GÜNDEM - 01 Ağustos 2025 Cuma 14:41

Yüksek ısıya maruz kalan ustalar ekmek mücadelesi veriyor

A
A
A
Yüksek ısıya maruz kalan ustalar ekmek mücadelesi veriyor

Türkiye’nin en sıcak illerinden biri olan İzmir’de termometreler mevsim normallerinin üzerine çıkarken, özellikle ateş başında çalışan ustalar zorlu bir mesai sürdürüyor. Yaklaşık 70 derece sıcaklıktaki ortamlarda çalışan ustalar, ekmek mücadelesi için zamanla bu şartlara alıştıklarını belirtiyor.


İzmir’de hava sıcaklıkları 40 dereceye dayandı. Kent genelinde etkisini artıran aşırı sıcaklar günlük yaşamı zorlaştırırken, özellikle güneş altında ve yüksek ısıya maruz kalan meslek grupları adeta ateşle mücadele ediyor. Demirci, fırıncı ve dökümcü gibi yüksek ısıya maruz kalan meslek gruplarında görev yapan işçiler, hem havanın hem de çalıştıkları ortamın sıcaklığıyla mücadele ediyor. Ateş başında saatlerce çalışan ustalar, serinlemek için sık sık yüzlerini yıkıyor, bol su tüketerek ayakta kalmaya çalışıyor. Ateşe en çok maruz kalan mesleklerden biri olan demircilikte yaklaşık 23 yıldır ustalık yapan Süleyman Akdemir ise zorlu mesleğini büyük bir özveriyle sürdürüyor. Yüksek sıcağa alıştığını belirten Akdemir, "Mesleğimi yaparken keyif aldığım için buradayım. Aksi halde bu sıcağa dayanmak gerçekten çok zor. Şu an bulunduğumuz ortam 65-70 derece civarında. Ancak işe ve sanata olan sevgimiz, bu zorlukların önüne geçiyor. Gençler belki ateşten, sıcaktan korkuyordur ya da klimalı ortamları tercih ediyordur. Çünkü bu iş kolay bir iş değil; sıcağı, kiri, tozu var. Bu mesleği ancak çok seven biri yapabilir. Biz de atalarımızdan gördüğümüz ve çok sevdiğimiz için buradayız. Yeni neslin tercih etmeme sebebi bu sıcaklık olabilir. Sürekli ateşle iç içeyiz, gelen parçalarla temas sonucu yanmalar da olabiliyor. Hava şu anda yaklaşık 40 derece, ocağın sıcaklığı ise bin 200 dereceye kadar çıkıyor. Bu sıcaklıktan etkileniyoruz ama işimizi büyük bir sevgiyle yapıyoruz" dedi.



"Dışarısı bana cennet"


Sıcak havaların etkisiyle çalıştığı ortamın dışarıya kıyasla çok daha sıcak olduğunu belirten fırıncı Sait Gül, "Bu sıcakta dışarısı zaten 40-45 derece, burası da fırının önü olduğu için aynı sıcaklığı burada da yaşıyoruz. 70 derecenin içinde çalışıyoruz ve sürekli terliyoruz. 30-35 senedir bu işi yapıyoruz ve artık bu sıcağa alıştık diyelim. Gün içinde de hiçbir şey değişmiyor. Sabah saat 8.00’den akşam 5-6’ya kadar bu sıcağın önündeyiz. Yapacak bir şeyimiz yok çünkü bu bizim işimiz ve elimizden başka bir meslek gelmiyor. Keşke başka bir iş yapabilsek ama inşaatçılık da aynı şekilde zor, şoförlük de öyle. En iyisi olarak bu fırın işini seçtik ve büyük ihtimalle bu fırında mezara gideceğiz. Serinlemek gibi bir şey yok, kesinlikle yok. Soğuk su içtiğimiz zaman daha da çok terliyoruz çünkü soğuk su teri tutmuyor. Bu yüzden arada bir çay içiyoruz ki en azından ağzımız kurumasın. Şimdi dışarı çıktığımda, dışarısı bana cennet gibi geliyor. Dışarı çıkmak bile benim için büyük bir rahatlık ama fırının önü gerçekten cehennem gibi. Burada sıcaklık rahat bir 70 dereceyi buluyor. Sen burada iki dakika durduğunda bile terliyorsun. Düşün ki ben burada 9-10 saat boyunca ayakta duruyorum. Bu sıcaklığa gerçekten can dayanmaz" ifadelerini kullandı.



Yüksek ısıya maruz kalan ustalar ekmek mücadelesi veriyor

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Bakan Tunç’tan DEM Parti ziyaretine ilişkin açıklama Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, DEM Parti İmralı Heyeti üyelerinin gerçekleştirdiği ziyarete ilişkin, "Ülkemizin ve milletimizin geleceği için büyük bir öneme sahip olan ‘Terörsüz Türkiye’ sürecine ilişkin geniş kapsamlı değerlendirmelerde bulunduk" dedi. DEM Parti İmralı Heyeti üyeleri Van Milletvekili Pervin Buldan, Şanlıurfa Milletvekili Mithat Sancar ve avukat Faik Özgür Erol, Adalet Bakanı Yılmaz Tunç’u ziyaret etti. "‘Terörsüz Türkiye’ sürecine ilişkin geniş kapsamlı değerlendirmelerde bulunduk" Bakan Tunç, ziyaretin ardından sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, görüşmede kapsamlı değerlendirmelerde bulunduklarını aktararak, "Ülkemizin ve milletimizin geleceği için büyük bir öneme sahip olan ‘Terörsüz Türkiye’ sürecine ilişkin geniş kapsamlı değerlendirmelerde bulunduk. Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın güçlü liderliğinde Devletimizin ilgili kurumları tarafından büyük bir koordinasyon içerisinde yürütülen çalışmalar ile TBMM Millî Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu’nun ortaya koyacağı yol haritası kapsamında atılacak adımları konuştuk" ifadelerini kullandı. "Türkiye Yüzyılını terör olmadan daha güçlü bir şekilde inşa edeceğiz" Huzurlu ve güvenli bir geleceğe kavuşmanın herkesin arzusu olduğunu belirten Tunç, "Millet olarak hepimize büyük acılar yaşatan, ülkemizin kalkınmasının ve daha da güçlenmesinin önündeki en büyük engellerden biri olan terörün tamamen sona ermesi; gençlerimizin, çocuklarımızın, milletimizin daha huzurlu ve güvenli bir geleceğe kavuşması hepimizin ortak arzusudur. Aziz şehitlerimizin ve gazilerimizin emanetine daima sahip çıkacak, süreci hassasiyetle yürütmeye devam edeceğiz. Ülkemizi geleceğe emin adımlarla taşıyacak, Türkiye Yüzyılını terör olmadan daha güçlü bir şekilde inşa edeceğiz" açıklamasında bulundu.
Samsun Düşük puan, yüksek risk: Kuryeler hız yapmak zorunda kalıyor, kazalar artıyor Türkiye’de yemek ve paket teslimat sektöründe faaliyet gösteren dijital platformlarda uygulanan puanlama ve teslimat süreleri kuryelerin kazalara daha fazla maruz kalmasına neden oluyor. Platformlar, kuryelerin performansını değerlendirmek için "puan ve slot sistemi" kullanıyor. Düşük puan alan kuryeler, görünürlüklerini kaybediyor ve daha az sipariş alıyor. Bu da kuryelerin hız yapmasına yol açıyor. Sektör uzmanları ve kuryeler, firmaların reklamlarında hız ve hızlı teslimat vaat etmesinin, kuryeler üzerinde ek baskı oluşturduğunu belirtiyor. Müşteriler paketlerini kısa sürede almayı beklerken, algoritmalar kuryelerin her siparişi belirli bir sürede teslim etmesini şart koşuyor. Bu durum, özellikle yoğun saatlerde trafik ve yaya güvenliği açısından ciddi riskler oluşturuyor. "Hız reklamları ve puanlama sistemi kazaya yol açıyor" Samsun’da kurye Cem Burak Karagülle, "Sipariş verildiğinde sizle kurye arasındaki iletişimi sağlayan bu platformlara dijital platformlar deniliyor. Bu platformların bir algoritması var. Algoritma baskısı adı altında bir süreç yaşanıyor. Bu reklamlar kuryeleri hıza teşvik ediyor. Müşteri, 30-40 dakika içinde paketinin geleceğini zannediyor. Örneğin bir AVM’den sipariş verdiniz. Uygun kuryeye bu sipariş atanıyor. Sipariş hazırlanması ve kuryenin teslim alması gibi süreçlerden sonra kuryeye teslimat için yaklaşık 10 dakika kalıyor. Bu da algoritma baskısına sebep oluyor. Firmalar hız reklamı yapıyor. Aslında hız reklamı yapmaları, Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı tarafından yasaklandı. Hâlâ müşteriler bunu görüyor ve 30-40 dakikada elimde olacak diye sipariş veriyor. Müşteriler kuryelere puan veriyor. Algoritma, kuryenin bir noktadan diğerine kaç dakikada gittiğini bildiği için daha uzun sürede giden, kurallara uyan kuryeyi sistemin dışında bırakıyor. Dolayısıyla denetleme kurulunun bunları denetlemesi gerekiyor" dedi. "Teslimat süresi ve puanlama sistemiyle kurye arkadaşlarımız zor şartlarda çalışıyor" Kurye Cemal Uz ise, "Bu aralar motosiklet kazaları çoğalmaya başladı. Öncelikle motokurye arkadaşlarımız ne kadar dikkatli olursa olsun bazı firmalar, ‘şu paketi şu kadar dakikada götürmen lazım’ diyor. Götürürsen, bu kadar bonus kazanırsın. Kurye arkadaşlar da ister istemez yaya ihlali ve kırmızı ışıkta geçme gibi sorunlarla karşı karşıya kalıyor. Bunlar sonucunda kurye arkadaşlarımız ölümlü veya yaralanmalı kazalara karışıyor. Bakanlık hızlı teslimat süresini kaldırdı; ancak 15-20 dakikalık teslimat süresi ve puanlama sistemiyle kurye arkadaşlarımız zor şartlarda çalışıyor" diye konuştu. "Geç götürüldüğünde slot açılmıyor" Kurye Şenol Bilgin de, "Popüler yemek sipariş platformlarında her siparişin altında süre yazıyor. Bu süre Bakanlık tarafından kaldırıldı. Herhangi bir kurye, baskı altında olmadan paketini teslim etmesi gerekirken firmaların yaptıkları reklamlardan dolayı kuryeler canlarını tehlikeye atıyor. A noktasından B noktasına 15-20 dakikada gitmesi gereken bir kurye, firmaların paket bonusları nedeniyle 5-10 dakikada gitmeye çalışıyor. Geç götürüldüğünde slot açılmıyor. Slot en alta düşüyor ve görünmez hâle geldiği için kazanç düşüyor" ifadelerini kullandı.
Aydın Aydın Büyükşehir Belediyesi Efeler’de çalışmalarını sürdürüyor Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu’nun kent genelinde yürüttüğü çevre bakım ve düzenleme çalışmaları, 17 ilçenin tamamında hız kesmeden devam ediyor. Büyükşehir Belediyesi ekiplerinin yoğun çalışmaları vatandaşlar tarafından da memnuniyetle karşılanıyor. Çevre Koruma ve Kontrol Dairesi Başkanlığı ekipleri tarafından Efeler ilçesinde kapsamlı çevre bakım çalışmaları gerçekleştirildi. İlçe genelindeki cadde ve bulvarlarda temizlik ve çevre düzenleme çalışmaları yapılırken, yaya kaldırımları ile üst geçitler de titizlikle temizlendi. Çalışmalar kapsamında Park ve Bahçeler Dairesi Başkanlığı ekipleri de ana arterlerde peyzaj düzenlemeleri gerçekleştirdi. Ağaç budama, trimör, bakım ve temizlik çalışmaları eş zamanlı olarak yürütülürken, cadde ve bulvarlar Büyükşehir Belediyesi fidanlıklarında yetiştirilen mevsimlik çiçeklerle süslendi. Efeler’in farklı noktalarında eş zamanlı olarak sürdürülen çalışmalardan duydukları memnuniyeti dile getiren vatandaşlar, Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu’na teşekkür etti. Çalışmaların tüm ilçelerde devam edeceğini belirten Başkan Çerçioğlu, "Mesai mefhumu gözetmeksizin sürdürdüğümüz hizmetlerimizi vatandaşlarımız ile buluşturmaya devam ediyoruz. 17 ilçemizin tamamında çalışmalarımızı sürdüreceğiz" ifadelerini kullandı.