kolyeyi sapladı. Ondan sonra ben anlamadım ne olduğunu, bir şeyin gözüme saplandığını fark ettim. Sonra bir 5 dakika daha böyle devam ettik. Ondan sonra iyice ben halsizleştim. Arkadaşım geldi yanıma ne oldu diye derken o sıra beni sırtlar gibi tuttu. Şoförlerin durduğu yere doğru götürmeye başladı. Arada 50-60 metre var. Ondan sonra bunlar kemerlerini çıkararak arkadaşıma vurmaya başladı. Küfürler ederek aydınlığa geldiğimiz zaman kafamı çevirdiğimde benim gözümün dışarıda olduğunu fark ettikleri zaman, bunlar uzaklaştılar. Tabi bunlar durağa giderken sayıları 6-7’ye çıktı. Şoförler falan biraz yardım etti. O sıra ambulansları aradık, ambulans geldi Ege Üniversitesine kaldırdılar. Orada stajyer doktorlardan biri, ’bu göz artık tedavi edemeyeceğimiz boyuta gelmiş, bu gözü alacağız’ dediler. Sabah hoca geldi, ’ameliyata girmeden ben bir şey diyemeyeceğim’ dedi. Ameliyata girdim 2 buçuk saat dikiş attılar gözün iç kısmına göz bebeğine ondan sonra, ’bekleyeceğiz, eğer randıman alırsak bir şey yapmayacağız. Bir şey yapmaya başlarsa ikinci bir ameliyata gireriz’ dediler" dedi.



Askerde çürük aldı


Olaydan yaklaşık 6 ay sonra askere gittiğini belirten Yunus Tuaç, "Sivas’ ta komutanlarımın gözümü fark etmesi üzerine Ankara Gülhane Tıp Akademisine gönderdiler. Oradan Amasya Merzifon‘a gönderdiler. Merzifon’dan sonra, sağ gözümün görmemesi sebebiyle çürük verdiler. Askerliğim 1 ayda bitti. Tekrar Ege Üniversitesi Hastanesine döndüm, orada hocayla konuştum. Hoca, ’bu göz için artık yapacak bir şeyimiz yok. Bu gözü kurtaramayız’ dedi. O sıra protez düşünürsen yardımcı olabilirim dediler. 3 ay sonraya randevu verdiler, 3 ay sonra gittiğimde 4 - 5 gün hastanede yattım. Sağ gözümü tamamen alıp içeriye plastik bir parça yerleştirdiler. Oradan çıktığımda tekrardan gidip protez göz yaptırdım" diye konuştu.



"Olayın bir terör suçu kapsamına girdiği ne yazık ki göz önüne alınmamış"


Dosyanın hazırlık safhasından büyük bir eksikliğin olduğunu belirten Yunus Tuaç’ın avukatı Hasan Bülent Güvençalan, "Savcılık aşamasındayken olayın bir terör suçu kapsamına girdiği ne yazık ki göz önüne alınmamış, bu bakımdan hiç değerlendirme yapılmamıştır. Sanıkların Facebook sayfaları, terör örgütünün övücü yazılarla, resimlerle dolu. Ayrıca kendi mahalleleri kendi çevreleri gibi bu terör örgütü sempatizanı oldukları, hatta militan aşamasında eylemlerde bulundukları da ayırt edilebilecek bir noktada. Savcılık olaya bu şekilde hiç yaklaşmamış sadece basit bir yaralama olarak değerlendirmiş. Bu da dosyanın en baştan itibaren yanlış mecraya yönlendirilmesine sebep olmuştur. Müvekkilim sadece ay yıldız kolye takması sebebiyle bu saldırıya uğradığı çok açık ortadadır. Bu ay yıldız kolye zaten gözüne saplanıyor, bu nedenle uzuv kaybına yol açıyor. Şu an gözünü tamamen kullanamayacak durumdadır. Bu aşamalarda buna dikkat edilmediği için yargı bunu basit bir müdahaleyle giderilemeyecek bir yaralama olarak bahsetmektedir. Bu konuda biz mahkemede gerekli taleplerimizde bulunduk. Olayın terör suçu kapsamına girdiğini, bu fiili işleyen kişilerin terör örgütü üyesi olduklarını, eylem sırasında bir terör örgütünün ismini kullanarak kişiler üstünde baskı ve terör oluşturmaya çalıştıklarını, aynı zamanda kendi etnik kimliklerini de ön plana çıkararak bu sayede de karşı taraf üzerinde baskı kurmak istediklerini çok açık olarak belirttik. Mahkeme de bu sırada karar aşamasındadır. Talebimiz devam ediyor" ifadelerini kullandı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kayseri Vali Çiçek’ten Türkiye Şampiyonu takıma 100 bin lira ödül Kayseri Valisi Gökmen Çiçek, Türkiye şampiyonu olan Talasgücü Belediyespor U14 takımını makamında kabul etti. Vali Çiçek, takımı tebrik ederken, “Bu kupa, spora daha fazla destek vermemiz anlamına geliyor” diyerek 100 bin lira ödül verdi. Valilik makamındaki ziyarete Talas Belediye Başkanı ve Talasgücü Onursal Başkanı Mustafa Yalçın’ın yanı sıra Kayseri Amatör Spor Kulüpleri Federasyonu (ASKF) Başkanı ve TFF Kayseri Bölge Müdürü Mutlu Önal ile kulüp başkanı Yunus İloğlu, yöneticiler, teknik heyet ve genç oyuncular katıldı. Burada konuşan Başkan Yalçın, “Bizi davet ettiğiniz için çok teşekkür ederim. 5 yıl önce sporcu fabrikası diye bir sloganla yola çıkmıştık. Şu anda 400 sporcu öğrencimiz var. Bugünlerde Gençlik ve Spor Bakanlığımız amatör spor turnuvasıyla destek ve geliştirme çalışması başlatıyor. Biz bunu 5 yıl önce başlatmamızın gururunu yaşıyoruz. U11’den U18’e kadar takımlarımız faaliyetlerine devam ediyor. A takımımız da Kayserispor’dan sonra şehrimizde tek profesyonel takım olmayı sürdürüyor.” dedi. Kayseri ASKF Başkanı Mutlu Önal da, Talasgücü’nün U14 takımının Türkiye şampiyonluğunun kolay bir şey olmadığını belirterek, “Biz bunu Talas’ta iki kez yaşadık. U18 takımı da dün Sivas’ta turu geçerek ilk 22’ye kaldı. Allah nasip ederse inşallah orada da Türkiye şampiyonluğunu bekliyoruz. Talas bu işin başı. Mustafa başkanımdan Allah razı olsun.” diye konuştu. Kayseri Valisi Gökmen Çiçek de sözlerine takımı tebrik ederek başlarken, “Önce Talas Belediye Başkanımıza size güvendiği için teşekkür ediyorum. Gerçekten 2 yıl önce geldiğimden beri sporla ilgili derdimi en iyi hayata geçiren kurumların başında Talas Belediyesi geliyor. Sporcu fabrikası kurarak zaten bu düşüncemi hayata geçirmiş.” şeklinde konuştu. Elde edilen başarının daha fazla destek anlamına geldiğine dikkat çeken Vali Çiçek şöyle konuştu: “Mutlu başkanımız da gençliğin sporla uğraşması işini bir savaş olarak görüyor ve bunu çok iyi bir şekilde yapıyor. Hocalarımızı da tebrik ediyorum. Sizler bizim gururumuz oldunuz. Başarının olabilirliliğini gördüğümüzde bizim de motivasyonumuz artıyor. Sizin bu kupanızın anlamı bizim spora daha çok destek vermemiz manasına geliyor. Bu kupayı gördükten sonra daha büyük destekler vermemiz lazım. Sizleri öne çıkarmalıyız. Sizin aranızdan birkaç yıl içinde iyi takımlarda oynayacak arkadaşlar çıkacaktır. Bu ilçeyi, bu ili çok iyi şekilde temsil edecektir. O günleri heyecanla bekliyoruz. Allah sizlerden razı olsun. Ailelerinizi de tebrik ediyorum.” Konuşmaların ardından Başkan Yalçın tarafından Vali Çiçek’e isminin yazılı olduğu 38 numaralı Talasgücü Belediyespor forması hediye edildi. Aksaray ve Şanlıurfa’da düzenlenen grupları geçtikten sonra Bolu’da dörtlü final oynamaya hak kazanan Talasgücü Belediyespor U14 takımı, burada da finalde İstanbul Kartalspor’u 3-1 yenerek Türkiye şampiyonu olmuştu.
Kayseri Kayseri’de veterineri şehit edip Ankara’da bombalı saldırı düzenleyen teröristlerin kullandığı paramotor bulundu Kayseri’de şehit ettikleri veterinerin aracını gasp edip Ankara’da İçişleri Bakanlığının Emniyet Genel Müdürlüğü giriş kapısı önünde bombalı saldırı düzenleyen teröristlerin Kayseri’ye gelirken kullandıkları paramotor toprağa gömülü şekilde bulundu. 1 Ekim 2023’te Ankara’da TBMM’nin yeni yasama yılı için açılışına saatler kala İçişleri Bakanlığının Emniyet Genel Müdürlüğü giriş kapısı önünde bombalı saldırı düzenlenmişti. Saldırı girişiminde 2 teröristten biri üzerindeki patlayıcıyı infilak ettirirken, diğeri de polis ekipleri tarafından öldürüldü. Olayda 2 polis memuru da yaralandı. Yürütülen soruşturma çerçevesinde teröristlerin saldırı girişimin de kullandıkları 38 plakalı aracı ise Kayseri’nin Develi ilçesinde veteriner Mikail Bozlağan’ı şehit ettikten sonra aracını gasp ettikleri tespit edildi. Veteriner Mikail Bozlağan’ın şehit edildiği Develi ilçesine bağlı Avlağa Mahallesi’nde yakın bir bölge olan Tomarza-Develi yolunda şüpheli 2 kişinin yol kestiği, durdurmak istedikleri araç kaçınca da araca ateş açtıkları iddia edildi. İddiaya göre ayrıca, aracı kurşunlanan şahsın olayı ihbar ettiği ama ardından Kahramanmaraş’a gittiği, ihbarcı gelmeyince olayın "avcılar olabileceği" değerlendirildiği belirtildi. Veterinerin şehit edildiği bölgeye yakın bir yerde 2 kişinin işçilerin önünü kesip araçlarına ateş açtığı iddia edildi Öte yandan; Veteriner Mikail Bozlağan’ın şehit edildiği Develi ilçesine bağlı Avlağa Mahallesi’nde yakın bir bölge olan Tomarza-Develi yolunda şüpheli 2 kişinin yol kestiği, durdurmak istedikleri araç kaçınca da araca ateş açtıkları iddia edildi. İddiaya göre ayrıca, aracı kurşunlanan şahsın olayı ihbar ettiği ama ardından Kahramanmaraş’a gittiği, ihbarcı gelmeyince olayın "avcılar olabileceği" değerlendirildiği belirtildi. Teröristlerin kullandıkları paramotor toprağa gömülü halde bulundu Hain saldırıyı gerçekleştiren teröristlerin Kayseri’ye gelmek için kullandıkları paramotor da veterinerin şehit edildiği Develi ilçesi ile Tomarza ilçesi arasında bulunan Köseler Mahallesi’nde çobanlar tarafından toprağa gömülü halde bulundu. İhbar üzerine olay yerine giden jandarma ekiplerinin çevrede geniş güvenlik önlemi alarak inceleme yaptığı öğrenildi.
Bursa İnegöl Belediyesi özel sektörün yanında Toplumun her kesimine fayda sağlayacak adımlar atan İnegöl Belediyesi, özel sektöre yönelik çalışmalarıyla istihdam ve üretime katkı sağlıyor. Kariyer ve İstihdam Merkezi bugüne kadar 201 firmayla iş birliği yaparken, 74 toplu personel alım organizasyonu gerçekleştirdi. Kurulduğu günden bu yana emek arz edenler ile emek talep edenleri buluşturma gayretiyle hizmet veren merkez, “İş Sizi Bekliyor” sloganıyla iş arayanları ve iş verenleri aynı çatı altında bir araya getiriyor. İş arayanlar işveren havuzundan, personel arayan firmalar da çalışan havuzundan aradıkları nitelikteki işi ve çalışanı kısa sürede buluyor. Aynı zamanda tek tek firma ziyaretleri yapıp merkezi tanıtan İnegöl Belediyesi personelleri, toplu personel alım organizasyonları da düzenliyor. Bu organizasyonlarda belirli sayıda personel alacak firmalar için organizasyon ve yer desteği sağlanıyor. Yapılacak alımlar da Kariyer ve İstihdam Merkezi havuzunda bulunan kişilere bildirilerek başvuru yapmaları sağlanıyor. Toplu alım personel alım organizasyonlarında firmalar başvuranlar arasından aradıkları kriterlerdeki kişilere form doldurarak işe alıyor. 2 bin 190 kişi işe yerleştirildi Kariyer ve İstihdam Merkezinin çalışmalarına ilişkin açıklama yapan İnegöl Belediye Başkanı Alper Taban, güçlü sanayisiyle İnegöl’ün istihdam konusunda sorun yaşamayan bir şehir olduğunu vurguladı. Ancak amaçlarının doğru işe doğru kişiyi yönlendirmek olduğuna vurgu yapan Taban, “İş arayan vatandaşlarımız var, personel arayan firmalarımız da var. Biz arada doğru işe en doğru kişiyi yönlendirerek o buluşmayı sağlıyoruz. Amacımız vatandaşımızın istihdamında bir gün bile boşluk olmasın, üretim zincirinde de personel açığı yaşanmasın. Bu düsturla merkezimiz bugüne kadar binlerce kişiye ve firmaya hizmet verdi. Toplamda 4 bin 332 başvuru alındı, bunların 2 bin 190’ı işe yerleştirildi. İstihdam sağlama amaçlı görüşülen firma sayısı ise 201. Bu firmalarımızı bizzat ziyaret ederek bilgilendirmeler yapıyoruz. Belirli sayılarda toplu alım yapılacağında arkadaşlarımız organizasyonlarını yapıyor. Bu tür organizasyonlar anlamında da 74 program yapıldı Kariyer ve İstihdam Merkezi ile firmalarımız ortaklığında. Neticede hem vatandaşımıza hem de özel sektörün personel ihtiyacını karşılamasına katkı sağlamış oluyoruz” dedi.
Yalova Yediemin ’pek de emin’ değilmiş Yalova’nın Çiftlikköy ilçesinde bulunan yediemin otoparkında olması gereken araçlardan 3’ünün Muğla, Eskişehir ve İstanbul kolluk denetimleri sırasında yakalanmasıyla, otoparktaki yaklaşık 300 aracın kayıp olduğu tahmin ediliyor. Alınan bilgiye göre, Çiftlikköy ilçesi Taşköprü beldesinde bulunan yediemin otoparkından araçlar iddiaya göre götürüldü. Yaşanan durum ise Muğla, Eskişehir ve İstanbul’da yedieminde olması gerekirken 3 aracın yakalanmasıyla ortaya çıktı. Yediemin otoparkına aracını almaya giden emekli memur Mehmet Şirin Toktaş, aracını bulamayınca durumu jandarmaya bildirerek şikayetçi oldu. Aracını almaya gittiğinde bulamadı Toktaş, 2018 yılında yakalama kararı olan 34 JU 4934 plakalı otomobilinin park halindeyken emniyet tarafından çekici marifetiyle Adnan Menderes Mahallesi’nde bulunan yediemin otoparkına götürüldüğünü söyledi. Daha sonra aracın Çiftlikköy ilçesi Taşköprü beldesindeki yediemin otoparkına götürüldüğünü kaydeden Toktaş, “Araç üzerinde bazı yakalamalar kalktıktan sonra aracımızı almaya geldik bir ara buraya. Bayağı araç vardı. Benim aracımın da burada olduğunu öğrendim. Baş tarafa park edilmişti, anahtarı da bendeydi, anahtarsız aldıkları için. Yakalamalar kalktı, geldik ki aracımızı alalım, bakımını filan yapıp olan borçlarımızı ödeyelim diye. Ancak geldiğimde burada hiçbir aracın olmadığını gördük. İlgili kimseler de yoktu. İlgilenen otoparkçılar da yoktu. Topçular’daki jandarma karakoluna ifade vermeye gittim. Bu konuda mağdurum” dedi. “Aldığımız duyuma göre 200-300 araç buradan götürülmüş” Yedieminde koruma altına alınan aracının ortada olmadığını söyleyen Toktaş, “Aldığımız duyuma göre 200-300 araç buradan götürülmüş. Burada sadece bırakılanlar hurdalar, kaza yapmış araçlar. İlgili yerlere suç duyurusunda bulunacağım. İhmali olan, kastı olan, emanet edilen kimin ilgisi varsa hepsi hakkında suç duyurusunda bulunacağım” diye konuştu. “Yalova’daki otoparklara baktım” Toktaş, Yalova’daki tüm yediemin otoparklarına baktığını ve hiçbirinde aracının olmadığını söyledi. Aracını bulamadığı için hayal kırıklığı yaşadığını ifade eden Toktaş, şöyle konuştu: “Devlette memur olmak için her türlü araştırmadan geçiyorsun. Bunlar nasıl olmuş burada anlamadım. Dördüncüye devredilmiş. İlk firma devretmiş, diğeri de başka birine. Muhtemelen bazılarının bunda parmağı var. Bilerek kasıtlı yapılan bir şey. Bunun üzerinde bayağı çalışmışlar. İlk devreden değil de diğerleri bu işin içinde olabilir. Bir avukatın aldığını duyduk. O avukat en son bunu satmış. Bu adam da yok ortada. İlgili kurumlar da bu konuda açıklama yapmıyor. Tüm Yalova’daki otoparklara baktım. Yediemin olan hiçbirinde benim aracım yok. Buradan gittiği belli şu an. Ruhsat da benim adıma hala. 4-5 yıldır duran aracın ne satışını yaptılar. Üstelik her yıl da motorlu taşıt vergisini alıyor devlet bizden. Mağduriyetimin giderilmesini istiyorum.” Olayla ilgili otopark sahibinin ifade verdikten sonra serbest bırakıldığı ve konuyla ilgili soruşturmanın devam ettiği öğrenildi.
Bursa İnegöl mobilya ile büyümeye devam ediyor İnegöl Mobilya Fuarının tamamlanmasının ardından açıklama yapan İnegöl Belediye Başkanı Alper Taban, başta mobilya sektörü temsilcileri olmak üzere tüm şehre bu başarılı organizasyon için teşekkür etti. İnegöl’de geçtiğimiz hafta 50. Uluslararası İnegöl Mobilya Fuarına ev sahipliği yaptı. 200 firmanın 25 bin metrekarelik fuar alanında ürünlerini sergilediği organizasyonda, sadece fuar alanı değil tüm şehir adeta açık bir fuar havasında güzel bir hafta geçirdi. 124 üreticinin 120 bin metrekare kapalı alanda üreticiden tüketiciye aracısız hizmet veren Wobilimoda Mobilya AVM’de yurt içi ve dışından binlerce kişiyi ağırladı. 3 bini aşkın mobilya firması, ihracatı ve ekonomiye sağladığı katma değer ile bu alanda Türkiye’nin Mobilya Başkenti olarak gösterilen İnegöl’de, Belediye Başkanı Alper Taban fuar sonrası bir değerlendirme yaparak tüm ilçe halkına teşekkür etti. İnegöl her şeye rağmen büyümeye devam ediyor Hamuru ticaretle yoğrulmuş İnegöl’ün mobilya sektöründe öncü şehir olduğuna vurgu yapan Taban, “Şehrimiz bu alanda Türkiye’de trendi belirleyen, 170 ülkeye ihracat yaparak adeta dünyanın da mobilyasını üreten şehir konumunda. 2023 ekonomi verileri de mobilya sektöründeki kalitemizi ortaya koyuyor. Dünyanın ekonomik olarak zor bir dönemden geçtiği günlerde, İnegöl Mobilyası ihracatını arttırmış ve katma değer sağlamaya devam etmiş. 2023 yılında İnegöl’ümüz bin 447 firma ile 1 milyar 480 milyon 700 bin 130 dolar ihracat yaparken, bunun 822 milyon dolarını mobilya sektörü karşılamış. Mobilya sektöründe Türkiye’nin toplam ihracatı 3 milyar 906 milyon dolar olarak gerçekleşti. İnegöl bu ihracatın yüzde 21’ini gerçekleştirmiş oldu. Ayrıca şehrimiz ülkemizin toplam ihracatının yüzde 0,64’ünü gerçekleştirerek ülke ekonomisine de ciddi katkı sağladı. Geçtiğimiz yıl bu oran yüzde 0,60 olarak gerçekleşmişti. Dünyanın krizlerle boğuştuğu dönemde, İnegöl özellikle mobilyadaki yükseliş ivmesini sürdürerek ülke ihracatına olan katkısını arttırmış oldu” dedi. Fuara katkı koyan herkese teşekkür ediyorum Bu veriler ışığında geçtiğimiz hafta İnegöl’de 50. Uluslararası Mobilya Fuarı gerçekleştirildiğini de hatırlatan Başkan Taban, “Sektöre yön veren üreticilerimiz, yeni sezonun trend ürünlerini de ilk kez bu fuarda görücüye çıkardı. 6 gün boyunca bereketli bir fuar yaşadık. Açılışta üreticilerimizle birlikteydik. Cuma günü de yine fuar alanımızı ziyaret edip sektör temsilcilerimizin yanında olduk. Bu süreçte belirli günlerde ziyaretçi rekorları kırıldığı yönünde açıklamalar bizleri ziyadesiyle mutlu etti. Bir fuarı daha en güzel şekilde tamamlamış olduk. Ben başta sektör temsilcilerimiz olmak üzere fuar süresince bu işe katkı koyan herkese, gelen misafirleri en iyi şekilde ağırlayan esnaflarımıza ve vatandaşlarımıza teşekkür ediyorum. İnegöl’de fuarlar sadece mobilya sektörünün değil, şehrin sahiplenmesiyle bugünlere geldi. İnşallah yine bu birliktelikle gelişerek devam edecek. Yapılan organizasyon İnegöl’ün. Bu şehir ise hepimizin” diye konuştu. Wobilimoda Mobilya AVM Genel Müdür Sedat Beşiktepe ise, “Fuar için son dört aydır yoğun bir ar-ge çalışmasıyla çalışmıştık. 2024 trend mobilyalarını gelen misafirlerimize tanıttık. Fuarda hem yeni tasarımları hem de renklerini büyük beğeni kazandı. Wobilimoda Mobilya AVM, artık ‘mobilya dünyası modası’nın adresi haline geldi” dedi.