KÜLTÜR SANAT - 11 Temmuz 2019 Perşembe 17:37

24. Cide Rıfat Ilgaz Sarı Yazma Kültür ve Sanat Festivali başladı

A
A
A
24. Cide Rıfat Ilgaz Sarı Yazma Kültür ve Sanat Festivali başladı

Kastamonu’nun Cide ilçesinde bu yıl 24’üncüsü düzenlenen Cide Rıfat Ilgaz Sarıyazma Kültür ve Sanat Festivali başladı.

Kastamonu’nun Cide ilçesinde bu yıl 24’üncüsü düzenlenen Cide Rıfat Ilgaz Sarıyazma Kültür ve Sanat Festivali başladı.


Cide’yle özdeşlen Sarıyazma ile ünlü şair ve yazar Rıfat Ilgaz’ın adına, her yılın Temmuz ayı içerisinde gerçekleştirilen festival için ilk program Rıfat Ilgaz Kültür Evinin önünde gerçekleşti. Buradaki programda Vali Yaşar Karadeniz, CHP Kastamonu Milletvekili Hasan Baltacı, Cide Kaymakamı Muhsin Duran Kalkan, Cide Belediye Başkanı Mehmet Eşref Mutlu, İstanbul Sarıyer ilçesi Belediye Başkanı Şükrü Genç, Araç Belediye Başkanı Satılmış Sarıkaya, Daday Belediye Başkanı Hasan Fehmi Taş, Amasra Belediye Başkanı Recai Çakır, Çaycuma Belediye Başkanı Bülent Kantarcı, CHP Kastamonu İl Başkanı Hikmet Erbilgin, STK temsilcileri, kamu kurum ve daire amirleri ile Cide halkı katıldı.


“Cide, kültürel ve turistik güzellikleriyle ön plana çıkıyor”


Festivallerin önemli olduğuna değinen Vali Yaşar Karadeniz, “Festivalleri bizler yüzyıllara dayanan geleneklerimizi yaşatmanın yanı sıra günümüzde var olan değerleri ayağa kaldırıp ileriye götürmek için fırsat olarak görüyoruz” dedi.


Cide’nin kültürel ve turistik güzellikleriyle ön plana çıktığını anlatan Karadeniz, “Sarı yazma hepimizin boynunda. Sarı yazmayı gördüğümüzde hepimizin aklına Cide geliyor. Sarı yazma adeta Cide’mizin bir logosu” diye konuştu.


Rıfat Ilgaz’ın çok önemli bir yazar olduğunu vurgulayan Vali Karadeniz, “Onu diğerlerinden ayıran bir özelliği var. Birçok yazar yazdığı dönemde çok popüler olup çok okunabiliyor ama daha sonraki dönemlerde isimleri sönüp gidiyor. Bazı yazarlar da var ki sanatsal anlamda çok değerli eserler yazıyor ama eserleri çok kısa sürede klasik eser oluyor. Şunu rahatlıkla ifade edebiliriz ki Rıfat Ilgaz bugün aramızda olmamasına rağmen güncel olarak yaşıyor. Eserleri bugünün gençlerine ve çocuklarına hitap edecek eserler. Bu anlamda çok değerli. Bu değeri hem ilçemizde hem de ülkemizde yaşatmamız gerekiyor” dedi.


“Rıfat Ilgaz’ın eserlerine sahip çıkacağız”


CHP Kastamonu Milletvekili Hasan Baltacı ise, Rıfat Ilgaz’ın düşüncelerini her zaman açık bir şekilde ifade etmekten çekinmediğini belirterek, “Her zaman daha iyisi mümkün diyen bir kuşağın temsilcisi olmuştur. Çocuklar için, bizler için, bu ülke için yazmıştır. Şiirleri, kitapları yasaklanmıştır ama o bıkmadan usanmadan yazmıştır. Onun eserlerine sahip çıkmaya devam edeceğiz”


“Cide’nin tanıtımı açısından festival, önemlidir”


Festival programını değerlendiren Cide Kaymakamı Muhsin Duran Kalkan da, “Bu yıl 24’cüsü düzenlenen Rıfat Ilgaz Sarıyazma Kültür ve Sanat Festivalimiz düzenleniyoruz. İlçe halkımız ve ilçemizin önde gelenleriyle hep birlikte şuan Rıfat Ilgaz Kültür Evinin önündeyiz. Buradan Sayın Valimiz eşliğinde hep birlikte Belediye Kültür Merkezine kadar yürüyeceğiz. Bu tür organizasyonlar ilçemizin tanıtımı açısından güzel ve önemlidir. Biz bu tür organizasyonların değerinin bilincindeyiz. İlçemizi tüm Türkiye’ye tanıtmak adına bu tarz etkinlikleri sonuna kadar destekliyoruz. Festivalimiz, vatanımıza, milletimize ve Cide’mize hayıtlı olsun” dedi.


“Rıfat Ilgaz, eserlerinde ana tema olarak Cide’yi işlemiştir”


Gerçekleştirilen festivale ve Rıfat Ilgaz’a sonuna kadar sahip çıkıp yaşatacaklarına işaret eden Cide Belediye Başkanı Mehmet Eşref Mutlu ise, “Türk edebiyatına mal olmuş usta yazar, şair ve eğitimci Rıfat Ilgaz hocamızın eserlerinin çoğunda ana tema Cide’dir. Bu kendisinin ne kadar çok Cide sevdalısı olduğunun göstergesidir. Merhum Rıfat Ilgaz toplumcudur. Gücünü kaleminden almış ama kalemini kırıp atacak kadar değerlerine önem veren birisidir. Hür düşüncenin özgür olması gereken dünyada, düşünceleri için esarete maruz kalmıştır. Havasını solduğu, suyunu içtiği bu topraklara en büyük Cide’ye sahip çıkarak vermiştir. Rıfat Ilgaz’ın en büyük özelliği Cide doğması değil Cideli olmasıdır” diye konuştu.


Festivalde kültürel etkinliklere geniş yer verdiklerini ifade eden Mutlu, “Bizler Rıfat Ilgaz’ın adını yaşatmak ve gelecek nesillere aktarmak için çabalamaktayız. Bu festival sadece konser niteliğinde değil. Rıfat Hoca’mıza yakışır bir şekilde kültürel faaliyetlere geniş yer vermek için emek harcadık” dedi.


Rıfat Ilgaz’ın oğlu Aydın Ilgaz da, festivalin bölgenin ön önemli festivali olması gerektiğini dile getirerek, “Sarı yazma onun en çok sevdiği temaydı. Cide’nin sarı yazmalı kadınlarının kültür ve sanatımıza nasıl sahip çıktığını göstererek gurur duyardı. Yazdığı sarı yazma da bunun sembolüdür” ifadelerini kullandı.


Konuşmaların ardından halk oyunları gösterisi sunuldu. Rıfat Ilgaz Kültür Evi bahçesine kurulan Cide konulu resim sergisinin açılışının ardından protokol üyeleri, vatandaşlarla birlikte Belediye Kültür Merkezine kadar kortej yürüyüşü gerçekleştirdi.


Üç gün sürecek festival kapsamında, şiir dinletileri ve konserler gerçekleştirilecek.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Sivas Suyun 50 kilometrelik yolculuğu başladı, yüzde 50 kayıp kaçak moral bozdu Sivas Belediyesi ve Devlet Su İşleri (DSİ) 19. Bölge Müdürlüğü iş birliğiyle yürütülen proje kapsamında, 50 kilometre uzaklıkta ki Pusat Özen barajdan kentin içme suyunu karşılayan 4 Eylül barajına yapılan ishale hattı tamamlandı. Geçtiğimiz yıllarda etkili olan kuraklık nedeniyle kentin içme suyu ihtiyacının bir kısmını karşılayan 4 Eylül barajında su seviyesi dip noktaya gelmişti. Kentte alınan geçici önlemler kapsamında ara ara su kesintileri yapılmıştı. Bu soruna çözüm arayan Sivas Belediyesi, Devlet Su İşleri (DSİ) 19. Bölge Müdürlüğü iş birliğiyle kolları sıvamış ve yaklaşık 50 kilometre uzaklıkta bulunan Pusat Özen Barajından 4 Eylül Barajına su takviyesi yapılabilmesi için ishale hattı tamamlandı. Proje tamamlanarak baraja su verilmeye başlandı. Sivas Belediye Başkanı Adem Uzun ise projenin tamamlanmasının su sıkıntısının yaşanmayacağı anlamına gelmediğini ifade etti. “Şehirdeki kayıp ve kaçak oranı yüzde 50 civarında” Başkan Uzun, hatlarda çok ciddi anlamda kayıp ve kaçakların olduğunu belirterek; “Hatlarda ki kaçaklar için bir mücadele sürecini başlatacağız. Ben bunlarla ilgili özellikle Türkiye’nin bazı önde gelen kişileriyle, firmalarıyla şu an görüşmeler yapıyorum. Şehrin özellikle su yönetimini sağlıklı bir şekilde kurabileceğimiz bir sistem oluşturacağız. Bunun için de SKADA ismini vermiş olduğumuz bir sistem kuracağız. Bu sistemle birlikte suyun yönetimini inşallah gerçekleştireceğiz. Sivas’ın önümüzdeki yüz yıllık dönemde herhangi bir su kesintisi yaşamadan sağlıklı bir su yönetim sistemi oluşturmak istiyoruz. Şu an itibariyle herhangi bir sıkıntı görmüyoruz. Ama 2029-30 yılları arasında dünyada çok şiddetli kuraklıklar bekleniyor. Yani dünyada bir küresel ısıma var ve bunu getirmiş olduğu bir küresel iklim kriziyle kesinlikle karşılaşacağız. Sivas’taki doğal afetlerin başında da kuraklık geliyor. Hatlardan başlayarak kayıp ve kaçaklarla mücadele etmek istiyoruz. Şu an şehirdeki kayıp ve kaçak oranı yüzde elli civarında. Tabii bu hemen bizim 22 günde çözeceğimiz bir sorun değil. Bununla ilgili çok ciddi anlamda çalışmalar gerekiyor. Ama önümüzdeki günlerde şu an araştırmalarımızı yapıyoruz. Uzmanlarla bir araya geleceğiz. Ve şehrin su yönetimini sağlıklı bir hale getireceğiz” dedi. “Şehir gelecekte özellikle ciddi anlamda sorunlar yaşayabilir” Kentin gelecek yıllarda ciddi anlamda su sorunu yaşayabileceğini ifade eden Uzun, “Şu an itibariyle barajın kendisini toparladığını görüyoruz. 2022 tarihinde artık o en alt çamur tabakası dediğimiz en alt tabakadan su çekilirken şimdi artık barajın biraz toparladığını görüyoruz. Tabii bu ishale hattıyla birlikte Pusat Özlem Barajı’ndan da düzenli bir su aktarımı var ama bu da tabii şehrin su sorununu bitirmedi. Bunu özellikle ifade etmek istiyorum şöyle bir algı oluşmasın. İshale hattı tamamlandı ama şehrin sorunu bitmedi. Şehir gelecekte özellikle ciddi anlamda sorunlar yaşayabilir. Hatta Pusat Özen Barajı’na da çok yüklenmemek gerekiyor. Sonuçta burası tarımsal sulama amaçlı kurulan bir baraj. Buradaki üretimin de özellikle çevresinde aksamaması gerekiyor. Bunun için yapılması gereken en önemli husus tabii ki kayıp ve kaçakla mücadele. Kayıp ve kaçakla bizim hedefimiz. Şu an yüzde 50 olan, kayıp kaçak oranını eğer yüzde otuzlar gibi bir seviyeye çekebilirsek çok büyük bir başarı elde etmiş olacağız” şeklinde konuştu.
Niğde Niğde’de ‘Merkezim Her Yerde’ projesi ile köy okullarında etkinlikler yapılıyor Niğde’de gönüllü gençler, ’Merkezim Her Yerde’ projesi çerçevesinde köy okullarını ziyaret ederek çeşitli etkinliklerle öğrencilerle buluşuyorlar. Gençlik ve Spor Bakanlığı’nın başlattığı ’Merkezim Her Yerde’ projesi ile Niğde Gençlik Spor İl Müdürlüğü Şehit Ramazan Konuş Gençlik Merkezi gönüllüleri, kent genelindeki okullarda eğitim gören öğrencilerle sportif ve sosyal faaliyetler yaparak, geleneksel oyunlar oynayarak çocukların keyifli zaman geçirmesine katkı sağlıyor. Proje çerçevesinde gönüllü gençler ve liderleri, kent merkezine bağlı Ovacık Şehit Bayram Aksoy İlkokulu ile Ortaokulunda eğitim gören öğrencilerle okul bahçesinde buluştu. Yüz boyama, zeka oyunları, halat çekme, ok atma gibi oyunların oynandığı etkinlikte, müzik eşliğinde oyunlar oynayan gönüllü gençler, minik kardeşlerine patlamış mısır ve pamuk şeker ikram etti. Niğde Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü, Gençlik Hizmetleri Müdürü Turan Sayın, Niğde Gençlik Spor Müdürlüğü olarak, koordineli olarak köy okullarında ve dezavantajlı öğrencilerin bulunduğu bölgelerde etkinlikler yaptıklarını söyledi. Sayın, "Merkezim Her yerde’ projesi çerçevesinde köy okulundaki öğrencilerimiz hem oyun oynadılar, hem de oynanan oyunlar hakkında bilgi sahibi oldular. Projedeki amacımız gençler arasında sosyal farkındalık oluşturarak sağlıklı bir iletişim ortamı oluşturmak, sorumluluk duygularını geliştirmek ve topluma daha duyarlı bireyler kazandırmak, kırsalda yaşayan ve köy okulunda okuyan gençlere gençlik liderlerimizin aracılığıyla vizyon kazandırmak, gençlere çevre bilinci kazandırmak, gençlerde aidiyet duygusu oluşturmak ve bununla birlikte gönüllü gençlerimizin ve öğrencilerimizin moral ve motivasyonunu arttırmaktır” dedi.
Yozgat Bozkırın ortasından Avrupa’ya gümüş balığı ihracat ediliyor Denize kıyısı olmayan ve bozkırın ortasında yer alan Yozgat’ın Çekerek ilçesinde barajda avlanan tonlarca gümüş balığı, başta Fransa ve Almanya olmak üzere birçok Avrupa ülkesine ihraç ediliyor. Türkiye’de yeterince rağbet görmeyen gümüş balığını Avrupalılar çerez niyetine tüketiyor. Yozgat’ta bulunan baraj ve göletler, balıkçılıkla uğraşan bölge halkının geçim kaynağı haline geldi. Özellikle sulama, enerji ve taşkın kontrolü amacıyla kurulan Çekerek Barajı’nda vatandaşlar yılın belli dönemlerinde geçimlerini balık avlayarak sağlıyor. Çekerek Barajı’nda su seviyesinin yükselmesiyle bu yıl gümüş balığı bolluğu yaşanıyor. Son 5 yıldır gümüş balığının olmadığı barajda günlük 15-20 ton arasında balık avlanıyor. Bölge halkı, balık sezonunda tonlarca gümüş balığı, alabalık, kerevit avlayarak, Avrupa ülkelerine ihraç ediyor. Bozkırın ortasında denizi olmayan Yozgat’ta avlanan gümüş balığı, Avrupa ülkelerinin vazgeçilmezleri arasında yer alıyor. Türkiye’de vatandaşların çok fazla ilgi göstermediği gümüş balığı, bozkırda avlandıktan sonra tesislere gönderilerek işlenip Avrupa ülkelerine ulaştırılıyor. Avrupalılar gümüş balığını yağda patates kızartması gibi kızartıp, cips ve çerez gibi tüketiyor. “Avrupa’da cips niyetine yiyorlar” Çekerek Su Ürünleri Kooperatifi Başkanı Dursun Uslu, son 5 yıldır baraj sularındaki azalma nedeniyle gümüş balığı avlayamadıklarını belirterek, bu yıl gümüş balığı bolluğu yaşandığını söyledi. Uslu, “Son 5 senedir nisan ayında baraj suyunu bıraktıkları için gümüş balığı olmadı. Biz 5 senedir gümüş balığı tutmuyoruz. Ama bu sene gümüş balığı bolluğu yaşanıyor ve 70 kişi gümüş balığı avlamak için çalışıyor. Biz bu balığı Avrupa ülkelerine ihraç ediyoruz. Orada cips niyetine yiyorlar. Bu güzel bir ekmek kapısı. Günlük 25 tona kadar gümüş balığı tutacağız. Çalışacak insan bulsak bu sayıyı daha da artırabiliriz” dedi. “Günlük 20 ton gümüş balığı avlıyoruz” Çekerek Su Ürünleri Kooperatifi işletmecisi Paşa Koç ise günlük 15-20 ton arasında gümüş balığı tuttuklarını ifade ederek, “5-6 senedir gümüş balığında bu barajdan verim alamadık ancak bu sene suyun yüksek olmasından dolayı verim iyi oldu. Bir ay boyunca bu balığı işleyeceğiz ve günlük yaklaşık 15-20 ton balık avlıyoruz. Bunu Avrupa ülkelerine gönderiyoruz. Yaklaşık 80 kişiyi istihdam ediyoruz burada. Bu barajda sezonuna göre sazan, kerevit gibi balıklar avlıyoruz. Çok verimli bir baraj. Şu an gümüş balığı avlıyoruz. Kilogramı 10 liraya alınıyor ve biz fabrikalara gönderiyoruz. Oradan da Fransa, Norveç, Almanya gibi ülkelere gidiyor. Orada bunu çerez niyetine tüketiyorlar” şeklinde konuştu.