ASAYİŞ - 28 Kasım 2022 Pazartesi 15:03

Kastamonu’daki cinayetin detayları ortaya çıktı

A
A
A
Kastamonu’daki cinayetin detayları ortaya çıktı

Kastamonu’da bir lokantada öldürülen vatandaşın ablası, kardeşinin 15-20 gündür evine gelmeyen, eşi sebebiyle öldürüldüğünü belirterek, kaçan şahsın arkasından ateş ettiği gerekçesiyle tutuklanan ablasının da tahliye edilmesini istedi.

Kastamonu’da bir lokantada öldürülen vatandaşın ablası, kardeşinin 15-20 gündür evine gelmeyen, eşi sebebiyle öldürüldüğünü belirterek, kaçan şahsın arkasından ateş ettiği gerekçesiyle tutuklanan ablasının da tahliye edilmesini istedi. Öldürülen Köse’nin kardeşleri, yaşanan olayların sebebi olarak gördükleri gelinlerinin de tutuklanmasını talep etti.


Olay, 17 Kasım tarihinde Kastamonu-İnebolu karayolu üzerinde bir lokantada yaşandı. İddialara göre, Muhammed Can Köse ile boşanma aşamasında olduğu eşi M.K.’nin birliktelik yaşadığı A.C. arasında lokantada tartışma çıktı. Çıkan tartışmaya Muhammed Can Köse’nin ablasının da dahil olmasıyla A.C., yanında bulundurduğu silah ile ateş etti. Kalbine isabet eden kurşun sebebiyle Muhammed Can Köse, olay yerinde hayatını kaybetti. Muhammed Can Köse’nin ablası M.C. de A.C.’ye kaçarken düşürdüğü yerdeki silahını alarak ateş etti. Jandarma ekiplerine cinayet şüphelisi olarak yakalanan A.C. tutuklandı. Kaçan şahsın arkasından ateş ettiği gerekçesiyle Köse’nin ablası M.C. de tutuklandı.


Köse’nin ailesi, Kastamonu Cumhuriyet Başsavcılığına dilekçe vererek yaşanan olayların sebebi olarak gördükleri Muhammed Can Köse’nin eşi M.K.’nin de tutuklanmasını talep etti.



“Gelinimiz olacak şahıs 15-20 gündür evine gelmiyor”


Muhammed Can Köse cinayetiyle ilgili bilgi kirliliği yaşandığını söyleyen Köse’nin ablası Ümmühan Elik, “Yapılan haberler ve çevremizdeki bazı konuşmalar doğru değil. Gerçekleri yansıtmıyor. Kardeşim Muhammed Can Köse, eşi ile ayrılmak üzereydi. Boşanma davası açılmıştı. Eşi evi terk etti, 15-20 gündür evine gelmiyor. İki tane de çocuğu var. Çocuklara annem bakıyor, zaten çocuklar doğduklarından itibaren annem büyüttü, annem baktı. Çocuklar, annemden başkasına gitmezdi” dedi.



“Biz, kardeşimizin gözünün yaşına kıyamazken bizden her şeyimizi kopartıp aldılar”


Olay günü ablasının arkadaşı ile birlikteyken benzinlikte tesadüfen gelinleri M.K.’ye denk geldiklerini söyleyen Ümmihan Elik, “Ablam Kardeşimi arıyor,. ’Muhammed, bu şekilde bir durum var, bilgin olsun’ diyor. Muhammed de ’gözüm ile görmezsem inanmam’ dediği için olay yerine gidiyor. Kardeşim olay yerine geliyor, o şahıs ile eşini görüyor. Kardeşim Muhammed, eşini alması için ablamı gönderiyor. Kötü yola düşmüş belli, en azından çocuklarıma annelik yapsın başka bir beklentim yok diyor ablama. Ablam araçtan indirmek için gidiyor gelinimizi. Gelinimiz araçtan inmiyor, inmediği için bu sefer kardeşim aracından iniyor. Lokantaya kaçan şahsın peşinden gidiyor. Lokantada kapının arkasına saklanmış. Kardeşim kapıyı açıp içeriye girince orada bir arbede yaşanıyor, tartışma çıkıyor. Ablam geliyor ve silah sesi duyuyor. Kardeşim orada kalbinden vuruluyor tek kurşunla. Kardeşim, orada ablamın dizine yatarak yere çökerek hayatını kaybediyor. Ablam da yere düşen silahı alıyor o şahsın arkasından kaçmasını engellemek için koşuyor. Etraftakilerden de yardım istiyor ama kimse yaklaşamıyor. Silahın şarjörü de boş, bunu ablam görüyor ama korkutmak için silahla kardeşimi vuran şahsın peşinden koşuyor ve sadece 1 kere ateş ediyor. Kardeşimi öldüren şahsa isabet almıyor ve olay yerinden kaçıyor. Biz kardeşimizin gözünün yaşına kıyamazken bizden her şeyimizi kopartıp aldılar” diye konuştu.



“Kardeşim ile eşi boşanma aşamasındaydı, kardeşim barışma ümidiyle gitti”


Kardeşini öldürdükten sonra vuran şahsın kaçtığını ileri süren Ümmihan Elik, “Olay esnasında gelinimiz olacak şahsın nerede olduğunu bilmiyoruz. Bizler, boşanma süreci içerisinde 15-20 gündür hiçbir şeklide kendisiyle görüşmedik ama gelinimiz olacak şahıs ile birlikte kardeşimi öldüren şahsın birlikte yakalandığını duyduk. Ablam bu olaydan dolayı tutuklandı. Ablamı ilk önce hastaneye acile götürüyorlar, orada sakinleştirici yapılıyor. Ablam tutuklandı, onun da serbest bırakılmasını rica ediyorum. Çünkü ablamın hiçbir suçu yok, dediğim gibi kim olursa olsun kardeştir, orada yerde yatan bir can var. Kim olursa olsun can havliyle bunu yapar, mutlaka yapardı. Ablamın bir yaralaması yok, bir kavgası yok, ablamın da bir tane çocuğu var. Ablam, kardeşimin öldüğünü görünce deliye dönmüş. Kardeşime suni teneffüs yapmış, kalp masajı yapmış. Bazı haberlerde Muhammed Can Köse kaçmıştır yazıyor şeklinde yazılması bizlerin canını çok yaktı. Çünkü benim kardeşim belalı kötü bir insan değildi. Kime sorarsanız sorun benim kardeşimin seveni çoktu, iyi bir insandı. Olayı duyan arkadaşları hastaneye gelmişti, acilin önü arkadaşlarıyla, sevenleriyle doluydu” şeklinde konuştu.



“Kardeşim, katilini hiçbir şekilde tanımıyordu, bizler de fotoğraflara bakıyoruz, tanımıyoruz”


Aldıkları bilgilere göre gelinlerinin gayet soğukkanlı bir şekilde ifadesini verdikten sonra jandarmadan ayrıldığını öğrendiklerini belirten Ümmihan Elik, “Olay bunlardan ibaret, benim kardeşim namusu için öldü. Keşke böyle olmasaydı. Keşke ayrılsalardı, keşke boşansaydı. Hepimiz zaten bunun taraftarıydık ama bana bir önceki akşam geldiğinde ‘çok seviyorum abla, ne olursa olsun en azımdan bana bir eş olmasa da iki tane evladıma annelik yapar, işinden de ayırırım, belki barışırız umuduyla’ düşünüyordu ki o gün olay yerine giderken benim kardeşim, iş yerinden izin alıyor ve ilk olarak evine gidiyor. Üstünü başını tertemiz giyiniyor, değiştiriyor, iş kıyafetlerini çıkartıyor. Belki bir umut, belki de kardeşim onların yanına ne umutla gitti bunu bizler bilemeyiz. Belki arasını düzeltecekti, belki bir şeyleri düzeltmek isteyecekti. Benim kardeşimin tek niyeti tekrar yuvasını kazanmaktı ki sonuç böyle oldu. Annedir dedik, evlatları var dedik. Benim kardeşim 4 yıllık evliydi. Bu süreçte 6 aylık askerlik yaptı. Askerlik sürecinde ayrı kaldılar. Bu süreçte bizler babamızı kaybettik. 2,5 yıl önce babamızı kaybettik. Biz, bütün bunları yaşarken birde Muhammed Can Köse kaçarken hasmı tarafından vuruldu diye haber çıkması bizleri çok yıprattı. Benim kardeşim, katilini hiçbir şekilde tanımıyordu. Biz de şahsın fotoğraflarına bakıyoruz, hiçbir şekilde şahsı tanımıyoruz” ifadelerini kullandı.



“Silah, baldızımızın üzerine kayıtlı değil, vuran şahsın”


Muhammed Can Köse’yi öldürerek kaçan şahsın arkasından ateş eden baldızının suçsuz olduğunu söyleyen Ümmihan Elik’in eşi Kadir Elik ise, “Silah, üzerinde bulundurduğu bir silah değil. Baldızıma ait bir silah değil, olayı gerçekleştiren şahsa ait. Kayınbiladerimi vuran şahıs silahı da oraya atıp kaçıyor. Baldızımda yerden silahı alıp kaçan şahsın arkasından ateş ediyor. Gelinimiz olacak kişi de 10-15 gündür daha boşanmadan bu şahıs ile birlikte yaşamaya başlamış. Kuzeykent Mahallesinde bir rezidans kiralamışlar, beraber yaşıyorlarmış” dedi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Uçağın düştüğü gören vatandaşlar, o anları anlattı Libya Genelkurmay Başkanı Al-Haddad’ı taşıyan uçağın düşmesin ardından vatandaşlar o anları anlattı. Libya Genelkurmay Başkanı Orgeneral Muhammed Ali Ahmed Al-Haddad’ı taşıyan 9H-DFJ kuyruk numaralı Falcon 50 tipi uçağın Haymana ilçesi Kesikkavak köyü yakınlarında düşmesi sonrası köylüler gördüklerini anlattı. Evinde istirahat ettiği sırada bir patlama sesi geldiğini ifade eden vatandaş, "İkinci patlama sesi gelince herkes sokağa döküldü. Biri trafo patlamış dedi. Sonradan uçağın düştüğünü durduk. Zaten parçaları hep görünüyordu. Sonra Jandarma ekipleri gelince bizleri oradan çıkarttılar. Oradan sağ çıkma ihtimalleri yok, kötü bir patlama oldu. Herkese geçmiş olsun" dedi. Gazi Özgür’se saat 20.00-21.00 sıralarında yüksek bir patlama sesi duyduğunu ifade ederek, "Bir de yoğun bir sis ve hafif bir yağmur vardı. Patlamanın neticesini bilemediğimizden dolayı anlık haberler yayılmaya başladı. Haberler yayılmaya başlayınca arabaya bindim. Bölgede Jandarma ekipleri dronlarla arama yapıyorlardı. Deprem oluyor ve depremden önce gelen patlama sesi gibi bir ses geldi. Kalıntıları ilk gençler görünce Jandarmaya haber vermişler. Jandarma da olay yerine geldi ve herkesi uzaklaştırdı. Uçağın enkazı bulundu" diye konuştu. Olayı anlatan Gökhan Tekin ise, "Otelde teknik servis olarak çalışıyorum. Bir patlama sesi duydum. Otelde doğalgaz patlaması oldu diye bizim otelin ismini verdiler. Bizim otelde öyle bir patlama olmadı. Sonra uçak düştüğünü söylediler. Uçak parçaları vardı, ceset vardı jandarma sokmadı bizi oraya. Ses büyüktü, deprem oldu ya da bomba patladı sandık ama sonradan uçağın düştüğünü öğrendik" şeklinde konuştu.
Ankara İletişin Başkanı Duran’dan düşen uçakla ilgili açıklama İletişim Başkanı Burhanettin Duran, Libya Genelkurmay Başkanını taşıyan uçağın düşmesi ile ilgili sosyal medya hesabından açıklama yaptı. İletişim Başkanı Duran, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, uçağın elektrik arızası nedeniyle acil durum bildirdiğini belirterek, "23 Aralık 2025 günü Libya Genelkurmay Başkanı Orgeneral Muhammed Ali Ahmed Al Haddad ve maiyetindeki dört kişi ile üç mürettabatı taşıyan bir özel jet, 20:17’de Esenboğa havalimanından kalktıktan sonra 20:33’te hava kontrol merkezine elektrik arızasından kaynaklı acil durum bildirmiş ve acil iniş talebinde bulunmuştur. Uçak hava kontrol merkezi tarafından tekrar Esenboğa havalimanına yönlendirilmiş ve havalimanında gerekli önlemler alınmaya başlamıştır. Acil iniş için alçalmaya başlayan uçak 20:36’da radar ekranından kaybolmuş ve sonrasında irtibat kurulamamıştır" ifadelerine yer verdi. Olay yerinde gerekli çalışmaların devam ettiğini ve sadece resmi makamlar tarafından yapılan açıklamalara itibar edilmesi gerektiğini vurgulayan Duran, "İçişleri Bakanlığımıza bağlı ekiplerce başlatılan arama faaliyetleri sonucunda düştüğü anlaşılan uçağa ait enkaza ulaşılmış olup, ilgili tüm kurumlarımızca gerekli çalışmalar titizlikle sürdürülmektedir. Bu süreçte başta basın-yayın kuruluşlarımız olmak üzere kamuoyumuzun sadece resmi makamlar tarafından yapılan açıklamalara itibar etmesi; bunun haricinde sosyal medyadaki teyitsiz bilgi, spekülasyon ve komplo teorilerini dikkate almaması, dezenformasyon girişimlerine prim verilmemesi adına oldukça önemlidir" ifadelerini kullandı.
Kars Masalsı yolculuğun son durağı: Turistik Doğu Ekspresi Kars’ta coşkuyla karşılandı Türkiye’nin en prestijli demiryolu rotalarından biri olan ve Ankara’dan yola çıkan Turistik Doğu Ekspresi, kış sezonunun en yoğun seferlerinden birini tamamlayarak son durağı olan Kars’a ulaştı. Yaklaşık bin 300 kilometrelik etkileyici bir parkuru geride bırakan tren, Kars Garı’nda büyük bir coşkuyla karşılandı. Yolcuları Kars Garı’nda karşılayan Vali Ziya Polat, yolculara hoş geldin dileklerini ileterek karanfil takdim etti. Kars’a Ankara’da geldiğini ifade eden İrem Büğrü, "Ankara’da Kars’a turistik tren ile geldik. Her şey çok güzeldi. Çok güzel karşılandık. Kars halkına teşekkür ediyorum" dedi. "Sevgi dolu sıcak bir karşılama ile bu ayazı hiç hissetmedik" Turistik Doğu Ekspresi ile Kars’a gelen TCDD Taşımacılık Genel Müdür Yardımcısı Şems Çakıroğlu, "Biz Kars’a trenimizi dün Ankara’dan 13.55’de yola çıkardık. Yüzlerce kişiyle beraber inanılmaz keyifli, neşeli bir yolculukla buraya kadar geldik. Öncesinde Erzincan’a uğradık. Erzurum’a uğradık. Kars’a geldik, inanılmaz sevgi dolu sıcak bir karşılama ile bu ayazı hiç hissetmedik. Çok teşekkür ediyorum" diye konuştu. Kars’ın marka şehir olduğunu dikkat çeken Vali Ziya Polat, "Kars’ın soğuk gecesinde sıcak bir karşılama ile Turistik Doğu Ekspresi Kars’a, Kars’ta Turistik Doğu Ekspresi’ne kavuştu. Tabi Kars’ın en önemli turizm markalarından biri olan Turistik Doğu Ekspresi buraya yolcu edenlere teşekkür ediyoruz. Gazi Kars’ımız Ani, Çıldır, Sarıkamış, Şehitler diyarı Baltık mimarisi ile bu bölgenin, ülkemizin en önemli turizm destinasyonlarından biri artık, bu turizm merkezi olma yolunda tabi ki Turistik Doğu Ekspresi başlangıç noktası, buraya çok büyük bir marka kattığını hepimiz biliyoruz. Kars’a gelen misafirlerimize hoş geldiniz diyoruz" şeklinde konuştu. Daha sonra gar binasına geçen yolcuları burada aşıklar türküleriyle karşıladı. Yolcular son olarak çıkıştı ateşle yakılan Kars yazısıyla otellerine uğurlandı. Öte yandan, Turistik Doğu Ekspresi’nin şehre gelişiyle birlikte Kars’taki otellerde doluluk oranları yüzde 100 seviyesine ulaştı. Geceyi Kars’ta geçirecek olan yolcular sabahın ışıklarıyla sırasıyla UNESCO Dünya Miras Listesi’ndeki tarihi şehir Ani Ören Yerini gezecek. Donmuş Çıldır Gölü üzerinde atlı kızak keyfi yapacak. Kars Mutfağının olmazsa olmazı Kaz eti ve gibi yöresel lezzetlerin tadına bakacak.