SAĞLIK - 13 Ocak 2019 Pazar 11:35

’Bebek ve çocuklara yönelik ev kazalarına dikkat’

A
A
A
’Bebek ve çocuklara yönelik ev kazalarına dikkat’

Prof.

Prof. Dr. Hilal Özcebe, bebek ve çocuk yaralanma ve ölümlerinin çok önemli bir bölümünün önlenebilen kazalara bağlı olduğuna dikkat çekerek, aileleri ev kazaları konusunda uyardı. Bebek ve çocuklara yönelik ev kazalarının ölümcül sonuçlara da yol açtığını belirten Özcebe, ailelerin çok dikkatli olmaları gerektiğini vurguladı.


Özcebe, "Aileler alacakları önlemlerle, yaralanma ve ölümle sonuçlanan ev kazalarına yönelik, bebek ve çocuklarının güvenliğini büyük ölçüde sağlayabilirler. Ailelerin, bebek veya çocuğun bakımını üstlenen kişilerin çok ama çok dikkatli olmaları gerekiyor. Düşmeler, boğulma, zehirlenme, elektrik çarpması, yanık ve yangınlar, ateşli silahla yaralanma, bebek ve çocuklar için ev ortamında görülen çok önemli kazalardır. Ev ortamı, bebek ve çocukların sağlıklarını ve yaşamlarını tehdit eden bir çok riski de barındırmaktadır. Bu nedenle ailelerin ev içinde mümkün olan bütün önlemleri almaları gerekiyor.” diye konuştu.


Çocuk acil servislerine yapılan başvurularda, bebek ve çocukların düşmeleri sonucu oluşan travmaların önemli bir yer tuttuğuna dikkat çeken Prof. Dr. Hilal Özcebe,


ailelere şu uyarılarda bulundu:


"Evinize göz atmanız bunun nedenini ortaya çıkaracaktır. Mobilyalar, ev eşyaları, pencere, merdiven ve balkonlar, bebek ve çocuklar için risk faktörlerinin başında yer alıyor. Sandalye ve diğer tüm mobilyaların pencerelerden uzakta olması, pencerelere takılacak parmaklıklar, emekleyen ve yeni yürümeye başlayan bebeklerin ve küçük çocukların merdivenlerden uzak tutulması, bebeğin ve küçük çocuğun uyuduğu veya bulunduğu yatağın kenarlarının mutlaka korumalı olması, yerlerin kaygan olmaması, düşmelere karşı alınabilecek önlemlerden bazılarıdır.


Dolap veya büyük televizyonların bebek ve çocukların üzerine düşmemesi için de çok dikkatli olunmalı, önlemler mutlaka alınmalıdır. Ortamı veya odayı havalandırmak için açılan cam veya balkon kapılarına çok dikkat edilmeli.


Emekleyen bebeği veya çocuğu olanlara ‘aman dikkat’ diyorum. Bir anda, açık cam veya balkondan sarkabilirler ve Allah Korusun ama aşağıya düşebilirler. Lütfen çok dikkatli olalım. Emekleyen bebeğin veya çocuğun, camı açık odada veya balkonda bir an bile olsa yalnız bırakılması ölümcül sonuçlara yol açar. Çocuklar sokak kapısını açabilir ve dışarı çıkmaya çalışabilirler. Bu nedenle; evdeyken, sokak kapısının varsa çocuk kilidi kapatılmalı. Üç yaş altındaki çocukların solunum yolları çok dar olduğu için, bebek ve çocuklar ağızlarına aldıkları cisimlerden dolayı boğulma riskiyle karşı karşıya kalabiliyorlar. Kuruyemişler, şeker, toplu iğne, mücevher, düğme, boncuk, tespih, tüm küçük cisimler, bozuk madeni paralar, bebek ve çocukların ulaşamayacağı yerlerde bulundurulmalıdır.Bebeklere veya yastıklarına takılan altın ve altını tutan iğneler de risk taşımaktadır.


Oyuncaklar, bebek ve çocuğun yaşına uygun olmalı, sivrilen veya parçalanmaya hazır hale gelen oyuncaklara dikkat edilmeli, oyuncaklar düzenli olarak kontrol edilmelidir. Bıçak, çakı, makas, jilet, traş bıçağı, kesici tüm aletler, testere, tornavida, çivi ve ucu sivri tüm malzemeler, matkap, çekiç gibi aletler bebek ve çocukların kesinlikle ulaşamayacağı yerlerde olmalı, bu konuya çok dikkat edilmelidir. Bebekler az bir suda bile boğulabilirler. İçi su dolu küvet, leğen veya kovalar bile bebekler için çok büyük tehlikelere yol açabilir. Bu yüzden küvet, leğen ve kovalar boş tutulmalı, bebek ve çocuklar yıkanırken kapı veya telefona yanıt vermek için onlar yalnız bırakılmamalı. Çocuklar su kenarlarında oynarken onlara mutlaka eşlik edilmeli, yalnız bırakılmamalıdır.”


"Benim bebeğime veya çocuğuma bir şey olmaz demeyin. Lütfen çok dikkat edin"


Evde bulunan bütün ilaçların, evde hasta olan bir kişi varsa ona ait tedavi malzemelerinin, tüm kimyasal ve temizlik maddelerinin bebek ve çocukların kesinlikle ulaşamayacağı yerlerde ve orijinal kaplarında saklanması gerektiğine dikkat çeken Prof. Dr. Hilal Özcebe, bebek ve çocuklara tanıdık gelen su, süt, ayran, yemek, kola veya yoğurt kaplarının bu maddelerin saklanması amacıyla kesinlikle kullanılmaması gerektiğini vurguladı. Özcebe, "Tüm kimyasal ve temizlik maddeleri, tüm ilaçlar, bebek veya çocuklara zarar verebilecek bütün kesici ve delici aletler, bebek ve çocukların kesinlikle ulaşamayacağı yerlerde olmalı. Mutfak ve banyo dolaplarının alt ve orta bölümleri çocukların rahatlıkla ulaşabileceği alanlar. Bu bölümlere asla konulmamalı" diye konuştu.


Çocuk acil servislerine yapılan başvuruların önemli bir bölümünün yanıklar olduğuna dikkat çeken Prof. Dr. Hilal Özcebe, şu uyarılarda bulundu:


"Yanan bir soba, tüplü ısıtıcı veya ocak, bebek ve çocuklar için çok önemli riskler de taşıyor. Ocakların iç, arka kısımları yani duvara yakın bölümleri kullanılmalı, özelikle yanan tavaların sapları ocakların iç, arka tarafına gelecek şekilde olmalı. Küçük tüp veya küçük fırınlar bebek veya çocukların ulaşamayacağı yerlerde bulunmalı ve kullanılmalı. Birkaç saniye bile olsa bebek veya çocuğun yanına bırakılan çok sıcak çaydanlık veya tencere, kaynar su, sıcak çay, sıcak ütü, kibrit veya çakmak çok büyük kaza ve yangınlara yol açabilmektedir. Bebek veya küçük çocuğumuz kucağımızdayken aynı anda sıcak bir şeyler içmek de çok büyük risk taşıyor. Evde açıkta bulunan elektrik kabloları, prizler, yıpranmış elektrikli cihazlar da bebek ve çocuklar için çok riskli. Aileler bu konularda çok dikkatli olmalılar. Elektrik süpürgesi, ütü ve küçük fırınlar prize takılı bırakılmamalı. Ateşli silahlar bebek veya çocukların yanında asla temizlenmemeli, emniyeti sürekli kapalı tutulmalı ve boş olarak bebek ve çocukların kesinlikle ulaşamayacağı kilitli bir yerde saklanmalıdır."


Soba, tüplü ısıtıcı veya şofben zehirlenmelerine de dikkat çeken Prof. Dr. Hilal Özcebe, bebek ve çocukların asla soba, tüplü ısıtıcı ve şofben bulunan bir odada uyutulmaması gerektiğini vurguladı. Karbonmonoksit zehirlenmelerine karşı aileleri uyaran Özcebe, soba, tüplü ısıtıcı ve şofben kullanımında, ihmal, yanlış kullanım ve dikkatsizliğin hem büyükler hem de bebek ve çocuklar için ölümcül sonuçlara yol açtığını sözlerine ekledi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Sadettin Saran, Fenerbahçe başkan adaylığıyla ilgili tarihi açıkladı Fenerbahçe Başkan Adayı Sadettin Saran, Ali Koç’un adaylıkla ilgili kararını beklediklerini belirterek, "Başkanımız cuma gününe kadar aday olma yönünde bir irade ortaya koyarsa, sözümüzün gereği başkanımız lehine seçimlerden çekileceğiz ve kulübümüzü maddi manevi desteklemeyi sürdüreceğiz. Diğer durumda pazartesi gününden itibaren kulübümüzü yönetmeye talip olduğumuzu ilan edeceğiz" dedi. İş İnsanı Sadettin Saran, Fenerbahçe başkan adaylığı ile ilgili yazılı bir açıklama yaptı. Mevcut başkan Ali Koç’un kesin kararını beklediklerini yineleyen Saran, şu ifadeleri kullandı: "Bilindiği üzere, Ekim ayından beri kulübümüze hizmet etmek için yoğun çalışma içinde olduğumuzu, başkanımız Ali Koç’un göreve devam etmemesi halinde bu kutsal göreve talip olduğumuzu bugüne kadar birçok defa farklı vesilelerle ifade etmiştik. Ancak geldiğimiz noktada, seçime çok kısa bir süre kalmış olmasına rağmen, başkanımız sayın Ali Koç’un aday olup olmama konusunda ortaya hala bir irade koymaması, hazırlıklarımızı son derece zora sokmuş; bizleri bu açıklamayı yapmak zorunda bırakmıştır. Özellikle futbol takımımızın aldığı kötü sonuçlarla, şampiyonluk şansımızın zora girmesinin kulübümüz içindeki akbaba kültürünü nasıl heveslendirdiği de dikkate alınırsa, sayın Başkanın devam edip etmemesi ile ilgili artık bir karar verme zorunluluğu daha da büyük bir önem kazanmaktadır. Değerli camiamıza, bugüne kadar maddi manevi büyük fedakarlıklar yapan sayın başkanımıza, kamuoyuna, sözümüzün arkasında durma kararlılığımız nedeniyle bizlere korkak diyenlere bu vesileyle sesleniyoruz: Başkanımız cuma gününe kadar aday olma yönünde bir irade ortaya koyarsa, sözümüzün gereği, başkanımız lehine seçimlerden çekileceğiz ve başkanımızın önderliğinde kulübümüzü maddi manevi desteklemeyi sürdüreceğiz. Diğer durumda, pazartesi gününden itibaren, şartsız olarak kulübümüzü yönetmeye talip olduğumuzu ilan edecek; Türk spor tarihinin en hazır yönetimi olma iddiamız ve süre sabır istemeden derhal başarı hedefimize odaklanarak çalışmalarımızı hızlandıracağız."
İstanbul Bayraktar AKINCI’dan deniz hedeflerine tam isabet Bayraktar AKINCI TİHA, deniz üstünde seyreden hareketli ve sabit hedeflere yönelik gerçekleştirilen atış testlerini başarıyla tamamladı. Bayraktar AKINCI, milli elektro-optik sistem ve yerli mini akıllı mühimmatları kullanarak deniz hedeflerini başarıyla imha etti. Savunma Sanayii Başkanlığı liderliğinde yürütülen AKINCI Projesi kapsamında Baykar’ın milli ve özgün geliştirdiği Bayraktar AKINCI Taarruzi İnsansız Hava Aracı’na (TİHA) yerli mühimmat ve alt bileşenlerin entegrasyonu başarıyla sürüyor. Bu kapsamda Bayraktar AKINCI, önemli bir atış testini daha başarıyla geçti. Hareketli deniz hedefini başarıyla vurdu Baykar’ın milli ve özgün olarak geliştirdiği Bayraktar AKINCI, deniz üstünde gerçekleştirilen atış testini başarıyla tamamladı. Tekirdağ’ın Çorlu ilçesindeki AKINCI Uçuş Eğitim ve Test Merkezi’nden Mini Akıllı Mühimmatlar ve ASELFLIR-500 ile havalanan Bayraktar AKINCI, testin ilk aşamasında 30 bin feet irtifadan deniz üstündeki sabit hedefi MAM-T ile tam isabetle vurdu. Testin ikinci aşamasında ise milli TİHA, MAM-L ile deniz üstünde seyreden Albatros İDA’yı (İnsansız Deniz Aracı) yine 30 bin feet irtifadan başarıyla imha etti. Bayraktar AKINCI’nın deniz hedeflerine karşı gerçekleştirdiği başarılı atış testleri ile Mavi Vatan’daki etkisini gözler önüne serdi. ASELFLIR-500 ile nokta atış Daha önce de 22 Şubat’ta icra edilen test kapsamında Bayraktar AKINCI, Aselsan tarafından milli olarak geliştirilen sınıfında dünyanın en iyi elektro-optik sistemi olan ASELFLIR-500 Elektro-Optik Keşif, Gözetleme ve Hedefleme Sistemi’ni kullanarak ilk kez deniz üstünde seyreden Albatros İDA’yı başarıyla imha etmişti. AKINCI C gökyüzünde 24 Şubat’ta gerçekleştirilen test faaliyetinde Bayraktar AKINCI C, 1 saatten fazla havada kaldı. Uçuş sırasında aerodinamik parametre adımları başarıyla test edildi. Bayraktar AKINCI C, 2 X 850 HP olmak üzere toplamda 1700 HP sahip olduğu güç ile sınıfının en etkili ve kabiliyeti muharip platformu olacak. İlk uçuşunu 6 Aralık 2019’da yapan Bayraktar AKINCI TİHA, 29 Ağustos 2021’de envantere girdi. Yakın dönemde 2X450 HP gücündeki Bayraktar AKINCI A ve 2X750 HP gücündeki Bayraktar AKINCI B, Türk güvenlik güçlerinin yanı sıra başta Azerbaycan olmak üzere dost ve müttefik ülkelerin envanterine de katılmaya başladı. 50 bin saattir göklerde Türkiye’nin ilk milli insansız hava araçlarını üreten Baykar’ın milli ve özgün olarak geliştirdiği Bayraktar AKINCI TİHA, 50 bin uçuş saatini başarıyla tamamlayarak Türk havacılık tarihinde önemli bir kilometre taşını daha geride bıraktı. İhracat şampiyonu Başlangıçtan bugüne tüm projelerini öz kaynakları ile yürüten Baykar, 2003 yılındaki İHA Ar-Ge sürecinin başlangıcından itibaren tüm gelirlerinin %83’ünü ihracattan elde etti. 2021 ve 2022 yıllarında Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) verilerine göre savunma ve havacılık sektörünün ihracat lideri oldu. Savunma Sanayii Başkanlığı tarafından 2023’te de sektörün ihracat şampiyonu olduğu açıklanan Baykar, geçen yıl 1.8 milyar dolarlık ihracat gerçekleştirdi. Son yıllarda gelirlerinin %90’ından fazlasını ihracattan elde eden Baykar, 2023’te savunma ve havacılık sektöründeki ihracatın 3’te 1’ini tek başına yaptı. Dünyanın en büyük SİHA ihracatçısı olan Baykar’ın hâlihazırda imzalanan sözleşmelerinin yüzde 97.5’i ihracat kaynaklı gerçekleşti. Bayraktar TB2 SİHA için 33 ülkeyle, Bayraktar AKINCI TİHA için ise şimdiye kadar 9 ülke ile olmak üzere toplam 34 ülkeyle ihracat anlaşması imzalandı.