GENEL - 26 Nisan 2017 Çarşamba 17:06

KBÜ’de, İngiliz gazeteci Gazze’de yaşananları paylaştı

A
A
A
KBÜ’de, İngiliz gazeteci Gazze’de yaşananları paylaştı

Karabük Üniversitesi (KBÜ) Artı Kariyer Kulübü tarafından düzenlenen “Bitmeyen Savaş” konulu konferansta konuşan İngiliz gazeteci ve belgeselci Harry Fear, “ Gazze, İsrail’in açık hava hapishanesi durumunda.

Karabük Üniversitesi (KBÜ) Artı Kariyer Kulübü tarafından düzenlenen “Bitmeyen Savaş” konulu konferansta konuşan İngiliz gazeteci ve belgeselci Harry Fear, “ Gazze, İsrail’in açık hava hapishanesi durumunda.” dedi.


İsrail’in, Kasım 2012’de Gazze’ye düzenlediği saldırının ardından bölgeye giden İngiliz gazeteci ve belgeselci Harry Fear, Karabük Üniversitesi 15 Temmuz Şehitler Konferans Salonu’nda düzenlenen “Bitmeyen Savaş” konulu konferansta Gazze’de yaşanan olayları değerlendirerek tecrübelerini paylaştı.



“İngiltere’de insanlar Suriye’de gerçekte ne olduğunu bilmiyorlar”


Suriye’de yaşanan olayları nasıl aktardığına değinen İngiliz gazeteci Harry Fear “İngiltere’deki insanların büyük çoğunluğu Suriye’de gerçekte ne olduğunu bilmiyorlar. En önemli konulardan birisi son günlerde kullanılan kimyasal silahlar. Suriye’de kullanılan kimyasal silahların kimin, ne için, neden kullandığını kimse bilmiyor.” dedi.


Suriye’de yaşanan olayların gazeteciler için zor bir çalışma alanı olduğunu vurgulayan Fear şöyle devam etti: “Dünya genelinde gazetecilere artan bir baskı var. İnsanlar haberlere şüpheci bakıyorlar. İngiltere’den geliyorum, son dakika haberi olarak seçim haberini duydum. İngiltere’de ana muhalefet partisi için bir medya savaşı başlatılmış durumda. Muhalefet partisi lideri Jeremy Corbyn, kimyasal silahların ilk önce kullanılmasını reddettiğini açıkladı. Bu sadece İngiltere’de değil Avrupa’da da delil olarak adlandırıldı. Jeremy Corbyn, var olan değerlerin, mevcut politikaların bir parçası olmayan birisidir. Gördüğünüz gibi bizim İngiltere’deki medyada da sorunlarımız var. Jeremy Corbyn’la birkaç yıl önce tanıştım. Bitmeyen savaş konusunda konuşulduğunda Filistin için adalet konusunu gündeme getirdi. Bu da İngiltere bazında baktığınızda onu daha radikal hale getirdi.”



“Gazze İsrail’in açık hava hapishanesi gibi”


Gazze’deki işgal örneklerinin diğerlerinden çok farklı olduğunu dile getiren İngiliz gazeteci Harry Fear, “Buraya gelirken çok güzel görüntüler gördüm, özgürce nasıl araba kullandığınızı, çevreyi nasıl seyrettiğinizi gördüm ama aynı şeyi Gazzeliler, Gazze’de yapamıyorlar. Bu da insan hakları ve adalet konularını çok acınacak duruma getirmekte. Bu sadece dini bir sorun değil. Sorun uluslararası hukuktan kaynaklanan bir sorun. Eğer batı yakasındaki insanların durumuna ve uluslararası hukuktaki duruma bakarsak, batı yakasındaki insanlara karşı yapılanlar yasa dışı bir durum. Bir aşağılama işgali var, toprak işgali, toprak hırsızlığı var. Onları yok etme savaşı da var. Aynı zamanda İsrail hapishanelerinde devam etmekte olan açlık grevleri var. Bu ilk değil ama ümit ederiz son olur. Gazze dışındaki sorun da büyük bir sorun. İsrail açık hava hapishanesi gibi, Gazze’deki durum aynen açık hava hapishanesi gibi bir durum. Gazze’ye girdikten sonra unutulmaz birkaç şey yaşadım. Orayı tecrübe ettim, gördüm. Eğer ben çok erken davranmamış olsaydım Filistinliler medyada kendilerini ifade etme konusunda başarısız olacaklardı.” ifadelerinde bulundu.


2012 yılından bu yana Gazze’de hiçbir şeyin değişmediğini ifade eden Fear “Gazze’de durum daha da kötüye gitti. 2012’de Gazze’ye gittiğimde kuşatma altındalardı. Hala öyle. Gün boyunca korku salan sesler vardı. Hala var. İsrail tarafından gelen saldırılar var. Günlük olarak orada insanları öldürüyorlar. İlk yaptığım film Gazze’deki gençler hakkında yaptığım filmdi. Gazzeli gençler açık hava hapishanesinde ne yapıyorlar bunun hakkında bir film yaptım. Gazze’de büyük operasyon başlamadan kısa bir süre önceydi. Bu gerçekten yürek burkan, dehşet verici bir tecrübeydi benim için. Savaşın dehşetini, acımasızlığını gördükten sonra insanda ‘Bunu nasıl durdururum?’ diye bir durum ortaya çıkıyor.” diye konuştu.



“İsrail’in ana stratejisi orada terör oluşturmak”


Gazze Şeridi ile İsrail arasında 2012 yılında yaşanan savaşın başlamasının tartışmalı bir durum olduğunu aktaran gazeteci Harry Fear konuşmasında şu ifadelere yer verdi: “Futbol oynayan Filistinli bir genç evlerinin dışında öldürüldü, İsrailli keskin nişancı tarafından. Buna Filistinli güçler tarafından karşılık verildi. Devam eden günlerde durum daha da yükseldi. Siviller hukuk tarafından korunur. Hukuk bir halkı bir toplumu savaştan korumuyor. Savaş yasa dışı, savaştaki davranışlar da yasa dışı. Filistin’deki ana sorun orantısal olarak bölüşümün olmaması, orantısız güç olarak kim hangi tarafa ne kadar bir güç kullanacağı konusu net olarak belli değil. Daha da önemlisi sivilleri hedef alamazsınız. Çok sayıda sivilin ölmemesi için de gerekli tedbirlerin alınması gerekir. 2012 Kasım ayında savaş hukukunun uygulanmadığını gördüm. 8 günlük savaş halinde 59 çocuk öldü. Burada sadece yaralananlar ve öldürülenler değil aynı zamanda terörden etkilenenler de oldu. Gerçekten objektif olan, tecrübe eden için açık ve net ki, İsrail’in askeri stratejisi orada terör oluşturmak.”



“Dünya, savaşın dehşet durumunu gördü”


Gazze’de yaşanan savaşı gerçekçi bir şekilde sunduğunu belirten Harry Fear, “Savaş bittiğinde birçoğumuz umutluyduk. Dünya, savaşın dehşet durumunu gördü. Artık dünya bu savaştan bıktı ve uluslararası bir farkındalık ortaya çıktı. Türkiye Gazze’ye gemiyle yiyecek yardımı gönderdi. Bu ümit verici bir durumdu.” dedi.



“İsrail bu yıl, Filistin’deki bölünmeyi daha da genişletecek”


Gazze’deki Filistinlilerin sıkıntı yaşamasının sebebinin İsrail’in böl ve yönet stratejisi olduğunu vurgulayan İngiliz gazeteci Harry Fear; “Bölünme ve kontrol var. Bu durum incelediğinde insani durumdan siyasi duruma bir kayma var. İnsanlığın bunu durdurmasını istiyoruz. 2017 yılı içerisinde İsrail’in Filistin’deki mevcut bölünmeyi daha da genişleteceği yönünde endişeler var. Bu arada bu gruplarda birbirleriyle savaşıyorlar. Bu grupları durdurmaya çalışanları da baskı altına almaya çalışıyorlar. Şu anda Filistin’de devam etmekte olan bir enerji krizi var. Gazze’de devam etmekte olan enerji verimliliği kapasitesi çok düşük.” dedi.


Filistin’de diplomatik işgalin de yapıldığını dile getiren Fear, Filistinlerin hala bir devleti olmadığının altını çizerek pasaportlarının pratik olarak hiçbir anlam ifade etmediğini ve seyahatin imkânsız olduğunu vurguladı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Gaziantep Kuyumcular vatandaşları altın alırken dikkat etmeleri yönünde uyardı Gaziantep’te düğün sezonunun açılmasıyla altın fiyatlarındaki yükseliş vatandaşları imitasyon ürünlere yöneltti. Kuyumcular ise vatandaşları altın alırken dikkat etmeleri yönünde uyardı. Gaziantep’te düğün sezonunun açılmasıyla beraber imitasyon ürünler reyonlarda yerini almaya başladı. Düğün hazırlığı sürecinde altın fiyatlarını araştıran vatandaşlar, altından ayırt edilmeyecek kadar gerçekçi olan imitasyon takılara rağbet göstermeye başladı. Gündelik yaşamında bilezik, yüzük, kolye, küpe gibi takılara ilgi duyan vatandaşlar altın fiyatlarındaki yükseliş nedeniyle son dönemde imitasyon ürünlerin satıldığı mağazaları tercih etmeye başladı. Kuyumcular ise vatandaşları gerçek altın alırken dikkat etmeleri yönünde uyararak, “Vatandaşlar gerçek altın alırken güvenilir yerler dışında altın almaması gerekiyor. 50-100 TL ucuza alacağım derken daha düşük ve kalitesiz yerlerden almasınlar. Bu onlara farklı boyutta sıkıntılar açabilir” dedi. “Kuyumculuktan imitasyon sektörüne geçmeye karar verdik” Altın fiyatlarındaki yükseliş dolayısıyla imitasyona ilginin arttığını ve ayırt etmenin zor olduğunu söyleyen Çağatay Kasapoğlu, kuyumculuktan imitasyon sektörüne geçmeye karar verdiklerini ifade etti. Kasapoğlu, “Altın alan müşterilerin azalmasından dolayı bizde bu sektöre geçmeye karar verdik. Gerçek altından hiçbir farkı yok. Sadece işin duayeni olan kuyumcular anlayabiliyor. Normal vatandaş hiçbir şekilde ayırt edemez. Birebir altın işçiliğinde olan ürünlerdir” dedi. “İmitasyon ürünler 100 TL’den alıcı buluyor” İmitasyon ürünlerin her çeşidinin bulunduğunu ve ilginin en çok düz işçiliksiz bileziğe olduğunu söyleyen Kasapoğlu, “Gaziantep’te imitasyon bileziklerde en çok düz işçiliksiz olan ürünler, lazer bilezik, burma bilezik, kibrit çöpü ve ajda gibi modeller daha çok tercih ediliyor. Gelin adaylarının yanı sıra normal vatandaşlar aksesuar amaçlı alıyor ve gelinlere göre daha fazla rağbet gösteriyorlar. Bundan 2-3 yıl öncesine kadar talep daha az oluyordu. İmitasyon ürünlerde ortalama fiyatlarımız ise la kaplama ürünlerde 100 TL’den başlarken altın kaplama ürünlerde ise 150 TL’den başlıyor” ifadelerini kullandı. “Günlük 15’e yakın vatandaş gerçek altın sanarak bize getiriyor” Vatandaşların imitasyon ürünleri gerçek altın sanarak getirdiğini söyleyen kuyumcu Cuma Kaya, “İmitasyon ürünler insanları dolandırmak için de kullanılıyor. Gerçek altın yerine sahte olan yani imitasyon ürünü tercih ediyorlar. Piyasa da ise aşırı derecede imitasyon ürün çoğaldı. Bize günlük 15’e yakın vatandaş gerçek altın sanarak imitasyon ürün getiriyor. Fiyatlar çok yüksek olduğu için vatandaşlar ister istemez imitasyona yöneldi. 10 gramlık gerçek altın bilezik bir vatandaşın asgari ücretini fahiş derecede aşıyor. Dolayısıyla vatandaşlarda bundan dolayı mecburen imitasyona yöneliyor” şeklinde konuştu. “Bazı imitasyonları biz bile ayırt edemiyoruz” İmitasyon ürünlerin fark edilemeyecek kadar kaliteli üretildiğini söyleyen Kaya, vatandaşlara dikkat etmeleri yönünde uyarılarda bulunarak, “Bir sarraf olarak ayırt etmek kolay ama bazı imitasyon ürünler geliyor biz bile ayırt edemiyoruz. Ateşe vurmadığımız sürece zorlanıyoruz. Çeşit çeşit piyasaya sürülüyor. Yarı gerçek yarı sahte olan var bakırı fazla karışan var. Vatandaşlar gerçek altın alıyorlarsa eğer güvenilir yerler dışında altın almaması gerekiyor. 50-100 TL için daha düşük ve kalitesiz yerlerden altın almaması lazım. Bu onlara farklı boyutta sıkıntılar açabilir. Altının oyunu olmaz” diye konuştu.