EĞİTİM - 20 Mayıs 2020 Çarşamba 11:08

Ege Üniversitesi 65 yaşında

A
A
A
Ege Üniversitesi 65 yaşında

Ege Üniversitesi (EÜ), kuruluşunda 65 yılı geride bırakırken, yıl dönümü dolayısıyla kutlama mesajı yayınlayan Ege Üniversitesi Rektörü Prof.

Ege Üniversitesi (EÜ), kuruluşunda 65 yılı geride bırakırken, yıl dönümü dolayısıyla kutlama mesajı yayınlayan Ege Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Necdet Budak, "Üniversitemiz, ülkesine ve bilim dünyasına karşı taşıdığı yüksek sorumluluk bilinciyle; pek çok üniversitenin doğduğu yer olmuş, bilim dünyasına binlerce ‘ilk’ ve yüz binlerce idealist genç kazandırmıştır" dedi.


Ege Üniversitesi (EÜ), Türkiye’nin dördüncü büyük üniversitesi olarak 20 Mayıs 1955 yılında yayınlanan kanunla kuruldu. Üniversite, 65 yılı geride bırakırken, önemli başarılarla adından söz ettirdi. Ege Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Necdet Budak da, üniversitenin kuruluş yıl dönümü nedeniyle bir mesaj yayımladı.


Prof. Dr. Necdet Budak, "Üniversitemiz, ülkesine ve bilim dünyasına karşı taşıdığı yüksek sorumluluk bilinciyle; pek çok üniversitenin doğduğu yer olmuş, bilim dünyasına binlerce ‘ilk’ ve yüz binlerce idealist genç kazandırmıştır" dedi.


"Ege Üniversitesi olarak başarı basamaklarını hızlı ve emin adımlarla tırmanıyor; evrensel nitelikte eğitim programlarımız, güçlü bilimsel araştırma faaliyetlerimiz ve akademik camiada üstlendiğimiz öncü rol ile bilim dünyasında saygın bir konumda bulunuyoruz" diyen Budak, "Mensubu olmaktan büyük bir onur duyduğum Ege Üniversitesinin, bilim dünyasında ulaştığı bu saygın konumu birlikte daha ileri taşıyacağımıza yürekten inanıyorum. Üniversitemizin 65. kuruluş yıl dönümünü büyük bir coşku ve gururla kutluyor; bugüne dek üniversitemizin gelişimine katkıda bulunan tüm yöneticilerimize, akademik ve idari çalışanlarımıza, mezunlarımıza ve öğrencilerimize teşekkür ediyorum. Bilim için hep birlikte üretmeye devam ettiğimiz başarı dolu yıllar dilerim" şeklinde konuştu.



Dev bir bilim üssü


Türkiye’nin dördüncü üniversitesi olarak bilim yolculuğuna başlayan Ege Üniversitesinin dev bir bilim üssü haline geldiğini söyleyen Prof. Dr. Budak, "Ege Üniversitesi bugün; 17 fakülte, 9 enstitü, 4 yüksekokul, 1 devlet Türk musikisi konservatuarı, 10 meslek yüksekokulu, 6 rektörlüğe bağlı bölüm ve 41 uygulama ve araştırma merkezini bünyesinde barındıran dev bir bilim üssü haline gelmiştir. Bizler, geleceği inşa edecek nesilleri yetiştiriyor; yarının dünyasında hâkim olacak değerlere yön veriyoruz. Bu nedenle Ege Üniversitesi olarak, yalnızca somut başarılarımızla değil; ideallerimiz, ilke ve değerlerimiz ile de örnek teşkil eden bir tablo çizmeye büyük önem veriyoruz. Temel hedefimiz; Ege Üniversitesinin bilime ve insanlığa yüksek fayda sağlayan, nitelikli mezun profiliyle, ülkemizi daima ileri taşıyan bir bilim yuvası olmasıdır. Hedefimize giden yolda, Ege Üniversitesi olarak çok kıymetli bir ayrıcalığa sahibiz. Bizler, yüreklerimizdeki aidiyet duygusu ve bilime tam adanmışlık ruhu ile aynı hedef etrafında buluşan güçlü bir aileyiz" diye aktardı.



"Ülkemizin kalkınmasına önemli ölçüde katkı sağlıyoruz"


Yükseköğretim Kurulunca iki yıl önce yapılan değerlendirmede, "Aday Araştırma Üniversitesi" konumunda bulanan Ege Üniversitesinde Araştırma Üniversitesi olma yolunda önemli adımlar atıldı. Rektör Prof. Dr. Necdet Budak, "Geride bıraktığımız iki yıl içerisinde; üniversitemiz açısından gururla anacağımız çok kıymetli başarılara imza attık. Üniversitemizi, hak ettiği şekilde ‘Araştırma Üniversiteleri’ arasına taşıma yolunda önemli bir mesafe kat ettik. Üniversitemizdeki tüm koşulları, bilime sunduğumuz faydayı arttıracak şekilde geliştirdik, geliştirmeye devam ediyoruz. Bugün, Ege Üniversitesi, toplam 800’ü aşkın laboratuvarı, yüzde 100 doluluk oranı ile çalışan Ege Teknopark Teknoloji Geliştirme Bölgesi ve nüvEGE Kuluçka Merkezi ile kuvvetli bir araştırma altyapısına sahip. Güçlü altyapımız, sanayi ve kamu kurumları ile iş birliğinde geliştirdiğimiz özgün model sayesinde bölge ve ülkemizin kalkınmasına önemli ölçüde katkı sağlıyoruz" şeklinde konuştu.



"Milli DNA aşısı geliştirme çalışmalarına da öncülük ediyoruz"


Ege Üniversitesinin bünyesinde bulundurduğu tıp fakültesi ve diş hekimliği fakültesi ile sağlık alanında pek çok ilke imza attıklarını ifade eden Prof. Dr. Budak, son olarak şöyle devam etti:


"Tıp fakültesi ve diş hekimliği fakültesi hastanelerimiz, Sağlık Bakanlığı tarafından ‘A Plus Hastane’ ilan edildi. Sağlık altyapımızı kuvvetlendirmeye yönelik yaptığımız her çalışma, bugün tüm dünyanın mücadele ettiği covid-19’a karşı güçlü bir duruşa sahip olmamızı sağladı. Hastalığın test, tanı ve tedavisinde üstlendiğimiz rolün yanı sıra; başarıyla sürdürülen milli DNA aşısı geliştirme çalışmalarına da öncülük ediyoruz. Bugün, her anlamda daha güçlü bir üniversite olarak, fayda ve hizmet ağımızı toplumun tüm kesimlerine ulaştırıyor; ülkemizin ihtiyaçlarının karşılanmasında aktif bir rol üstleniyoruz” diye konuştu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Eyüpsultan’da yavru kediyi ezdi ardından yoluna devam etti, o anlar kamerada Eyüpsultan’da bir sürücü, sokakta gezen yavru kediyi ezerek yoluna devam etti. Dehşet anlarına şahit olan kadın; yavru kedisini ezerek ölümüne neden olan sürücü hakkında suç duyurusunda bulunacağını ve yakalanmasını istediğini söyledi. Sürücünün kediyi ezerek yoluna devam ettiği anlar kameraya yansıdı. Olay 22 Nisan’da 14.40 sıralarında Eyüpsultan Sakarya Mahallesinde meydana geldi. İddiaya göre Sabiha Yılmaz, komşusu ile sokakta yürürken kendisinin beslediği 6 aylık kediyi bir sürücü, ezerek üzerinden geçti. Kedi orada ölürken, olay anı güvenlik kamerasına yansıdı. Sokaktaki bir güvenlik kamerasına yansıyan görüntüde kediyi ezen sürücünün yoluna devam ettiği görüldü. Kedinin sahibi Sabiha Yılmaz, kediyi ezerek ölümüne neden olan sürücü hakkında suç duyurusunda bulunacağını söyledi. “O anda geçirdiğim sinir krizinin, öfkemin haddi, hesabı yok” Yaşadığı anlatan kedinin sahibi Sabiha Yılmaz, “Çok üzgünüm. Bir arabanın bilerek ve canice 6 aylık büyüttüğüm kedinin, canların canına kıyması. Bunu bilerek ve isteyerek yapıp, yoluna devam etmesi. O anda geçirdiğim sinir krizinin, öfkemin haddi, hesabı yok. Çünkü bu ara sıra olan bir olay. İlk defa başımıza gelen bir şey değil dikkatsizlik söz konusu. Bu zanlı ile ilgili suç duyurusunda da bulunacağım. Herkesin bu canice işlenen suçlunun bir an önce bulunmasını istiyorum. Bunun sadece burada gerçekleşen bir olay olduğunu düşünmüyorum” dedi. “Hiçbir şey yokmuş gibi ezip gidiyor” Kediyi ezen sürücüyle ilgili konuşan Sabiha Yılmaz, “Komşum ile beraber tam buradaydım. Arkam dönüktü. O esnada olay gerçekleşiyor. 6 aylık kedimi bodrum katında besliyordum. Daha ufaktılar tam anlamıyla sokağı bilmiyorlar. Gelen araba gördüm yavaştı. Yavaş olmasına rağmen kedi arkamda olduğu için onu ezip geçmesi için, bizi ezip geçmesi gerektiğini düşündü. Bu esnada kedi rögardan bir şey çıktığını görüyor. Önce yalnız geliyor. Kameraya yansıdığı gibi bunu bilerek 20 - 30 kilometre hızla gelen bir arabadan bahsediyoruz, görmemesi imkansız. Araç kullandığı esnada telefon da kullanmıyor. Bu arabayı kullananı tespit ettik. Geçerken hiçbir şey yokmuş gibi yoluna devam ediyor. Yukarıdaki komşum beni uyarıyor. Hiçbir şey yokmuş gibi ezip gidiyor” şeklinde konuştu. “Karakola gidip suç duyurusunda bulunmak istiyorum” Olayın adli sürecinin başlayacağını ifade eden Sabiha Yılmaz, “Arkasından bağırmama rağmen duymadı. Araç giderken arkasına bakmıştır. Üzerinden bir kedinin değil bir taşın üzerinden geçerken sürücüler arkasına bakar, kontrol eder. O kediyi ezdiğini gördü. Arkasına baktı ve yoluna devam etmeye çalıştı. Karakola gidip suç duyurusunda bulunmak istiyorum. Çünkü bunların cezaları var. Kanunların belirlediklerine göre bunların cezaları var. Onların uygulanmasını istiyorum. Yasaların değişmesi gerektiğine inanıyorum” ifadelerini kullandı. Olay anı güvenlik kamerasında Bir güvenlik kamerasına yansıyan görüntüde arabanın kedinin üstünden geçtiği an ve kedi sahibi Sabiha Yılmaz’ın verdiği tepkiler görülüyor.
İstanbul Fenerbahçe ile Beşiktaş 359. randevuda Trendyol Süper Lig’in 34. haftasında yarın karşılaşacak Fenerbahçe ile Beşiktaş, tüm kulvarlar dahil olmak üzere toplamda 359. kez rakip olacak. İki takımın ezeli rekabetinde sarı-lacivertliler 134 kez galip gelirken, siyah-beyazlılar da 127 defa kazandı. Trendyol Süper Lig’in 34. haftasında Fenerbahçe ile Beşiktaş, yarın saat 19.00’da Ülker Stadyumu’nda karşı karşıya gelecek. İki ekip bu derbi mücadelesiyle toplamda 359. kez rakip olacak. Geride kalan 358 müsabakada sarı-lacivertliler 134 galibiyet alırken, siyah-beyazlılar ise 127 kez kazandı. Ezeli rekabette 97 karşılaşma beraberlikle sonuçlandı. Fenerbahçe’nin 497 golüne, Beşiktaş 456 golle yanıt verdi. Şampiyonluk yarışında kritik derbi Ligde üst üste aldığı 7 galibiyetin ardından geçtiğimiz hafta Sivas’ta 2 puan bırakan Fenerbahçe, şampiyonluk yarışında yara alırken, lider Galatasaray ile puan farkı 4’e yükseldi. Sarı-lacivertliler, 33 hafta sonunda 27 galibiyet, 5 beraberlik ve 1 mağlubiyetle topladığı 86 puanla ikinci sırada bulunuyor. Siyah-beyazlılar ise 15 galibiyet, 6 beraberlik ve 12 mağlubiyetle 51 puan topladı ve 4. sırada yer alıyor. Fenerbahçe derbiden zaferle ayrılıp zirve yarışını sürdürmek, Beşiktaş ise ligi ilk 4’te bitirme hedefine devam etmek istiyor. Ligde 136. randevu Fenerbahçe ile Beşiktaş, Süper Lig tarihinde de 135 defa mücadele etti. Kanarya, bu süreçte 48 kez sahadan galibiyetle ayrılırken, Kartal da 42 defa 3 puanın sahibi oldu. 45 müsabaka ise beraberlikle sonuçlandı. Sezonun ilk yarısında Dolmabahçe’de oynanan mücadeleyi sarı-lacivertliler; Dzeko, Tadic ve Szymanski’nin golleriyle 3-1 kazandı. En farklı skorlar Beşiktaş ile Fenerbahçe, birbirlerine karşı en farklı skorları 7’şer golle aldı. 23 Mart 1941’deki özel karşılaşmada siyah-beyazlılar, mücadeleyi 7-1 kazandı. Fenerbahçe ise en farklı galibiyetini 6 Aralık 1958’de yine bir özel maçta 7-0’lık skorla elde etti. Süper Lig’deki en farklı skorlar ise 6 Ocak 1990’da 5-1’lik sonuçla Beşiktaş lehine gerçekleşirken; Fenerbahçe de 7 Mart 1976 ve 7 Ekim 2012’de 3-0’lık sonuçlarla galip geldi. Ezeli rekabette en gollü müsabaka 11 Ağustos 1974’te TSYD Kupası’nda yaşandı. Beşiktaş’ın 5-4 kazandığı mücadele en gollü maç olarak kayıtlara geçti. 19 Mayıs 1955’te oynanan Atatürk Kupası karşılaşması da 4-4 beraberlikle sonuçlandı. 22 maçlık yenilmezlik serisi Son olarak ligin 11. haftasında Trabzonspor’a 3-2 kaybeden Fenerbahçe, sonrasında oynadığı 22 maçı kaybetmedi. Sarı-lacivertliler bu süreçte Fatih Karagümrük’ü 2 kez, Sivasspor, Beşiktaş, Kayserispor, İstanbulspor, Konyaspor, Gaziantep FK, Başakşehir, Ankaragücü, Antalyaspor, Rizespor, Kasımpaşa, Hatayspor, Pendikspor, Trabzonspor ve Adana Demirspor’u da 1’er kez yendi. Ligin ilk yarısında oynanan Adana Demirspor, Galatasaray ve ligin ikinci yarısındaki Samsunspor, Alanyaspor ve Sivasspor karşılaşmalarından da sahadan beraberlikle ayrıldı. 7 futbolcu kart sınırında Fenerbahçe’de, Beşiktaş karşılaşması öncesi 7 futbolcu sarı kart ceza sınırında bulunuyor. Michy Batshuayi, Dusan Tadic, Cengiz Ünder, Rodrigo Becao, Mert Müldür, Edin Dzeko ve Ferdi Kadıoğlu sarı kart ceza sınırında bulunan isimler. Bu futbolcular yarınki müsabakada sarı kart görmeleri halinde bir sonraki hafta oynanacak Konyaspor mücadelesinde cezalı duruma düşecek. Fenerbahçe, 8 maçta geriden geldi Fenerbahçe, bu sezon ilk golü yediği 9 karşılaşmanın 8’inde puan almayı başardı. Sarı-lacivertliler, bu 8 mücadelenin 7’sinde sahadan galibiyetle ayrılırken, 1 maçta ise berabere kaldı. Kanarya’nın bu geri dönüşlerinin 6’sıı Kadıköy’de oynanırken, 2’si deplasmanda yaşandı. Öte yandan Fenerbahçe, evinde oynadığı son 7 maçta kalesini gole kapatamadı. Sahasında gol yemediği son lig maçı 18. haftada oynanan ve golsüz tamamlanan Galatasaray müsabakası oldu. Beşiktaş, kazandığı maçlarda gol yemiyor Bu sezon inişli-çıkışlı performans sergileyen Beşiktaş, son 10 lig maçında 4 galibiyet aldı. Ligde 33 hafta sonunda 15 galibiyeti bulunan siyah-beyazlılar, bu müsabakaların 12’sinde kalesini gole kapattı. Kara Kartal’ın son 6 galibiyetinde de bu durum yaşandı. Dış sahada 16 karşılaşmaya çıkan Beşiktaş, 6 galibiyet, 7 mağlubiyet aldı. Derbide gözler kalecilerin üzerinde olacak Fenerbahçe - Beşiktaş derbisinde gözler iki takımın kalecilerinde olacak. Ev sahibi ekipte Hırvat kaleci Dominik Livakovic’in, konuk ekipte ise milli kaleci Mert Günok’un forma giymesi bekleniyor. Livakovic, bu sezon sarı-lacivertlilerin kalesini 29 maçta korurken, 26 gol yedi ve 11 maçta kalesini gole kapattı. 29 yaşındaki kaleci, ayrıca 6 kez de Avrupa Konferans Ligi’nde mücadele etti. Mert Günok ise bu sezon 27 maçta siyah-beyazlı formayı sırtına geçirirken, kalesinde 30 gole engel olamadı. 35 yaşındaki kaleci 1 maçta da kırmızı kart gördü. Deneyimli iki kalecinin derbide sergileyeceği performans, takımları adına büyük önem taşıyacak. Sarı-lacivertliler ligin en golcü takımı Bu sezon hücumdaki etkili performansını istatistiklere de yansıtan sarı-lacivertliler, rakip filelere 87 gol gönderdi. Oynadığı 33 maçın 31’inde gol atmayı başaran Fenerbahçe, 2.64 gol ortalaması yakaladı. Kanarya ayrıca, üç karşılaşmayı 5’er, 6 maçını da 4’er golle kazanmayı başardı. Fenerbahçe, Konyaspor ile oynadığı müsabakadan da 7-1’lik skorla galip ayrıldı. Edin Dzeko, kaydettiği 20 golle takımını sırtlarken aynı zamanda Süper Lig’in gol krallığı listesinde Mauro Icardi ile birlikte zirvede yer alıyor. Volkan Bayarslan düdük çalacak Kadıköy’de oynanacak derbide hakem Volkan Bayarslan düdük çalacak. Bayarslan’ın yardımcılıklarını Serkan Ok ile Serkan Olguncan yapacak. Maçın dördüncü hakemi ise Burak Pakkan olacak.