GÜNDEM - 12 Haziran 2025 Perşembe 12:47

İzmir Büyükşehir’de grev sonrası neşter: Bin 30 çalışan işten çıkartılıyor

A
A
A
İzmir Büyükşehir’de grev sonrası neşter: Bin 30 çalışan işten çıkartılıyor

İzmir Büyükşehir Belediyesi’nde geçtiğimiz hafta biten grev sonrası süreçle ilgili açıklamalarda bulunan Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay, bin 30 civarında çalışanın işten çıkarılacağını açıkladı. Sendikanın talep edilen yüksek ücretler konusunda geri adım atmaması sebebiyle zorunlu olarak işten çıkarma kararı alındığını belirten Başkan Tugay, sendika yöneticileri ve akrabalarının da işten çıkartılacağını ifade etti.


İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay, ’Kent Gündemindeki Konulara İlişkin Basın Toplantısı’ başlığındaki toplantıda, İzmir Büyükşehir Belediyesi Egemenlik Binası’nda basın mensuplarıyla buluştu. Burada özellikle grev sonrası süreçle ilgili değerlendirmelerde bulunan Başkan Tugay, DİSK Genel İş sendikası ile yaşanan anlaşmazlık sürecini değerlendirerek, belediyede çalışan işçi sayısına yönelik bilgi verdi. Tugay, bin 30 kişinin işten çıkartılması için yasal prosedürün tamamlandığını da açıklayarak, işten çıkarmaların sorumlusunun 2024 yerel seçimlerine 5 gün kala yapılan TİS’e imza atanlar olduğunu vurguladı. Başkan Tugay, sendikanın bu yüksek rakamlardan vazgeçmesi durumunda işten çıkarmaya gerek kalmayacağını dile getirdi.



"Belediye 34 bin 218 çalışana sahip"


An itibarı ile belediyede 34 bin 218 çalışan olduğunu söyleyen Başkan Tugay, "2019 yılında Sayın Kocaoğlu görevi bıraktığında 26 bin 500 civarında çalışan vardı. 2024’te ben devraldığımda 37 bin 700 çalışan vardı. O günden bugüne bazı personel hareketlilikleri yaşandı. Ben, sendika yöneticileri ve basında bazı açıklamalar yapan kişilerce ‘personel aldın’ diye suçlandım. Bazı pozisyonlar var, oralarda personel eksiği ile hizmet edebilmeniz mümkün değil. Benim kent yönetimi vizyonu çerçevesinde kabul edemediğim park-bahçeler, yol tamiri gibi konularda personel eksikliğini kabul edebilmemiz mümkün değil. Otobüs şoförü azalınca yeni personel almak zorundasınız. Hizmet eksiği olmaması adına elbette alım yaptık. 37 bin 700 personelle aldığım belediye 34 bin 218 çalışana sahip" dedi.



"Eksideyiz"


Belediyenin ekside olduğuna vurgu yapan Tugay, "Bu bir eleştiri konusu olabilir ancak Temmuz ayında hazineden ve iller bankasından gelen gelirimiz 3 milyar 800 milyonluk bir kalemdi. Temmuz ayında ödeyeceğimiz maaşlar 3,5 milyar TL. 850 milyonu da memurlara ve kadrolu işçilere verilecek. Bütçe en çıplak hali ile bu. Bunun yanında hangi geliri kısıp bütçeyi rahatlatabiliriz bilmiyorum ancak böylesine bir oran sürdürülemez bir şey. Eksideyiz yani. Bunun sürdürülemez olduğunu benim kadar herkes idrak edebilir. Burada bir önlem almak zorundayız. Sendika ile anlaşmazlığımızın temel noktasını anlatmaya çalıştım" dedi.



Bin 30 çalışan işten çıkartılıyor


Başkan Tugay, çaresiz kaldıkları için bin 30 çalışanı işten çıkartacaklarını söyleyerek, "Bizden önce imzalanmış olan artışın günün şartlarına uygun olmadığını ve güncellenmesi gerektiğini söyleyerek dava açtık. Ancak bu tür konularda mahkemeler müdahil olmuyor. Bu nedenle beklediğimiz sonucu alacağımıza umuyorum. Bu durumu düzeltmezseniz üyeniz olan bazı çalışanlarla yolumuzu ayırmak zorunda kalacağız dedik sendika temsilcilerine. Şu ana kadar olumlu dönüş yapan olmadı. İlgili iş yasasından aldığımız mevzuat hakkı ile yasal hakkımız kullandık. 1 ay öncesinden bildirimde bulunduk, şirket yönetim kurulları kararlar aldı. Bugün bin 30 civarında çalışanla yollarımız ayırmak için resmi prosedürü hayata geçirmeye başlıyoruz. Eğer Belediye İş Sendikası, belediye ve halkı düşünmeden kendi ekmeklerini kazandığı bu kurumu düşünmeden ısrarla anlayışsız noktada olursa bundan sonra işten çıkarılacak arkadaşlarımızın sorumlusu sendikadır. Biz değiliz. Sendika belli çalışanların yüksek maaş almasına devam ettirmek için bir grup çalışanı feda ettiriyor. Arkadaşlar işlerine devam etsin istiyorlarsa anormal ücret artışını durdurmaları ve sorumlu tutum içine girmeleri gerekiyor. Bunu yapmazlarsa onların yüzünden bazı çalışanlarımız işlerini kaybetmek zorunda kalacaklar. Çaresiz kaldığımız için bazı çalışanlarımızın işine son vermek zorunda kalacağız" açıklamasında bulundu.



"Sendika artışı durdursa işten çıkarma olmaz"


Başkan Tugay, açıklamasında, "Öncelikle sendikadan mart ayı artışını iptalini talep ettik. Sonra Eylül’de yapılacak artış var, onun durdurulmasını talep ediyoruz. Eğer sendika artışı durdurursa, ’en düşük 120 bine çıkacak rakamları yüksek buluyoruz’ derlerse işten çıkarmaları düşünmeyeceğiz" sözlerine de yer verdi.



Sendika yöneticilerinin yakınlarının tamamı ve akrabalar işten çıkarılacak


Sendika yöneticileri ve akrabalarının da işten çıkartılacağını vurgulayan Başkan Tugay, "İzmir Büyükşehir Belediyesi’nde çalışan özellikle geçen dönemde işe alınmış olan sendika yöneticilerinin yakınlarını tamamını işten çıkaracağız. Hiçbiri belediyede çalışmayacak. halkımız bunu benden istiyor. Asgari ücretin bu kadar kötü olduğu ortamda, İzmir sokaklarına döküldüğünüz gibi üzerinize düşeni yapmalısınız. Sadece içinde bulunduğumuz durumun fırsatlarından faydalanarak yakınlarınızı belediyeye sokmaya çalışmamalısınız. 5 yılda işe alınan sendika yöneticilerinin yakınlarının tamamını işten çıkartacağız. Bu benim görevim. Üzerimize düşeni yapacağız" dedi.



Tugay’dan Soyer’e: "O sorumsuz imzanın eseri"


Tugay sendikanın sorumluluğu almak zorunda olduğunu belirterek, "Belediye-İş Sendikası yöneticisi ‘önce bankamatikleri işten çıkartsın’ demiş. Benim bildiğim belediyede bankamatik yok, benim bilmediğim bir ismi biliyorsa söylesin hemen çıkartayım. Böyle bir iftirayı kabul etmiyorum. Böyle sorumluluktan kurtulamazlar. Türkiye’de kimsenin almadığı bu maşaları diğer işçileri mağdur edemezler. Bu seçimden önceki sorumsuzluktur. Eğer birileri işini kaybediyorsa bilinsin ki bir o sorumsuz imzanın ve diğer tarafın eseridir. Biz İzmir’e yakışır bir belediye hizmeti sürdürmek zorundayız ve başka çaremiz kalmadığı için bu kararı alıyoruz. Halkımızın haklı isyanı ve itirazları oldu. İhtiyaç olmadığı halde belediyenin personel alındığı söylendi. Bana belki on binlerce vatandaşımız bunu söyledi" dedi.



İzmir Büyükşehir’de grev sonrası neşter: Bin 30 çalışan işten çıkartılıyor

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İzmir Başkan Pehlivan: "Menemen, Şehit Kubilay ve silah arkadaşlarını bağrına bastı" Şehit Asteğmen Kubilay ile şehit bekçiler Şevki ve Hasan, şehadetlerinin 95. yıl dönümünde Menemen’de törenle anıldı. Menemen Belediye Başkanı Aydın Pehlivan, "Asteğmen Kubilay’ın, kent dışından gelen karanlık odaklar tarafından şehit edilişinin hiçbir izahı yoktur. Ancak Menemen, o günden bu yana Şehit Kubilay’ı ve silah arkadaşlarını bağrına basmış, aziz hatıralarını her zaman saygı, minnet ve sevgiyle yaşatmıştır. Her 23 Aralık’ta aynı inanç ve kararlılıkla burada olmaya devam edeceğiz" dedi. Türkiye Cumhuriyeti’ne karşı, Menemen dışından gelen bir grubun ilçede başlattığı ayaklanma girişiminde şehit düşen Asteğmen Mustafa Fehmi Kubilay, Bekçi Hasan ve Bekçi Şevki, Yıldıztepe’de bulunan Kubilay Anıtı’nda anıldı. Düzenlenen törende Şehit Kubilay ve silah arkadaşları anılırken, Kubilay Anıtı’na çelenk sunuldu ve şehitlikte yatan vatan evlatlarının kabirlerine karanfil bırakılarak dualar okundu. "Şehit Kubilay’ı rahmet ve minnetle anıyoruz" Törene katılan ve 95 yıl önce bayraklaşan şehadetiyle İnkılap Şehidi olarak hafızalara kazınan Asteğmen Mustafa Fehmi Kubilay’ın aziz hatırasını her daim yaşattıklarını ifade eden Menemen Belediye Başkanı Aydın Pehlivan, "Her 23 Aralık’ta burada, bu şehitlikte aynı inanç ve aynı kararlılıkla olmaya devam edeceğiz" dedi. "Dinmeyecek acı" Başkan Pehlivan, "İnkılap şehitlerimiz Asteğmen Mustafa Fehmi Kubilay, Bekçi Hasan ve Bekçi Şevki; bu ülke için hiçbir zaman dinmeyecek bir acıdır. İlçemiz Menemen içinse tam anlamıyla derin bir yaradır. Asteğmen Kubilay’ın, kent dışından gelen karanlık odaklar tarafından şehit edilişinin hiçbir izahı yoktur. Ancak Menemen, o günden bu yana, Şehit Kubilay’ı ve silah arkadaşlarını bağrına basmış, aziz hatıralarını saygı, minnet ve sevgiyle yaşatmayı görev bilmiştir. Bu topraklarda doğan her Menemenli bilir ki; Şehit Asteğmen Mustafa Fehmi Kubilay sadece bir asker değildir. O, bir fikrin, bir inancın, bir Cumhuriyet idealinin temsilcisidir. Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün en büyük eserim dediği Cumhuriyetimiz, uğruna şehit ve gazi olanların bizlere mukaddes bir emanetidir. Bu nedenle Şehit Kubilay’ı anmak, bu toprakların bağımsızlık ve özgürlük ruhuna olan bağlılığımızı tazelemektir. Onları hatırlamak, bu toprakların bağımsızlık ve özgürlük ruhuna olan sarsılmaz bağlılığımızı yeniden ifade etmektir. Şehit Asteğmen Kubilay’ın aziz hatırası bize, karanlığa karşı uyanık olmayı, ayrışmaya karşı birlik olmayı, umutsuzluğa karşı inancı korumayı öğretir. 23 Aralık tarihi, Menemen İnkılap Şehitleri’nin yası, saygıyla anıldığı günün adıdır. Bu ve bunun gibi anmalar, siyasete malzeme yapılamayacak kadar kıymetli ve ağır konulardır. Tıpkı dinimiz, kutsal kitabımız, bayrağımız, vatanımız ve elbette Atamız gibi, siyaset üstüdür. Bu nedenlerle bizler, tıpkı 10 Kasım’da Atatürk’ü andığımız gibi, her 23 Aralık’ta da Şehit Kubilay’ın yasını tutuyor, saygı ve minnetle anıyoruz. Ülkesi ve milleti için karanlığa karşı bedenini siper eden tüm şehitlerimizi bir kez daha saygı, minnet ve hürmetle anıyorum. Böylesine karakterli, cesur ve vatanına adanmış evlatlar yetiştiren kıymetli ailelerine de şükranlarımı sunuyorum" dedi.