GENEL - 11 Haziran 2018 Pazartesi 23:21

İzmir’in ulaşımında bayram indirimi

A
A
A
İzmir’in ulaşımında bayram indirimi

İzmir Büyükşehir Belediye Meclisinin haziran ayı olağan meclis toplantısında İZSU’nun 50 milyon euro, İZBETON’un da 136 milyon liralık kredi çekebilmesi için belediyenin garantörlüğünü öneren maddeler oylanırken sık sık tartışmalar yaşandı.

İzmir Büyükşehir Belediye Meclisinin haziran ayı olağan meclis toplantısında İZSU’nun 50 milyon euro, İZBETON’un da 136 milyon liralık kredi çekebilmesi için belediyenin garantörlüğünü öneren maddeler oylanırken sık sık tartışmalar yaşandı. Ayrıca 3 günlük Ramazan Bayramı süresince kentteki ulaşım fiyatlarında yüzde 50 indirime gidildi.


İzmir Büyükşehir Belediye Meclisinin haziran ayı olağan meclis toplantısının ilk oturumu İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu idaresinde gerçekleşti. Oturumda İZSU’nun 50 milyon euro, İZBETON’un da 136 milyon liralık kredi çekebilmesi için belediyenin garantörlüğünü öneren maddeler oylanırken tansiyon yükseldi. Kocaoğlu ve AK Parti grubu arasında tartışmalar yaşandı. Oturumda ayrıca 3 günlük Ramazan Bayramı süresince kentteki ulaşım fiyatlarında yüzde 50 indirime gidildi.



"Borçlanmayla ilgili bize bilgi verin"


AK Parti grubu, önerilerin plan ve bütçe komisyonuna gönderilmesini teklif etti. AK Partili meclis üyesi İmet Tunç, borçlanma yetkilerine itiraz ederek, “Bu borçlanmayla ilgili bize bilgi verin. Yerin altında temiz su ile kirli su birbirine karışıyor. Bu parayı nerede ne için kullanacaksınız?” diye sordu. Kocaoğlu da, “İlerideki yatırımlar için kullanılacak” cevabını verdi. Tunç ise, “Çeşme mi Ildır mı Karabağlar mı? Bize komisyonda bildirin. Son 8 ay kalmışken bir seçim yatırımımı yapmak istiyorsunuz? Şimdiye kadar neredeydiniz?” diye sordu.



"Sizde belediye başkanı mı kaldı"


Bunun üzerine Başkan Kocaoğlu şöyle konuştu:


“Şimdiye kadar da buradaydım. 14 senedir sadece alt yapı yatırımları yapıyorum. İZSU eğer şebeke yapmıyor diyorsanız, eleştiriyorsanız Menderes’te yapılan su şebekesinden dolayı ve Torbalı’da başımıza gelenlere bakar, belediyenin İZSU’nun çalışıp çalışmadığını anlarsınız. Ankara’ya, İstanbul’a bakarsınız. Seçim yatırımıyla alakası yok. İzmirli hemşehrimiz yerel seçimde kimi seçeceklerini biliyor. Sizde belediye başkanı mı kaldı ya? Sen konuşuyorsun da siz de belediye başkanı yok ki. Ankara, İstanbul, Bursa gitti. Seçim yatırımı diye konuşuyorsunuz. Bizi İzmirli değiştirir. Bizde telefon talimatıyla belediye başkanı değişmez. Bizi sadece isterse İzmirli değiştirir."



"Suç mu işlemişim"


AK Partili Tunç ayrıca, Kocaoğlu’nun ‘Buca-Üçyol Metrosu için benzinlikte kredi sözleşmesini imzaladım’ sözlerini hatırlatarak, “Bunların tamamı seçim yatırımı. Bütçe seçim bütçesidir. Neden benzinlikte kredi sözleşmesi imzalıyorsunuz?” derken, Kocaoğlu ise, “Sabah erkenden bir ilçemize gitmek durumundaydım. Arkadaşlar hazırladılar. Ben de yolda benzinlikte durup imzaladım. Suç mu işlemişim? Suç arıyorsan telefonla görevden aldığın belediye başkanlarında arayacaksın. Bende arayamazsın. Gücün de yetmez” açıklamasında bulundu. AK Parti sıralarından, “Ne alakası var?” sesleri yükselince Kocaoğlu da, “Çok alakası var” dedi.



"Terör örgütüyle dirsek temasına girdiniz"


Oturumda AK Parti Grup Başkanvekili Ali Kökoğuz söz alarak şunları söyledi:


“İZSU kar eden bir kuruluş. 50 milyon euro borçlanmaya ne gerek var? İzmirli hemşehrilerimizin geleceğini ipotek almaya ne gerek var? Hiç alakası olmayan bir şekilde belediye başkanlarının görevden alınmasına getirdiniz konuyu. Bu sizi ilgilendirmez. Sizin zamanın genel başkanınız ahlaksız, şerefsiz, namussuz bir şekilde kaset kumpası sonrasında istifa etti, ses çıkarılmadı. Siz ilgilendiren bir şey varsa budur. Zamanın milletvekili Birgül Ayman Güler ne dedi? ‘Biz FETÖ’yle dirsek temasına girdik’ dedi. İstifa konusu varsa siz edin. Ahlaksız, şerefsiz, namussuz terör örgütüyle dirsek temasına girdiniz."



Gerilim yaşandı


Bunun üzerine salonda gerilim tırmandı. CHP ve AK Partili üyeler karşı karşıya geldi. Söz alan Kocaoğlu, “Sayın Ali Kökoğuz böyle bir savunma yapmak ihtiyacını duydu. Ona bir şey diyecek halimiz yok. Bugün kimin kimle ne iş yaptığını biliyoruz. Kim kiminle ortak, kim kime ne dedi, bu memleket 2002 yılından 2013 yılına kadar nasıl idare edildi, bunu herkes, Türkiye Cumhuriyeti, dünya biliyor. Kim ne istediniz de vermedik dedi, kim aldatıldık dedi, kandırıldım dedi?” diye konuştu. AK Partili Kökoğuz ise, “’Pensilvanya’nın suçu, günahı yok’ dediniz. Youtube’da kayıtlı” dedi. Kocaoğlu, kimin dediğini sorunca Kökoğuz, “Deniz Baykal dedi” cevabını verdi. Kocaoğlu bu kez, “Onu Deniz Baykal’a soracaksınız” cevabını verdi. Kocaoğlu ayrıca, “Bunlar bugün bu meclisin konusu değil” diye konuşunca Kökoğuz da, “Başka belediye başkanlarının da nasıl görevden alınacağı sizin konunuz değil” cevabını verdi. Kocaoğlu ise, “Güzel kardeşim, bizim söylemek istediğimiz şey şu; bizim İzmir Büyükşehir Belediyesinin bu konuda konuşmaya hakkı vardır. İzmir Büyükşehir Belediyesine 2 Mayıs 2011 tarihinde 700 polisle operasyon yapılmıştır. Biz İzmir’e EXPO’yu getirmek istediğimizde yine 22 Kasım 2011 tarihinde operasyon yapılmıştır. Arkadaşlarımız, üst düzey yöneticilerimiz tutuklanmıştır. 22 aya varan tutuklamalar yapılmıştır. Ben bu konuyu niye açtım? Seçilmiş belediye başkanını, dünyanın en büyük 10 kentine giren belediye başkanını telefonlar görevden alınması, Ankara başkent belediye başkanının alınması ve dördüncü büyük kent Bursa Belediye Başkanı görevden alınmayacaktı. Görevden alıyorsan mutlaka bir suçu varsa onun savcılığa verilip aklanması gerekirdi” yorumunu yaptı.



"Ömer Halisdemir’in ismi verilsin"


AK Partili Paşa Çelebi ise oturumda, 28 Şubat sürecine ilişkin aralarında dönemin Genelkurmay Başkanı İsmail Hakkı Karadayı, dönemin Genelkurmay İkinci Başkanı Çevik Bir’in de aralarında bulunduğu 103 sanığın darbe suçundan yargılandığı davada karar açıklanmasını hatırlattı. Nisan ayında görülen davada İsmail Hakkı Karadayı, Çevik Bir ve Çetin Doğan’ın da aralarında bulunduğu 21 sanık hakkında müebbet hapis cezası verildiğini ifade eden Çelebi, Buca’da bulunan Çevik Bir Meydanı’nın adının değiştirilmesini önerdi. Çelebi, meydana FETÖ darbe girişimi sırasında hayatını kaybeden Ömer Halisdemir’in isminin verilmesi gerektiğini vurguladı. Çelebi, “Sayın başkan siz bizden hep yargı kararı istiyordunuz, alın size yargı kararı. Bu ismin yerine Ömer Halisdemir kardeşimizin ismini öneriyorum” dedi. Kocaoğlu da, “Ömer Halisdemir’in ismini her zaman her yere koyarız. O ayrı bir iş. Ben de kararı okuduğumda Paşa Bey gelecek bunu önerecek dedim. Siz o önergeyi verin. Mahkeme kesinleşsin, benim ve sizin önergeniz birleşsin. Bu konu için söylemiyorum. En çok çekindiğim konulardan biri isim değiştirmek. 14 yıldan beri çok dikkat ediyorum” diye konuştu.



“Eğer suçumuz olsaydı mahpus arkadaşıydık"


Toplantıda söz alan AK Partili meclis üyesi Çağlar Haspolat ise şöyle konuştu:


“İZSU kredi borçlanması niye euro ile? Bilginiz var mı? Euro mu düşecek? İzmir Büyükşehir Belediyesi bu krediye garantörlük yapacak. İZSU bunu nerede kullanacak? Atık su bedelleri var ya. O nerede kullanılıyor? O bedelden baya kar ediyoruz. Kredi kullanmayalım. Yüzde 10 kar bırakıyoruz. Krediyi çekmesek iyi olur. AK Partili belediye başkanlarının görevden alınmasını gündeme getirdiniz. Performansını beğenmedik aldık. Parti içi meselemiz. Metal yorgunu dedik. Sayın başkan büyükşehirde operasyon yedik. Kalkıp o gün söyledim. Bunu yapan o zamanın paralel devleti şimdinin FETÖ’süydü. Bana herkes güldü. Size operasyon yapan polisler, emniyet müdürleri, savcılar, hakimler bugün içeride. Bunu siz de biliyorsunuz." Kocaoğlu ise, “Ben sana saygı duyuyorum” diye cevapladı. Haspolat da, “Eğer suçumuz olsaydı mahpus arkadaşıydık. Sizi yalnız bırakmayacaktım” yanıtını verdi.



"Bizi aya mı bağlayacaksın?"


Haspolat, ayrıca Kocaoğlu’nun Fahrettin Altay-Narlıdere Metrosu’nun temel atma töreninde yaptığı, ‘Biz sizin göz bebeğiniz olmak istemiyoruz’ açıklamasını hatırlattı. Haspolat, “Bunu kime söylediniz? Biz kim, siz kim? AK Parti’ye mi, merkezi Hükümete mi söylediniz? İzmirliler adına mı konuştunuz?” dedi. Kocaoğlu da, “’Sümüklü’ diyen, ’itikadı zayıf’ diyen sizsiniz. İzmir koca bir köy diye kim söyledi? İzmirli hemşehrilerim adına konuşuyorum” şeklinde cevapladı. Haspolat da, “Herkes sizinle aynı fikirde değil. Biz İzmir’i de seviyoruz. İzmir ayrı bir cumhuriyet değil” dedi. Kocaoğlu, “Orman ve Su İşleri Bakanımız, ’İzmir’in parasını tıkır tıkır gönderiyoruz’ dedi. İzmir’in kanunen verilmesi gereken parasını göndermezsen o zaman bizi nereye bağlayacaksın? Bizi aya mı bağlayacaksın? Biz başka bir yer istemeyiz. 14 sene içerisinde biraz önce söylediklerim de söylendi. Ama biz kırdık, sardık, bugün arıtmada da İZSU yatırımlarında da, raylı sistemde de diğer bütün yatırımlarda da öncü olduk. Tarımda da öncü olduk. Kentsel dönüşümde de öncü olduk. Bugün de Örnekköy’ün ikinci etabının kura çekimini yaptık. Haftaya Uzundere üçüncü etabın kura çekimini yapacağız. İzmir’in belirli müddet elini yüzünü sildik, sümüklerini sildik. Şimdi göz bebeğimiz diyorlar. Ben lafımı direk söylüyorum. Siyasetçilere söylüyorum. Hangi zihniyet gelip sümüklü dediyse 10 sene sonra dönüp göz bebeğimiz dediyse ona söylüyorum” ifadelerini kullandı.



Ulaşıma bayram indirimi


İzmir Büyükşehir Belediyesi, 3 günlük Ramazan Bayramı süresince kentteki ulaşım fiyatlarında indirime gitti. Buna göre İzmir’de belediye denetiminde metro, otobüs, tramvay ve deniz ulaşımında kullanılan "havaalanı, baykuş, bilet 35, aylık bilet ve üniversite yerleşke öğrenci tarifesi” hariç tüm biletlerde yüzde 50 indirimli tarife uygulanacak. Belediyenin yetki ve sorumluluğunda olan mezarlıklara yönelik belli merkezlerden ve adreslerden kaldırılan otobüs seferleri de ücretsiz olacak. Otobüs saatleri ile ilgili düzenleme de yapılırken kabristan ziyaretlerine gidip gelenlerden ücret alınmayacak.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Antalya Deniz kaplumbağaları ilk yuvayı yaptı Antalya’nın Manavgat ilçesi Sorgun-Side sahilinde ilk yetişkin deniz kaplumbağası yuvası tespit edildi. Manavgat’ta nesli tükenme tehlikesi altındaki deniz kaplumbağalarının yuvalama alanlarından Sorgun- Side sahilinde, yeni sezonun ilk kaplumbağa yuvası tespit edildi. Tarım ve Orman Bakanlığı’ndan aldığı araştırma izinleriyle izleme faaliyetlerini yürüten DEKAFOK Kıyı Koruma Derneği tarafından belirlenen kaplumbağa yuvası, korumaya alındı. Türkiye’nin taraf olduğu uluslararası sözleşmeler ve genelgelerle nesli koruma altına alınan deniz kaplumbağalarının yuvalama alanları, her yıl olduğu gibi bu yıl da çeşitli uyarı ve tedbirlerle korunacak. Bunların başında yuvalama alanlarından motorlu araçların geçmesi, sahilde ateş yakılması, yavruların deniz yönüne gitmesini engelleyebilecek yapay ışıklar, havai fişekler ve çöpler gibi faktörlerin yasaklanması geliyor. İlk yuva, geçtiğimiz yıldan 18 gün önce tespit edildi DEKAFOK Kurucu Başkanı Seher Akyol, bu yıl beşinci koruma ve izleme sezonuna hazırlandıklarını belirterek, "2020 yılında bu işe başladığımızda bize ’Burada caretta mı olur?’ demişlerdi. İlk yıl burada carettaların olduğunu, ikinci yıl ise deniz analarının en büyük avcısı carettaların aslında buradaki en büyük çalışma alanı olan turizm için ne kadar önemli olduğunu gösterdik. Üçüncü yıldan itibaren ise çevreye duyarlı halkımızın muhteşem çabalarıyla daha da güçlendik. Bu yıl beşinci sezonumuza hazırlanırken çok daha müsterihiz çünkü vicdani duyguları son derece gelişmiş olan halkımız artık ne yapması ve yapmaması gerektiğini çok iyi biliyor. Geçmiş dönemlere bakarak duyarlılığıyla beni çok etkileyen off-road sürücülerimiz ekim ayının ortalarına kadar sahillerimizde araçla geçmemesi gerektiğini, kampçılarımız ateşin deniz kaplumbağalarına ne gibi zararlar verdiğini çok iyi biliyor. Bölgedeki otellerimiz bu konuda tam destekçimiz ve bu dönemde onlarla ve duyarlı personelleriyle muhteşem bir uyum yakalıyoruz" dedi. DEKAFOK tarafından yapılan açıklamada; ilk yuvanın geçtiğimiz yıldan 18 gün önce tespit edildiği belirtilirken, yetişkin deniz kaplumbağalarının ağustos ortalarına kadar yuvalamaya devam etmesinin beklendiği, yavruların ise ilk yuvadan yaklaşık 50 gün sonra çıkmaya başlayacağı ve geçen yıl olduğu gibi ekim ayının ortalarına kadar çıkışlarını sürdüreceği kaydedildi.
Hatay Küçük Barış Manço takma saçı, bıyığı ve sahne performansıyla beğeni topladı Depremin vurduğu Hatay’da açılan Barış Manço temalı kütüphane hizmete açıldı. Kütüphanenin açılışında Barış Manço’ya benzemek için takma saç ve bıyık takan küçük çocuk, sahne performansıyla beğeni topladı. Asrın felaketinin ilk saatlerinden itibaren bölgeye yardıma koşan Antalya İl Sağlık Müdürlüğü’nde görevli 38 yaşındaki Acil Tıp Teknisyeni Havva Aydanur Ertuğrul, afetzede vatandaşlara umut olmaya devam ediyor. Hatay’da bir çok projeye imza atan Ertuğrul, kurucusu olduğu Ülkem Okuyor Derneği öncülüğünde 21. Kütüphanesinin açılışını gerçekleştirdi. Antakya ilçesinde bulunan Katar - 4 konteyner kentte açılan Barış Manço temalı kütüphane vatandaşlara hizmet etmeye başladı. Barış Manço severler ve Ülkem Okuyor Derneği işbirliğinde açılan kütüphanenin açılışı renkli görüntülere sahne oldu. Barış Manço’ya benzemek için peruk ve bıyık takan ilkokul 2. sınıf öğrencisi Ayaz Nalçak, açılışa katılanlardan büyük beğeni topladı. Lale Manço, kütüphanenin eşinin ismini taşıyacak olmasından dolayı mutlu olduğunu belirterek, “Havva hanım önderliğinde bu gün Ülkem Okuyor Derneği’nin 21 kütüphanesini açıyoruz. Bu kütüphane Barış Manço’ya ithaf edildi. Tabii bizim buraya katkımız da var. İzmanço ve Barış severler katkıda bulundu. Burası Havva hanımın emekleriyle bizim eserimiz oldu. Kütüphanemiz Barış Manço adıyla anılacak ve gerçekten mutlu oldum. Depremzede çocukların Barış Manço’yu tanıyabilecekleri bir ortam oluşturmaya çalıştıklarını belirten Ertuğrul, “Depremin ilk gününden beri sahadayım. Ancak sağlıkçı olarak değil deprem bölgesine kitap yığan kadın olarak biliniyorum. Ülkem Okuyor Derneği olarak 21. Kütüphanemizi açtık. Derneğimiz açtığı kütüphanelerde artık iş birlikleri yapıyor. Lale hanım ve Barış severler olarak 21. Kütüphanemizi birlikte açmak istediklerini söylediler. Hatay’ın Antakya ilçesinde bulunan konteyner kente Barış Manço temalı bir kütüphane kazandırdık. Çocukların girdiklerinde Barış Manço’yu hatırlayabilecekleri bir ortam oluşturmaya çalıştı” şeklinde konuştu.
Kırıkkale Kuraklık riski artıyor, ekinler kuruyor: Köylüler yağmur duasına çıktı Kırıkkale’de ekili tarım arazilerinde yaşanan kuraklıktan yakınan köylüler, yağmur duası yaptı. Kırıkkale’de kuraklık tehlikesi çiftçileri endişelendiriyor. Yağışların önceki yıllara göre az olması sebebiyle ekili tarım arazileri, kuraklık tehlikesiyle karşı karşıya kaldı. Bölgede yağış miktarındaki azalma, ekili tarım arazilerinin birçoğunun kurumasına sebep oldu. Geçimini çiftçilikten sağlayan köylüler ise kuraklıktan dolayı zor duruma düştü. Köylüler, yağmur yağmaması halinde hasadı kaybedeceklerini belirterek, yağmur duasına çıktı. Tilkili köyünde muhtarlık tarafından organize edilen yağmur duasına, çevre köylerden de katılım oldu. Kur’an-ı Kerim tilavetinin ardından dualar edildi, namaz kılındı. Yağmur duasına, Çelebi Kaymakamı Mehmet Melih Dalan ve Çelebi Belediye Başkanı Yaşar Erdemir de katıldı. Duanın ardından katılımcılara yemek ikram edildi. Tilkili köyü muhtarı Osman Ilıcan, İHA muhabirine mevsimsel değişiklikten dolayı bölgede kuraklık yaşandığını belirterek, köylülerle birleşerek yağmur duası yaptıklarını söyledi. "İnşallah dualarımız kabul olur" Bölgede kuraklığın olduğunu anlatan Ilıcan, "Bölgemizde mevsimlerin değişmesinden dolayı kuraklık yaşanıyor. Bizde tarım ülkesi olduğumuz için üretmeye mecburuz. Bölgemizde su sıkıntısı var. İklimlerin değişmesi yağışların kaymasından dolayı Nisan yağmurlarını alamadık. Buda bölgemizde ciddi bir kuraklığa sebep oldu. Bizde Müslümanlar olarak diğer köylülerimiz ile birlikte birleştik dua ettik. İnşallah yağmurumuz yağar. Dua ettik inşallah bundan sonrada şükür duası yaparız. İnşallah dualarımız kabul olur" dedi. Kaldırım köyü muhtarı Faruk Yıldırım ise ekinlerinin yüzde 70’inin kuramaya başladığını ifade ederek, bu sebeple de yağmur duasına çıktıklarını belirtti.