EKONOMİ - 18 Ocak 2021 Pazartesi 11:31

STA ile Birleşik Krallık’a su ürünleri ihracatı katlanarak artacak

A
A
A
STA ile Birleşik Krallık’a su ürünleri ihracatı katlanarak artacak

Ege Su Ürünleri ve Hayvansal Mamuller İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Bedri Girit, "Birleşik Krallık ve Türkiye arasında imzalanan serbest ticaret anlaşması (STA) sonrası Birleşik Krallık’a ihracatımızın katlanarak artacağı inancındayız" dedi.

Ege Su Ürünleri ve Hayvansal Mamuller İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Bedri Girit, "Birleşik Krallık ve Türkiye arasında imzalanan serbest ticaret anlaşması (STA) sonrası Birleşik Krallık’a ihracatımızın katlanarak artacağı inancındayız" dedi.


Sektördeki gelişmeler hakkında değerlendirmede bulunan Ege Su Ürünleri ve Hayvansal Mamuller İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Bedri Girit, "Birleşik Krallık ve Türkiye arasında imzalanan serbest ticaret anlaşmasının sektörümüzün ihracatına da olumlu yansıyacağı inancındayız. Birleşik Krallık özellikle su ürünleri sektörümüz için önemli pazarlardan. 74 milyon dolarlık ihracat rakamı ile Birleşik Krallık, ülkemizin en çok su ürünleri ihracatı yaptığı 5. ülke konumunda. STA’dan sonra Birleşik Krallık’a ihracatımızın katlanarak artacağı inancındayız" diye konuştu.



Yüzde 41’lik katkı


Türk su ürünleri ve hayvansal mamuller sektörünün 2000’li yılların başından itibaren Türkiye’de ihracatın yıldız sektörlerinden biri olduğunu vurgulayan Girit, "2019 yılı sonunda gerçekleştirdiğimiz 2,5 milyar dolarlık ihracat tutarıyla 2023 yılı ihracat hedeflerini ilk yakalayan sektör konumundayız. Ege Su Ürünleri ve Hayvansal Mamuller İhracatçıları Birliği olarak 2019 yılında 957 milyon dolarlık ihracata imza atarak Türkiye’de sektörümüzde lider ihracatçı birliği konumumuzu sürdürdük. 2020 yılında da 984 milyon dolarlık ihracat gerçekleştirerek Türkiye’nin bu dönemde gerçekleştirdiği 2,4 milyar dolarlık su ürünleri ve hayvansal mamuller ihracatına yüzde 41’lik katkı sağladık. 2020 yılı ocak- aralık döneminde en çok ihracat gerçekleştirilen ilk 5 alt sektör sırasıyla; 1,05 milyar dolarla su ürünleri, 554 milyon dolarla kümes hayvanları etleri, 301 milyon dolarla süt ve süt ürünleri, 256 milyon dolarla yumurta ve 25 milyon dolarla tabii bal oldu. Birliğimizde 150’den fazlası yıllık 500 bin USD’den fazla ihracat gerçekleştiren 312 firma var. 120’den fazla ülkeye ihraç etmekteyiz" ifadelerini kullandı.



"Pandeminin etkilerini daha az hissettik"


Türkiye’nin yeni dönemde ihracatta öncelikli ülkeler olarak belirlediği Çin, Meksika, Rusya ve Hindistan pazarları başta olmak üzere Orta Doğu, Türki Cumhuriyetler, Japonya, Brezilya ve Afrika ülkelerinin sektörün hedef pazarları konumunda olduğunu söyleyen Girit, şöyle devam etti: "Tüm dünyayı etkisi altına alan Covid-19 virüsü nedeniyle ihracatta duraklama yaşasak da, pandeminin etkilerini pek çok sektöre göre daha az hissettiğimizin de altını çizmek istiyorum. Bu başarıda emeği olan, gerektiğinde ihraç pazarlarını kaybetmemek için maliyetine ihracat yapan tüm ihracatçılarımızı kutluyor, pandemiye rağmen ihracatlarını sürdürme çabalarının karşılığını bulmalarını diliyorum."



Tanıtım atağı


Türkiye’de kadının iş hayatına daha fazla katkı koyması gerektiğini de belirten Girit, "Kadın istihdamının artması için de devletin teşvik edici olması gerektiği inancındayım. Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) bünyesinde ilk kez oluşturulan ’TİM Kadın Konseyi’nde her üç kadın ihracatçıdan birinin Ege İhracatçı Birlikleri (EİB) temsilcisi olmasından gurur duyuyoruz. EİB olarak bu yıl ilk kez gerçekleştirdiğimiz The Fource isimli sanal gıda fuarımız başta olmak üzere bir çok pazarlama faaliyetimizi dijital platformlara taşıdık. Yaptığımız sanal alım ve ticaret heyetleri, sanal fuar ve diğer çeşitli dijital tanıtım faaliyetleri ile ve ayrıca sosyal medya hesaplarımızdan tüketimi artırmaya yönelik yaptığımız çalışmalar ile ihracatçılarımızın pandeminin etkilerini en az şekilde hissetmelerine yardımcı olmak için gayret gösteriyoruz. Hem zaman hem de maliyet açısından tasarruf sağlayarak sektörümüzün ihracatına katkı sağlayan bu uygulamalarımıza pandemi sonrasında da devam ettireceğiz. Uluslararası alanda Türk markası oluşturmak, Türk malı imajını güçlendirmek amacıyla EİB olarak hem Uzak Doğu hem de ABD pazarlarına yönelik olarak yürütmekte olduğumuz Turquality projelerimiz var. Bu projelerimizle gerek sektörümüzü gerek ise genel anlamda Türk gıda sektörünü yurt dışında en iyi şekilde tanıtmak için çalışıyoruz" sözlerine yer verdi.



Türk peynirlerinin gözü Çin raflarında


Girit, şöyle konuştu:


"Yakın zamanda, Türkiye’den Çin’e süt ve süt ürünleri ile kanatlı etleri ihracatının önündeki teknik engelleri Ticaret Bakanlığımız ve Tarım ve Orman Bakanlığımızla el birliği ile yaptığımız uzun müzakereler sonucunda kaldırdık. Süt tozu ile başlayan süt ürünleri ihracatımızı yakın zamanda Çin’deki market raflarında Türk peynirinin yer almasını sağlayarak tavuk ayağı ile başlayan kanatlı etleri ihracatımızı ise diğer kanatlı ürünleri ihraç ederek devam ettirme niyetindeyiz."



E-ticaret vurgusu


Pandemi öncesinde de ciddi gelişim gösteren e-ticaret sektörünün pandemi sonrasında da hızlı gelişim göstereceğini düşündüklerini kaydeden Girit, "İhracatçılarımızın değişen dünya düzeninde e-ticarete bir an önce adapte olması hem kendilerine hem de ülke ihracatımıza olumlu yansıyacaktır. Covid-19 salgını ile aslında e-ticaretin önemini daha iyi anladık. Dünyada e-ticaret pazarının 2022’de 6,5 trilyon dolara ulaşması bekleniyor. Bu fırsatı kesinlikle değerlendirmeliyiz. Sosyal medya, e-ticaret satışını artıran bir güç olarak önümüzdeki yıllarda da büyümeye devam edecek. Küresel rekabete ayak uydurabilmek için mevcut dünya koşullarına uygun içerikleri kullanmalı, ürünlerimiz için hikayeler sunmalı, tüketicileri de marka hikayemize dahil etmeliyiz. Ayrıca, 2020 yılını ihracatta ’Sürdürülebilirlik Yılı’ ilan etmiştik. Bizden sonra gelecek nesillerin kaynaklarından çalmadan, mevcut kaynakları doğaya duyarlı şekilde kullanacak yöntemleri geliştirmeli ve uygulamalıyız. İhracatı daha az karbon ayak izi bırakarak yapmak ve bu anlamda küresel dünyada da önümüzdeki yıllarda rekabet edebilmek için ’Sürdürülebilir bir dünya için, sürdürülebilir üretim ve sürdürülebilir ihracat’ sloganıyla çalışacağız. İhracatçılarımıza bu konuda ön ayak olacağız" dedi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Samsun Yabancı uyruklu kadın insan ticaretinden tutuklandı Samsun’da polis ekipleri tarafından yabancı uyruklu kadınları zorla çalıştırıp fuhşa sürükleyenlere yönelik yapılan operasyonda Kırgız uyruklu kadın ile birlikte 3 kişi yakalandı. Adliyeye sevk edilen yabancı uyruklu kadın tutuklanırken, 2 şahıs serbest bırakıldı. Edinilen bilgiye göre, Samsun Emniyet Müdürlüğü Göçmen Kaçakçılığıyla Mücadele ve Hudut Kapıları Şube Müdürlüğü ekipleri, alınan istihbari bilgiler doğrultusunda yaptıkları çalışma sonucu Kırgız uyruklu M.A. adlı kadının, Özbekistan ve Azerbaycan’dan yasal yollardan kadın getirdiği, Türkiye’de kalış süresi dolan kadınları hasta bakıcılık işinde çalıştırdığı, bu kadınlardan komisyon adı altında para aldığı ve yine söz konusu kadınlara fuhuş yaptırdığını tespit etti. Göçmen polisi, H.G. adlı şahsın M.A. adlı kadının getirdiği kadınlara fuhuş yaptırdığını ve E.Y. adlı şahsın da M.A. ile birlikte kadınları zorla çalıştırdığını ortaya çıkardı. Polis yaptığı operasyon sonucu Kırgız uyruklu M.A. ile Türk vatandaşı E.Y. ve H.G.’yi yakalayarak gözaltına aldı. Polisin operasyonunda 6 kadın kurtarıldı. Kurtarılan 6 mağdur kadının da sınır dışı edilmesi için çalışma başlatıldı. Samsun Emniyet Müdürlüğü Göçmen Kaçakçılığıyla Mücadele ve Hudut Kapıları Şube Müdürlüğünde sorguları tamamlanan M.A. adlı kadın ile E.Y. ve H.G. bugün Samsun Adliyesine sevk edildi. E.Y. ve H.G. savcıya ifade verdikten sonra serbest bırakılırken, nöbetçi mahkemeye ifade veren M.A. adlı kadın mahkemece "insan ticareti" suçundan tutuklanarak Samsun T Tipi Kapalı Cezaevine gönderildi.
Ankara Savunma Sanayii Başkanı Görgün: “Simülasyon teknolojileri dünyada artan bir önem kazandı” Savunma Sanayii Başkanı Haluk Görgün, "Son yıllarda simülasyon teknolojileri dünyada artan bir önem kazandı. Askeri simülatör ve eğitim sistemleri, pazar büyüklüğü 2022 yılında 9,2 milyar dolar olarak gerçekleşmiş olup, bu rakamın 2027 yılına kadar yıllık bileşik yüzde 5,6 oranında büyüyerek 12,2 milyar dolar seviyesine ulaşması öngörülmektedir" dedi. Savunma Sanayii Başkanı Haluk Görgün, SİMSOFT ANKARA HAB’da SİMMER adında simülasyon merkezini açtı. Türkiye’nin uzay ve havacılık sanayiine kaldıraç olacak yerli ve yabancı firmaların ve yan sanayi firmalarının bölgeye çekilmesi doğrultusunda kurulan Ankara Uzay ve Havacılık İhtisas Organize Sanayi Bölgesinin (HAB) birinci etabı için çalışmalar 2017 yılının son çeyreği ile başladığını belirtti. Test merkezinin küçük ve orta ölçekli işletmelerin sektöre daha çok dahil edilebilmesi amacıyla kurulduğunu belirten Görgün, "Birinci etabımızda fiili üretime geçen firma sayısı 43 olup, firmalarımız toplam 253 bin metrekare kapalı alanda üretim faaliyetlerini yürütmektedir. Buna ilaveten inşaat faaliyeti aktif olarak devam eden 74 firmamız bulunmaktadır. Yine bugün itibari ile 2 bin 200 kişiye istihdam sağlanmakta olan OSB’mizde inşaatı devam eden sanayicilerimizin de faaliyete geçmesi ile birlikte istihdam sayısının 7 bin 500 olacağını öngörmekteyiz. OSB’mizin her iki etabının da faaliyete geçmesi ile birlikte bölgemiz toplam alanı 700 hektar seviyelerine ulaşacak. Yapılacak toplam yatırım tutarı 3 milyar dolar olacak ve bölgede 20 bin kişiye istihdam sağlanacaktır" diye konuştu. Askeri ve sivil amaçlı eğitim simülatörleri üretilecek Son yıllarda simülasyon teknolojilerinin dünyada artan bir önem kazandığının altını çizen Görgün, simülasyon teknolojilerinin NATO bünyesinde de kritik teknoloji olarak kabul edildiğini dile getirerek, "Askeri simülatör ve eğitim sistemleri pazar büyüklüğü 2022 yılında 9,2 milyar olarak gerçekleşmiş olup, bu rakamın 2027 yılına kadar yıllık bileşik yüzde 5,6 oranında büyüyerek 12,2 milyar dolar seviyesine ulaşması öngörülmektedir. Başkanlığımız tarafından Simsoft firmamıza sağlanan kredi desteği ile bugün açılışını gerçekleştireceğimiz ’SİMMER- Yeni Nesil Simülatör Üretim, Eğitim ve Test Merkezi’nde hava, kara ve deniz platformlarına yönelik askeri ve sivil amaçlı eğitim simülatörlerinin üretimi, donanım entegrasyonu, araştırma ve test faaliyetleri yapılacaktır. Kurulan üretim hattı üzerinde, büyüklüklerine ve tiplerine bağlı olarak 10 adet simülatörün üretimi ve entegrasyonu eş zamanlı olarak yapılabilecektir. Simülatör sistemlerinde yer alan farklı kapasitelerde ve farklı serbestlik derecelerine sahip hareket sistemlerinin tasarım, üretim, entegrasyon ve test işlemleri gerçekleştirilebilecek, özgün yazılım çözümlerinin yanında, donanım ve elektromekanik sistemlerin geliştirilmesi ve üretimi de yapılacaktır" ifadelerini kullandı.