SPOR - 09 Kasım 2019 Cumartesi 15:59

Son yılların gözde sporu dövüş sanatları

A
A
A
Son yılların gözde sporu dövüş sanatları

Dövüş sanatları sporu, son yıllarda ilgi görürken, özellikle Brazilian jiu jitsu (BJJ) dövüş dalında birçok dereceye sahip Erdem Gencer, İzmir’de 7’den 77’e herkese dersler veriyor.

Dövüş sanatları sporu, son yıllarda ilgi görürken, özellikle Brazilian jiu jitsu (BJJ) dövüş dalında birçok dereceye sahip Erdem Gencer, İzmir’de 7’den 77’e herkese dersler veriyor. Gencer, sağlık, savunma sanatları ile gelen öz güven ve efor ile fiziksel değişimi sunuyor.


Çocukluğundan beri dövüş sporlarının içinde yer alan ve üniversite yıllarında Brazilian jiu jitsu (BJJ) ile tanışan Erdem Gencer, kısa sürede gösterdiği başarı ile isminden sıkça söz ettirmeye başladı. Gencer, kendi yaptığı dövüş sanatlarında bilim ile sporun birlikte yürüdüğünü savunurken, genç sporcu BJJ dalında özellikle İtalya ve birçok Avrupa’da müsabakalardan gururla yurda geri döndü.


Tekvando, Kick Boks ve Wing Chun dövüş sporları deneyiminden sonra eforun yüksekliği ile bilimi birleştiren Jiujitsu ile tanıştığını belirten Erdem Gencer, “Önemli olan karşı tarafın senden güçlü veya güçsüz olması değil. Doğru noktayı bilmek ve kullanmakla alakalı. Jiujitsunun arkasında bilim olduğunu gördüm. Burada hareket eden iki cisim var. Bazen yaptığınızla gücünüz birken on hissedilir. İşte bilim burada devreye giriyor. Sonu yok sürekli yeni hamle ve yeni taktikler. Kombinasyon sonsuz” dedi.


Herhangi bir dövüş sporunun hem saldırı hem de savunmayı içinde barındırdığını ifade ederek dövüş sporlarında bir tutuş bir de vuruş olduğunun altını çizen Gencer, "Brazillian Jiujitsu dövüş sporları içerisinde tutuş alanında kalıyor. Tutuş teknikleri vuruşa karşı çok etkili olduğu bilimsel olarak kanıtlandı. Spor olarak çok önemli boğuşmak çok ciddi efor sarf ettiriyor. Son zamanlarda özellikle bayanlarda dövüş sporlarına ilgi gösteriyor. Hem spor yapıyor hem dövüşüyor hem de fiziğim güzelleşsin istiyorum diyenler dövüş sanatına yöneldi" şeklinde konuştu.



"Çok çelimsiz insanlar kendilerini koruyabiliyor"


"Günün stresini ve enerjisini sağlıklı bir şekilde atmak için dövüş sporlarını hayatınıza katın" diyen Erdem Gencer, "NEST Combat Fitness’da hem dövüş sporları öğretiyor hem de fitness salonu olarak hizmet veriyoruz. Buraya gelenler hep paylaşımcı yapıcı ve pozitiftir. Zaten spor böyle yapılıyor. Boks, Muay Thai, Güreş ve Jiujitsu ders programımızda yer alıyor. Onun dışında Combat Fit diye bir dersimiz var. Ağırlık, halter, atletizim ve jinmanstikten aldığımız bir program çıkarıp hem dövüşü hem de fiziksel kapasiteyi destekleyici derslerimiz oluyor. Vücudu faydalı kullanıp yapılan bir fitness. Pilates derslerimiz için ayrı bir salonumuz var. Bütün disiplinler için özel ders var. Sıkılmadan eğlenerek düzgün bilgilerle antrenman yapmak isteyen buraya gelebilir. Bazen bilgi aranmıyor, hep düşük fiyat sunuluyor; ama önemli olan bir şeyler öğrenmek. Buraya gelenler bir şeyler öğreniyorlar ve bunu paylaşıyorlar. Burayı sosyal bir kulüp olarak düşünüyorum. Herkes aynı şeyi yapmak zorunda değil. Üyelerimiz arasında dövüşçü, iş adamı ve öğrenci var hepsi ortak bir paydada bir şey paylaşıyor. Sürekli motive olan insanlar üretmeye çalışıyoruz" dedi.



Jiujitsu için gücün çok önemli olmadığının da altını çizen Gencer, “Jiujitsu da gücün çokta önemi yok. Çok çelimsiz insanlar kendilerini koruyabiliyor; özellikle fiziksel olarak güçsüz bile olsa. Biriyle boğuşmaya başladığınız zaman ikinizin arasındaki mesafe kapanmıştır. Vuruşun şiddeti azalınca boğuşma teknikleri ortaya çıkıyor. Doğru yerlere baskı uygulayan kişi ön plana geçiyor. Rakibin vücudun zayıf yerlerine atak yapmaya başlıyorsunuz çünkü bunun eğitimini almışsınız ve iyisiniz. Dolayısıyla vücudun güçlü kısmını güçsüz kısmına atak yapıyoruz. 50 kilo bir bayan 70 kilo bir erkeği jiujitsu tekniklerini kullanarak etkisiz hale getirip kendini savunabilir. Bu sporu yaparsan vücudunun farkında olursun. Otobüste giderken düşmezsin. Yataktan kalkarken bile farklı kalkacaksın. Vücut farkındalığın artacak. Normal hayatın pozitif anlamda gelişir. Vücudumuzu doğru yerde doğru şekilde kullanmayı öğreniyoruz" ifadelerini kullandı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara İYİ Parti Genel Başkan Adayı Dervişoğlu: "Başarısızlığı henüz değerlendirmeden, özeleştirimizi yapamadan bu kongreyle karşı karşıya kaldık" İYİ Parti Genel Başkan Adayı Müsavat Dervişoğlu, "Yerel seçimlerde maalesef başarılı olamadık ve bu başarısızlığı henüz değerlendirmeden, özeleştirimizi yapamadan bu kongreyle karşı karşıya kaldık" dedi. 31 Mart Mahalli İdareler Genel Seçimleri’nin ardından olağanüstü kurultay kararı alan İYİ Parti’de yeni genel başkan belli oluyor. 5. Olağanüstü Kurultay’da Koray Aydın, Müsavat Dervişoğlu, Tolga Akalın ve Günay Kodaz genel başkanlık için yarışıyor. Kura sonucu ilk konuşma hakkı kazanan İYİ Parti Genel Başkan Adayı Müsavat Dervişoğlu, "Çıktığımız yolculuk kolay değildi. Önümüzde ceberut bir iktidar ve ne olduğu belli olmayan ucube bir sistem vardı. İyi’lerin mücadelesi de zaten bu ceberut iktidarla ve ucube sistemle mücadeleydi. Sistemin dayatmaları vardı. O dayatmalardan bir tanesi de ittifakla siyasi arenada yer edinebilme imkanı aramaktı. Bunun müsebbibi ve sorumlusu İYİ Parti değil. Bunun sorumlusu esas itibarıyla Türkiye’ye dayatılan sistemdi" ifadelerini kullandı. "Yerel seçimlerde maalesef başarılı olamadık" 2018’de başlayarak, son yerel seçime kadar çeşitli ittifakların içinde bulunduklarını ifade eden Dervişoğlu, şöyle konuştu: "2019 yerel seçim ittifakının asıl amacı ve hedefi, hepinizin bildiği gibi, bu iktidarın seçim yoluyla yenilebileceği ve AKP iktidarına son verilebilme arzusuydu. 2019 yerel seçimlerinde biz bunu başardık. Muhalefetin de kazanabileceğini ve hatta bu iktidarın gidebileceğini büyük milletimize gösterdik. Biz, o seçimdeki ittifakı 2023 yılındaki genel seçim için yapmıştık. İktidarın yenilebileceğini gösterip, ondan sonra da 2023 seçimlerinde iş başında bulunan iktidarın artık siyasi ömrünün tamamlanmasını sağlamaya çalışacaktık. Ama süreç öyle akmadı. Hepinizin bildiği gibi, İYİ Parti’nin tüm çabalarına rağmen, maalesef birtakım stratejik hatalar yüzünden 2023 seçimleri kaybedildi ve Türkiye bu seçimin akabinde bir yerel seçime gitti. Bu seçime partimiz, özgün kimliğini muhafaza edebilmek ve 2028 genel seçimlerine layıkıyla hazırlanabilmek adına, tüm yetkili organlarını toplayarak, müstakilen girme kararı aldı. Bu kararın alınmasıyla birlikte yine İYİ Parti, çeşitli saldırıların muhatabı kılınmaya çalışıldı. Onun sonucudur ki, o sürecin akabinde, girmiş olduğumuz yerel seçimlerde maalesef başarılı olamadık ve bu başarısızlığı henüz değerlendirmeden, özeleştirimizi yapamadan bu kongreyle karşı karşıya kaldık."
Ankara Belçika’da yaşanan şiddet olaylarının detayları Belçika’da, aralarında Suriyelilerin de olduğu bir grup Nevruz kutlamalarından dönerken, provokasyon amaçlı geçtikleri Türk mahallesinde terör örgütü PKK’yı simgeleyen bez parçaları ve elebaşı Abdullah Öcalan’ın posterlerini açtı. Konvoya tepki gösteren Türk asıllı bir kişiye terör örgütü PKK/KCK sempatizanları saldırıda bulundu. Belçika’nın Hasselt kentine bağlı Heusden-Zolder ilçesinde 24 Mart 2024 Pazar günü Nevruz kutlamaları sonrasında Türk ve Kürt gruplar arasında dünya basınında da yer bulan bir arbede yaşandı. Saldırıya mahallede yaşayan diğer Türklerin karşılık vermesi ile olay büyüdü ve başka mahallelere yayıldı. Belçika polisi olaylara TOMA’larla müdahale etti. Diğer mahallelere yayılan gruplar polis helikopterleri ile takip edildi. Örgüt sosyal medya üzerinden manipülatif haberler yayarak olayların daha da büyümesine neden oldu. Üstelik olayların Belçika sınırlarını aşmasını da sağladılar. Başta Fransa, Almanya, Hollanda ve Avusturya olmak üzere civar ülkelerden örgüte müzahir kişiler Belçika’ya akın etti. Terör örgütü PKK/KCK üyelerinin Avrupa ülkelerinde bu kadar hızlı bir araya gelmesi, mobilize olma potansiyellerini de ortaya koydu. Belçika’daki olayların başlamasında PKK/KCK izi Belçika’da meydana gelen bu olayları başlatan kişinin Suriye kökenli PKK/KCK müzahiri Mohammed Alkhalil olduğu ortaya çıktı. Suriyeli Alkhalil, Belçika Tessenderlo’da yaşadığı ve Belçika’daki fitili ilk ateşleyen PKK/KCK’lı olduğu öğrenildi. Eylemlerin bir mahalleden çıkıp daha geniş bir alana yayılmasında etkili olan kişinin ise PKK/KCK Belçika sözde sorumlusu Şahan Kod Osman Pınar olduğu tespit edildi. Pınar’ın, eylemlere Almanya’dan gençlik mensuplarının takviye getirilmesinde de emri veren kişi olduğu öğrenildi. Olaylarda yönlendirici konumda olan diğer isimlerin ise; Belçika/Anvers PKK/KCK sözde sorumlusu Azat Kod Veysi Akbaş, Devrimci Gençlik Hareketi (TCŞ) Anvers sözde sorumlusu Şirvan Rojhilat Kod Mahdı Sadeghi, Liege sözde Sorumlusu ve Belçika/Verviers Demokratik Kürt Toplum Merkezi (DKTM) yöneticisi Yado Geveri kod Şefket Öztunç olduğu öğrenildi.
Ankara Ankara milletvekillerinden Başkent’in global markası Beypazarı Doğal Maden Suyu’na ziyaret Başkent’in yerli ve milli markası Beypazarı Doğal Maden Suyu tesislerini Ankara milletvekillerinden Leyla Şahin Usta, Ömer İleri ve Zehranur Aydemir ziyaret etti. Beypazarı Doğal Maden Suyu tesislerini Ankara milletvekilleri Leyla Şahin Usta, Ömer İleri ve Zehranur Aydemir ziyaret etti. Milletvekillerine önceki dönem vekillerden Hacı Turan, AK Parti Ankara İl Başkan Yardımcısı Serkan Korkut Ata ve Beypazarı Belediyesi önceki dönem Başkanı Tuncer Kaplan da eşlik etti. Ankara milletvekilleri geçtiğimiz günlerde spekülasyon içerikli yapılan haberler üzerine markaya destek vermek amaçlı ziyarette bulunduklarını belirtti. Tesisleri gezen vekiller, Beypazarı Maden Suyu Yönetim Kurulu Başkanı Niyazi Ercan’dan maden suyu hakkında bilgiler aldı. "Saatte 300 bin şişe maden suyu şişelemekteyiz" Ercan, yaptığı açıklamada, "70 bin metrekare kapalı alana sahip tesisimizde saatte 300 bin şişe maden suyu şişelemekteyiz. Dünyadaki en ileri teknolojiye sahip maden suyu şişeleme makine parkına sahibiz. Maden suyumuz zengin mineral yapısıyla yer altında doğal olarak oluşmakta ve tam otomasyona sahip makinalarımızda el değmeden şişelenmektedir" dedi. Beypazarı Doğal Maden Suyu’nun Türkiye için önemini işaret eden Ercan, “Ülkemiz, sahip olduğu yer altı doğal maden suyu kaynakları açısından Avrupa’daki emsallerine göre çok daha zengin mineral içeriğiyle farklılaşmaktadır. Türkiye’nin mineral içeriği yüksek maden suları coğrafyamızda ve tüm dünyada gönül rahatlığıyla beğenilerek tüketilmektedir” diye konuştu. Ankara Milletvekili Dr. Leyla Şahin Usta ise yaptığı açıklamada, yerli üretici ve markaların ülke ekonomisi için çok önemli olduğunu vurgulayarak, şu ifadelere yer verdi: “Doğal kaynağından çıkan maden suyunun halkımıza en hijyenik şartlarda sunulmasından memnuniyet duyduk. Her hafta Sağlık Bakanlığı’mız tarafından denetlenen tertemiz, insan eli değmeden tamamen steril şartlarda, kapalı ortamlarda şişelenen ve güvenle içilebilecek maden suyunu ve sağlık açısından her türlü şartları sağlayan bu tesisi görmekten büyük bir mutluluk duyduk.”