SPOR - 08 Ekim 2024 Salı 18:54

İzmir Spor Zirvesi’nde ‘Efsanelerle Futbol’ oturumu gerçekleştirildi

A
A
A
İzmir Spor Zirvesi’nde ‘Efsanelerle Futbol’ oturumu gerçekleştirildi

İzmir Büyükşehir Belediyesi ve İzmir Ticaret Odası iş birliğiyle düzenlenen ’İzmir Spor Zirvesi’nde ‘Efsanelerle Futbol’ oturumu gerçekleştirildi.

İzmir Spor Zirvesi, bugün saat 11.00 itibarıyla Ahmed Adnan Saygun Sanat Merkezi’nde (AASSM) başladı. ‘İzmir Spor Zirvesi’nin açılışında İzmir Ticaret Odası (İZTO) Başkanı Mahmut Özgener, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay, AK Parti İzmir Milletvekili Dr. Mehmet Muharrem Kasapoğlu ve İzmir Valisi Dr. Süleyman Elban açılış konuşması gerçekleştirdi. Daha sonra ise çeşitli branşlarda birçok oturum gerçekleşti. Etkinlikte son olarak da Fatih Terim, Mustafa Denizli ve Şenol Güneş’in konuşmacı olarak katıldığı ’Efsanelerle Futbol’ oturumu yapıldı.

Fatih Terim: “Paranız olup aklınız yoksa bir işe yaramaz”

Kulüplerdeki maddi duruma değinen Fatih Terim, “Paranız olup aklınız yoksa para bir işe yaramaz. Aklınız olup paranız yoksa o da işe yaramaz. İkisini de doğru kullanmanız lazım. İkisi bir arada çok güzel bir şey. Türkiye’deki ve Avrupa’daki rakiplerimizle aramızdaki makas çok açık. Yıllardır da gerek milli takım gerek kulüp takımlarında bunu aşmak için çok çaba sarf ettik. Kolay da olmadı. Oynanan oyunun, düşüncelerin, başarının hiçbir farkı olmaz. Bu saha aynı saha, bu çim aynı çim, her şey dışarıda da içerde de aynı şey. Avrupa daha fazla dikkat gereken bir mecra. Burada kendi içimizde yaptığımız yenilikleri benimserken onlarda da kimse durmuyor. Akıl ile ekonomiyi birleştirmek lazım. Bir transfer politikasını Avrupa için yapıyorsanız burada baskı altında kalmadan takımınıza uygun davranmanız gerekir. Zaman zaman Avrupa’da hepimize sürpriz sonuçlar olmuştur ve olacaktır. Avrupa’da, Türkiye’deki gibi bir istikrar sağlamanız gerekir. Benim hayatım boyunca verdiğim tüm beyanlarda hedef olarak Avrupa’daki başarının Türkiye’deki başarıdan daha önemli olduğunu ifade etmişimdir. Finale hazır gelmişken bari kupayı da alalım demiştim. Çünkü kupayı alanlar hatırlanıyor. Avrupa’yı Türkiye’den daha fazla önemsiyorum” dedi.

Fatih Terim: “Fazla maç oynanmasından yanayım”

Yeni düzende her şeyin ölçüldüğünü vurgulayan Fatih Terim, “Sürdürülebilir bir başarı nasıl elde edilebilir? Bu başarı acaba kurumsallaşamayan bir kulüp yapısında nasıl elde edilir? Bu çok zor. Teknik, idari ve ekonomik olarak ayırdığımız futbolda bunların sürdürülebilir olması lazım. ‘Ne var ya ben de yaparım’ zihniyetiyle başkanlık yapan büyük kesim var. Kurumsal yapının en önemli karşılığı istikrardır. Bunların hiçbirini kendi ülkemizde yaşamıyoruz. İstisnayı tenzih ediyorum. Profesyonelliğin en doğru şekilde tanımlandığı, yöneticinin idareci olmadığı, ekonominin her sene artış gösterdiği bir ortam, kaybettiğinde de sürdürülebilir ve yaşamını devam ettiren. Önce bunları halletmeliyiz. Olaya kurumsallaşamayanlardan bakmak lazım. Türkiye’deki yapılan başarılar kolay olmamıştır. Bazı kulüplerimiz tamamen profesyonellere teslim edilmiş, bazı kulüplerimiz öyle değil. Hatta çoğu öyle değil. Başarılı olmak istiyorsan 60’tan aşağı maç oynamayacaksın. 30 kişilik kadrodan her oyuncuya maaş ödüyorsanız, o zaman haftanın belirli günlerinde bilimsel olarak her takım hazırlanıyor. Avrupa’da çok oynamaktan yanayım. 2000 yılında şampiyon olduğumuz yıl 60-70 arası maç oynamışız. Şimdi o rakamları Avrupa’da birçok takım oynuyor. Türkiye için 22 oyuncu yeter. Oyuncuyu, hocayı sebebe bahaneye alıştırmayalım. Ben daha fazla oynanmasından yanayım.

Tarihin en yetenekli milli takımıyla oynadım. Hiç başarılı olamadık. Çok da üzüldük. Ben bu sıkışık trafiğe rağmen böyle olmasından yanayım. 3 güne bir maç oynanır, oynanması da gerekir. Oynanmıyorsa ocak ayından sonraya kalamadınız demektir. Demek ki Avrupa’da da yoksunuz demektir” dedi.

VAR konusuna da değinen Terim, “Bugün dünya VAR’a gitmeden maçları bitiriyor. Hakemlere güvenirsek birçok şeyi çözeceğiz. VAR’ın da kendi vazifesini bilmeyi öneriyorum” dedi.

Mourinho sorusunu da cevaplayan Terim, “Dünyanın en başarılı antrenörlerinden bir tanesi. Kazandığı kupalar ortada. Bu konuda söylenecek çok bir şey yok” ifadelerini kullandı.

Mustafa Denizli: “Bu sistemde başarı beklemek mümkün değil”

Sistem eleştirisi yapan Mustafa Denizli, “Türkiye’de şartlar böyle devam ederse başarı beklemek de mümkün değil. Ne olursa olsun biz de büyük rekabet yaşadık İzmir’de. Fenerbahçe, Galatasaray ve Beşiktaş’ın harcadığı bütçelere bakın ve sunulan futbola bakın. 20-30 yıl önce Avrupa takımlarına karşı ne durumdaysak rakiplerimiz olan takımlar da bütçe olarak aynı durumda. Beşiktaş’ın rakibi Frankfurt eşdeğer. Diğer takımların rakibi eşdeğer değil. Milli maçlardan sonra insanlar sokağa döküldüyse, 3 büyük takımın başarılarından sonra da millet sokağa döküldü. Bu bütçeler çok yüksek. Galatasaray ve Fenerbahçe ile 2 tane kadro yaptım. Hangisi daha değerli net şekilde değer veremezsiniz. Belki o maç sayılarını öyle telafi edebilirsin ama bir standardı yoktur. Teknik adamlar da öncelikli olarak daha iyi kadro oluşturmak zorundadır. Bu maç sayılarının ardından böyle kalkmak zor. Bu fiziksel harcamaların karşılığında dinlenme süreleri teknik adamların yapacağı programlar için çok uygun değil. Türkiye futbol ligine verilen para 4’te 1 değerinde. Bu Türkiye’deki futbolun aşağı doğru olan eğrinin finansal göstergesidir” dedi.

Mustafa Denizli: “Sistem güvensizlik üzerine”

Sistemin güvensizlik üzerine kurulduğu belirten Denizli, “Hep bir soru işareti var. Gerçekten yüreği olmayan insanların ne futbolcu, ne teknik adam olma şansı olmaması lazım. Eğer bir mücadeleyi, risk faktörünü göze almıyorsa bu mesleği yapmayacaksın. Bu kadar güvensizlik üzerine kurulu sistemde teknik adam yarının ne olacağını bilemiyor. Huzur içinde çalışamıyor. Sen burada devam edeyim diye yöneticinin olmayan fikrini kabul ediyorsun. Arsenal’de 25 yıl görev yapan adam 1 defa şampiyon oldu. Türkiye’de 25 ay tahammül edilemez. Biz milli takımlarda oynarken ilk hocama bakardım. Bu çok önemli faktör. Hayatımda en çok güldüğüm zamanlar maç günleriydi. Fatih, Şenol geceleri kaç saat uyumuştur? Ben 35 yıldır 5 saat uyku uyumadım” şeklinde konuştu.

Mustafa Denizli: “İzmir, yıllarca futbolcu yetiştiren şehirdi”

İzmir futboluna da değinen Mustafa Denizli, “Bu grup bir daha bir araya gelir mi bilmiyorum. Ben yıllarca bu şehrin takımında oynadım. Yıllarca bu şehir futbolcu ihracatı yapan bir şehirdi. Bugün burada durmuş durumda. Yuvasında yetiştiğim kulüp yıllarca futbolcu çıkardı. Bugün bu imkan İzmir’de yok. Galatasaray şampiyon olurken kaç tane yabancısı vardı. Avrupa’da yarı final oynarken kaç tane yabancısı vardı? Parayla doğru orantılı değil. Bugün Türkiye harcadığı paranın 10’da 1’i olarak futbolda geri alamıyor. Türkiye Ligi aşağıdakiler ve yukarıdakiler ligi 9. sıradan sonraki takımların hepsi küme düşebilir. Büyük bütçelerle en iyiyi bir araya getirerek çok iyi bir takım oluşturamazsınız” diye konuştu.

Şenol Güneş: “VAR tartışmalarını durduramazsınız"

VAR sisteminin ilk çıktığında da çok eleştirildiğini ifade eden Şenol Güneş, “VAR tartışmalarını durduramazsınız, bu kadar şüphe varsa niyet sorgulanır. İlk başlangıçta gol oluyor. Önce seviniyorsunuz sonra üzülüyorsunuz. Başarılı olan takıma hep şüpheyle bakıyoruz. Futbol zengin bir hadise. VAR hala şüpheyle bakılan bir sistem. Kendimize güvensizliğimiz vardı, şimdi kötü niyet sorgumuz başladı. Mazeret bulmayacağım, oyunumu düzelteceğim. Hakem sahaya çıkıyor koşu alanlarını bilmiyor. Bu hakemin ligde olmaması lazım. İyi niyetli olmak yetmiyor. Başarılı olup işi iyi bilmek lazım. VAR sistemi teknoloji kullanılarak yapılacaksa gözünün önünde gördüğü pozisyonu hakem vermiyor. Oyun atağı kesiyorsun onu niye devam ettirmiyorsun? Golü iptal ediyor korneri iptal etmiyor. Madem teknoloji var, hakem; bu ofsayt, bu faul desin. Seyirciye bunu göstermesine gerek yok. Sorunu VAR’dan önce yap. Güvensiz bir ortam var, bunu tartışmaya devam edeceğiz” diye konuştu.

Şenol Güneş: “Geçmişe göre avantajlıyız”

Eksikliklerin yanı sıra fazlalıklarında olduğunu dile getiren Şenol Güneş, “Geçmişte de bazı sıkıntılarımız vardı. Oradan bugünlere gelmek bizim için avantaj. Fazlalıkları da düzeltebilirsek çok daha iyi olur. Futbolu sadece oyun olarak görmek doğru değil. İzmir Ege Bölgesi ve Akdeniz’in futbol bölgesi olması lazım. Eskiden İzmirspor vardı. Göztepe, Altay ve Karşıyaka gibi çok büyük takımlar vardı. İmkan verilirse başarı gelebiliyor. Kendimizi eleştirelim ama yok saymayalım. Bize imkan verilmemesine rağmen antrenör olduk. Daha sonraki yıllarda oyuncularımızın bir güveni olduğunu düşünüyorum. Kendimize de güvenimiz var. Daha sonra birbirimize de güvenmeye başladık. Altyapıya çok önem verildiğini düşünmüyorum. O yüzden İzmir’e gelmeyi düşünüyorum. Daha çok futbolcu yetiştirebilir” dedi.

Eğitim sistemine de vurgu yapan Güneş, “Spor ve sanat nefes alınacak alanlardır. Eskiden malzemeler ve tesis yoktu. Bugün niye olmuyor sorusu geliyor bu mantıkla çözülemez. Futbol bir oyun o ruhu yaşamanız gerekiyor. Oynayan oyuncunun kaç para aldığına bakmazsınız, ona oyuncu olarak bakarsınız. Bugün de kulüplerin kurumsal yapısı yanlış. Dernekler kanununda şirketleşmeye geçişte hata yapıyoruz. Geçmişte de büyük takımlar transfer yapıyordu. Şimdi de öyle. Trabzonspor’da şampiyonluktan sonra transfer yapıyor. Asıl amaç futbol oynamak ve futbolcu yetiştirmektir. Genellikle büyük takımların rekabeti yeterli görünüyor. Ne olursa olsun dünya çapında büyük takımlar büyüktür. Ama Fransa’da; Monaco’da Lille’de şampiyon oldu. Bütün bunlar olurken sürdürülebilir olması için parasal ihtiyacını da karşılaması gerekiyor. Türkiye’de kurumsal yapıya dönüştürülürse, üretenler de kazanırsa belki işler değişebilir. Yabancı oyuncu sayılarının çoğaltılmasını yanlış kullanıyoruz. Türk oyuncu üretmeden yabancı alırsanız kimse üretmez. Üretim de olmalı yarışma da olmalı. Biz de bu sisteme geçmek için kulüpler baskı altında. Bugün kulüplerin borçlanarak yarışma yapması doğru değildir. Müdahale etme konusunda ilgili kuruluşların görevi olmalı” diye konuştu.

 

Türkiye’deki sisteme değinen Güneş sözlerini şöyle noktaladı: “Bursaspor şampiyondu ama bugün başka yerlerde. Şu anda 40 bin kişiye oynuyor. Süper Lig’den düşerken o 40 bin kişi olsaydı bugün ligde ilk 5’in içinde olurdu. Göztepe sahasını dolduruyor. Anadolu’daki takımların çoğunda sahalar boş. Almanya’da İngiltere’de 2. Lig maçlarında sahalar dolu. Parayı yarıştırmıyoruz, futbolcuları yarıştırıyoruz.”

"Icardi mi? Osimhen mi?" sorusuna cevap verildi

Fatih Terim: "İki tane ayrı tip oyuncu. Bir tanesi 18 kutusu içinde bir tanesi hem içeride hem de dışarıda. Icardi, 18’in içindeki yeteneği dolayısıyla dünyanın sayılı oyuncularından biridir. Osimhen, akla gelmeyecek goller atabilen bir oyuncu” dedi.

Mustafa Denizli: "Bir takımda aynı kalitede iki kaleci ve iki golcü olursa problem eksik olmaz” dedi.

Hasan İnce - Mehmet Pamuk



İzmir Spor Zirvesi’nde ‘Efsanelerle Futbol’ oturumu gerçekleştirildi

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Samsun Başkan Kul: "Amacımız hızla sonuç üretmektir" Terme Belediye Başkanı Şenol Kul, belediye bünyesinde hizmet veren Çözüm Merkezi’ni ziyaret ederek vatandaşların taleplerini bizzat dinledi. Başkan Kul, "Vatandaşımızın talebi bizim için emirdir, amacımız sadece dinlemek değil, hızla sonuç üretmektir" dedi. Terme Belediyesi, vatandaşla belediye arasındaki iletişimi güçlendirmek ve sorunlara anında müdahale etmek amacıyla kurumsal yapısında önemli bir dönüşüme imza attı. Belediye Başkanı Şenol Kul, Çözüm Merkezi koltuğuna oturarak hem vatandaşlarla samimi bir sohbet gerçekleştirdi hem de gelen taleplerin takip süreçlerini denetledi. Vatandaşla samimi sohbet hızlı çözüm Samimi bir atmosferde geçen görüşmelerde vatandaşların isteklerini not alan Başkan Kul, belediyenin yürüttüğü projeler hakkında da halkı bilgilendirdi.Birimin artık sadece bir "ses kayıt merkezi" olmadığını belirten Kul, "Önceden Çağrı Merkezi adıyla hizmet veren birimimizi artık ’Çözüm Merkezi’ olarak yeniden yapılandırdık. Vatandaşlarımızın tüm taleplerinin en kısa sürede çözüme kavuşturulması amacıyla bu birimi teknolojik ve personel açısından güçlendirdik" açıklamasında bulundu. 7/24 kesintisiz hizmet ve WhatsApp hattı Çözüm Merkezi’nin işleyişi hakkında detaylı bilgi veren Başkan Şenol Kul, "Çözüm Merkezimiz, 444 82 55 numarasıyla haftanın 7 günü, 24 saat kesintisiz hizmet veriyor. Vatandaşlarımız sadece telefonla değil, aynı numara üzerinden WhatsApp hattımız aracılığıyla da bizlere kolaylıkla ulaşabiliyor. Her müdürlüğümüzde Çözüm Merkezimizin bir muhatabı var. Gelen talep anında ilgili birime düşüyor ve personelimiz süreci birebir takip ediyor. Eğer bir sorun hemen çözülebiliyorsa sonuçlandırıyor, farklı bir süreç gerekiyorsa da vatandaşa anlık olarak geri bildirim sağlıyoruz" diye konuştu. "Amacımız şikayeti azaltmak, memnuniyeti çoğaltmak" Terme’de yaşayan her bireyin huzur ve mutluluğuna büyük önem verdiklerini belirten Başkan Kul, "Çözüm Merkezi bizim vitrinimizdir. Vatandaşlarımızın Terme’de daha mutlu ve huzurlu yaşamaları için büyük bir titizlikle çalışıyoruz. Burada verdiğimiz hizmetin kalitesini en üst seviyeye taşımak temel gayemiz. Vatandaşlarımızın şikâyetlerini en aza indirmek ve memnuniyetlerini mümkün olduğunca çoğaltmak için bütün ekip arkadaşlarımızla sahadayız. Biz artık sadece çağrıları karşılamıyoruz, biz sorunları çözüyoruz" şeklinde konuştu.
Trabzon Ziraat Türkiye Kupası: Trabzonspor: 0 - Alanyaspor: 1 (İlk yarı) Ziraat Türkiye Kupası A Grubu ilk maçında Trabzonspor, sahasında Corendon Alanyaspor ile karşılaşıyor. Müsabakanın ilk yarısı konuk ekibin 1-0 üstünlüğüyle sona erdi. Maçtan Dakikalar (İlk yarı) 17. dakikada Efecan Karaca’nın sağ taraftan ortasında ceza sahası içinde Güven Yalçın’ın kafa vuruşunda top kaleci Onuralp Çevikkan’ın solundan ağlarla buluştu. 0-1 42. dakikada Sikan’ın ceza sahası içinde indirdiği topa gelişine vuran Auguston’nun şutunda meşin yuvarlak kaleci Viktor’da kaldı. 44. dakikada sağ taraftan ceza sahası içine giren Ogundu’nun vuruşunda kaleci Onaralp Çevikkan topu çeldi. Hakemler: Mehmet Türkmen, Serkan Çimen, Suat Güz Trabzonspor: Onuralp Çevikkan, Pina, Serdar Saatçi, Batagov, Arif Boşluk, Ozan Tufan, Bouchouari, Cihan Çanak, Olaigbe, Augusto, Sikan Yedekler: Ahmet Doğan Yıldırım, Ernest Muçi, Stefan Savic, Onuralp Çakıroğlu, Turan Deniz Tuncer, Oleksandr Zubkov, Yakuphan Sarıalioğlu, Taha Emre İnce Teknik Direktör: Fatih Tekke Alanyaspor: Victor, Nuno Lima, Fidan Aliti, Fatih Aksoy, Hadergjonaj, Baran Moğultay, İbrahim Kaya, Makouta, Efecan Karaca, Ogundu, Güven Yalçın Yedekler: Mert Furkan Bayram, Batuhan Yavuz, Pereira Duarte, Hagi, Mehmet Öz, Hwang Ui-jo, Nicolas Janvier, Yusuf Can Karademir, Ümit Akdağ, Semih Doğanay Teknik Direktör: Joao Pereira Gol: Güven Yalçın (dk. 17) (Alanyaspor) Sarı kart: Nuno Lima (Alanyaspor)
Antalya Tescillenip dünya pazarında yerini alan Antalya portakalları tanıtıldı Batı Akdeniz Tarımsal Araştırma Enstitüsü Müdürlüğü (BATEM) tarafından geliştirilen ve tescillenerek dünya pazarındaki yerini alan portakal çeşitleri Vali Hulusi Şahin’in katıldığı etkinlik ile tanıtıldı. BATEM’in Muratpaşa ilçesindeki merkez yerleşkesinde düzenlenen etkinlikte Antalya’nın iklimiyle narenciye üretimi için uygun bir il olduğuna dikkat çeken Vali Şahin, "BATEM ile beraber portakal başta olmak üzere narenciye bölgenin ana tarımsal üretimi, ana gelir ve geçim kaynağı haline geldi. Antalya’nın sembolü portakal oldu, şehrimizi portakalla tanıtıyoruz. Özellikle Finike portakalı tadıyla aromasıyla çok özel. Bunlar, emekle bilimle araştırmayla alın teriyle oluyor." diye konuştu. Şahin, mühendislerin, teknikerlerin omuzlarında büyüyen sektör sayesinde Türkiye’nin, dünyanın en önemli narenciye üreticisi ülkelerinden biri olduğunu ve bu alanda ihracat yaptığını vurguladı. Antalya’nın özel bir şehir olduğuna dikkati çeken Vali Şahin, "Finike portakalının da Avrupa Birliği tescil süreci devam ediyor, inşallah onu da alacağız, bunu başaracağız. Antalya’da ne üretirseniz en iyisi ortaya çıkıyor. Ürünlerimiz o kadar değerli ki ciddi ihracat kalemine de ulaşıyor. Antalya, hem miktar hem kalite itibarıyla dünyanın en önemli üretim merkezlerinden biri. Türkiye’yi besliyor, üstüne ciddi ihracat da yapıyor. Bu büyük başarı hikayesidir. Antalya tarımı büyük emeklerle buraya geldi. Antalya turizm şehri ama aynı zamanda tarım şehri. Tarım, gelir adaletini sağlıyor, yani geliri tabana yayıyor. Her eve bir tarladan, bahçeden gelir giriyor. Bu da bölge insanın ekonomisini büyük oranda güçlendiriyor. Tarım stratejik bir ürün, milli güvenlik meselesidir. Paranızla dahi alamazsınız, pandemide bunu gördük. O yüzden tarımı korumak, kollamak geliştirmek çok önemli" dedi. Etkinlikte, enstitünün geliştirerek tescillendirdiği "Finike Yerli", "Alanya dilimli", "BATEM Şekeri", "BATEM Fatihi", "BATEM Baharı", "Navelina", "Valencia Late", "Moro", "Yafa" ve "Washington Navel" olmak üzere 10 portakal çeşidi tanıtıldı. Programda, portakallardan yapılan tatlılar ve atıştırmalık, davetlilere ikram edildi. Etkinlik, portakal koleksiyon bahçesi gezisiyle sona erdi. Etkinliğe Muratpaşa Kaymakamı İhsan Kara Kepez Kaymakamı Suat Dervişoğlu, İl Tarım Orman Müdürü Fırat Erkal, BATEM Müdürü Abdullah Ünlü, Antalya Ticaret Borsası Başkanı Ali Çandır, AESOB Başkanı Adlıhan Dere, kurum müdürleri, STK ve kooperatif temsilcileri katıldı.