EKONOMİ - 11 Aralık 2018 Salı 15:28

İZTO’dan "Tüketicinin Korunması Kanunu" toplantısı

A
A
A
İZTO’dan "Tüketicinin Korunması Kanunu" toplantısı

İzmir Ticaret Odası (İZTO) tarafından düzenlenen 6502 Sayılı Tüketicinin Korunması Kanunu bilgilendirme toplantısında konuşan İZTO Genel Sekreteri Prof.

İzmir Ticaret Odası (İZTO) tarafından düzenlenen 6502 Sayılı Tüketicinin Korunması Kanunu bilgilendirme toplantısında konuşan İZTO Genel Sekreteri Prof. Dr. Mustafa Tanyeri, "Aslında Türkiye’nin bir birikimi var. Sadece problemimiz biraz kağıt üzerindeki uygulamaların sahada uygulanması ve ihlal edilenlerle ilgili yaptığımız disipline edici faaliyetlerin yeterli olmaması" dedi.


İzmir Ticaret Odası (İZTO) tarafından, 6502 Sayılı Tüketicinin Korunması Kanunu bilgilendirme toplantısı düzenlendi. Oturum başkanlığını İZTO Meclis Üyesi Metin Aztekin’in yönettiği toplantıya; İZTO Yönetim Kurulu Başkanı Mahmut Özgener, İZTO Genel Sekreteri Prof. Dr. Mustafa Tanyeri, İzmir Ticaret İl Müdürü Şahin Ersü de katıldı. Toplantıda, İzmir Ticaret İl Müdürlüğü Tüketici Hakem Heyeti Servis Sorumlusu Aynur Gülsüm Marasalı ve İzmir Barosu Tüketici Komisyonu Üyesi ve Tüketici Hakem Heyeti Üyesi Avukat Salih Emrah Ertan sunum yaptı.



“Gelenekte ahilik kültürü var”


Toplantıda konuşan İZTO Genel Sekreteri Prof. Dr. Mustafa Tanyeri, "Türkiye bu konuyla ilgili uzun soluklu yolculuğu var. Ondan da önce çok uzun yıllardan beri dünyanın da gündeminde. Şu anda çok katı bir şekilde AB üyesi ülkelerde uygulanıyor. Türkiye de belli aşamadan sonra bu mevzuatı adapte etti. Türkiye’de bu konuya çok da yabancı değil. Tüccar kesiminin çatısı olan ticaret odaları geleneğinde Anadolu’da yeşermiş olan ahilik geleneği var. Bu gelenekte genelde tüketicinin sağlık ve güvenliğinin tazmin edilmesi ve birçok hakkının teslim edildiğini görüyoruz. Türkiye ve üzerinde oturduğu miras dünyanın en güzel örneklerini oluşturuyor. Aslında Türkiye’nin bir birikimi var bu konuda. Sadece problemimiz biraz kağıt üzerindeki uygulamaların sahada uygulanması ve ihlal edilenlerle ilgili yaptığımız disipline edici faaliyetlerin yeterli olmaması" dedi.



"Yeni düzenlemeler gündeme gelecek"


Tüccar ve tüketicinin etle tırnak gibi olduğunu kaydeden Tanyeri, "Bir tanesi sunan, diğeri bu hizmeti fayda elde edilen kesim. Modern düzenlemelerin yapıldığı temel haklardan bugüne geldik. Dünün bazı düzenlemeleri dünde kaldı artık yeni şeyler söylemek lazım. Dünya farklı mecraya gidiyor. Dijital devrim var ve daha bunun başındayız. Nereye gideceği konusunda kimsenin kesin hüküm yok. Örneğin elektronik ticaretle ilgili düzenlemelerin yeniden gündeme gelmesine neden olacak çığ gibi bir pazar var. Bu konutla ilgili yeni düzenlemeler gündeme gelecek. Bunun anayasal hak olarak devletin tüketicilerin sağlık ve güvenliğini koruma yükümlülüğü olarak mutlaka hayata geçirmesi, kontrol edilmesi ve hayatın bir parçası haline gelmesi lazım" diye konuştu.



“Bizim bir yerde olma şansımız yok”


İzmir Ticaret İl Müdürü Şahin Ersü de, "Ben hem tüketici hakem heyetleri koordinasyonlarını yapıyorum, hem de tüketici hakem heyetine başkanlık ediyorum. Çalışmalarımızda, hakem heyetlerinde kararlar alıyoruz ve bu kararlardan siz esnaf ve tüccarın zarar gördüğünü de müşahede ediyoruz. Bizim bir yerde olma şansımız yok. Kanuna baktığımızda kaymakamlıklarda tüketici hakem heyetlerine kaymakamlar başkanlık ediyor, ilde de ticaret il müdürleri sorumlu. Bizim bir yerde olma şansımız yok. Hizmet sunan da alan da bizim için et tırnak. Ahilik kültüründen terbiye alan insanlar asla kimseye zarar verme düşüncesinde değil. Her şeyi kayıtlı, adresleri belli ama sonuç itibariyle uyuşmazlığa girdikleri bir takım müşterileri de var. Bununla ilgili çalışmalar yapılaması gerektiğine inandığımı söyledim ama geçmişte bu ortamı bulamadım" diyerek yapılan toplantıların faydalı olacağını belirtti.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Beylikdüzü E-5 yan yoldaki feci kazada faciadan dönüldü: Taksi refüje savruldu, diğeri simit tezgahına çarpmadan durabildi Beylikdüzü’nde E-5 yan yol Avcılar istikametinde bekleyen ticari taksi, arkadan başka bir aracın çarpması sonucu refüje savruldu. Kazaya karışan araçlardan biri üst geçidin altındaki simit tezgahına çarpmaya ramak kala durabildi. Kazada 2 kişi hafif yaralandı. Yaralılar sağlık ekiplerince hastaneye kaldırıldı. Olay, sabah saat 06.30 sıralarında Beylikdüzü Yakuplu Mahallesi Haramidere mevkii E-5 yan yol Avcılar istikametinde meydana geldi. İddiaya göre, yol kenarında bekleyen Fatih S. kontrolündeki 34 TKH 23 plakalı ticari taksiye, Sezer G. kontrolündeki 34 RB 6959 plakalı araç arkadan çarptı. Ticari taksi çarpmanın etkisiyle savrularak yolun karşısındaki refüje çıktı. Sezer G. kontrolündeki otomobil yan yol üzerindeki üst geçidin altında bulunan simit tezgahına çarpmaya ramak kala durabildi. Yaşanan kazada her iki sürücüde hafif yaralandı. İhbar üzerine kaza yerine polis ve sağlık ekipleri sevk edildi. Yaralanan sürücüler sağlık ekiplerinin ilk müdahalesinin ardından hastaneye kaldırıldı. Kaza nedeniyle Beylikdüzü E-5 yan yol üzerinde yoğun trafik oluştu. Polisin kontrolüyle trafik akışı sağlanırken kazaya karışan araçlar çekici ile kaldırıldı. Yaşanan kazaya şahit olan bölgedeki esnaflardan biri olayla ilgili olarak, “ Burada devamlı kaza oluyor. Bir değil iki değil. Yol kaygan zemin kaygan. Artı olarak durağın girişine bakın hiçbir önlem yok. Burası yokuş aşağı, araçlar kayıyor. Haberlere bakarsanız birçok kaza yaşandı burada ama Allah’tan kimseye bir şey olmadı. Aniden bir gürültü oldu. Arkama bile bakmadan kaçtım. Taksi duruyordu burada. Arkadan çarptılar” dedi
Mersin Mersin’de açık alanda kayısı hasadı başladı Mersin’in Mut ilçesinde sofralık kayısı hasadı başlarken, bu yıl 150 bin ton kayısı rekoltesi ve 80 bin ton ihracat bekleniyor. Türkiye’de sofralık kayısı üretiminin yüzde 90 ile 95’inin üretildiği, coğrafi işaretli sofralık Mut kayısısının açık alanda hasadı başladı. Mikro klima özelliğine sahip, dünya üzerinde tartışılmaz rengiyle, kokusuyla, görüntüsüyle rakip tanımayan Mut sofralık turfanda kayısısı Rusya, Orta Doğu, Hindistan ve Avrupa’ya ihraç ediliyor. 712 bin dekar tarım arazisi olan Mut ilçesinde, 77 bin 800 dekar alanda üretim yapılan kayısıda bu yıl rekoltenin 150 bin ton ve ihracatın ise 80 bin ton olacağı tahmin ediliyor. Kilosu 80 ile 120 liradan alıcı bulan kayısının fiyatlarından memnun olan üreticiler, eriğin altın yılını yaşadığını, kayısıdan da umutlu olduklarını söylediler. Kayısı hasadı dolaysıyla İlçe Kaymakamı İhsan Ayrancı, beraberinde Ziraat Odası Başkanı Muharrem Yılmaz ve Mersin Büyükşehir Belediyesi Mut Toptancı Hali Sebze Meyve Komisyoncular Derneği Başkanı Zeki Cüce ile birlikte hasat toplanan kayısı bahçelerini yerinde inceledi. Kaymakam Ayrancı, işçilerle birlikte kayısı topladı, kayısı toplamın zevkli olduğunu söyledi. Ayrancı, Mut’ta bu hafta itibarıyla kayısı hasadının başladığı bilgisini vererek, "Biz de bugün hasat yapan emekçi kardeşlerimizle, arazi sahiplerimizle beraber bahçeleri geziyoruz. Kayısı, ilçemizde gerçekten çok stratejik bir ürün. İlçemizdeki çiftçilerimizin elde ettiği tarımsal gelirde de önemli bir paya sahip. 150 bin ton civarında bir rekolte beklentimiz var bu sene. İnşallah bereketli bir sezon olur. Çiftçimizin iyi gelir ettiği bir sezon olur. Ben bütün ilçemize, bütün çiftçilerimize hayırlı bereketli bir hasat dönemi diliyorum" dedi. Mut Ziraat Odası Başkanı Muharrem Yılmaz ise, "Mut ilçemizde 77 bin 800 dekar alanda kayısı üretimi yapmaktayız. Ürettiğimiz kayısıların hemen hemen yüzde 90-95’i sofralıktır. Türkiye’de Mut tekdir. İlçemizin bulunduğu coğrafi konumundan dolayı erkenci kayısı, Mut’ta başlamaktadır. Mut ilçemizde kayısı nisan sonu başlar haziran sonu sona erer" diye konuştu. Kayısı hasadına başlayan üreticilerden Selami Bulut, yaklaşık 10 yıldır kayısı üreticiliği yaptığını dile getirerek, "Ortalama 250 dönüm kayısı bahçem var. Tabi farklı çeşitlerimiz var. Erkenci kayısılarımız matador, kolarodo, medisin. Şu an itibarıyla 80 ile 120 lira arasında gitmekte. Tabi bu da bizim için mutluluk verici. İnşallah bu şekilde devam eder. Bütün çiftçilerimize bereketli hasatlar diliyorum. 300 tonun üzerinde bu bahçede meyvemiz oluyor. Tabi giderek de üretimimiz artıyor" ifadelerini kullandı.
Amasya Amasya’nın tescilli tatlısı ‘Unutma beni’ Amasya’nın coğrafi işaretle tescil edilen lezzetlerinden ‘unutma beni tatlısı’ meslek lisesi öğrencisi kızların elinde yeniden hayat buldu. Yapımında kullanılan malzemelerin çok ekonomik olduğu bu tatlı, damaklarda unutulmayacak izler bırakıyor. Coğrafi işaretle tescillendi Amasya Valiliği ve Ziyaret Belediyesi’nin girişimiyle coğrafi işaret alan ‘unutma beni tatlısı’ İlduş Hatun Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi’ndeki öğretmen ile öğrencilerin elinde yeniden şekillendi. Tatlının yapımın köy ekmeği, üzüm pekmezi ve ceviz kullanıldığını belirten Yiyecek İçecek Hizmetleri Öğretmeni Bilsen Bodur, “Tatlımızın tadı çok güzel. Yiyen kişi tadını bir daha tadını unutmuyor” dedi. Tatlıyı çocukluk döneminde annesinin de yaptığını hatırlatan Bodur, “Köylerde yapılıyordu. Şehir merkezlerinde çok yapılmıyordu. Şimdi biz bu tatlımızı öğrencilerimize de öğreterek sofraları tatlandırmasını sağlayacağız” diye konuştu. “Ekonomik, besleyici ve kültürel değeri olan bir tatlı” Tescilli tatlı türüyle yarışmalara da katılmaya başladıklarına değinen İlduş Hatun Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi Müdürü Zübeyde Komaç da “Gayet ekonomik, besleyici ve kültürel değeri olan bir tatlıyı yapıp sunmak bizim için gurur verici oldu” şeklinde konuştu. Öğrencilerden Seda Koçak ise “Unutma beni tatlısını unutturmayacağız. Bu lezzeti herkese tattıracağız” ifadelerini kullandı.