YEREL HABERLER - 05 Eylül 2013 Perşembe 12:11

CHP'DE MENEMEN'E DİŞLİ RAKİP! İZMİR'DEKİ TEK KADIN BELEDİYE BAŞKANI OLAN SEYREK ESKİ BELEDİYE BAŞKANI NURGÜL UÇAR, MENEMEN'E TALİP OLDU KAPATILAN BELDE BELEDİYELERİNİ AİHM'E TAŞIYAN NURGÜL UÇAR ADAY ADAYI OLDU

A
A
A
CHP'DE MENEMEN'E DİŞLİ RAKİP!
İZMİR'DEKİ TEK KADIN BELEDİYE BAŞKANI OLAN SEYREK ESKİ BELEDİYE BAŞKANI NURGÜL UÇAR, MENEMEN'E TALİP OLDU
KAPATILAN BELDE BELEDİYELERİNİ AİHM'E TAŞIYAN NURGÜL UÇAR ADAY ADAYI OLDU

(FOTOĞRAFLI - GÖRÜNTÜLÜ)
HABER : HASAN ESER
KAMERA : HASAN ESER
CHP'nin aday adaylığı için son başvuru tarihi olan 2 Eylül'de Menemen belediye başkan aday adaylığı başvurusunu yapan Seyrek eski belediye ve İzmir Kuşcenneti Koruma ve Geliştirme Derneği eski Başkanı Nurgül Uçar, Partisinin 3 dönemdir Menemen Belediye Başkanlığı görevini yürüten Tahir Şahin'e rakip oldu.
Son dönemde 2008 Yılında kapatılan belde belediyelerinin yeniden açılması için Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi' verdiği hukuki mücadele ile ismi öne çıkan ve Türkiye'de Belediye Başkanlığı yapan kadınların 83 yıllık tarihine ilişkin yaptığı araştırmanın ilginç sonuçlarını kamuoyuna açıklamasıyla CHP Genel Merkezine adeta gönderme yapan Uçar, CHP'nin İzmir tarihinde Belediye Başkanlığı görevinde bulunan tek kadın olduğunu belirterek, Menemen için iddialı konuştu.
Menemen ilçesinin kimlik sorunu olduğunu belirterek, Menemen'i hak ettiği yere taşımak için Başkanlığa talip olduğunu açıklayan CHP'li Nurgül Uçar, şöyle konuştu: "Menemen Belediyesi eski bir belediyedir. Ancak Menemen'in 2009'da kapatılan belde belediyeleri ilk defa 1992'de kurulmuştur. Bu süre zarfında Menemen'e bağlı 5 belde belediyesi yaptığı başarılı çalışmalar ile merkez ilçemizi geride bırakmıştır. Amiyane tabirle boynuz kulağı geçmiştir. Örneklemek gerekirse Ulukent beldemiz adeta bir şehir olmuştur. Üç dönem Başkanlığını yaptığım Seyrek beldemiz eğitim kentine dönüşmüştür. Yani tüm beldelerimizin bir kimliği oluşmuştur. Seyrek beldemiz de ki Gediz Üniversitesinde 6 bin öğrenci mevcut iken, Menemen merkezine baktığınızda hiç bir şey göremezsiniz. Çünkü Menemen ilçe merkezinde kimliksizlik ve belirsizlik var"
KAPATILAN BELDELERİN YENİDEN AÇILMASI İÇİN AİHM’DE MÜCADELE VERİYOR
2008 yılında çıkarılan pergel yasa ile büyükşehirlerin 50 km etrafında kalan belde belediyeleri kapatıldığını ve kendisinin de kapatılan Seyrek Beldesinin Belediye Başkanı olduğunu hatırlatan Uçar, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nde yürüttüğü süreç hakkında şu bilgileri verdi: "Belediyelerinin kapatılması ile merkezden yönetilen beldelerde yaşayan vatandaşların yaşam standartları düşmüştür. 2009 bugüne uzaktan yönetilen beldelerin hizmet alma noktasında sekteye uğradığı aşikardır. Türkiye'de 2900 Belediye'den 1835'i kapatıldı. Türkiye'de Belediye kalmadı. 76 Milyon nüfusu olan Fransa'da 36 bin belediye mevcut iken, 75 Milyon nüfusu olan ülkemizde ise 1200 Belediye yer alıyor. Türkiye'de demokratik yerinden yönetim sistemi giderek merkezden yönetime dönüştürülüyor. Öte yandan beldelerin kapatılması yasal değildir. Kaldı ki 1992’de Türkiye, Avrupa özerklik mahkemesine imza koymuştur. Bu imza gereği bir yer ile ilgili karar alınırken orada yaşayan insanların fikrini sormak zorundasınız.Yani, referandum yapmak mecburiyetindesiniz. Bakın gezi olayları sonrasında İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı; 'Bundan sonra otobüs durağı yaparken bile halka soracağız' demişti. Evet sormak zorundasınız. Bu noktada AİHM’ de hukuki mücadelemiz devam ediyor.Davayı kazanacağımıza da inanıyorum"
TÜRKİYE'NİN KADIN BELEDİYE BAŞKANLARINI ARAŞTIRDI
Mustafa Kemal Atatürk'ün Türk kadınına seçme seçilme hakkını verdiği tarih olan 1930'dan bugüne Türkiye'de kaç kadın belediye başkanının görev yaptığını araştıran Uçar, "Bir yıl boyunca araştırdım, fakat bilgilere doğrudan ulaşamadım. İlgili kurumların bu konuda yetersiz olduğunu gördüm. Fakat azim ettim. Tabir yerindeyse iğne ile kuyu kazar gibi çalıştım. Türkiye'nin muhtelif bölgelerine giderek ziyaretlerde bulundum. Bu süreçte gazetecilik mesleğinden geliyor olmam bana büyük avantaj sağladı. Nihayetinde zorda olsa araştırmamı tamamladım" diyerek, araştırmasının öne çıkan sonuçlarını şöyle açıkladı: "Türkiye’de bugüne kadar 17 yerel seçim yapılmış. il, ilçe, beldelerle birlikte toplamda 30 bin belediye başkanı seçilmiş. Ancak 83 yılda sadece 79 kadın belediye başkanı olabilmiş.Başkentimiz Ankara tarihinde bir tek kadın belediye başkanı görmemiş. 13 milyon nüfuslu İstanbul'da bile sadece 4 kadın belediye başkanı görev alabilmiş.Kadın belediye başkanı karnesi Ankara ve İstanbul gibi şehirlere göre çok daha iyi durumda görünen İzmir ise 83 yılda 7 kadın Belediye Başkanını göreve getirmiş. Ancak Türkiye genelini değerlendirdiğimiz zaman ülke ortalamamızı Barış Ve Demokrasi Partisi' yükselttiğini görüyoruz. Zira ülkemizin muhtelif bölgelerinde hali hazırda görev yapan 26 kadın belediye başkanının16’sı BDP’lidir"
KADIN BAŞKANLAR FOÇA'DA BULUŞACAK
İzmir’in ilk kadın başkanı 1963 yılında Dikili’de Seniha Tınay’la gördüğünü sözlerine ekleyen Uçar, “Tınay ve Buca Belediye Başkanı Işılay Saygın Adalet Partili. Bornova Başkanı Aysel Bayraktar, Karşıyaka Başkanı Şebnem Tabak ve Değirmendere Başkanı Şükran Ayker DSP’li, Güzelbahçe Başkanı Hülya Yarbuz ise ANAP’lı. 83 yıllık süreçte İzmir genelinde CHP’nin çıkardığı tek kadın başkan ben oldum” diye konuştu. Halen hayatta olan 68 kadın başkanı içinde bulunduğumuz Eylül ayı içersinde İzmir'in turistik ilçesi Foça'da biraraya getirmeye hazırlanan Uçar, büyük buluşmanın tamamen siyaset üstü olacağını, sadece düşüncelerin dile getirilip paylaşıldığı bir toplantı gerçekleştirmek istediklerini ve bu toplantıya Türkiye’deki tüm siyasi partilerin genel başkanlarını da davet edeceklerini belirtti.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Başkan Vekili Rasim Şişman: "Hayalimiz Arnavutköy’ü kadim geçmişine yeniden kavuşturmak" Beşiktaş Belediye Başkan Vekili Rasim Şişman, ilçe genelinde sürdürdüğü ziyaretler kapsamında Arnavutköy Mahallesi’ndeki vatandaşlar bir araya geldi. Beşiktaş Belediye Başkan Vekili Rasim Şişman, ilçe genelindeki mahallelerde vatandaşlarla bir araya gelmeye devam ediyor. Başkan Vekili Şişman, Arnavutköy’ün dünyada benzeri olmayan bir değere sahip olduğuna dikkat çekerek, "Çok kadim bir yerdeyiz. Burası çok değerli bir mahalle. Dünyada eşi benzeri yok. Belli şeyleri yeniden canlandırmanız lazım. Hayalimiz Arnavutköy’ü ileriye taşımaktan çok, geçmişindeki ruhu ve kültürü yeniden canlandırmak. Arnavutköy Çileği, Arnavutköy Festivali gibi değerleri tekrar yaşatmak ve mahalleye sosyal tesis kazandırmak istiyoruz. Teofania Yortusu’nun 25 yıl sonra yeniden Arnavutköy’de kutlanmasını çok isterim" dedi. Altyapı ve denetim çalışmalarına da değinen Başkan Vekili Rasim Şişman, "2026 yılı, yol bakım onarım yılı olacak. Biz 13 yere ruhsat vermişiz ama bunun dışında 19 yeri mühürlemişiz. 2025 yılı içinde, 51 işletmeye toplam 17 milyon lira ceza kestik. Bu 51 işletmenin 32’si Arnavutköy’de. 37 işletmeye gürültü, 23 işletmeye de koku, duman gerekçesiyle çok ağır yaptırımlar uyguladık. Çok hızlı şekilde kısa, orta, uzun vadeli projeksiyonları ortaya koyabileceğimiz bir acil eylem planını oluşturarak ciddi anlamda ağırlık vereceğiz Arnavutköy’e" diye konuştu.
Kars Sarıkamış şehitleri için eksi 10 derecede saygı nöbeti Sarıkamış Harekatı’nın 111’inci anma etkinlikleri kapsamında Allahuekber Dağları’nda donarak şehit olan binlerce Mehmetçiğin anısına öğrenciler sıfırın altında 10 derece soğukta temsili saygı nöbeti tuttu. Etkinlik, Kafkas Üniversitesi Sarıkamış Meslek Yüksek Okulu önünde başladı. Okul önünde toplanan öğrenciler ve protokol üyeleri, ellerinde Türk bayraklarıyla yaklaşık 4 kilometre yürüyerek Alisofu Şehitlik Anıtı’na geldi. Buradaki program saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başladı. O dönemde yaşanılan zorlukları hissetmek adına asker kıyafeti giyen öğrenciler, değişimli olarak Alisofu Şehitlik Anıtı’nda temsili saygı nöbeti tutarak nöbet değişimi gerçekleştirdi. Kuran-ı Kerim tilaveti ve duaların ardından program sona erdi. Programın ardından gazetecilere açıklamalarda bulunan Kars Valisi Ziya Polat, "Ecdadın, atalarımızın izinde, onların iman dolu yüreklerine vatan, millet sevdasıyla Allahuekber Dağları’nda şahadet şerbeti içmesinin 111’inci yılındayız. Öncelikle tüm şehitlerimizi, bütün ecdadımızı rahmetle, minnetle anıyoruz. Kardan kefen giyen atalarımızı, büyüklerimizi bu imanı, inancı gençlerimize aktarmak için bugün 22 Aralık’ta genç kardeşlerimiz, hemşehrilerimiz, STK’larımız, kurum kuruluşlarımız, saygı nöbeti yürüyüşümüzü devraldık. Genç kardeşlerimizle saygı nöbetine başladık. Tabii bu dağlar, Allahuekber Dağları on binlerce yiğidin iman dolu, inanç dolu, devlet, millet için düşmandan çok soğukla mücadelesinin hüzün hikayesinin yazıldığı topraklar. Bu devlet, bu millet için şehit olan şehadet şerbeti içmek için yola çıkan tüm şehitlerimize rahmet, minnet, saygılar diliyoruz" dedi. Polat, "Bugün nöbeti devralan genç kardeşlerimiz aynı kalple, aynı akılla bu iman, bu inançla yürüdüler ve yürüyecekler. Bu devlete hizmet etmek, bu millete hizmet etmek için gerektiğinde de canımızı seve seve feda etmek için yürüyoruz. Nöbeti tutuyoruz, nöbeti devralıyoruz. Sarıkamış şehitlerimizi anma programı 3-4 Ocak’ta bu topraklarda olacak. Tüm hemşehrilerimizi anma töreni programımıza davet ediyoruz. Birlikte dağlarda aynı soğuğu hissediyoruz. Belki aynı soğuk olmayabilir ama bu imanla, bu inançla, bu düşünceyle bu yollarla şehitlerimizin izinde yürümek için tüm hemşehrilerimizi, tüm insanlarımızı, Türk milletimizi buraya davet ediyoruz" diye konuştu. Yapılan konuşmaların ardından program sona erdi. Programa, Vali Ziya Polat, Kars Belediye Başkanı Prof. Dr. Ötüken Senger, Sarıkamış Kaymakamı Enis Aslantatar, Sarıkamış Belediye Başkanı Serdar Kılıç, AK Parti Kars İl Başkanı Muammer Sancar, Milliyetçi Hareket Partisi İl Başkanı Tolga Adıgüzel, Kızılay Kars Şube Başkanı Kübra Hüryurt, daire amirleri, STK temsilcileri ile çok sayıda öğrenci katıldı.
Ankara AK Parti Milletvekili Ensarioğlu: "Söz konusu açıklamalarım, Dışişleri Bakanının özelde şahsına yönelik değildi" Çevre Komisyonu Başkanı ve AK Parti Diyarbakır Milletvekili Mehmet Galip Ensarioğlu, "Benim düşünce ve açıklamalarım açık ve nettir. Söz konusu açıklamalarım, parti politikalarımızda sayın Cumhurbaşkanımızın iradesi dışında, kimsenin çelişkili irade ortaya koyamayacağı ve AK Parti’de böyle bir şeyin mümkün olmayacağını kesin cümlelerle hatırlatmak adınaydı. Sayın Dışişleri Bakanının özelde şahsına yönelik değildi" dedi. Ensarioğlu, bir yabancı yayın kuruluşuna verdiği röportajla ilgili yazılı açıklama yaptı. Ensarioğlu şunları kaydetti: "Yabancı bir yayın kuruluşuna Terörsüz Türkiye süreci ve Meclis Komisyon çalışmalarıyla alakalı verdiğim bir mülakatta, sürece dair yaptığım değerlendirme sonunda, sunucunun ısrarlı Suriye politikası konusunda, sayın Cumhurbaşkanımız ve Dışişleri Bakanı sayın Hakan Fidan’ın politikalarında çelişkiler olduğuna dair verdiğim cevapta, böyle bir şeyin olmayacağını söyledim. Sözlerimin sonunda partimizin ve hükümetimizin politikalarını belirleyen iradenin sayın Cumhurbaşkanımızın iradesi olduğunu, buna karşı bir irade ortaya koyanın ya görevi bırakması gerekir, ya da görevden alınır şeklindeki ifademin amacı ve maksadı gayet net olduğu halde üç gündür, bağlamı ve maksadı dışında, bazı art niyetli çevrelerin çeşitli sosyal medya mecralarında çarpıtarak yorumladıklarını üzüntüyle müşahede ettim. Benim düşünce ve açıklamalarım açık ve nettir. Söz konusu açıklamalarım, parti politikalarımızda sayın Cumhurbaşkanımızın iradesi dışında, kimsenin çelişkili irade ortaya koyamayacağı ve AK Parti’de böyle bir şeyin mümkün olmayacağını kesin cümlelerle hatırlatmak adınaydı. Sayın Dışişleri Bakanının özelde şahsına yönelik değildi."