GENEL - 11 Mart 2020 Çarşamba 09:57

(Özel) 15 kilo doğan prematüre buzağı, 14 ayda 395 kiloya ulaştı

A
A
A
(Özel) 15 kilo doğan prematüre buzağı, 14 ayda 395 kiloya ulaştı

Kastamonu’da 14 ay önce 15 kilogram ağırlığında prematüre doğan Kubilay isimli buzağı, yetiştiricisinin evinde bebek gibi bakması sonucu 395 kiloya ulaştı.

Kastamonu’da 14 ay önce 15 kilogram ağırlığında prematüre doğan Kubilay isimli buzağı, yetiştiricisinin evinde bebek gibi bakması sonucu 395 kiloya ulaştı.


Kastamonu’nun Seydiler ilçesinde 40 yıldır çiftçilik yapan İlhan Çakmakoğlu, 15 kilogram ağırlığında prematüre doğan buzağısını yaşatabilmek için evine alarak çocuğu gibi bakmaya başladı. Buzağısına ‘Kubilay’ ismini veren çiftçi İlhan Çakmakoğlu, evinde biberonla adeta çocuğuna bakar gibi baktığı buzağısı şu an 395 kiloya ulaştı. Tarım ve Orman Bakanı Dr. Bekir Pakdemirli’nin de takdir ve teşekkürünü kazanan Çiftçi İlhan Çakmakoğlu, herkesin ölür gözüyle baktığı buzağısı şu an hayata tutunarak 15 kilogram ağırlıktan 14 ayda 395 kilo ağırlığa ulaştı.


Seydiler’de 40 yıldır çiftçilik yapan İlhan Çakmakoğlu, geçtiğimiz yıl Aralık ayı içerisinde prematüre doğan buzağısını evine alarak ona özel bir oda oluşturdu. Bu oda da prematüre doğan buzağısına annesinin sütüyle biberonla bakarak yaşatmaya çalışan İlhan Çakmakoğlu, ayriyeten buzağısını temizliğini de bebek şampuanıyla yaptı.


Veteriner Hekim Birol Yürük’ün de kontrollerini yaptığı prematüre doğan Kubilay isimli buzağı, bu özel bakım ve ilgiden sonra yeniden hayata tutunarak 14 ayda 15 kilogram ağırlıktan 395 kilogram ağırlığa ulaştı.



15 kilo doğan prematüre buzağı, özel bir oda da bakılarak 14 ayda 395 kiloya ulaştı


Prematüre doğan buzağılarda yaşam oranının oldukça düşük olmasına rağmen yetiştiricisinin bir çocuğa bakar gibi özel bir oda da ilgilenmesinden dolayı Kubilay’ın hayata tutunduğunu anlatan Veteriner Hekim Birol Yürük, “Benimde buzağımızın kontrollerini yapmam sonucunda 15 kilogram ağırlıktan 395 kilogram ağırlığa ulaşmış bulunmaktadır” şeklinde konuştu.


Veteriner Hekim Birol Yürük, “Buzağımız, prematüre yani erken doğumla 15 kilogram olarak ameliyatla dünyaya geldi. Annenin doğumu başlamasına rağmen rahim kanalının tam açılmamasından dolayı sezaryen ameliyata karar vermiştik. Doğumdan sonra yetiştiricimizin evinin bir odasını ayırıp özenle bakması, benim de takibim sonrasında 1 haftalıkken 17 kilograma, 1 aylıkken ise 30 kilograma ulaştı. Rutin kontrol ve aşılamalarını takip ederek yaşama tutunan Kubilay, şu anda görüldüğü gibi sağlıklı ve gayette iyi durumda. Yapmış olduğumuz bu uğraşıların başarıya ulaşması bizleri mesleğimiz açısından mutlu etti. Bu sayede yorgunluğumuzu da unutmuş oluyoruz. Her zaman dediğimiz gibi hayvanların sağlığı insanların mutluğudur. Bu vesileyle yetiştiricilerimize hizmet vermeye devam ediyoruz. Bu yüzden iyi ki de veteriner hekimlik mesleğini seçmişim” dedi.


Prematüre doğan buzağılarda yaşama oranının çok düşük olduğunu vurgulayan Veteriner Hekim Yürük, “Özel oda da çiftçimiz, kendi çocuğuna bakar gibi buzağısıyla ilgilenmesinden dolayı Kubilay, yaşama tutundu. Kubilay 15 kilogram doğdu. Normal şartlarda bir buzağı 40 ila 70 kilo ağırlığında doğması gerekiyor. Prematüre doğan Kubilay isimli buzağımız ise, en önemli özelliği ise hem canlı ağırlığı çok düşük hem de ayı gelmeden önce doğum yaparken sezaryen ameliyat ile doğmasıdır. Sezaryeni normalde bizler iri doğan buzağılar için yaparız. Ancak anne kanalının tam olarak açılmamasından dolayı Kubilay’ımıza sezaryen operasyon yapmıştık” diye konuştu.



“Hijyenik bir ortamda özel bir oda da çocuğumuza bakar gibi baktık”


Seydiler’de 40 yıldır çiftçilikle uğraştığını belirten İlhan Çakmakoğlu ise, “2018 yılının Aralık ayının 21’inde prematüre buzağı olarak doğan Kubilay’ımız, şu an 14 aylık oldu. 14 ay sonrasında Kubilay’ımızı o zaman prematüre buzağı olarak doğduğu için 1 aydan fazla evimizde sanki bir çocuğumuza bakar gibi hijyenik bir ortamda ayrı bir oda da baktık. Allah nasip ederse Kurban Bayramına kadar buzağımıza beslemeyi düşünüyoruz. Kurban Bayramına kadar da inşallah 1 tona çıkartmayı hedefliyoruz” şeklinde konuştu.


8 aylıkken erken doğum sonrası doğan prematüre buzağı, 9 ay 10 gününü evde tamamlandıktan sonra doğal yaşamına geri bırakılmıştı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Gaziantep Beton tankerinin minibüsü biçtiği kazada 8 kişi öldü, 11 kişi yaralandı Gaziantep’in İslahiye ilçesinde beton tankeri karşı şeride geçerek yolcu minibüsünü biçti. Kazada 8 kişi hayatını kaybederken 2’si ağır 11 kişi ise yaralandı. Kaza, Gaziantep’in İslahiye ilçesi Hassa yolu mevkiinde meydana geldi. Edinilen bilgilere göre, Hatay’ın Hassa ilçesi istikametinden Gaziantep’in İslahiye ilçesine giden 56 AAB 043 plakalı Mehmet G. yönetimindeki beton tankeri sürücünün direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu karşı şeride geçerek İslahiye ilçesinden Hassa ilçesine yönünde seyir halinde olan Latif Örs yönetimindeki 27 K 2127 plakalı yolcu minibüsüne çarptı. Çarpmanın etkisiyle minibüs yoldan çıkarak yan yattı. Kazada minibüste bulunan ve çoğunun öğrenci olduğu öğrenilen 8 kişi hayatını kaybederken 2’si ağır 11 kişi yaralandı. Kazanın ardından olay yerine çok sayıda ambulans ve itfaiye ekibi ile polis sevk edildi. Yaralılar 112 Sağlık ekipleri tarafından yapılan ilk müdahalenin ardından hastaneye kaldırıldı. Hayatını kaybedenler ise İslahiye Devlet Hastanesi morguna götürüldü. Vali Çeber’den kaza açıklaması Gaziantep Valisi Kemal Çeber, “Tır karşı şeride geçerek minibüse çarpıyor. Şoförlerimizin ikisi de yaralı. Yaralılarımızdan 2’sinin durumu ağır. Durumları stabil hale gelince muhtemelen Gaziantep’e sevk durumu görünüyor. 4 hastamızın Gaziantep’e sevkleri gerçekleşti. Süreçle ilgili adli ve idari soruşturmalar da başladı. Rabbim vefat edenlere rahmet eylesin. Kardeşlerimiz bizi çok üzdü. Rabbim başka acı yaşatmasın inşallah. İlk kanaat tırın çok hızlı ve süratli olduğu yönündedir. Tır şoförümüzün gözaltı işlemi olacak gibi görünüyor. İlk incelemeler de devam ediyor. Hatay’dan İslahiye’ye gelirken kontrolü kaybediyor, karşı şeride geçiyor. Bunların hepsinin tekerlek izleri de mevcut. Kendi yolunda devam eden köy dolmuşuna çarpıyor” diye konuştu. Kazayla ilgili soruşturma sürüyor.
Muğla Fethiye’de Hıdırellez şenlik havasında kutlandı Fethiye’de Türk kültür coğrafyasında baharın habercisi olarak kabul edilen Hıdırellez, Muğla Büyükşehir Belediyesi, Fethiye Muhacirler Derneği’nin düzenlemiş olduğu Aksazlar Koyu’nda yapılan müzikli şenlik ile kutlandı. Baharın müjdecisi olarak birçok farklı coğrafyada yüzyıllardır kutlanan Hıdırellez, bu yıl da tüm Türk coğrafyasında büyük bir coşkuyla karşılandı. Fethiye’de Hıdırellez, Muğla Büyükşehir Belediyesi ve Fethiye Muhacirler Derneği’nin düzenlemiş oldukları şenlik ile Aksazlar Koyu’nda başladı. Hıdırellez Şenliği’nde sanatçılar Mustafa Selçukoğlu, Gürkan Girgin ve Emre Övek sahne alırken müzisyenleri dinlemeye gelen vatandaşlar şenliğin tadını çıkardı. Piknik havasında yapılan şenlikte bol bol oyunlar oynandı. Fethiye Muhacirler Derneği Başkanı Başkanı Murat Kocatepe, “İnandığımız ve yapabileceğimiz işlere yöneldik bunun sonucunda 600 üye sayısına yaklaştık” dedi. Fethiye Muhacirler Derneği Başkanı Başkanı Murat Kocatepe yaptığı açıklamada, “İnşallah ülkemiz adına bolluk ve bereketin çok olduğu bir yıl geçiririz. Biz de üç yıl önce bu göreve layık görüldük. Bizlere inanan bizlerle yürüyecek arkadaşlarla yola çıktık. Öncelikli vizyonumuz arkadaşlarla birlikte yardıma muhtaç olan veya söyleyemeyen her vatandaşımız için kapı kapı dolaşarak maddi manevi her konuda yarasına merhem olmaya çalıştık. Tabi ki buradaki en büyük pay siz değerli üyelerimizi ve bizleri takip eden dostlarımızın sayesinde olmuştur” dedi.
İzmir Karaciğer kanserlerinde yeni teknolojiler hayat kurtarıyor İzmir Çiğli Eğitim ve Araştırma Hastanesi doktorları, kabızlık şikayeti ile başvuran 57 yaşındaki Cengiz Deligül’ün karaciğerindeki tehlikeli kitle yenilikçi bir yöntemle tedavi etti. Kullanılan mikrodalga enerjisiyle sayesinde, Deligül’ün sağlığına kavuşması yeni bir umut kapısı araladı. 57 yaşındaki Cengiz Deligül, başlangıçta sıradan bir kabızlık şikayetiyle doktora başvurduğunu anlattı. Kendisini iyi hissetmeyerek hastaneye giden Deligül, yapılan detaylı tetkikler sonucunda kabızlık değil, aslında kalın bağırsak kanseri olduğunu öğrendi. Ameliyat olan Deligül’ün kontrollerinde kanserin karaciğere de yayılmış olduğu ortaya çıktı. Doktorların özenli ve ilgili yaklaşımları karşısında duyduğu memnuniyeti dile getiren Deligül, kendisine ’bebek gibi’ bakıldığını ifade etti. Zorlu durum uzman doktorlar sayesinde aşıldı Cengiz Deligül’ün durumu, karaciğerindeki kitlelerin hayati damarlar ve diyafram gibi önemli organlara yakın olması nedeniyle özellikle riskliydi. Bu tür durumlar genellikle ameliyat ile tedavi edilirken, Deligül için farklı bir yol izlendi. Operasyon, Doç. Dr. Nuri Emrah Göret ve Dr. Korhan Tuncer genel cerrahi ekibi tarafından başlatıldı. Ekip, karaciğeri uygun bir pozisyona getirerek Dr. Mehmet Hakan Piçak ve Dr. Öğr. Üyesi Eren İsmailoğlu’nun mikrodalga enerjisi ile tedavi uygulamasına imkan sağladı. Bu işlemde, özel bir iğne kitle içine ultrason eşliğinde yerleştirilerek yüksek ısılarla tümör dokusu yakılarak yok edildi. Girişimsel Radyoloji uzmanları Dr. Mehmet Hakan Piçak ve Dr. Öğr. Üyesi Eren İsmailoğlu “Bu yöntemin, bir çok hastada ameliyatsız, bir iğne deliğinden yapıldığını, çevre dokulara zarar vermeden hızlı ve etkili bir iyileşme sağladığını belirttiler. Yan etkilerinin oldukça düşük oranlarda olması ve aynı zamanda bir çok hastada genel anestezi gerektirmemesi sebebiyle hastanın işlem sonrası toparlanma sürecinin oldukça hızlı olduğunu vurguladılar.” Umut verici sonuçlar Başarılı operasyon, İzmir Çiğli Eğitim ve Araştırma Hastanesinin, karaciğer kanseri gibi karmaşık vakaları yönetmedeki uzmanlığını ve yenilikçi tedavi yöntemlerini kullanma kapasitesini gösterdi. Hastane yetkilileri, benzer sağlık problemleri olan hastalara da umut olacaklarını ve multidisipliner yaklaşımlarının önemini vurguladı. Cengiz Deligül’ün hikayesi, modern tıbbın neler yapabileceğinin canlı bir örneği olarak dikkat çekerken, karaciğer kanseriyle mücadelede yeni bir sayfa açılmış oldu. Bu tedavi yöntemi, karaciğer fonksiyonlarını korurken aynı zamanda hastaların yaşam kalitesini artırmayı hedefliyor. İleri teknoloji ve deneyimli doktorların elinde, karaciğer kanseri artık korkulacak bir son olmaktan çıkıyor.