EKONOMİ - 03 Kasım 2018 Cumartesi 17:08

1. Kastamonu İş Zirvesi gerçekleştirildi

A
A
A
1. Kastamonu İş Zirvesi gerçekleştirildi

1.

1. Kastamonu İş Zirvesi gerçekleştirildi. “Üretim yapmayan Toplumlar Tüketilmeye Mahkumdur” teması ile gerçekleştirilen iş zirvesi kapsamında Kastamonu’nun Türkiye sanayisindeki yeri panel kapsamında ele alındı.


Kastamonu’nun Türkiye ekonomisinde ki yerinin ele alındığı iş zirvesinde bölgenin ihtiyaç duyduğu İnebolu-Ankara Yolu geniş kapsamda ele alındı. İş zirvesine TBMM Adalet Komisyonu Başkanı ve AK Parti Kastamonu Milletvekili Hakkı Köylü Hakkı Köylü, Eski Devlet Bakanlarından Murat Başesgioğlu, Kastamonu Valisi Yaşar Karadeniz, Kastamonu Belediye Başkanı Tahsin Babaş ve çok sayıda davetli katıldı.


Programda konuşan Eski Devlet Bakanlarından Murat Başesgioğlu, “Kastamonu olarak hangi sektörde yürümek istiyorsak, bir temelimizin olması lazım. Kastamonu’nun kültürel kimliğini yeni nesillere aktarmadığımız sürece, üzerine inşa edeceğimiz diğer sektörlerin sağlıklı olacağına inanmıyorum. Kastamonu’nun kültürel zenginliği olarak elimizde 2 unsur var. Bunlardan biri İnebolu’dan başlayıp, Polatlı’ya kadar uzanan İstiklal Yolu, diğeri de Hanönü’nden başlayıp, Kastamonu’ya kadar uzanan Şeyh Şaban-i Veli’nin yolu. Türk Dünyası Başkenti olmamızın da Kastamonu’ya katkısı var. Yılsonuna kadar en azından tüm ilçelerde öğrencilerimize, Kültür Başkenti’nin ana öğelerini anlatmalıyız. Artık kalkınma ülkeler arasında olmuyor. İller ve bölgeler arasında oluyor. Bizim Kastamonu’nun ekonomik kalkınma haritasını kendimiz oluşturmamız lazım” dedi.



“Bugün Sinop’ta her gün uçak seferi varsa Kastamonu’da da olmalıdır”


KASİAD Genel Başkanı Genel Başkan Ayhan Aslan, “Kastamonu sadece tarımın ve turizmin şehri olmamalı. Bugün gelişmiş ülkelere bakıldığında şehirlerde sanayi öne çıkıyor. Kastamonu sanayide daha da güçlenecektir. Kastamonu’nun şu an ki güncel sorunu uçak problemidir. Bunu KASİAD olarak çözmeye hazırız. Bugün Sinop’ta her gün uçak seferi varsa Kastamonu’da da olmalıdır. Ticaret Odası, KASİAD, Valilik ve Belediye olarak bu sorunun üstesinden gelebiliriz. Tosya bizim için önemlidir. İlçenin bize ve diğer şehirlere direkt olarak bağlanması çok önemlidir. İnebolu Limanına yeni yolun bağlanmasıyla ticaret hacmi daha da artacaktır” diye konuştu.



“Kastamonu Mahalli İdareler Birliği olarak metan gazından elektrik üretiyoruz”


Kastamonu Belediye Başkanı Tahsin Babaş , “Kastamonu’da ciddi manada kenti ile bütünleşmiş kimliği olan kadim bir şehir yani şöyle bir bakıyorum yapılmayan ne var? Kadim şehir Kastamonu’da gerçekten herkesin tanıdığı bir yer herkesin övgü ve sözü ile değil herkesin yaşamadığı bir yer. 2014 yılında bir çalıştay yaptık Kastamonu’da Kastamonu Çalıştayı, Çevre ve Şehircilik Bakanlığıyla. Orada bütün sivil toplum kuruluşları oradaydı ve onlara sorduk? Ne yapmamız lazım. Çıkan sonuç bir kitap halinde önümüzde. Orada çıkan sonuca göre çalışmalarımızı sürdürdük yerelde. Genelde de bölgeyi iyi okuduğumuzu zannediyorum. Ve çok çalışmalar yapıldı, yapılmaya devam ediyor ve yapılacaktır. Kastamonu Mahalli İdareler Birliği olarak metan gazından elektrik üretiyoruz. Metan gazından bir buçuk megavat elektrik ürettik. Yani genelde yapılması gereken ne varsa hiç kimseden geri kalmadık. Hatta ön ivme yaptık. İki yıldır üst üste Türkiye’de TÜİK, açıklıyor bunu şampiyon oluyoruz. Temiz bir şehir var. Şehrin eski Kastamonu kısmını değerlendirdik” ifadelerini kullandı.



“Kastamonu için iyi sonuçlar doğuracağını düşünüyorum”


TBMM Adalet Komisyonu Başkanı ve AK Parti Kastamonu Milletvekili Hakkı Köylü Hakkı Köylü, “Kastamonu için İstanbul’dan gelen ve Kastamonu’ da yaşayan değerli iş arkadaşlarımızın, Kastamonu sevdalısı olduklarını bildiğim için onların bu topraklara katılması ve bu akşam burada bir araya gelmesi Kastamonu için iyi sonuçlar doğuracağını düşünüyorum. Zaman zaman bir araya geliyoruz, olması gereken şeyleri konuşuyoruz ne yazık ki verimli sonuçlar alamıyorduk. Bu akşamdan sonra umarım güzel sonuçlara varacağımızı düşünüyorum’’ dedi.



“Bizlerin asıl hedefi Kastamonu’yu ön plana çıkarmak”


Kastamonu Valisi Yaşar Karadeniz ise “Türk Dünyası Kültür Başkenti Kastamonu için gerçekten de çok önemli fırsattı ve bizler de elimizden geldiğince imkanlarımızı gerçekleştirmeye çalıştık. Bizler pek fazla logo kullanmıyoruz. Bizlerin asıl hedefi Kastamonu’yu ön plana çıkarmak. Buraya gelenler Kastamonu’yu görüp sonradan aşık olup gidiyorlar. Elbette bazı eksiklerimiz oluyor. Bunlardan turizm, ulaşım gibi aksaklıklarımız oluyor. Ama genel olarak her zaman olumlu yorumlar alıyoruz. İstanbul’dan Kastamonu’ya olan bakışlar son derece olumsuz, karamsar bakış açılarıyla dolu bunları ben İstanbul’ da görev yaptığım zamanlarda çok duyuyordum. Kastamonu ilimiz daha gelişmede, kalkınma da bu yola baş koydu. Kastamonu’nun 19 ilçesine ayrı güzellik, ayrı fırsat vermiştir. Yaptığımız toplantı eminim ki Kastamonu için daha güzel sonuçlar doğuracaktır. Müjdeli haberler alarak İstiklal Yolu, milli park ilan edilmiştir. Milli parkta Kastamonu turizmi için önemli olacağını düşünüyorum’’ ifadelerini kullandı.


İş Zirvesi daha sonra panel ile gecenin ilerleyen saatlerine kadar devam etti.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bitlis Prof. Dr. Palabıyık akademisyenlere seslendi: “Gazze için konforunuzu bozun ve cübbenizi giyin” Bitlis Eren Üniversitesi’nde (BEÜ) görevli Akademisyen Prof. Dr. Adem Palabıyık, ABD ve Avrupa’daki üniversitelerde akademisyenlerin desteği ile devam eden İsrail protestolarına karşı Türkiye’deki akademisyenlerin seslerinin kısık kaldığını belirterek, “Gazze için konforunuzu bozun ve cübbenizi giyin” dedi. ABD ve Avrupa’daki üniversitelerde süren Gazze eylemlerine ilişkin açıklama yapan Prof. Dr. Palabıyık, “Ülkemizdeki akademisyenlerden hala güçlü bir ses duyamadık. Tüm dünya akademisyenleri ayaktayken ülkemizdeki akademisyenlerin ayağa kalkmaması beni üzüyor. Sessiz kalmak ahlaki ve insani vefasızlıktır akademik utançtır” dedi. “PKK’ya terör demeyenler İsrail’e sustu” “7 Ekim’den itibaren başlayan kıyıma karşı sesimizi hep yüksek tuttuk ve bunu ekranda da dile getirdik” diyen Palabıyık, “Cübbemi ve kefiyemi giyerek erkândan çağrı da yaptım. Elbette akademisyenlerin bütünü için ifadelerim geçerli değil, lakin Boğaziçi’nde dikilen akademisyenlerin, sadece dikilişi kadar bir gündem oluşturmak neden mümkün olamıyor anlamış değilim. Barış Beyannamesi denilen ve devletimizi neredeyse katliam yapmakla suçlayan akademisyenler, İsrail’e karşı neden sessiz? Bu nasıl ikiyüzlülüktür? Binlerce bebeği kundakta katleden PKK terör örgütü için sözde Barış Beyannamesi imzalayanlar, İsrail karşısında neden sus pus oldu?” “Akademisyenler artık konforlarını bozsunlar” Akademisyenlerin en büyük korkusunun konfor alanlarının bozulması olduğunu belirten Palabıyık, sözlerine şöyle devam etti: “Çünkü akademisyenler, sahip olduğu şartların aleyhlerine dönme ihtimalinden çok korkarlar. Bu sadece maddi güç değil, aynı zamanda Bourdieu’nün bahsettiği ’fildişi kulelerini’ de kaybetme korkusudur. Çünkü akademisyen ancak üniversitedeki ofisi ile ontolojisini koruyabilir, dışarıda asosyal olduğu için bir hiçtir. Kulesinden bakan akademisyen, olayları da ancak yukarıdan gördüğü gibi yorumlar, sahanın bir parçası olamaz. Daha doğrusu toplumu bir parya modeli olarak görür. Odası, yani kulesi, onu yalıtan en büyük etkendir. Artık bu konfor Gazze için bozulmalıdır.” “28 Şubat’tan hala korkuyorlar” Palabıyık, “Akademisyenler hala 28 Şubat’ın hayaletinden korkuyorlar ve bu hayaletin hala ortalıkta dolaştığını iddia ediyorlar. Bir yandan fişlenme, öte yandan değişebilecek iktidar gibi olgular onlara inanılmaz bir korku aşılıyor. Akademik cübbe üzerine Filistin kefiyesi giymek ve bu halde çekilebilecek bir fotoğraf karesinin gelecekte önlerine çıkma ihtimali hala onlar için çok güçlü bir hayali varsayımdır. Bu kâbus üzerinden inşa ettikleri gündelik hayata dair korku, onların sonraki yıllarda yaşayabileceği olumsuzlukların önüne geçmek için kullanılan bir araçsal cihazlara dönüşmüş durumdadır. Maalesef, bu korku kendini muhafazakâr ve Müslüman olarak tanımlayan akademisyenlerde daha fazla görülüyor. Buna ahlaki ihanet veya muhafazakâr vefasızlık demek yanlış olmayacaktır” diye konuştu. “Feminist akademisyenler çürük kokuyor“ Gazze için hiçbir öğrenciye söz hakkının tanınmadığını ifade eden Palabıyık, “Lümpen burjuva denilecek bu kesimin özellikle Gezi ve feminist söylemlerle hareket ettiğini de unutmadık. Feminizmi LGBT’ye sürükleyen aklı evvellerin kendi derslerini Gezi Parkı’nda devam ettirmek için öğrencilerini üniversiteden çıkardıkları ve Gezi eylemlerine katılmalarını tavsiye ettikleri de gün gibi biliniyor. Lakin konu Gazze olunca tek bir öğrenciye söz hakkı tanınmıyor. Çünkü Gazze, Müslümanların yüzakı olduğu için, onların direnişinin ahlaki yönü engellenmek isteniyor. Bu nasıl bir akademik buhrandır? Bunlar insanlıklarını kaybetmiş” dedi.
Malatya Malatya’da 200 gram pide 10 TL oldu Malatya’da 7,5 TL olarak satılan pideler bugününden itibaren yapılan zam ile 10 TL’ye satılmaya başlanıldı. Ham maddedeki artışlar nedeniyle Malatya’da da pide fiyatları bugünden itibaren 10 TL’den satılmaya başlanıldı. Fırıncı esnafı depremden bu yanı 7,5 TL olarak satılan 200 gram ekmeğin oda kararı ile birlikte bugünden itibaren kent genelinde 10 TL olduğunu söyledi. Malatya’da fırıncı esnafı Hacı Pence, un başta olmak üzere ham maddeye yapılan zamlardan sonra şuana kadar kazançlarının olmadan satış yaptıklarını ifade ederek, “Rayiç belirlendi ama yeterli değil. Girdi maliyetleri, un fiyatları, işçilik ücretleri çok yüksek. Kazanmamız için 15 TL olması lazım ama şu anki fiyat 10 TL. İşçilik yüksek, verdiğimiz para yeterli gelmiyor, dolayısıyla işçi bulamıyoruz. 4 kişi çalışmamız gerekirken 2 kişi çalışıyoruz. Bir yıldır ekmeğe zam gelmemişti. Bir çuval un 700 TL, kira, işçiye 45 bin lira veriyoruz. Artan maliyetler nedeniyle ekmeğe zam yapıldı” dedi. Bir diğer fırıncı esnafı Ali Koçer ise ekmek yapımında gerekli olan maya, tuz ve un gibi ham maddelere uzun zaman önce zam yapıldığını hatırlatarak “Fiyat şu an için yeterli. Una aşırı derecede zam geliyor. Un geçen sene devlet destekliyken 390 TL iken desteğin kesilmesinden sonra 680 lira oldu. Maliyetler arttığı için ekmeğe zam yapıldı” diye konuştu.