GENEL - 13 Eylül 2019 Cuma 13:23

Başkan Batur: “Önceliğimiz kentsel dönüşüm ve tarih”

A
A
A
Başkan Batur: “Önceliğimiz kentsel dönüşüm ve tarih”

İzmir Kent Kültürü ve Gelişimi Platformu (İZGEP) üyeleriyle bir araya gelen Konak Belediye Başkanı Abdül Batur, "Önceliğimiz kentsel dönüşüm ve tarih" dedi.

İzmir Kent Kültürü ve Gelişimi Platformu (İZGEP) üyeleriyle bir araya gelen Konak Belediye Başkanı Abdül Batur, "Önceliğimiz kentsel dönüşüm ve tarih" dedi.



Konak Belediye Başkanı Abdül Batur, İZGEP üyeleriyle bir araya geldi. İZGEP Başkanı ve Konak Belediyesi Meclis Üyesi Ulvi Puğ moderatörlüğünde yürütülen toplantıda Batur’a, Konak Belediyesi meclis üyeleri Şamil Sinan An ve Erhan Uzunoğlu da eşlik etti. Toplantıda Konak’ta yürütülen çalışmalarla ilgili bilgi vererek, kentin gelecek vizyonunu çizen Başkan Batur, platform üyelerinin önerilerini dinleyerek, sorularını da yanıtladı.



“Kentsel dönüşüm zor ama zoru severiz”


Konak’ta iki ana hedefe odaklandıklarını vurgulayan Başkan Batur, şehrin kentsel dönüşüme ve tarihi misyonunun ortaya çıkarılmasına ihtiyaç duyduğunu kaydetti. Gültepe, Toros ve Levent mahallelerinde binaların ömürlerini tamamladığına, yeterli sosyal tesis ve yeşil alanın bulunmadığına dikkat çeken Batur, “Bizim birinci önceliğimiz, bu mahallelerimizdeki dönüşümü ve değişimini sağlamak. Daha önce hazırlanan planlar üzerinde revizeler yapıyoruz. Örneğin eski planda kişi başına 2.46 metrekare olan yeşil alan ve rekreasyon alanını biz 13.7’ye çıkardık. Bunun dünya standardı 11. Kentsel dönüşüm sadece binaları, beton blokları dikmek demek değildir. O alanda yaşayan insanların yaşam seviyesini belirli bir noktaya çıkarmalıyız. Kentsel dönüşüm zor bir çalışma ama biz zoru seviyoruz. Bu kentin dönüşüm bekleyen mahallelerine, Narlıdere modelini getireceğiz. Üstelik sadece bu bölge için de değil, Beştepeler bölgesi dediğimiz mahalleler; Tepecik ve Mersinli’ye kadar uzanan şeritte de Büyükşehir Belediyemizle uzlaşarak, odalarımızdan, kurumlardan görüş alarak bir çalışma yürütüyoruz” diye konuştu.



“Altın Üçgen parlayacak"


Konak’ın her köşesinden tarih fışkıran, kadim bir şehir olduğunu ifade eden Başkan Batur, “Altın Üçgen” olarak değerlendirilen Kemeraltı, Basmane ve Agora bölgelerine dikkat çekti. Bu bölgenin tarihi değerlerinin ortaya çıkarılması konusunda tüm paydaşlarla uzlaşı içinde çalışıldığına dikkat çeken Batur, öncelikli olarak bir yol haritasının çıkarıldığını vurguladı.



Tarih ayağa kalkıyor


Konak Belediyesinin Tepecik’te tarihi bir binayı Roman Kültür Merkezine çevirdiği belirten Batur, İkiçeşmelik çeşmesinin ortaya çıkarılacağını, Selvili Han ve Büyük Demir Han’ın Büyükşehir Belediyesi işbirliğiyle restore edileceğini belirtti. Mirkelam Han, Çakaloğlu Han, Kıllıoğlu Hamamı, Kırım Tatar Evi, Silahhane Binası ve Kemeraltı’nda bulunan sinagogların ayağa kaldırılacağını söyleyen Batur, şöyle devam etti: “Şehrimizdeki tüm kesimlerle ilişkilerimizi kuvvetlendirmek adına esnaf, engelliler ile sivil toplum örgütleri ve hemşehri derneklerimizi kurduk. Eşrefpaşa Hastanesinin arkasındaki alanı ‘Engelliler Köyü’ haline getiriyoruz. Zihinsel Özürlüleri Yetiştirme ve Koruma Vakfının oradaki binalarını yeniliyoruz. Orada akşam bakım merkezimiz de olacak ve veliler çocuklarını bize emanet ederek, sosyal hayata dönecek. Bu bizi çok heyecanlandıran bir proje. Ayrıca sokaklarda pazar kurdurmayacağız. Kahramanlar pazar yerini, Kahramanlar otoparkının zemin katına taşıyoruz. Alsancak’tan da servis kaldıracağız. Eşrefpaşa pazar yeri tarihi misyonu olan bir yer ve pazar kurulması yasak. Onu da yapacağımız alana taşıyacağız. Kadifekale’de sokağa kurulan pazarı da İkinci Kadriye Mahallesine taşıyacağız. Çınarlı’da güzel bir parkımız var; oraya da İzmir Türk Kolejinden bağışlanan planetaryumu kuracağız.”



Uyuşturucuyla mücadele


Türkiye’deki belediyeler arasında ilk kez Konak Belediyesinin madde bağımlılığı komisyonu kurduğunu söyleyen Batur, şöyle devam etti: “Konak, Türkiye’de en çok Roman vatandaşımızın yaşadığı bölge. Bu bölgelerde yaşanan en büyük sıkıntı, çocukların okula gönderilmemesi. Yaşadıkları mekânlar da oldukça kötü. Gençlerimiz uyuşturucu belasına yakalanıyor. Biz de bir komisyon kurduk. Ayrıca ’Oteller Sokağı’nda bize bağışlanan bir binayı da Madde Bağımlılığıyla Mücadele Eğitim Merkezi haline getiriyoruz."



“Fuar kentimizin değeri”


Başkan Batur, konuşmasının ardından kendisine yöneltilen soruları da tek tek yanıtladı. Kültürpark’ta düzenlenen bazı etkinliklerin gece geç saatlere kadar sürdüğüne, bölge halkının gürültüden rahatsız olduğuna dikkat çekilmesi üzerine Batur, “Fuar bizim fuarımız, kentimizin değeri ve bu sene de çok canlı. 10 gün sürüyor, biraz sabredeceğiz. Ancak şunu da belirtmek isterim ki; fuardaki müstecirlerle ilgili sözleşmeler fes ediliyor. Fuar yeni bir kimliğe bürünecek; özgürce insanların dolaştığı, binaların daha da azaldığı bir alan olmalı. Tunç Başkan’la aynı paralelde düşünüyoruz” dedi.



“Tüm parklara birer basket potası”


Çocukların sokaklarda oynayacağı alanların çoğaltılması isteğini de değerlendiren Batur, “Bizim çocukluğumuz farklıydı. Annelerimiz, babalarımız bizi sokaktan zor alırdı. Şimdi bizim de çocuklarımızı sokaklara çıkarmamız lazım. Biz tüm parklara birer basket potası koyacağız. Çocukların spor yapması kadar güzel bir şey yok” diye konuştu.



Kordon’da çiğdem sorunu


Kordon’da yerlere çiğdem kabuklarının atıldığına işaret edilen bir başka soruya da Batur, şöyle yanıt verdi: “Kordon da çiğdem kentin bir gerçeği. Biz temizliyoruz, sabah yine aynı. Bu kültür ve eğitim meselesi. İzmir’de çocuklarımızı yetiştirirken bebeklikten itibaren bunu onlara öğretmeliyiz.”



“Pazardan sonraki kirliliği görmelisiniz”


Pazar yerlerinin kaldırılmasıyla ilgili eleştiri üzerine de Batur, “Alışveriş kültürüne karşı değilim ama kapalı pazar yerlerinde de aynı birliktelik, dostluk sürer ancak kentin sokaklarında pazar yeri kurulmasına özellikle kent estetiği açısından sıcak bakmıyorum. Pazardan sonra alanlardaki kirliliği görmelisiniz, temizliği çok zor” cevabını verdi.



Yeni miting alanı önerisi


Gündoğdu Meydanı’nda yapılan etkinlik ve mitinglere ilişkin soruyu da yanıtlayan Batur, “Bu etkinlikleri İçişleri Bakanlığı ve İzmir Valiliği belirliyor; bizim yaptırım gücümüz yok. Ancak İzmir’de yeni bir miting alanı sağlamak zorundayız. İnciraltı’nda güzel bir miting alanı da var; bu etkinlikler o alanda düzenlenebilir” diye konuştu.



“İzmir köy değil”


İzmir’in tepeler üzerine kurulan ve arsa üretimi konusunda sıkıntı yaşanan bir kent olduğuna dikkat çeken Batur, “Ankara ve Eskişehir’de çok güzel çalışmalar yapılıyor ama bu iki kent, gelişme alanlarını rahatlıkla sağlayabiliyor ve planlama anlayışını da ona göre geliştirebiliyor. İzmir de ayaklarını yere sağlam basarak, 1/25.000 ve 1/100.000’lik planlara ve anayasasına sağdık kalarak büyüyen bir kent. İzmir’e köy yakıştırmasına katılmıyorum” ifadelerini kullandı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bitlis Ahlat’ta ‘Tarihe Damga Vuranlar Haluk Dursun’ anma programı düzenlendi Eski Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun vefatının 5. yılında Bitlis’in Ahlat ilçesinde anıldı. Ahlat ilçesinde Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun anısına “Tarihe Damga Vuranlar Haluk Dursun” anma programı düzenlendi. Kültür ve Turizm Bakanlığı ile İçişleri Bakanlığı’nın katkılarıyla Anadolu Kültür ve Tarih Birliği Derneği tarafından düzenlenen program saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başladı. Daha sonra konuşma yapan Bitlis Valisi Erol Karaömeroğlu, “Haluk Dursun’un hatırasına sahip çıkan bu anlamlı program dolayısıyla sizlerle beraber olmaktan duyduğum memnuniyeti özellikle ifade etmek istiyorum. Bugün ülkemizin yetiştirmiş olduğu mümtaz bir ismi anmak üzere buradayız. Prof.Dr.Haluk Dursun’u ebedi aleme uğurlayalı tam 5 yıl oldu. Van Erciş’te kendi aracıyla seyir halindeyken meydana gelen elim bir trafik kazası sonucu maalesef hocamızı 19 Ağustos 2019 tarihinde kaybettik. Kültür birikimi ve hitabetiyle araştırmayı, bildiğini ve gördüğünü meraklısına aktarmayı seven, hayatını görevine adayan bir bilim insanıydı. Ahmet hocamızı bir kez daha rahmetle, özlemle, şükranla yad ediyorum. Değerli ailesine, dostlarına, mesai arkadaşlarına tekrar başsağlığı diliyorum. Rabbim Haluk hocamızdan razı olsun, mekanı ali olsun. Bu anlamlı buluşmanın düzenlenmesinde emeği geçen herkese teşekkür ediyorum” dedi. Ardından konuşan AK Parti Ankara Milletvekili Zeynep Yıldız, “Gerçekten bir ideal, ülkü ve niyet uğruna yola koyulanlardandı Haluk hoca ve bugün bizi burada bir araya getirdi. Bunu da yaparken bir mekan ve bellek ilişkisi kurmaya yönelik en önemli noktalardan birinde Ahlat’ta bizleri buluşturdu. Gerçekten nereden geldik nereye doğru yürüyeceğiz duygusunu bize pekiştirebilecek bir noktada bir araya gelmiş olduk” ifadelerini kullandı. MHP Genel Başkan Başdanışmanı Prof. Dr. Ruhi Ersoy’da, “Ahlatın maneviyatıyla gençliğin enerjisini bir araya getiren bu tarihi ve bu mukaddes şehirde Kubbet-ül İslam’da sizlerle beraber olmaktan tarihe adanmış, adanmış olduğu bir ülküsünde yol yürürken rahmeti rahmana kavuşmuş değerlerimizi anma vesilesiyle sizlerle olmaktan bende kıvanç duyuyorum. Ahlat’ı anlamak, tanımak ve bu değerler etrafında dertlenen Ahmet Haluk Dursun profili, şahsiyetleri, onun etrafında neşet etmiş yetiştirmiş olduğu gençlerin yeniden filizlenmesine iklim oluşturmaktır. Bizim muradımız ve mefkuremiz budur. Siyasetten de, devlet hayatından da anladığımızda budur, bu olmalıdır. Bu sebepten dolayı bugün bu saatte bu salonu dolduran her bir arkadaşım bu atmosferin bir parçası olmuştur. Bu programın hayat bulmasında dertlenerek Ahmet Haluk Dursun hocanın derdini kendine dert ederek yola çıkıp kamu imkanlarıyla bu iş yürümüyorsa milletle yürüyebiliriz, dernekleşiriz diyerek devletimizin kapısını çalarız diyerek yolculuğa başladı. Bugünün anlamını bir bütün halinde program bitene kadar hissedip yaşayalım” şeklinde konuştu. Bitlis Eren Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof.Dr.Ferit İzci ise, “Bizim medeniyetlerimiz başka medeniyetlere benzemez. Bizim medeniyetlerimiz işte böyle şahsiyetler ve gençler üzerine inşa edilmiş ilelebet varlığını devam ettirecek medeniyetlerdir. Başka medeniyetlerin hayal bile edemeyecekleri zirvelere çıkmış olan ecdadın nesilleriyiz. Hayatını bu şekilde mücadeleyle geçiren başta sayın Ahmet hocamız olmak üzere bu ülkede ve coğrafyada yetişmiş değerlerli şahsiyetlere huzurlarınızda saygıyla ve minnet duyuyorum” dedi. Düzenlenen program hakkında gazetecilere açıklamada bulunan Anadolu Tarih ve Kültür Birliği Derneği Başkanı Doğan Güngör, “Kültür ve Turizm Bakan yardımcısıyken çok sevdiği Ahlat’ı ziyaretinin hemen sonrasında geçirdiği trafik kazasıyla hayatını kaybeden Prof.Dr.Ahmet Haluk Dursun hocayı anmak, Ahlat’ı anlatmak ve gençlerle hemhal olmka için buradayız. Dernek olarak hocamızı anmak üzere yaptığımız ikinci program. İlkini Çanakkale’de yine tarihimizin müstesna mekanlarından birinde, bugünde Ahlat’ta yaptık” dedi. Anma programına katılan Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun’un kızı Nilay Dursun’da duygularını şöyle ifade etti; “Babamın hayatının son yıllarında özellikle çok önem verdiği Anadolu Tarih ve Kültür Birliği projesinin yaşatılıyor olabildiğini görmek gerçekten çok mutluluk verici. Yıllar önce babamın vefatından sonra tanıştığım bu değerli ekiple 5.yılında da bu tarz etkinliklerle bir araya gelmeyi sürdürüyoruz. Babamı anmayı, onun öğretilerini, gençlere aktarmaya çalıştığı bilgileri bir arada tekrar hatırlayarak belki yeni kitlelere aktarmaya çalışıyoruz. Bu gerçekten çok önemli. Dolayısıyla bu etkinliklerde desteği olan herkese çok teşekkür ediyorum.” İstanbul Üniversitesi Tarih Bölümü son sınıf öğrencisi Kenan Toprak Çatkın’da, “Ahlat’a ikinci gelişim. Bundan önce de bir program aracılığıyla gelmiştim. Haluk hoca bizde çok önemli ve derin etkiler bıraktı. Zaten bu etkileri panelimizde de anlatacağız” dedi. Yapılan konuşmaların ardından program Anadolu Kültür ve Tarih Birliği Derneği Musiki Grubunun Haluk Dursun’un sevdiği müzikleri seslendirmesiyle devam etti. Arından Ahmet Haluk Dursun hocayla anısı olan çeşitli üniversite öğrencilerin paneli ve BEÜ öğretim üyesi Doç.Dr.Hasan Buğrul’un Ahlat’taki tarihi mezar taşları üzerindeki övgü içerikli yazılar adlı sunumuyla program sona erdi. Anma programı sonunda toplu hatıra fotoğrafı çektirildi. Ahlat Halk Eğitimi Merkezi konferans salonunda düzenlenen anma programına Ahlat Kaymakamı Batuhan Bingöl, Ahlat Belediye Başkanı Yavuz Gülmez, Bitlis İl Emniyet Müdürü Ortaç Şekeroğlu, Bitlis İl jandarma komutanı Tuğgeneral Eyüp Subaşı, bazı kurum amirleri, çok sayıda akademisyen, yazar, eğitimci ve öğrenci katıldı. Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun’un kaza sonucu vefatı 2019 yılında Malazgirt Zaferi’nin 948. yıl dönümü etkinlikleri öncesi Ahlat’ta gezi ve incelemelerde buluna merhum Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun, buradaki incelemeleri sonrası kara yoluyla Van’a hareket etmişti. Dursun’un içinde bulunduğu araç, Erciş’in Bayramlı Mahallesi yakınlarında kaza yapmış, kazada Ahmet Haluk Dursun hayatını kaybetmişti.
Antalya Otomobil su kanalına uçtu: Öldüğü düşünülen sürücünün yüzerek kaçtığı ortaya çıktı Antalya’da kontrolden çıkıp su kanalına uçan otomobildeki sürücü, kanaldan yüzerek çıkıp olay yerinden kaçtı. Aracın yaklaşık 1 buçuk ay önce satışını yapıp devrinin henüz alınmadığını belirten ruhsat sahibi kadın ise olay yerine geldiğindeki ilk sözü, “Allah’tan içinde kimse yok” oldu. Kazanın görgü şahidi bir genç ise, “Sürücü çok paniklemişti, yüzerek kanaldan çıktı, ardından kaçtı” dedi. Kaza, saat 22.00 sıralarında Kepez ilçesine bağlı Göksu Mahallesi’ndeki Nene Hatun Caddesi ile İbn-i Sinan Sokak kesişiminde meydana geldi. Henüz sürücüsünün ismi öğrenilemeyen 16 LUB 73 plakalı otomobilin önce kaldırıma çarpıp ardından su kanalına uçtuğunu görenler durumu 112 Acil Çağrı Merkezine bildirdi. İhbarın ardından olay yerine itfaiye, polis ve sağlık ekipleri sevk edildi. Belirtilen adrese gelen itfaiye ekipleri, araçta yaptıkları kontrolde herhangi bir kişinin olmadığını tespit etti. Bunun üzerine görgü şahitlerinin ifadesine başvuran polis, sürücünün araçtan çıktıktan sonra yüzerek kanaldan çıktığını ve ardından panikleyerek kaçtığını belirledi. Trafik polisinin araç plakasından yaptığı sorgulamada, aracın Gülfer Hanedar adına kayıtlı olduğu belirlendi. “Arabayı sattım, parasını aldım ama devrini almadı” Ekiplerin haber vermesiyle kaza yerine gelen Hanedar, aracı Halil isminde bir galerice yaklaşık 1 buçuk ay önce sattığını, parasını almasına rağmen karşı tarafın devrini henüz üzerine almadığını söyledi. Gazetecilere de açıklamada bulunan Hanedar, “Arabayı satmıştım, parasını aldım ancak devrini henüz üzerine almadı. Kaza olunca beni aradılar. Allah’tan içinde kimse yok, ona sevindik. Galericiye satmıştım. Onun sürüp sürmediği de belli değil, ulaşamıyorum da” diye konuştu. Kazayı görenlerden Musa Kont isimli genç ise “Araba aniden fren yaptı ve kanala uçtuktan sonra sürücü yüzerek çıktı. Adam çok panik yapıyordu, sakinleştirmeye çalıştık ama kaçtı gitti” dedi. Polis ekipleri sürücüyü bulmak için çalışma başlatırken, araç çekiciyle su kanalından çıkartılarak otoparka götürüldü.