EĞİTİM - 09 Temmuz 2025 Çarşamba 11:10

EÜ ile ADAU Çift Diploma Programı mezuniyet töreni

A
A
A
EÜ ile ADAU Çift Diploma Programı mezuniyet töreni

Ege Üniversitesi (EÜ) ile Azerbaycan Devlet Tarım Üniversitesi (ADAU) arasında yürütülen Türkiye’nin tarım alanında ilk ve tek olan çift diploma programı da ikinci dönem mezunlarını verdi. Programdan mezun olan öğrenciler, EÜ Ziraat Fakültesi mezunları ile ortak törende mezuniyet sevincini yaşadı.


Ege Üniversitesi Tören Şölen Alanında gerçekleştirilen törene EÜ Rektör Yardımcıları Prof. Dr. İlkin Şengün, Prof. Dr. Devrim Bozkurt, Prof. Dr. Mehmet Ersan, Ziraat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. İsmail Can Paylan, Azerbaycan Devlet Tarım Üniversitesi Rektörü Doç. Dr. Zafer Gurbanov, Azerbaycan Tarım Bakanlığı Aparat Rehberi Azad Ceferli, Azerbaycan Eğitim Bakanı Müşaviri Nijat Memmedli, iki üniversiteden senato üyeleri, akademisyenler, öğrenciler ve aileleri katıldı. Tören Saygı duruşu ve her iki ülkenin Milli Marşlarının okunmasının ardından açılış konuşmaları ile başladı.



"10 bölümü ile akredite olan ilk ve tek ziraat fakültesi"


EÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. İlkin Şengün, "Öncelikle Rektörümüz Prof. Dr. Necdet Budak’ın siz değerli ailelerine ve öğrencilerimize selamlarını iletmek istiyorum. Ege Bölgesinin incisi güzel İzmir’imizden sizleri ‘tek millet, iki devlet’ şiarıyla saygıyla selamlıyorum. Ege Üniversitesi, 1955 yılından bu yana Türkiye’nin dördüncü, bölgenin ilk ve en köklü üniversitesi olarak, bölgedeki üniversitelerin kuruluşlarında öncü ve garantör olmuş, tam akredite, öğrenci odaklı, milli yenilik ödülüne sahip sağlık temalı araştırma üniversitedir. Üniversitemizin ilk kurulan fakültelerinden biri olan Ziraat Fakültemiz, Türkiye’de 10 bölümü ile akredite olan ilk ve tek fakülte olma özelliği taşımaktadır. Ayrıca Dünyaca saygın İngiltere merkezli sıralama kuruluşu Quacquarelli Symonds (QS) tarafından hazırlanan, ‘2024 Dünya Üniversiteleri Sıralaması’na göre Ziraat Fakültemiz ilk 201-250 bandında yer alarak Türkiye’de 1. sırada yer almaktadır. 2018 yılında Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan ve kardeş ülke Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev’in liderliğinde gelişen iş birlikleri neticesinde Rektörümüz Prof. Dr. Necdet Budak’ın koordinasyonunda YÖK Başkanımız Prof. Dr. Erol Özvar’ın destekleriyle 2019 yılında Azerbaycan Devlet Tarım Üniversitesi ile Türk yükseköğretiminde bir ilk olan çift diploma programını hayata geçirdik. Program kapsamında akademisyenlerimiz belirli periyotlarda fiziki olarak Azerbaycan’a giderek öğrencilere ziraat eğitimine yönelik eğitimlerin yanı sıra temel bilimler dersleri alanında da eğitim verdiler. Program kapsamındaki 40 öğrencimizi 2024 Ağustos ayından itibaren üniversitemizde ağırlayarak eğitimlerini tamamlamalarını sağladık. Bugün de öğrencilerimizi mezun ediyoruz" dedi.



"Türkiye ve Azerbaycan’ın tarımsal potansiyeline katkı sunacaklar"


Ailelere ve mezunlara seslenen Prof. Dr. İlkin Şengün, "Biliyorum ki bugün sizlerin duyguları hepimizden çok farklı ve yoğun. Dünyaya geldikleri andan itibaren üzerine titrediğiniz, büyük emeklerle yetiştirdiğiniz evlatlarınızı yaşam mücadelesine uğurlamanın zamanı geldi. Bugüne kadar çocuklarınız için her türlü fedakârlığı karşılıksız bir şekilde yaptınız. Bugün o fedakârlığın karşılığı olarak evlatlarınızın hak ettikleri diplomalarıyla, belirlemiş oldukları hedeflerine doğru başarıyla yükseldiklerini görecek ve onlarla gurur duyacaksınız. Öğrencilerimizi, aileleri olarak hep desteklediniz ve bu zorlu başarılı eğitim yolunda hep onların yanında oldunuz. Bundan dolayı sizlere de herkesin huzurunda Ege Üniversitesi ve tüm öğrencilerimiz adına teşekkür ediyorum. Sizler geçmişte olduğu gibi gelecekte de en önemli alanlardan biri olacak olan tarım ve gıda alanında evrensel bilgilerle donatıldınız. Elde ettiğiniz bilgiler sadece ulusal alanda değil uluslararası alanda da tarım üretiminin sürdürülebilirliğinin sağlanmasında sizlere yol gösterici birer kılavuz niteliği taşımaktadır. Türkiye ve Azerbaycan’ın sahip olduğu yüksek tarımsal potansiyelin teknolojik gelişmelerin ışığında en etkili biçimde kullanılabilmesi sizler sayesinde gerçekleşecektir. Bilginin yenilenme hızının yüksek olduğu bu dönemde genç mühendisler olarak bu yenilenmeye ayak uydurabilin ki mesleğinizde ve beraberinde ülkenize faydalı olun. Kendinizi geliştirmeye, öğrenmeye devam edin. Başarılarınızla bizleri gururlandıracağınıza inancım tamdır. Egeli ruhunu taşıyarak hayatta yol alın. Sizler her zaman Ege Üniversitesi ailesinin birer parçasısınız ve öyle de kalacaksınız. Sevgili gençler tüm hayallerinizin gerçekleşmesini diliyorum" diye konuştu.



‘Bir millet iki devlet’ anlayışımız, bilim alanında devam ediyor


Azerbaycan Devlet Tarım Üniversitesi Rektörü Doç. Dr. Zafer Gurbanov, "Hepinize Azerbaycan’dan kucak dolu sevgiler getirdim. Ege Üniversitesi ile gerçekleştirdiğimiz ikili diploma programı bu yıl ikinci mezunlarını veriyor. Bugün öğrencilerimiz bu programı başarıyla bitirdi, hepsini yürekten tebrik ediyorum. ‘Bir millet iki devlet’ anlayışımız, bilim alanında da devam etmektedir. Bugün burada mezun olan 64 öğrencimizin, inanıyorum ki Karabağ’da yeni hayatın inşasında büyük emeği olacaktır. Bugün, hepimiz gururluyuz, hepimiz sevinçliyiz. Emeği geçen hocalarımıza minnettarlığımı bildirmek isterim. Bizim evlatlarımızı kendi evlatlarından ayırmadılar. Ayrıca evlatlarımızı yetiştiren ailelere de teşekkür ediyorum. Yaşasın Türkiye-Azerbaycan kardeşliği!" dedi.



"İnsanlık için hayati bir sorumluluğa sahipsiniz"


Mezun öğrencilere ve ailelerine hitap eden Ziraat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. İsmail Can Paylan, "Son yıllarda yaşadığımız küresel krizler, özellikle pandemi, bizlere bir kez daha sağlık kadar tarımın ve gıdanın da hayati önemini açıkça göstermiştir. Bu nedenle, bugün mezun olan her bir öğrencimiz, yalnızca bir diplomaya değil; aynı zamanda insanlık için hayati bir sorumluluğa da sahip oluyor. Değerli aileler, sizlerin yıllar süren emeği ve desteği olmadan bugün bu başarılar mümkün olmazdı. Teşekkür ve takdirlerimizi sunuyoruz. Sevgili mezunlar, artık bilgiyle dolmuş bireyler olarak sadece tarımsal üretime değil; aynı zamanda bilimsel gelişmelere, sürdürülebilirliğe ve uluslararası iş birliklerine katkı sunma sorumluluğunuz var. Sizleri bu yolda azimle yürürken görmek en büyük gururumuz olacaktır. Ayrıca, Azerbaycan Devlet Tarım Üniversitesi ile birlikte yürüttüğümüz çift diploma programının, Türk Dünyası’nın akademik iş birliği açısından önemli bir örnek teşkil ettiğini vurgulamak isterim. Bu program, sadece üniversiteler arası değil; halklar arası bilimsel ve kültürel köprülerin kurulmasına da katkı sağlamaktadır. Bu gurur dolu gününüzde hepinizi içtenlikle tebrik ediyor, mezunlarımıza başarılarla dolu bir gelecek diliyorum" dedi.



"Ege Üniversitesinde aldığımız eğitimin uluslararası düzeyde"


Azerbaycan Devlet Tarım Üniversitesi Fakülte Birincisi Nigar Bayramova, "Bu program sayesinde, ülkemi yurt dışında temsil etme şansı buldum. Her ortamda Azerbaycan’ı en iyi şekilde temsil etmeye, hem akademik hem de kişisel duruşumla bu fırsata layık olmaya çalıştım. Tarım Ekonomisi Bölümünü kendi isteğimle, severek seçtim ve okudum. Gelecek kariyerimde de bu alanda devam etmeyi, kendi ülkemin tarım sektörüne faydalı olabilecek şekilde katkılar sunmayı hedefliyorum. Ege Üniversitesinde aldığımız eğitimin uluslararası düzeyde güçlü bir altyapıya ve çok deneyimli akademik kadroya sahip olduğunu bizzat deneyimledim ve gördüm. Bu süreçte edindiğim birikimlerle fakülte birinciliğine ulaşmak, hem benim için hem de ülkemi temsilen buraya gelen tüm öğrenciler için bir örnek teşkil etmektedir. Bugün burada mezun olan tüm arkadaşlarımı gönülden tebrik ediyor, hepimizin yolu açık olsun diyorum" dedi.



"Yeni bir başlangıca adım atıyoruz"


Ziraat Fakültesi mezun öğrenciler adına konuşan Korayalp Erkan, "Bugün burada, sizlerin karşısında bu konuşmayı yapıyor olmak benim için büyük bir onur ve gurur kaynağı. 4 yıl boyunca eğitimimde üzerimde sonsuz emeği olan kıymetli aileme, her zaman yanımda oldukları, beni destekledikleri ve inandıkları için minnettarım. Bana yalnızca bilgi değil, aynı zamanda ilham da veren, yolumu aydınlatan değerli hocalarıma teşekkür ederim. Elbette, bu yolda birlikte yürüdüğüm arkadaşlarıma da teşekkür ederim. Bugün mezun oluyoruz, ama aslında sadece yeni bir başlangıca adım atıyoruz. Tarımın, gıda güvenliğinin ve çevrenin her geçen gün daha da önemli hale geldiği bir dünyada, biz ziraat mühendislerine büyük sorumluluklar düşüyor. Edindiğimiz bilgi ve değerlerle, sadece kendi hayatımızı değil; içinde yaşadığımız toplumu ve doğayı da iyileştirecek güce sahibiz. Bugün buradan; umudu, bilgiyi ve emeği yüreğinde taşıyan genç ziraatçılar olarak mezun oluyoruz. Yolumuz açık, toprağımız bereketli olsun" dedi.


Azerbaycan Tarım Bakanlığı Aparat Rehberi Azad Ceferli, Azerbaycan Eğitim Bakanı Müşaviri Nijat Memmedli de yaptıkları konuşmalarla her iki üniversite öğrencilerinin mezuniyet coşkularına ortak oldular.


Konuşmaların ardından dereceye giren öğrencilerin isimleri mezuniyet kütüğüne çakıldı. Tören, geleneksel kep atma etkinliği ile son buldu.



EÜ ile ADAU Çift Diploma Programı mezuniyet töreni

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İzmir İzmir, sokaklarında domuz sürüleri ile doğal yaşam parkına döndü İzmir’in Balçova, Narlıdere ve Bornova ilçelerinde sürü halinde yerleşim yerlerine inen yaban domuzları, dev cüsseleriyle cadde ve sokaklarda cirit atarak korku salıyor. Geceleri sokağa çıkmaya korkan vatandaşlar yetkilileri kalıcı önlem almaya çağırırken, bazı kişilerin ise alıştıkları domuzlardan kaçmak yerine onları cep telefonlarıyla görüntülemesi dikkat çekti. İzmir’de yaban hayatı ile kent yaşamı arasındaki sınırlar iyice belirsizleşmeye başladı. Özellikle Balçova, Narlıdere ve Bornova ilçelerinde gece saatlerinde ortaya çıkan domuz sürüleri, yerleşim yerlerinde özgürce dolaşırken görüntülendi. Kent sakinleri, gündüzleri sahipsiz köpeklerden, geceleri ise sayıları her geçen gün artan dev domuz sürülerinden dert yanıyor. Dün gece geç saatlerde Balçova sokaklarına inen yaban domuzları, devasa cüsseleriyle dikkat çekti. Çöp konteynerlerinin etrafında yiyecek arayan ve caddelerde sürü halinde ilerleyen domuzlar, trafikteki sürücülere ve yoldaki vatandaşlara aldırış etmeden dolaşmaya devam etti. Bazı İzmirlilerin artık bu duruma alıştığı ve kaçmak yerine cep telefonlarına sarılarak o anları kaydettiği görüldü. Kentin korkulu rüyası haline geldi Öte yandan, her gece sokaklarda karşılaştıkları bu tablodan büyük rahatsızlık duyan vatandaşlar ise yetkililere çağrıda bulundu. Geceleri yaya olarak dışarı çıkmaya korktuklarını belirten mahalle sakinleri, yetkililerin bu konuda artık kalıcı ve somut bir tedbir alması gerektiğini belirtti. Bazı vatandaşlar da şehir merkezinin domuzların doğal alanı haline gelmesinde, sokak hayvanları için özellikle kaldırımlara kedi-köpek maması koyulmasının da etkili olduğunu iddia etti. Sürü halinde geziyorlar Yaşan durumda bir dengesizlik olduğunu aktaran Balçova ilçesi sakini Osman İlhan, "Çünkü bu hayvanların buraya inmemesi gerekiyor. İnsanlar yemek veriyor, ekmek kırıntıları koyuyor; onlar da buna alışıp devamlı geliyorlar, bazen 10, 15, hatta 20 tane oluyorlar. Balçova Belediyesi bu konuda tabelalar asmış; bu hayvanlara ekmek ve kırıntı atılmaması, doğal yaşamlarına bırakılması gerektiğini söylüyor ama dinleyen var mı bilmiyorum, genelde dinlemiyorlar. İnsanlar ekmek ve yemek artıkları bırakıyor, bu yüzden domuzlar her akşam saat 10.30-11.00 gibi ormandan buraya iniyor. Sokağa çıktığımızda görüyoruz ve bu da bir korku oluşturuyor. Mesela ben gece saat 2’de evimin önünden geçerken korktum; gürültülü seslerle, yavrularıyla birlikte 15-20 kişilik sürüler halinde geçiyorlar. Sürü halinde ses çıkararak ilerliyorlar ve köpek olsa bir şekilde müdahale edersiniz ama onların huyunu suyunu bilmediğimiz için bir şey yapamıyoruz" dedi. "Domuz ailesi çıkabilir" Domuzlardan aslında şikayetçi değiliz diyen esnaf Devrim Çıntay, "Muhtemelen domuzlar bizden şikayetçidir çünkü buraya gelip onların yerini işgal etmiş durumdayız. Bu konuda hem domuzların hem de insanların yanlış davranışları var; özellikle insanların yem ve mama bırakması önemli bir etken çünkü domuzlar kedi mamasının kokusuna geliyorlar diye düşünüyorum. İlk başta insan korkar gibi oluyor ama sonra bakıyorsun ki onlar senden korkuyor ve zaten kaçıyorlar, bu yüzden aslında çok büyük bir tehlike arz ettiklerini düşünmüyorum; tabii küçük çocuklar konusu ayrı. Balçova Belediyesinin bu konuyla ilgili çok bir şey yaptığını sanmıyorum, çünkü hayvanlara burada farklı bakıldığı için toplama gibi uygulamalar da yapılamaz; muhtemelen belediye bir çalışma yapmıyor, yapsa görürdük diye düşünüyorum. Geçenlerde trafik kazası oldu, domuzlar büyük olduğu için arabalarda oluşan hasar da büyük oluyor ama herhalde domuzlarla birlikte yaşamayı öğrenmemiz gerekiyor. Bu nedenle ‘Dikkat hayvan çıkabilir’ tabelaları yerine ‘Dikkat domuz çıkabilir’ ya da ‘Domuz ailesi çıkabilir’ şeklinde tabelaların olması bana daha mantıklı geliyor" ifadelerini kullandı. Balçova ilçesinde emlakçılık yapan Vedat Küçükgökçe ise, "Burada çok aşırı sayıda domuz görüyoruz ve oldukça da büyükler. Bu durum ciddi anlamda tehlike arz ediyor çünkü bunlar vahşi hayvanlar. Bir gün mutlaka bir olay yaşanacak; yaşandıktan sonra önlem almak ise çok daha kötü sonuçlara yol açabilir, bu yüzden önlemlerin şimdiden alınması gerekiyor. Teller açık olduğu için domuzlar rahat rahat girip çıkıyorlar. Ayrıca burada onlara yemek veriliyor, ekmek atanlar var. Hem çevre kirliliği oluşmuş durumda hem de vahşi hayvanların insanların arasında olmaması gerektiğini düşünüyorum; bu açık bir tehlike oluşturuyor" diye ekledi.