GENEL - 13 Şubat 2020 Perşembe 09:57

Yeni nesil maaşa değil kariyer gelişimine önem veriyor

A
A
A
Yeni nesil maaşa değil kariyer gelişimine önem veriyor

Yeni nesil gençlerin iş hayatlarına bakış açılarını ve başarılı olmaları için motivasyonlarını arttıracak olan yöntemler hakkında bilgilendirmelerde bulunan İnsan Kaynakları Yönetimi Bölümü Öğretim Görevlisi Ahmet Hamdi Çakmak gençlerde motivasyon araçlarının önemli bir unsur olduğuna dikkat çekti.

Yeni nesil gençlerin iş hayatlarına bakış açılarını ve başarılı olmaları için motivasyonlarını arttıracak olan yöntemler hakkında bilgilendirmelerde bulunan İnsan Kaynakları Yönetimi Bölümü Öğretim Görevlisi Ahmet Hamdi Çakmak gençlerde motivasyon araçlarının önemli bir unsur olduğuna dikkat çekti. Çakmak ayrıca Z kuşağının bir önceki kuşağın aksine aldıkları ücretlere değil, kariyer gelişimine önem verdiğini söyledi.


Artık aktif iş hayatında, 1980-1999 yılları arasında doğan Y kuşağı ile 2000 sonrası doğan Z kuşağı olarak adlandırılan yeni nesil rol almaya başladı. Değişen dünya düzeninin getirisi olarak yeni nesil çalışanları en az bir ön lisans mezunu, teknoloji ile iç içe, dünyayı daha çok takip eden ve bilen sıfatlara sahip. Yeni nesil aynı zamanda çalışma ortamlarına diğer nesillerden daha farklı baktıkları için beklentileri de farklı oluyor. Hatta bu yüzden gençler iş yerinde yaşadıkları ya da beğenmedikleri herhangi bir durum karşısında işlerine devam etmiyor ve başka iş arayışlarına yöneliyorlar. Sık iş değişikliği ve çalışanların uzun dönemli çalışmamasından dolayı işverenlerin ve kurumların da bu anlamda şikâyetleri arttı. Yeni nesil çalışanlarının başarılı olması ve verimliliğin arttırılması için farklı motivasyon araçlarına ihtiyaç duyulduğunu vurgulayan İzmir Kavram Meslek Yüksekokulu İnsan Kaynakları Yönetimi Programı Öğretim Görevlisi Ahmet Hamdi Çakmak kurumlarda yeni neslin motivasyonunu arttırmaya yönelik önemli tavsiyelerde bulundu.



“Ücret ve yetkilendirme yeni nesil çalışanları için ilk motivasyon aracı değil”


1965 ve 1979 yılları arasında doğanların X kuşağı, 1980 ve 1999 yılları arasında doğanların Y kuşağı ve 2000 yılından sonra doğanların Z kuşağı olarak nitelendirildiğini belirten Ahmet Hamdi Çakmak özellikle 2000 yılından sonra doğanların çalışma ortamıyla beraber motivasyon araçlarının da değiştiğini ifade etti. Ücret ve yetkilendirme gibi akla gelen ilk motivasyon araçlarının daha çok X kuşağına hitap ettiğini dile getiren Çakmak ayrıca sözlerine şu şekilde devam etti; “Ücret ve yetkilendirme daha çok X kuşağında geçerli olan ve verimliliği artırmak için uygun olan motivasyon araçlarıdır. Ancak Y kuşağının son çeyreğine özellikle de Z kuşağına geldiğimiz zaman küreselleşme sürecinin, aldıkları eğitimin ve bilinçlenmelerin etkisiyle alınan ücret diğer motivasyon unsurlarının altına iniyor. Bunlardan birisi de kendini gerçekleştirmek. Yani özellikle Y kuşağının ikinci çeyreği ve Z kuşağı kendini gerçekleştirmek istiyor. Kariyer gelişimine daha çok önem veriyor. İş yerlerini, ücrete mukabil emeklerini sunabilecekleri çalışma ortamları olarak değil, kendini gerçekleştirme ve kariyer planlarını gerçekleştirebilecekleri kuluçka ortamı olarak görüyorlar.”



“Z kuşağı başarılı bir organizasyonun parçası olmak istiyor”


Yeni nesil gençler için ücreti arka plana iten motivasyonu artıran en önemli araçların; vizyonlu, sağlam ve başarılı kurumların bir parçası olması istemeleri olduğunu belirten Çakmak, bu anlamda işletmelerin de gençlerin verimliliğini arttıracak unsurları göz ardı etmemesi gerektiğini ifade etti. Çakmak ayrıca, “Yeni nesilden hiç kimse bir lokantada garson olmayı kabul etmeyebilir. Ancak dünyaca ünlü kahve zincirinde barista olmak onun için muteber olabilir. Çünkü onun felsefe ve kurumsal yapısına güveniyor ayrıca orada bir istikbal görüyor. Dolayısıyla ücretin haricinde artık yeni nesil için kendini ve kariyer hedeflerini gerçekleştirme, başarılı bir organizasyonun parçası olabilme gibi önerme ve hedefler var. Bu nedenle işletmeler bu hedeflere odaklanarak gençlerin verimliliğini arttırmalı” dedi.



Sosyal imkanları arttırılmış iş ortamları tercih ediliyor


Yeni iş hayatında çalışma ve sosyal hayatın iç içe geçmesi gerektiğini vurgulayan Çakmak, yeni kuşağın çalışma ortamında başarı ve verimliliğinin arttırılması için şunları söyledi: “Z kuşağı için sosyal yaşam alanlarının çalışma alanlarıyla entegrasyonu çok önemli. Artık küreselleşme sürecinde, kitle iletişim araçlarıyla ve sosyal medyanın gücüyle insanlar uluslararası kurumsal firmaların çalışma ortamlarını görebiliyorlar, onların hayalini kurabiliyorlar. Çalışma alanlarıyla sosyal alanları iç içe geçmiş bir ortamda faaliyet göstermek, gençler için temel verimlilik unsuru olarak görülüyor. Bunu gerçekleştiren firmalar günümüzde var. Bu firmalar, çalışma alanlarında bilgisayar oyunu ortamları, dinlenme alanları, uyuma odaları, sohbet imkanları, basketbol sahaları gibi olanaklar sağlıyor. Sosyal yaşam alanlarıyla çalışma alanlarını bu şekilde entegre ediyorlar. Güçlü kurumsal yapılarını da göz önüne aldığımızda, gençler yüksek ücret yerine sosyal imkanları arttırılmış bir iş ortamında çalışmayı tercih ediyorlar.”



“Çalışanlara ‘kaynak’ olarak değil ‘kıymet’ olarak bakılmalı”


Gençlerin biriyle tanıştığı zaman güçlü bir imaj verebileceği işleri tercih ettiklerini ifade eden Çakmak, “Eskiden beşeri ilişkilerde biriyle tanışıldığı vakit ’nerelisin?’ diye sorulurdu. Çünkü ’nerelisin?’ sorusunda aldığınız cevap karşı tarafla ilgili çok şey ifade ediyordu. Başarılı mıdır, çalışkan mıdır, ne işle daha çok meşgul olur, nelere sinirlenir, hassasiyetleri nelerdir gibi soruların cevabını alıyordunuz. Ama Y ve Z kuşağında bu soru yerini, ’ne işle meşgulsün?’ sorusuna bıraktı. Çünkü bir kişinin hangi başarılı organizasyonun parçası olduğu, onun aslında istikbaldeki başarısının bir sertifikası niteliğinde. Gençler yüksek ücret almak yerine biriyle tanıştığı zaman güçlü bir imaj verebileceği işi diğerlerine tercih ediyorlar. İşletmelerin yapması gereken şeyler kurumsallaşmak, çalışanlarını ücret mukabilinde çalışan makine olarak görmek değil onların eğitimine, gelişimine, kariyer planına önem vermesi. Onları birer kaynak ve kıymet olarak görmesi. Personeli artık insan kaynağı olarak görmeye başlamıştık. Belki insan kaynakları değil, insan kıymetleri diye bahsetmeliyiz onlardan" şeklinde konuştu.



“Verimliliği arttırmak için iş yerine bağlılığı arttırmak gerekir”


Kurumun işlevini ve verimliliğini etkilemeyecek şekilde esnek ve bağımsız çalışmanın özellikle gençlerde verimliliği artıracak bir unsur olduğuna da dikkat çeken Öğr. Gör. Ahmet Hamdi Çakmak, "Bunun yanında gençleri sosyal yaşam alanlarında çalışmaya entegre etmeliyiz. Ayrıca çalışanlar iş yerindeki sorunlara ve karar alma süreçlerine demokratik şekilde katılabildiği zaman iş yerine bağlılığı artar. İş yerine bağlılığı artmış bir çalışanın verimliliği de artacaktır" diyerek sözlerini tamamladı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Ticaret Bakanlığı: "İsrail ile ihracat ve ithalat tamamen durduruldu" Türkiye, İsrail’in Filistin’e yönelik saldırıları ve insani yardımları engellemesi üzerine, İsrail’le tüm ihracat ve ithalat işlemlerini durdurma kararı aldı. Bu karar, devlet düzeyinde alınan tedbirlerin ikinci aşaması olarak nitelendiriliyor. Ticaret Bakanlığından yapılan açıklamada, "Bilindiği gibi, İsrail’in Filistin’e yönelik uluslararası hukuk ve insan haklarına aykırı saldırıları neticesinde bugüne kadar 15 bini çocuk, 35 binden fazla Filistinli sivil hayatını kaybetmiş, yaklaşık 78 bin Filistin vatandaşı ise yaralanmıştır. Türkiye 7 Ekim 2023 tarihinden bu yana çatışmaların durdurulması, insani kayıp ve fiziki yıkımın engellenmesi, kalıcı ateşkesin sağlanması ve iki devletli çözümün hayata geçirilmesi için en üst düzeyde girişimlerde bulunmuş, diplomasinin tüm araçlarını kullanmıştır. Ülkemiz ilk günden bu yana Gazze halkının yardımına koşmuş, başta gıda, sağlık ve tıbbi yardım malzemeleri olmak üzere gemiler ve uçaklarla on binlerce ton insani yardımı bölgeye ulaştırmış, binlerce hastayı tahliye ederek bu zor günlerinde Filistinli kardeşlerimizin yanında olmuştur. Bununla birlikte, İsrail’in sebep olduğu katliam, insani felaket ve fiziki yıkım devam etmiş, İsrail Hükümeti uluslararası ateşkes çabalarını karşılıksız bırakmış ve insani yardımları engellemiştir. Türkiye bunun üzerine 9 Nisan 2024 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere, 54 ürün grubunun İsrail’e ihracatını kısıtlamıştır. Alınan bu kararda, İsrail Gazze’de derhal ateşkes ilan edene ve yeterli miktarda ve kesintisiz insani yardım akışına izin verinceye kadar kısıtlama tedbirlerinin yürürlükte kalacağı vurgulanmıştır. Buna rağmen, İsrail Hükümetinin saldırgan tutumunu sürdürdüğü, Filistin’deki insani trajedinin kötüleştiği müşahede edilmektedir” denildi. Açıklamada, “Bu itibarla, devlet düzeyinde alınan tedbirlerin ikinci aşamasına geçilmiş, İsrail’le ilgili ihracat ve ithalat işlemleri tüm ürünleri kapsayacak şekilde durdurulmuştur. İsrail Hükümeti Gazze’ye kesintisiz ve yeterli miktarda insani yardım akışına izin verinceye kadar Türkiye söz konusu yeni tedbirleri kesin ve kararlı bir şekilde uygulayacaktır. Öte yandan, işgal altında yaşamak zorunda kalan Filistinli kardeşlerimizin bu kısıtlamalardan etkilenmemesi için Ticaret Bakanlığımız ile Filistin Milli Ekonomi Bakanlığı arasında gerekli çalışmalar koordine edilmektedir. Türkiye Cumhuriyeti devleti bugüne kadar olduğu gibi, bundan sonra da Filistinli kardeşlerimizin haklı davasını desteklemeye devam edecektir” ifadeleri yer aldı.
Malatya Milletvekili Ölmeztoprak’tan yeni sanayi sitesi açıklaması AK Parti Malatya Milletvekili İnanç Siraç Kara Ölmeztoprak, Altay Kışlası arazisi üzerine inşa edilmesi planlanan yeni sanayi projesinde çalışmaların sürdüğünü belirtti. AK Parti Malatya Milletvekili İnanç Siraç Kara Ölmeztoprak, Malatya Valisi Ersin Yazıcı, Milletvekilleri Büelnt Tüfenkci, Abdurrahman Babacan, AK Parti Malatya İl Başkanı Namık Gören, Malatya Büyükşehir Belediye Başkanı Sami Er, Pütürge Belediye Başkanı Mikail Sülük ile Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır’a gerçekleştirilen ziyarette Altay Kışlası arazisi üzerine inşa edilmesi planlanan yeni sanayi projesinin görüşüldüğünü belirterek, Küçük Sanayi Sitesi esnafının mağdur olmaması için tüm gayretin gösterildiği ifade etti. Milletvekili Ölmeztoprak ziyarete dair yaptığı açıklamada, “Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır ile, Malatya’mızın sanayi alanı ve faaliyetleri ile ilgili finansman programını detaylı ve öngörülebilir şekilde görüşülerek, şehrimizin sanayi ve endüstri alan konuları geniş bir biçimde ele alındı. Altay Kışlası’nın arazisi üzerindeki yeni sanayi alanı için çalışmalar ise hızla ilerliyor, küçük sanayi sitesi ile ilgili en ufak bir mağduriyet bırakmadan bu alanın çözümü inşallah sağlanacak. Organize Sanayi Bölgesi’nde kamulaştırma arıtma, elektrik alt yapı ve alan üzerinde özellikle çevre sağlığı açısından aciliyetinin üzerinde büyük ölçekte durduk. Esnafımız için faizsiz KOSGEB kredileriyle ilgili gelişmeleri de takip ediyoruz. Metropol ilçelerimiz Battalgazi ve Yeşilyurt ilçelerimizdeki mevcut ve planlanan sanayi alanları ile özel sektörlere yönelik yatırımcıyı teşvik edecek bölge ve maddeleri istişare edildi. Sayın Bakanımıza Malatya’mıza verecekleri desteklerden dolayı hemşehrilerimiz adına teşekkür ediyorum" ifadelerini kullandı. Milletvekili Ölmeztoprak, heyetle birlikte Cumhurbaşkanlığı Strateji ve Bütçe Başkanı İbrahim Şenel ile Afet ve Acil Durum Yönetimi (AFAD) Başkanı Okay Memiş’ede ziyaretlerde bulunularak Malatya’nın temel ekonomik parametreleri ile istişarelerde bulunduklarını kaydetti.