POLİTİKA - 28 Nisan 2016 Perşembe 21:00

Cumhurbaşkanı Başdanışması Malkoç Öğrencilere Yeni Anayasa Beklentilerini Anlattı

A
A
A
Cumhurbaşkanı Başdanışması Malkoç Öğrencilere Yeni Anayasa Beklentilerini Anlattı

Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Şeref Malkoç, 1982 Anayasası’nın tümden değiştirilmesi gerektiğini belirterek, "Bir topluluğa girip ’başkan’ deyince 20 kişi varsa 15’i bakıyor. Kimi berberler odası başkanı, kimi lokantacılar odası başkanı, kimi sınıf başkanı. O açıdan buna ’başkanlık sistemi’ demeyelim de ’cumhurbaşkanlığı sistemi’, Türkiye’ye özgü bir modelle inşallah yapılacak" dedi.
Karabük Üniversitesi Artı Kariyer Kulübü tarafından üniversitenin Bektaş Açıkgöz Konferans Salonu’nda "Kariyer Zirvesi" kapsamında düzenlenen "2023 Vizyonunda Türkiye’nin Anayasal Süreci ve Gençliğe Etkileri" konulu konferansa konuşmacı olarak katılan Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Şeref Malkoç, öğrencilere yeni anayasa sürecini anlattı. Anayasaların bir toplumun geleceği olduğunu kaydeden Malkoç, “Yeni anayasa çalışmalarını yürütürken bu noktadan her kesimi teşvik etmeye çalışıyoruz. Mutlaka sizinde emeğiniz, gayretiniz olsun diyoruz. 1982 Anayasası’nı bir grup insan yaptı. Kenan Evren ve cuntacı arkadaşları anayasayı yaparken,kışla nizamnamesine dönüştürdü. Kısacası 1982 Anayasası doğarken malul, sakat ve özürlü doğdu. Yeni anayasada çok somut olarak üzerinde tartışılan konu hangi hükümet sistemi olsun. Mevcut parlamenter sistemi olsun, başkanlık sistemi olsun diyenler var. Yeni anayasada siyasi istikrarı sağlayacak bir hükümet modeli ve anayasa kurulması lazım” dedi.
“1982 ANAYASASI’NIN RUHU BOZUK”
1982 Anayasası’nda 17 defa değişiklik yapıldığını ancak yetmediğini ifade eden Malkoç, "Şöyle düşünün arkadaşlar, kötü ruhlu bir varlık, yaratık var. Ruhu kararmış, davranışları bozuk. Siz alıyorsunuz buna estetik ameliyat yapıyorsunuz. Bu anayasanın ruhu bozuk. Kökü bozuk, o nuniçin tümden değiştirmeniz lazım" diye konuştu.
“TÜRK USULÜ BİR MODEL OLACAK”
Katılımcıların sorunlarını da yanıtlayan Malkoç, “Anayasada başkanlık mı yarı başkanlık mı olacak?” sorusuna, "Yarı başkanlık Fransa, başkanlık sistemi ise Amerika ve Meksika gibi ülkelerde var. Bizim üzerinde çalıştığımız sistem Türkiye’ye özgü bir ’başkanlık’ demeyelim, cumhurbaşkanlığı sistemi olacak. Bir topluluğa girip ’başkan’ deyince 20 kişi varsa 15’i bakıyor. Kimi berberler odası başkanı, kimi lokantacılar odası başkanı, kimi sınıf başkanı. O açıdan buna ’başkanlık sistemi’ demeyelim de ’cumhurbaşkanlığı sistemi’ Türkiye usulü, Türk usulü bir modelle inşallah yapılacak. Türkiye modeli olacak" şeklinde cevap verdi.
“ANAYASANIN LAİKLİK İLKESİNİ ANAYASA MAHKEMESİ ’YENİ BİR DİN’ DİYE YORUMLADI”
"Yeni anayasada devletin dini belirtilecek mi? Dini yüzde 90’ından fazlası Müslüman olan bir ülkenin anayasasında dininin Müslüman olmasının belirtilmesinin zararı nedir?" sorusuna Malkoç, şu cevabı verdi:
"Çok güncel bir konu. TBMM Başkanı İsmail Kahraman’ın sözleri gündeme düştü hala tartışılıyor ve tartışılacak güncel bir konu. Bu olsun mu olmasın mı, kalksın mı kalkmasın mı, bunlar üniversitelerde siyaset ve fikir adamları tartışılır. Bu fikir ve ifade hürriyeti kapsamındadır. Siyasi açıdan eleştirebilir. Biz bu anayasayı yaparken 78 milyonla yapacağız. Paydaşları çoğaltıp tartışmaları azaltacağız. Yeni anayasa yaparken, yeni yaralar, yeni tartışmalar açmayacağız. Esas olan din ile vicdan özgürlüğünü kâmil manada teminat altına alabiliyor muyuz alamıyor muyuz, budur önemli olan. İsmail Bey bunu ifade ederken, geçmişte yaşanan ızdırapları göz önüne almıştır mutlaka. Laiklik altında geçmişte öyle zulümler ve işkenceler çekildi ki. Anayasanın laiklik ilkesini Anayasa Mahkemesi ’yeni bir din’ diye yorumladı. ’İslam düşmanlığı’ diye yorumladı. Açın Anayasa Mahkemesi’ndeki laiklik kararlarına bakın. Yüzde 99’u Müslüman olan bu ülkede Anayasa Mahkemesi Müslümanlığı ’tehlike’ olarak yorumluyor ve laiklik adına Müslümanlık için yapılacak her şeyi ortadan kaldırmaya kalkıyor. Buna hiçbir vicdan tahammül edemez. Zaten buna ’militan laiklik’ diyorlardı. Allah’a çok şükür militanlıkta kalktı gitti. Kimsenin endişesi olmasın anayasa’a laiklikte olsa hak ve özgürlükler kamil manada bu ülkede işleyecek."
Anayasa konusunun ağır olduğunun da altını çizen Malkoç, "Gençler televizyonda dizi izlemek daha kolaydır. Telefonda veya bilgisayarda oyun oynamak daha zevkli, daha kolaydır. Oralara ayırdığınız zamanın bir bölümünü buna ayırın. Okuyun, kafa yorun" diye uyarıda bulundu.
Konuşmasının ardından Malkoç’a, KBÜ Rektörü Prof. Dr. Refik Polat tarafından plaket ve Safranbolu evi maketi hediye edildi.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Gazeteci Salantur, 20. Ankara Kitap Fuarı’nda okurlarıyla buluştu Gazeteci ve yazar Sefa Salantur, ATO Congresium’un ev sahipliği yaptığı 2. Ankara Kitap Fuarı’nda okurlarıyla bir araya geldi. Gazeteci ve Yazar Sefa Salantur, 20. Ankara Kitap Fuarı’nda her yaştan okuyucusuyla buluştu. Aralarında çok sayıda öğrencinin de olduğu okurlarıyla sohbet eden ve kitaplarını imzalayan Salantur, gençlerin ve çocukların Cumhuriyete sahip çıkmasından duyduğu memnuniyeti dile getirdi. Duayen siyasetçi ve devlet adamı Köksal Toptan’ın biyografisini anlattığı “Sakin Güç Köksal Toptan” ile ilk Meclisin toplanmasını günümüzden 23 Nisan 1920 tarihine giden iki çocuğu gözünden anlatan “İlk Meclise Yolculuk” kitaplarını kaleme alırken büyük bir heyecan duyduğunu belirten Salantur, aynı heyecanı okurlarının da yaşamasından memnuniyet duyduğunu ifade etti. Birinci Meclis’in hikayesini “dünyada eşi benzeri olmayan hikaye” olarak nitelendiren Salantur, şunları kaydetti: “Düşünün 1920’li yıllarda ülke işgal edilmiş, yokluklar içinde bir lider, Milli Mücadeleyi yönetmek için bir Meclis açıyor. Dünyada savaş yönetip başarıya ulaştıran ve cumhuriyet kuran başka bir parlamento yok. İşte bu yokluklar içindeki var ediliş hikayesin çocuklarımıza hatırlatmak istedim. İlk Meclisin gençlerimize verdiği mesaj; asla umutsuzluk yoktur. Gençlerimize kitapta şunu diyoruz: Millî Mücadelenin kahramanları hep birlikte yürütülen bu savaşı umutla kazandılar. Ve bize çok önemli bir şeyi gösterdiler: Umudumuzu kaybetmediğimiz sürece her türlü zorluğun üstesinden gelebiliriz. Bugün de eksiklerimiz ve zorluklarımız olabilir ama hiçbiri o mücadele günleri kadar ağır ve hayati değil. Bize bu cennet vatanı canları pahasına emanet edenler umutlarını kaybetmeden her zorluğu aşmışsa biz de aşarız.” Doğan Kitap etiketiyle yayımlanan “Sakin Güç Köksal Toptan”, Türk siyasetine damga vuran eski TBMM Başkanı Köksal Toptan’ın genç kuşaklara ilham verecek yaşam öyküsünü anlatıyor. Yine kitapta gücünü sakinliğinden ve sağduyusundan almış, sesini değil sözünü yükseltmeye gayret göstermiş, farklı siyasi partilerde iktidarı da muhalefeti de yaşamış, Türk siyasi yaşamına damgasını vurmuş çok sayıda isimle yakın çalışmış, parti yöneticiliklerinden bakanlığa, milletvekilliğinden meclis başkanlığına kadar siyasetin her basamağında bulunmuş bir siyaset duayeni Köksal Toptan’ın hayatı dönemin olayları eşliğinde aktarılıyor. Son 60 yılda darbelerin puslu ortamları, siyasetin ağır dönemleri, ekonomik sıkıntılar ve uluslararası krizler. Tüm bunlara yakından şahitlik etmiş bir siyasetçinin yaşadıklarının özeti olan Sakin Güç Köksal Toptan kitabı, yıllar süren titiz bir çalışmayla hazırlandı ve onun eşsiz tecrübeleri yanında ülkenin yakın siyasi tarihine de ayna tutuyor. Doğan Çocuk etiketiyle yayımlanan ve 2. baskısını yapan ‘İlk Meclis’e Yolculuk’ta zor şartlar altındaki ülkemizi kuşatan kara bulutları özgürlük umuduyla dağıtan, millet iradesinin kalbinin Ankara’da atmasını sağlayan, yurdun her köşesine bağımsızlık umudunu dalga dalga yayan Meclis’imizin açılış öyküsü çocukların gözünden anlatılıyor. Türkiye genelindeki bir bilgi yarışmasını kazanan Burcu ve Umut’un ödülü, zaman makinesiyle 23 Nisan 1920’ye yolculuk yapmaktır. 1920’de küçük bir kasaba olan Ankara’ya gidip Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin açılışına katılacak, ülkemizi düşmanlardan kurtararak bugün özgürce yaşamamızı sağlayan Büyük Atatürk ile buluşacak, Kurtuluş Savaşı’na omuz veren değerli kahramanlarımızla tanışacaklardır.
İzmir Karşıyaka, play-off primleri için harekete geçti Karşıyaka Spor Kulübü yönetim kurulu, kulüp binasında bir araya gelerek futbol takımının oynayacağı play-off maçları için prim kampanyası başlattı. Karşıyaka Spor Kulübü Başkanı İlker Ergüllü ve beraberindeki yöneticiler, Mavişehir’deki kulüp binasında bir araya gelerek TFF 3. Lig 2. Grup’ta play-off oynayacak futbol takımı için prim kampanyası başlattı. Başkan Ergüllü 3 Milyon TL ile başlangıcı yaparken Nazım Torbaoğlu 3 Milyon TL, eski başkan Azat Yeşil 1 Milyon TL, kulüp yöneticisi Mustafa Taşova ve Mustafa Karabağlı da 2’şer Milyon TL bağışta bulundu. Toplantıda açıklamalar yapan Karşıyaka Spor Kulübü Başkanı İlker Ergüllü, “Futbolla ilgili ben 3 Milyon TL’lik başlangıçla kampanyayı başlatmak istiyorum. Bana vekalet veren ve işleri nedeniyle yanımızda olamayan Mustafa Taşova da 2 Milyon TL’lik katkı veriyor. Camiamızın sevilen isimlerinden Mustafa Özçakar da desteklerini açıkladı. Bu katkı play-off maçlarımız oynanırken büyüyerek devam edecektir” dedi. “Play-off öncesi takımlarımıza moral depolamak istiyoruz” ’Burada toplanmamız tarihi bir gün olarak kayda geçecektir’ diyen Başkan Ergüllü, “Biz Zühtü Işıl ve arkadaşlarının kurduğu savaşçı bir kulübüz. Artık bu savaş günümüz boyutlarında değişik boyutlara geçti. Bu nedenle futbola ve basketbola ekonomik alanda daha fazla desteklemek için play-off öncesinde moral motivasyon depolamak için burada toplandık. Başlangıcı güzel yaptığımızı düşünüyorum. Bu kampanya play-off’taki her maç sonrasında artarak devam edecektir. Umarım 6 maç sonunda da inşallah üst lige çıkan taraf biz olacağız. Burada sağlanan katkıyla da takımımızı ve teknik heyetimizi memnun edeceğimizi düşünüyorum. Tüm katkı vereceklere şimdiden çok teşekkür ederim. Hem kendi ve hem de yönetim kurulumuz adına. Buradan umarım üst lige çıkarız. Çünkü bir yılı daha kaybetmek maalesef hepimiz için hüsran olacak. Bu yılı camia olarak kazanalım” şeklinde konuştu. Öte yandan bağış yapılacak IBAN hesabının ise gün için resmi sosyal medya hesaplarından paylaşılarak taraftarların ilgisine sunulacağı dile getirilirken, ismini vermek istemeyen bağışçıların katkılarıyla prim için toplanan desteğin şimdiden 15 Milyon TL seviyelerine geldiği öğrenildi. Kampanyanın sloganı ‘Şampiyonlukta sende ol’ olarak belirlendiği duyuruldu. Basketbol VIP satışlar başlıyor Futbolda tarafında oynanacak play-off maçları için basın toplantısı düzenleyen Karşıyaka Spor Kulübü İlker Ergüllü, bir müjde de basketbolseverlere verdi. Gelecek sezona iyi başlangıç yapmak için VIP ve saha kenarı biletlerini satışa çıkarıldığını dile getiren Ergüllü, “Basketbol sezonumuzun eksiksiz tamamlanması ve geçmişi temizleyerek yeni bir bütçeyle başlamak adına yarından itibaren saha kenarı ve VIP satışlarını başlatıyoruz. Yaklaşık 1 hafta gündemde kalacak. Tüm basketbolseverleri, camiamızı ve taraftarlarımızı yerlerini almaya davet ediyorum” diyerek sözlerini tamamladı.
Ankara Pursaklar’da görgü kuralları eğitimi Ankara Pursaklar Belediyesi’ne bağlı Hanım Evleri’nde kadınlara yönelik düzenlenmeye başlayan zarafet, nezaket ve görgü kuralları kursuna vatandaşlardan yoğun ilgi. İlçede yaşayan kadınların sosyal ve kişisel gelişimine destek vermek amacıyla 76 branşta 307 farklı kurs ile eğitim veren Pursaklar Belediyesi; zarafet, nezaket ve görgü kuralları konulu kurs, yoğun ilgi gördü. Hizmet vermeye başladığı günden bu yana Nezaket Okullarında minik öğrencilere yönelik adabımuaşeret eğitimi veren Pursaklar Belediyesi, çocukların bu eğitimleri evlerinde de alabilmeleri için zarafet, nezaket ve görgü kuralları eğitimi verdiği kursların ilk gününde kadınlar tarafından ilgi gördü. “Hanımların, ev ortamında da doğru ve güzel bir şekilde yavrularımızı yetiştirmelerine katkı da bulunacağız” Geleceğe yön verecek olan bireyleri yetiştiren kadınlara zarafet, nezaket ve görgü kurallarını konu alan kursta eğitimlerin verilmeye başlandığını belirten Belediye Başkanı Ertuğrul Çetin, “Toplumun temel taşı olan kadınların, Zarafet, Nezaket ve Görgü Kuralları eğitimleri ile yeni kuşağa da nezaket ve zarafeti öğreterek birbirine saygı duyan, değer veren ve sosyal yönden güçlü bireyler yetiştirmeyi amaçlıyoruz. Geleceğimizin teminatı olan evlatlarımızı yetiştiren hanımların, ev ortamında da doğru ve güzel bir şekilde yavrularımızı yetiştirmelerine katkı da bulunacağız. Pursaklar’da, geleceğe bırakılacak en değerli hazine, kendini iyi ifade edebilen, dürüst, çalışkan, ahlaki ve milli değerlere sahip nesiller yetişmeye devam edecek” dedi.