EKONOMİ - 12 Ocak 2021 Salı 09:18

Ticarette yeni evre: e-ticaret

A
A
A
Ticarette yeni evre: e-ticaret

Dünya yoğun bir değişim ve belirsizliklerle dolu bir dönemden geçerken, işletmeler de yeni pazarlama satış trendlerine uyum sağlama, talebi öngörme ve gitgide daha fazla değişen hedef kitlelerine nasıl ulaşacaklarını anlama konusunda zorluk yaşıyor.

Dünya yoğun bir değişim ve belirsizliklerle dolu bir dönemden geçerken, işletmeler de yeni pazarlama satış trendlerine uyum sağlama, talebi öngörme ve gitgide daha fazla değişen hedef kitlelerine nasıl ulaşacaklarını anlama konusunda zorluk yaşıyor. Bu zorlu süreci atlatmada üyeleriyle iş birliği içinde olan Ege Genç İş İnsanları Derneği (EGİAD), yeni yılın ilk toplantısını e-ticarete ayırdı.


Pandemi ile birlikte dijital dönüşümün hız kazanmasıyla, şirketlerin ürettikleri ürünleri dijital ortama taşıyarak oluşturduğu satış ve pazarlama kanalları oldukça önemli hale geldi. Konuya ilişkin olarak EGİAD öncülüğünde e-ticaretin sunduğu fırsatlara yönelik birçok eğitim programı uygulanarak ilk defa e-ticaret yapacak işletmelerin bu süreçten en az hasarla geçiş yapabilmeleri sağlanıyor. Konuyu masaya yatıran ve Türkiye’nin önde gelen e-ticaret siteleriyle üyelerini buluşturan Ege Genç İş İnsanları Derneğinin son konuğu, E-Ticaret İşletmeleri Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Aslı Öztap oldu.



Türkiye’de oran yüzde 25


Moderatörlüğünü EGİAD Genel Sekreteri Prof. Dr. Fatih Dalkılıç’ın yaptığı toplantının açılış konuşmasında EGİAD Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Aslan, 2020 yılında Avrupa’da ilk kez online alışveriş yapanların oranının yüzde 13 iken Türkiye’de ise oranın yüzde 25 olduğunu belirtti. E-ticaret sistemlerinin, KOBİ’lerin ve kadınların önündeki bariyerleri kaldırdığını, bölgesel bazlı girişimlerin ise ulusal bazda yer bulmasını sağladığını vurgulayarak, “Alışkanlıkların değiştiği bir dönemde e-ticaretin konforuna alışan müşterilerin pandemi sonrasında da e-ticaret yapmaya devam etmesi bekleniyor. Bu durum da e-ticaret ve onun bir ileri adımı olan e-ihracat konusuna hem firmaların hem de devletin eğilmesini ve uygulamada görülen aksaklık ve mevzuat eksikliklerinin bir an önce giderilmesini zorunlu hale getiriyor. İnternet ve mobil araçların kullanımıyla her geçen gün hacim olarak büyüyen e-ticaret, 2020 yılının mart ayından itibaren hiç hesapta olmayan bir şekilde, Covid-19 nedeniyle 3-5 yılda yaşayacağı ivmelenmeyi sadece 6 ay içinde yaşadı. Türkiye’de e-ticareti olumlu etkileyen faktörler nüfusun kalabalık olması, internet kullanım oranındaki yükseklik, her geçen gün gelişen ve sayıca artan alternatif ödeme sistemleri ve gelişmiş bankacılık sistemleri olarak sayılabilir. Ayrıca Türkiye’de genç nüfus oranının yüksek olması ve bu genç nüfusun yeni teknolojilere kolay ve hızla adapte olabilmesi de e-ticaretin gelişmesine katkı sağlıyor” dedi.



"E-ticaret 18-70 yaş aralığına da yayıldı"


E-Ticaret İşletmeleri Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Aslı Öztap ise e-ticaretin son süreçte hızla büyüdüğüne dikkat çekerek, “2019’da 136 milyar hacimde olan e ticaret 2020’de 250 milyar hacme ulaşmış bulunmakta. Öyle bir büyüme ki önceleri senede bir kez bakılan analiz raporlarına artık 6 ayda bir ulaşabiliyoruz. E-ticaret 18-70 yaş aralığına da yayılmış durumda. Eskiden internetten alışveriş yapmayan 8 milyon tüketici kredi kartı alarak bu sektöre girmiş bulundu. Lojistik ve ödeme sistemleri sektörü besleyen partnerler olarak yanımızda olduklarından sektörün hızla büyüyeceğini öngörmek kaçınılmaz. E-ticaret siteleri sayesinde ihracat sayılarının da hızla arttığını görüyoruz. 2019’da internet üzerinden ihracat yapılan ülke sayısı 3’ken, 2020’de bu rakam 20’ye çıkmıştır. Bu artış e-ticaret sitelerinin sağladığı katkılardandır. Bu rakam 2021’de daha da büyüyecektir. Öyle bir yeni evredeyiz ki üretim yapan herkesin dijital yatırıma bir nefes de olsa eğilim göstereceğini yatırım yapacağını düşünüyorum” diye konuştu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Ankara’da Junıor Teknoloji festivali Buse Bilim Koleji’nin düzenlendiği 2024 Junior Teknoloji Festivali 5-11 yaş aralığındaki çocuklara eşsiz bir deneyim yaşatmaya devam ediyor. Milli Eğitim Bakanlığı’nın tüm okullar için ortak duyurusu olan Bilim ve Teknoloji Festivali için haftalar boyunca titizlikle değerlendirmeler yapıldı. Festivalde şehir içi ve dışından katılım gösteren yüzlerce proje arasından finale kalan projeler yarışacak ve kazananlar ödülleriyle buluşacak. Eğitim öğretimde 25 yılını tamamlayan ve Ankara Yenimahalle’nin tek IB programlı okulu olan Buse Bilim Koleji’nin düzenlediği Festival, 27 Nisan 2024 Cumartesi günü saat 11:00’da Buse Bilim Koleji bahçesinde gerçekleştirilecek. Bu festival sizi göklere uçuracak 23 Nisan haftasına denk gelen festivalde teknolojik, bilimsel, kültürel ve sanatsal aktiviteler yapılacak. Çocukların gökyüzünü yakından tanıma fırsatını yakalayacağı etkinlikte drone uçurma, İHA, teleskop gözlemi, planetaryum, survivor parkurları, robotik kodlama, fildişi macunu, volkan deneyi, dinozor avcıları, büyüteç izleme, masal dinletisi, mandala, alçı, akıl oyunları, makey makey gibi birçok etkinlik yer alacak. Eğlenerek öğrenen çocuklar, yeni bilgiler deneyimleyebilecekleri bir gün yaşayacaklar. Buse Bilim Kolej’i Bilim Kurulu Başkanlığından yaptığı açıklamada; ‘Festival için hazırlanan projelerin sahipleri, alanlarında uzman isimlerle bir araya gelecek ve onlarla birlikte yakından deneyimlerini paylaşacaklar. Bu festival ile gelecekte bilim ve teknoloji adına yeni fikirler için çocuklara ilham olmasını planlanıyor. Üniversitelerden profesörler, Yente Makine A.Ş ve Airaks Havacılık Teknolojileri mühendisleri ve daha önce Buse Eğitim Kurumları’ndan mezun olan mühendisler jüri olarak görev alacaklar. Festivalin 1’incisi olan öğrenci veya gruba “ 9 bin TL + 3 bin TL, danışman Ödülü”, 2’nci olan öğrenci veya gruba “6 bin TL + 2 bin 500 TL danışman ödülü”, 3’üncü olan öğrenci veya gruba “3 bin TL + 2 bin TL danışman ödülü” Katılımcılara ise ‘’Katılım Belgesi’’ verilecek.
Malatya MAGİNDER, kentteki çalışmaların hızlandırılmasını istiyor Malatya Girişimci İş İnsanları Derneği (MAGİNDER) olarak her süreçte Malatya’nın yanında yer aldıklarını belirten Başkan Salih Karademir, her zaman sorunları dile getirerek çözüm yollarının bulunması adına gerekli adımları attıklarını söyledi. 6 Şubat depremlerinin üzerinden yaklaşık 15 ay gibi bir süre geçtiğini ifade eden Başkan Karademir, 31 Mart’ta gerçekleştirilen yerel seçim sonuçlarına değindi. Seçimlerin üzerinden 26 gün geçtiğini ifade eden Karademir, “Belediye başkanlarımıza öncelikle MAGİNDER ailesi olarak hayırlı olsun diyoruz” dedi. Malatya’da bugün en büyük sorunlardan birinin imar sorunu olduğunu da dile getiren Karademir, “Malatya’da şu an yerinde dönüşümlerle ilgili, rezerv alanlarla ilgili ve imar noktasında belediye başkanlarımızın hızlı bir şekilde adım atmasını bekliyoruz. Çünkü bugün Adıyaman’da seçimden önce 3-4 ay öncesinden rezerv alanların tamamının ihalesi yapılmış tamamı da bugün itibari ile de devam etmektedir. Yine aynı şekilde Adıyaman’dan örnek verecek olursak yerinde dönüşümler yine 3-4 ay öncesinden başladı, şu an yerinde dönüşüm projeleri devam etmektedir. Oradaki vatandaşlar yerinde dönüşümden faydalanıp inşaatlarını tamamlama noktasına gelmiş bulunmaktadır. Aynı şekilde TOKİ bugün Adıyaman’da yıl sonuna kadar toplamda 36 bin konut ihalesi yapacağı ve 20 bin konutu yıl sonuna kadar teslim edeceklerdir. Ama biz Malatya olarak şu an çok gerideyiz. Yerinde dönüşümler ile ilgili başlayan hiçbir projemiz yok. Yine aynı şekilde rezerv alanlarımızın hiçbirinin ihalesi yapılmamıştır. Yine aynı şekilde TOKİ tarafından yapılan konut sayısı da şu an hali hazırda toplamda 10 bin konut ihalesi yapılmıştır. Ve bunun sadece 6 bini teslim edilmiştir. Malatya için toplamda 65 bin TOKİ konutunun yapılacağı belirtilmiştir. Ama biz Malatya olarak şu an çok gerideyiz. Bu da Malatya’nın en büyük sorunudur. İş dünyası bugün çok zor durumdadır. Malatya’nın hem esnafı hem tüccarı hem sanayicisi, barınma sorunu ve ticaretin yeniden canlanması için devletin bir an önce burada ki projelere hız vermesi gerektiğini düşünüyor” ifadelerine yer verdi. Buradaki en büyük sorumluluğun yeni seçilen belediye başkanları ve siyasilere düştüğünü de ifade eden Karademir, “Başkanlarımızın ve siyasilerimizin bir an önce birlik ve beraberlik içerisinde devletimiz ve hükümetimiz ile gerekli noktalarda görüşüp hızlı bir şekilde bu sorunları çözüme kavuşturması gerekiyor. Eğer bunu hızlı bir şekilde gerçekleştiremezlerse Malatya halkı gerçekten çok ciddi bir göç kaybı verecektir. Ve bu göç kaybı daha da büyüyerek devam edecektir” dedi. Her zaman Malatya’da olduklarını ve olmaya da devam edeceklerini de dile getiren Başkan Karademir, “Malatya’da çalışacağımızı ve burada yatırım yapmaya devam edeceğimizi söyledik, bugünde bu şekilde devam ediyoruz. Ama Malatya halkının da sesine kulak vermeliyiz, vermek zorundayız. Malatya halkının sorunlarını çözmek zorundayız. Biz bugün yaptığımız basın açıklamasıyla birlikte bir an önce milletvekilleri, belediye başkanlarımızı birlik ve beraberlik içinde Malatya’mız için hızlı bir şekilde çalışacaklarına inanıyoruz. Çünkü Malatya halkı bugün Türkiye’de yapılan seçimlerde üzerine düşeni fazlasıyla yapmıştır. Malatya’nın bu saatten sonra beklentileri daha fazladır. Hükümetimizin Malatya’ya daha fazla destek vermesi gerektiğine inanıyoruz. Malatya halkı hiçbir zaman devletini ve hükümetini yalnız bırakmamıştır. Bu seçimde de tekrardan bunu göstermiştir” şeklinde konuştu. Bugün diğer deprem bölgesindeki illerin daha hızlı bir şekilde toparlandığını ve yatırım aldığını da gördüklerini dile getiren Karademir, “Bununla ilgili siyasilerimizin kendi aralarında olan kısır çekişmeleri bırakıp bir an önce Malatya’nın sorunlarına odaklanıp, ‘Ben değil biz olarak’ sorunları çözmelerini istiyoruz. Çünkü birliğin olmadığı bir yerde hiçbir zaman başarı gelmez. Eğer başarılı olmak istiyorlarsa Malatya halkının sesine kulak vermeleri lazım. İstişare yapmaları lazım. Kendi aralarındaki sorunları çözmeleri lazım. Malatya’ya hizmet etmeleri lazım. Biz inşallah sürecin takibindeyiz, yine elimizden geldiği kadar Malatya’mızın sorunlarını dile getirmeye çalışacağız” diye konuştu. Malatyalıların artık dayanacak gücünün kalmadığını da vurgulayan Karademir, “Depremin üzerinden yaklaşık 15 ay geçti. Bugün Adıyaman’ın bile bu şekilde yatırım olması ve hızlı bir şekilde projelerin çözüme kavuşması Malatya halka adına üzüntü vericidir. Siyasilerimizin hızlı bir şekilde bu konuları çözmeleri gerekiyor. Yoksa burada Malatya’daki yaşayan vatandaşlarımızın umudu kalmamıştır, sabrı tükenmiştir. Bu şehri biz başkalarına bırakmak istemiyoruz, bu şehirde kalmak istiyoruz. Biz MAGİNDER ailesi olarak elimizden geldiğince bu sorunları dile getirmeye çalışmaya devam edeceğiz” dedi.
Tokat Tokat’ta minik yürekleriyle yazar oldular Tokat’ta ilkokul öğrencileri, "Dilimizin Zenginlikleri" projesi kapsamında yazdıkları öykü ve masallarla Türkiye’de bir ilke imza attı. Okulda düzenlenen Anahtar Kelimelerle Hikaye Yazma Yarışması’na katılan öğrencilerin eserleri, finale kalarak kitaba dönüştürüldü. Tokat’tın Artova ilçesinde Gazipaşa İlkokulu öğrencileri, "Dilimizin Zenginlikleri" projesi kapsamında yazdıkları öykü ve masallarla Türkiye’de bir ilke imza attı. Okulda düzenlenen Anahtar Kelimelerle Hikaye Yazma Yarışması’na katılan öğrencilerin eserleri, finale kalarak kitaba dönüştürüldü. Gazipaşa İlkokulu Okul Müdürü Göksel Taslıoğlu’nun öncülüğünde ve İlçe Kaymakamı Erkan Atam’ın desteğiyle gerçekleşen proje, ilkokul öğrencilerinin edebi yeteneklerini ortaya çıkarmayı hedefledi. Finale kalan 6 hikâye, özenle derlenerek "Minik Kalplerden Öykü ve Masallar" adıyla basılan bir kitap haline getirildi. 400 adet basılan bu kitap, Milli Eğitim Bakanlığı tarafından da destekleniyor. Öğrencilerin küçük yaşta yazarlık deneyimi kazanmaları ve eserlerinin basılması, gelecekte ünlü yazarlar olma hayallerini besliyor. Projenin başarıyla tamamlanmasıyla birlikte, Artova Gazipaşa İlkokulu öğrencileri Türkiye’de ilk kez ilkokul düzeyinde kitap yazma ve yayınlama başarısına imza atmış oldu. Bu proje, öğrencilere yaratıcılık ve yazma becerilerini geliştirme fırsatı sunarken dil ve kültür zenginliğinin korunmasına da katkı sağlıyor. “Sadece Artova’da değil Türkiye’de okunması gerekiyor dedik” Proje hakkın da bilgiler veren Artova Kaymakamı Erkan Atam; “Gazipaşa İlkokulu öğrencilerimiz Anahtar Kelimelerle Hikaye Yazma yarışması düzenlemişti. Bu yarışma sonucunda öğrencilerimizin de gerçekten yetenekli olduğunu da görmüş olduk. Bu hikayelerin sadece Artova’da değil tüm Türkiye’de okunması gerektiğini düşündük. Bizler de öğrencilerimize destek olarak bu öykü ve hikayeleri kitaplaştırarak kamu kuruluşlarına ve kütüphanemize dağıttık” dedi. “Çocuklarımız projenin ruhunu kavramış” Projenin dil bilincinin gelişmesi açısından önem arz ettiğini belirten Tokat Milli Eğitim Müdürü Hüseyin Kır ise “Küçük çocuklarımızın projenin ruhunu kavramaları ve bu çerçevede de metinler hazırlamaları dil bilincinin gelişmesi açısından çok önemlidir. Ayrıca bu yapılan çalışmanın okul müdürünün gayretleri, ilçe milli eğitim müdürümüzün organizesi ve ilçe kaymakamımızın da projeye sahip çıkmasıyla kitaplaşması da çok güzel bir ürünün ortaya çıkmasına vesile olmuş” diye konuştu. “Minik yürekleriyle yazılar yazan yazarlarımız var” Kitap hakkında bilgiler veren Artova Gazipaşa İlkokulu Müdürü ve kitabın editörü Göksel Taslıoğlu, “Dilimizin zenginlikleri projesi kapsamında öğrencilerimizle bir yarışma düzenledik. Bu yarışma sonucunda güzel yazılarını ölümsüzleştirmek istedik ve bugüne geldik. Artık onların kitapları var. Minik yürekleriyle kocaman yazılar yazan yazarlarımız var” dedi. Kitabın yazarı ilkokul öğrencileri ise büyüdüklerinde ünlü bir yazar olma hayali kurduklarını ifade etti.