POLİTİKA - 22 Mart 2018 Perşembe 16:13

Bakan Yılmaz’dan eleştirenlere ’Solomon yerlileri’ benzetmesi

A
A
A
Bakan Yılmaz’dan eleştirenlere ’Solomon yerlileri’ benzetmesi

İZMİR (İHA) – Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz, eğitime yönelik yapılan eleştirilere tepki göstererek, “Sanki Türkiye’de eğitim yokmuş gibi bir yaklaşım anca Solomon adaları yerlileri yapar.

İZMİR (İHA) – Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz, eğitime yönelik yapılan eleştirilere tepki göstererek, “Sanki Türkiye’de eğitim yokmuş gibi bir yaklaşım anca Solomon adaları yerlileri yapar. Ya sen nerede yaşıyorsun Türkiye’de yaşamıyor musun? Ben de görüyorum; öğretmen sayısını, öğrencilerin başarısını görüyorum, Türkiye’nin başarısını görüyorum. Peki sen nerede yaşıyorsun da Türkiye’nin başarısını görmüyorsun” dedi.


Bir dizi açılış ve ziyaretler için İzmir’e gelen Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz, Ege Üniversitesi Yerleşkesi içindeki İzmir Bilfen Fen ve Anadolu Lisesi’nin açılışı törenine katıldı. Bilfen okullarının tanıtım filmi ve halk oyunları ekibinin gösterisinin ardından törenin açılış konuşması yapan eğitim kurumunun yönetim kurulu başkanı Fatih Öztürk, kente yeni bir eğitim kurumu kazandırmaktan duydukları mutluluğu dile getirdi. AK Parti İzmir Milletvekili Hüseyin Kocabıyık ve İzmir Valisi Erol Ayyıldız’ın konuşmalarının ardından kürsüye Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz çıktı. Bakan Yılmaz, bir ülkenin en önemli eserinin iyi yetişmiş bireyleri, en değerli birikiminin ise eğitim olduğunu belirterek, “İyi yetişmiş bireylerle sadece bugünü değil yarınları da inşa edersiniz. İyi yetişmiş bireylere sahip olmak için iyi okullara sahip olmak gerekir. Bu anlamda katkı sağlayan Bilfen okullarına teşekkür ediyorum. Hangi alanda olursa olsun bütün çalışmalarımızın amacı, çocuklarımıza güçlü bir Türkiye bırakmaktır. Bunun da eğitimle sağlayacağımızın farkındayız. Evlatlarımızı iletişim becerisi yüksek, takım çalışmasına uyumlu, eleştirel ve analitik düşünceye sahip bireyler olarak yetiştirmek istiyoruz” diye konuştu.



“Eğitime bu yıl 134 milyar 727 milyon ayırdık”


Türkiye’nin dünyanın en büyük 10 ekonomisinden birisi olmak istediğine işaret eden Bakan Yılmaz, “Bunun için kaliteli ve fırsat eşitliği temelli eğitimi herkese sağlamak gerekiyor. Hedef kaliteli eğitim ama ne yapıyorsunuz derseniz, herhalde hükümetlerden beklenen eğitime gerekli kaynağı ayırmaktır. Türkiye bunu yapıyor. Bu yıl eğitime 134 milyar 727 milyon para ayırdık. Bütçenin yüzde 18’inden fazla. 2002’de ise ayrılan bütçe 10.4 milyardı, toplam bütçenin yüzde 10’u bile değil. Milli gelirimizden eğitime ayrılan pay bugün 6.2, 80’li yıllarda eğitime 1.2 ayrılıyordu” ifadelerini kullandı.



"Öğretmen ataması için ilana çıktık"


Kaliteli eğitim için öğretmen sayısının da önemli olduğuna dikkat çeken Bakan Yılmaz, “20 bin öğretmen ataması için ilana çıktık. Dün mecliste kanun kabul edildi ve onunla da 5 bin öğretmen alacağız. 25 bin öğretmeni daha milli eğitim ailesine kavuşturacağız. Toplam öğretmen sayımız 910 bine çıkacak” dedi.



Solomon adaları yerlileri benzetmesi


Eleştirilere de tepki gösteren Bakan Yılmaz, “80 yılda alınan mesafe bazı alanlarda 8 katına, 10 katına çıktı. Bu büyük başarı. Bunu daha iyi yapmak adına yapıcı eleştiri olsa neyse. Ama yapamıyoruz, öğretemiyoruz derlerse bu da doğru değil. Bazen içimizdeki İrlandalılar diye bir tabir var biliyorsunuz, bu toplum içinde yaşayıp da İrlandalı gibi düşünenler. Ben de onlara Solomon adaları yerliler diyorum. Solomon adalarında yaşayan yerliler bir ormanda tarım arazisini çevirmek istediğinde ağacı kesmezlermiş. Ağaç etrafında halka olup ağaca kötü söz söylerlermiş hak etmediği ve ağaç bir iki ay sonra kendi kendine kururmuş. Dolayısıyla bu Solomon adaları yerlileri Türk eğitimin kendiliğinden kuruması için dileklerini belirtiyorlar. Okul öncesi eğitim hiç yoktu yüzde 10’du, yüzde 80’e çıktı tebrik ederiz. 80 yılda alınamayan mesafenin 8 katını aldık deseler tebrik derim. 80 yılda atanamayan öğretmenler sizin dönemde atandı deseler tebrik ederim. Ama daha iyi olması lazımmış. Hiç böyle bir şey yok. Sanki Türkiye’de eğitim yokmuş gibi bir yaklaşım anca Solomon adaları yerlileri yapar. Ya sen nerede yaşıyorsun Türkiye’de yaşamıyor musun? Ben de görüyorum; öğretmen sayısını, öğrencilerin başarısını görüyorum, Türkiye’nin başarısını görüyorum. Peki sen nerede yaşıyorsun da Türkiye’nin başarısını görmüyorsun. Bu nedenle kaynaklanıyor, Erciyes’in başında olan Erciyes’in yüksekliğini anlayamazlar. O dağın büyüklüğünü anlamayan için biraz ovaya gitmek lazım. Türkiye’nin büyüklüğünü anlamak için Avrupa’ya, Amerika’ya uzak doğuya gitmek lazım. Türkiye’nin başarısı ortadadır" şeklinde konuştu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Erzincan Erzincan’da narkotik polislerinden uyuşturucu tacirlerine büyük darbe: 42 gözaltı Erzincan’da 6 ay boyunca süren teknik ve fiziki takibin ardından uyuşturucu tacirlerine yönelik operasyonun düğmesine basıldı. Vali Hamza Aydoğdu ve İl Emniyet Müdürü Kenan Kurt’un şafak vakti yönettiği operasyonda 42 şüpheli yakalanarak, gözaltına alındı. Erzincan İl Emniyet Müdürlüğü Narkotik Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğünce, uyuşturucu madde ticareti yapan şahıslara yönelik Erzincan Cumhuriyet Başsavcılığı koordinesinde 6 ay boyunca sürdürülen teknik ve fiziki takip çalışmaları neticesinde; Erzincan merkezli Erzurum ve İstanbul illerinde şafak vakti operasyon düzenlendi. Özel Harekât Polislerinin de destek verdiği operasyonda; uyuşturucu madde ticareti suçundan 20, uyuşturucu madde kullanmak ve bulundurmak suçundan 25 şahıs olmak üzere 45 şahsa yönelik yapılan operasyonda; Toplam 42 şüpheli şahıs yakalanarak gözaltına alındı. 3 firari şahsın yakalanmasına yönelik çalışmalar devam ediyor. Dosya kapsamında yapılan operasyon ile birlikte; 24 bin 871 adet sentetik hap, 1 adet hassas terazi, 33 kök kenevir bitkisi, 1 adet kurusıkıdan bozma tabanca, 1 adet kurusıkı tabanca, 1 adet tabanca, 1 adet uyuşturucu madde içiminde kullanılan pipe, 6.36 gram esrar, 97.54 gram metamfetamin maddesi, uyuşturucu madde ticaretinden elde edildiği değerlendirilen 49 bin 290 TL. ele geçirildi. Operasyonla ilgili tahkikat devam ederken Vali Aydoğdu ve İl Emniyet Müdürü Kenan Kurt, başta KOM ve Narkotik Şube Müdürü Mustafa Aktan olmak üzere ekibine teşekkür ederek başarılarının devamını dilediler.
Bilecik Başkan Subaşı acı gerçeği açıkladı, Bilecik Belediyesi seçim öncesi 75 günde 44 milyon lira zarar etmiş CHP’li Bilecik Belediye Başkanı Melek Mızrak Subaşı, 3 Nisan’da mazbatasını alarak göreve geldiğinde 64 milyon 872 bin liralık bir borç bulduklarını ve ödenmemiş elektrik faturalarıyla karşı karşıya kaldıklarını söyledi. Bilecik Belediyesindeki rüşvet iddiaları nedeniyle başkanlık görevinden geçici olarak uzaklaştırılan Semih Şahin’in yerine vekaleten 1 buçuk sene Melek Mızrak Subaşı görev yapmıştı. Semih Şahin’in geçtiğimiz ocak ayında istifasının ardından yapılan oylamada Melek Mızrak Subaşı ve İYİ Partili Belediye Meclisi Üyesi Mustafa Sadık Kaya partisinden istifa ederek bağımsız olarak seçime girip belediye başkanlığı için yarışmıştı. Kaya, AK Parti ve MHP’nin oylarıyla Bilecik Belediye Başkanı seçilmişti. "3 Nisan’da geldiğimizde kasa 28 milyon borç 64 milyon civarında" Bilecik Belediyesi Mayıs ayı belediye meclis toplantısı CHP’li Belediye Başkanı Melek Mızrak Subaşı başkanlığında Şeyh Edebali Kültür ve Kongre Merkezi’nde gerçekleştir. Gündemin 6’ncı maddesinde iç borçlanma konusunda Belediye Başkanına yetki verilmesi konusunun görüşülmesi konusu oldu. Bu gündem maddesi de CHP ve AK Parti’nin kabul oyuna karşı MHP’li üyeler ’Ret’ kullandı. Bu gündem oy birliğiyle kabul edildi. Bu gündem sonrası ’Neden iç borçlanma istediğini’ anlatan Subaşı, "13 Ocak’ta cari borç durumumuz 40 milyon 990 bin liraymış ve iller bankası payımızda 48 milyon civarındaymış. 3 Nisanda geldiğimizde borcu 64 milyon 872 bin lira olarak bulmuşuz ve iller bankası payı dâhil kasa nakit durumumuzda 28 milyon civarındaymış. Yani şunu anlatmaya çalışıyorum dengeli bir harcama söz konusuyken enteresan bir kasayla karşılaşmış bulunuyoruz. Şimdi 40 milyon borcumuz var ama kasamızda 48 milyonumuz varmış. Fakat 3 Nisan’da geldiğimizde kasa 28 milyon borç 64 milyon civarında. Tabi ki birde toplam borcu da yansıttık zannediyorum" dedi. "Elektrik faturası ödenmemiş" Subaşı açıklamasının devamında, "Bir de şöyle bir durum var 75 günlük durumu sizlere özetlemek isterim. İşçi alımı giderleri ilave 5 milyon 933 bin lira, doğrudan temin harcamaları 17 milyon 613 bin lira, vergi borcu 75 günde ilave gelen bir buçuk milyon, referans çöp toplama 11 milyon 400 bin lira bu ne demek asla borcumuzu ödememişiz demek. Bıraktığımız tablo da bu yer almıyordu. Bu yüzden gelir gelmez hem ödenmemiş elektrik faturalarıyla, hem Biosun borçlarıyla, hem de referans borçlarıyla karşı karşıya kaldık. Tabi ki aynı zamanda vatandaşlarımızdan güzel tebrik ziyaretleri alırken bir de işin arka kısmı vardı. Çöplerin toplanmasının durması gibi. Elektrik faturası ödenmediğinde başkana direkt zimmet çıkıyor işlenen faiz işte 200 bin lira civarında bu gibi sıkıntılarla karşılaştık. Rutin banka borcumuz bile ödenmemişti. Bu bizim için çok rutinde olan bir rakam zannediyorum 1-1 buçuk milyon civarındaydı dengelenebilecek noktalarda. İlk defa şöyle bir şey yaptık bankayla lütfen bizden pazartesi almayın cumaya kaydıralım bu sadece bu aya özel olsun" ifadelerine yer verdi. "1 milyon 184 bin lira da temizlik malzeme gideri olmuş" Subaşı açıklamasının devamında 75 günde 1 milyon 184 bin lira da temizlik malzeme gideri olduğunu anlatarak, "Tabi bunun dışında Belediyeler Birliği borcu 1 milyon 155 bin, basın yayın giderleri 2 milyon 254 bin, akaryakıt giderleri 2 milyon 903 bin lira. Akaryakıt gideri sadece 75 günde. Aylık biz ortalamaya vurduğumuzda 300 - 400 bin civarında olurdu akaryakıt giderimiz. Temizlik malzemesi giderleri bu çok dikkat çekici çünkü sanki pandemi de alınmış bu malzemeler ve sokaklar yıkanmış. Ben görmedim kıymetli meclis üyelerimiz acaba sokaklarımız mı yıkandı. 1 milyon 184 bin lira da temizlik malzeme gideri olmuş. Bu ne demek toplamda 43 milyon 944 bin lira belediye 70 günde bir zarar söz konusu. Kayı şirketi ile ilgili olanları söyleyemiyorum bile. Tabi bunlarda çok detaylı açıklayamadığımız dosyalar var avukat arkadaşlarımız bana hak verecektir bunlar Cumhuriyet Başsavcılığında eğer yasa doğrultusunda izin verilirse onları da basın yoluyla paylaşmaya hazırız. Şimdi hal böyleyken cari borcumuzda 64 milyon civarındayken bazı sıkıntılarımızda var tabi ki. Ocak kasa durumu personel maaş ödemesi 48 milyon kasamızda para varmış. Maaş ödemesi 21 milyon civarında yapıyormuşuz. Tabi arada bir toplu sözleşme oldu işçilere yüzde 100 zam yapıldı. Nisan ayında Mart kasasında 33 milyon para varken 29 milyon maaş ödenmiş. Mayıs ayında da 26 milyon aksa durumu 23 milyon maaş ödemesi yapılacak" dedi. "139 işçi çıkarmak zorunda kaldık" Subaşı açıklamasının sonundan, "Tabi 139 işçi çıkarılmasaydı her ay ilave 6 milyon daha gelecekti. Burada neyi anlatmaya çalışıyorum burada şöyle bir durum var belediye hizmet makamı. Hepimiz belediyeden hizmet bekliyoruz. Önceliğimiz sokaklarımız, çöplerimizin alınması, temiz olması, kaldırımlarımızın ilimize yaraşır şekilde olması, yollarımızın düzenlenmesi, alt yapımızın gitmesi gibi. Tabi bunun yanında birçok sosyal faaliyet aynı zamanda sosyal yardım da söz konusu. Ama belediyemiz iş kurun yaptığı işi üstlenirse sadece istihdam alanı açarsa biz hizmet edemiyor durumuna geliyoruz" ifadelerine yer verdi.