EKONOMİ - 14 Eylül 2019 Cumartesi 12:27

Öğrenciler, kafede boş oturmaktan sıkıldı 1 TL ile 100 kilometre gidebilen araç üretti

A
A
A
Öğrenciler, kafede boş oturmaktan sıkıldı 1 TL ile 100 kilometre gidebilen araç üretti

Boş zamanlarını değerlendirmek, ders harici zamanlarını kafelerde geçirmemek, insanlığın faydasına olacak teknoloji üretmek için bir araya gelen Mühendislik ve Mimarlık Fakültesi Makine Mühendisliği Bölümü’nde okuyan 25 öğrenci, tamamen atık malzemeler kullanarak ürettikleri parçalarla, kendi çabaları, hocalarının de desteği ile 1 lira ile 100 kilometre gidebilen elektrikli otomobil ürettiler.

Boş zamanlarını değerlendirmek, ders harici zamanlarını kafelerde geçirmemek, insanlığın faydasına olacak teknoloji üretmek için bir araya gelen Mühendislik ve Mimarlık Fakültesi Makine Mühendisliği Bölümü’nde okuyan 25 öğrenci, tamamen atık malzemeler kullanarak ürettikleri parçalarla, kendi çabaları, hocalarının de desteği ile 1 lira ile 100 kilometre gidebilen elektrikli otomobil ürettiler.


Kastamonu Üniversitesi Mühendislik ve Mimarlık Fakültesi Makine Mühendisliği’nde öğrenim gören 25 öğrenci, ders dışı arta kalan zamanlarını daha iyi değerlendirmek, öğrencilerin kafelerde boş yere vakit geçirmesinin önüne geçmek ve insanlığa faydalı teknoloji üretebilmek adına bir araya geldi. Öğrenciler, Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumunca (TÜBİTAK) düzenlenen Efficiency Challenge yarışmasına da katılmaya karar verdi. 4 aşamadan oluşan Efficiency Challenge Yarışmasına katılabilmek için hocalarının yolunu tutan 25 öğrenci, hocalarından da onay aldıktan sonra çalışmalara başladı. İlk olarak TÜBİTAK’ın şartları doğrultusunda taslak proje hazırlandı. Yetkili kurula gönderilen taslak proje kabul edildi. Yarışmanın ikinci aşamasına hazırlanan öğrenciler projesini tasarladıkları elektrikli otomobilin 3 boyutlu görsellerini, kısmi özelliklerini de içeren proje dosyasını hazırlayarak tekrardan TÜBİTAK’a sundu.


Atabey Gazi, 1 liralık enerji ile 100 kilometre yol kat edebiliyor


4 aşamalı yarışmanın 2 aşamasını geçen 25 kişilik öğrenci ekibi, öğretim üyeleri hocaları ile birlikte 3 ay boyunca gece gündüz demeden tamamen yerli imkânları kullanarak elektrikli otomobil üretti. Atabey Gazi adını verdikleri otomobil, 1 liralık enerji ile 100 kilometre yol kat edebiliyor.


Araç verimlilik kaygısı ve yarışma koşulları için en uygun hız ve menzilde tasarlandı. Tasarımı tamamen öğrenciler tarafından gerçekleştirildi. Motor, motor sürücüsü, batarya yönetim sistemi, yerleşik şarj birimi ve telemetri gibi parametreler Kastamonu Üniversitesi’nin imkanları, öğrencilerin el emekleri ile yerli ve milli olarak üretildi.


Atabey Gazi verdikleri araçlarıyla ilk kez yarışmaya katılacaklar


Atabey Gazi adını verdikleri araçlarıyla ilk kez yarışmaya katılacaklarını belirten Mühendislik ve Mimarlık Fakültesi Öğretim Üyesi Dr. Hakan Ada, “TÜBİTAK’ın 2006 yılından beri düzenlemiş olduğu Efficiency Challenge yarışmasına biz de Kastamonu Üniversitesi adına ilk kez bu sene katılım göstereceğiz. Yarışma 2006 yılından beri düzenleniyor. Bu seneki yarışmaya 61 üniversiteden 78 takım katılıyor. Bizim açımızdan önemli olan kısmı Kastamonu Üniversitesi ilk kez bu yarışmada yer alacak. Atabey Gazi aracımızın adı. Şerife Bacı’nın torunları da takımımızın adı. Bu isim ile yarışmada yer alacağız”


“Üniversite olarak teknolojiyi üretme hedefinde olan bir fakülteyiz”


Üniversite olarak teknolojiyi üretme hedefinde olan bir fakülte olduklarını söyleyen Ada, “TÜBİTAK’ın yarışması alternatif enerji sistemlerini yaygınlaştırmayı esas alan bir sistem. Bu noktada elektrikli motorlar, hidromobil motorlar ve otonomi olarak sürücüsüz sistemlerin yarıştığı bir yarışma. TEKNOFEST içerisinde değerlendirilen bir yarışma. Biz de Kastamonu Üniversitesi olarak teknolojiyi üretme hedefinde olan bir fakülteyiz. Bu noktada bu tür yarışmaların her zaman içerisinde olmayı hedefliyoruz. Üretimimizi, imalatımızı, tasarım aşamalarımızı tamamladık. Yarışmaya hazırız” diye konuştu.


“Atık malzemeler kullanılmasına rağmen 70 bin liraya mal oldu”


Otomobili yaparken atık malzemeler kullanılmasına rağmen 70 bin liraya mal ettiklerini vurgulayan Ada, “Aracımız 70 bin liraya yakın bir maliyetle ortaya çıktı. Aracımızın yüzde 90’ın üzerinde yerli parçalardan oluşuyor. Elektronik devrelerin tamamına yakını öğrencilerimize ait. Tasarımı tamamen bize ait bir elektrik motorunu öğrencilerimizle birlikte gerçekleştirdik. Yüzde 90’ın üzerinde bize aittir. Kabuk tasarım tamamen öğrenciler tarafından gerçekleştirildi. Aracımız 1 TL’lik enerji ile yaklaşık 100 kilometrelik yol gidebiliyor. Bu alternatif enerji sistemleri açısından çok uygun bir maliyet. Onun dışında aracımız 100 kilometre hıza ulaşabiliyor. Ama en verimli verimli hızımız yaklaşık 60 kilometredir. Bu yarışmalar alternatif enerji ile üretilen bu yarışmalar enerji verimliliğini esas alıyor. Dolayısıyla enerjinin verimli kullanımı söz konusu. Bu yüzden hızdan, performanstan ziyade aracın ne kadar enerji harcadığı önemli. Tüm tasarımımızı enerjiye yönelik oluşturmaya çalıştık. Kullandığımız malzemelerin daha hafif ve dayanıklı olmasına dikkat ettik. Tamamen bir mühendislik işi çıkardık. Bunu yaparken asıl amacımız öğrencilerimizi bu işin içerisine katmak, Mühendislik ve Mimarlık Fakültesi olarak teknoloji üreten öğrenciler istiyoruz. Bu noktada öğrencilerimizi uygulamanın içerisine çekmeye çalıştık” şeklinde konuştu.


“Otomobili üç ay içerisinde imal ettik”


Elektrikli otomobili üç ay içerisinde ürettiklerini kaydeden Ada, şunları kaydetti: “Yaklaşık 3 aylık bir imalat sürecimiz oldu. 3 ay boyunca gece gündüz demeden öğrencilerimiz ve hocalarımızla beraber imalat sürecinde bir arada olduk. Biz endüstriyel çalışmaları yaparken sanayiden de destek aldık. Bu noktada hatta geri dönüşüm malzemelerini de kullandık. Hurdaya ayrılmış malzemeleri ki örneğin fren sistemini hurda araçtan temin ettik. Bunları da geriye döndürerek aslında bir katkı sağlamış olduk”


“Kafede boş oturmak yerine bir şeyler üretip, faydalı olmak istedik”


Öğrencilerin vakitlerini kafelerde boş harcamamasını istedikleri için böyle bir çalışmaya girdiklerini vurgulayan Kastamonu Üniversitesi Mühendislik ve Mimarlık Fakültesi Öğrencisi Muhammed Ali Ulu da, şunları söyledi: “TÜBİTAK’ın 2005 yılından beri düzenlemiş olduğu yarışma için 25 kişilik ekibimizle Şerife Bacının torunları olarak Atabey Gazi adlı elektrikli aracı tasarladık. Nasip olursa 14-19 Eylül tarihleri arasında İzmit Körfez Pistinde aracımızı yarıştıracağız. Bizim bir kulübümüz var. Kulübümüzün adı robotik kulübü. Kulüpteki arkadaşlarımızla beraber rahatsız olduğumuz bir takım şeyler vardı. Öğrencilerin durumu, vakitlerini boşa harcadıkları yerler bizi rahatsız ediyordu. Ortaya güzel şeyler çıkarmamız gerekiyordu. Bizimle beraber olan arkadaşlarımızla bir ekip oluşturduk. Bu ekibin adına da Şerife Bacının torunları dedik. İstedik ki öğrenciler vakitlerini kafelerde boşa harcamasınlar. Gelsinler insanlığın faydası için teknoloji üretsinler. Fikir üretsinler. Ortaya insanlık yararına bir ürün koymuş olalım. Kuruluşumuz tamamen böyle oldu. Kulüp olarak gerek robotik çalışmalarda gerekse farklı çalışmalarda birlikte güzel işler çıkarmaya başladık. İlk olarak robotik çalışmalarla başladık. Daha sonra aracı tasarladık. Bundan sonra daha farklı yarışmalarla faydalı ürünler üretmeye devam edeceğiz”


“Kabuğundan elektrik aksamına kadar bizzat biz ilgilendik”


Aracın tüm işlemleriyle bizzat kendilerinin ilgilendiğine dikkat çeken Kastamonu Üniversitesi Mühendislik ve Mimarlık Fakültesi 4. Sınıf Öğrencisi Buket Atasayar da şöyle konuştu: “TÜBİTAK yarışmasına elektrikli araç alanında katıldık. Ekibimizle aylarca gece gündüz bunun için çabalıyoruz ve nihayetinde aracımızı yürür hale getirdik. Kabuğundan elektrik aksamına kadar aracımızın tüm işlemleri ile bizzat biz ilgilendik. Bizim fikirlerimiz ön planda oldu. Hocalarımız pek çok konuda yardımcı oldular. Ekibimiz bu işe çok emek verdi”.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Erzincan EBYÜ’de “Klinik Nütrisyon Sempozyumu” düzenlendi Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi (EBYÜ) Sağlık Bilimleri Fakültesi Beslenme ve Diyetetik Bölümü ev sahipliğinde “Klinik Nütrisyonunun Mihenk Taşları 3-Multidisiplinler Bakış Açısıyla Klinik Nütrisyon Sempozyumu” düzenlendi. Prof. Dr. Erdoğan Büyükkasap Kongre ve Kültür Merkezi’nde gerçekleşen sempozyuma Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Akın Levent, İl Sağlık Müdürü Dr. Cihan Tekin, Türkiye Diyestisyenler Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Doç. Dr. Ayhan Dağ, Klinik Enteral Parenteral Nütrisyon Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Mutlu Doğanay, Rektör Yardımcıları A. Ercan Ekinci, Prof. Dr. Adem Başıbüyük, Prof. Dr. Çağrı Çırak, Sağlık Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Nadiye Özer, Erzincan Mengücek Gazi Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. Ufuk Kuyrukluyıldız, sağlık çalışanları, akademik ve idari personel, öğrenciler ve çok sayıda davetli katıldı. Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın ardından başlayan sempozyum programı, açılış konuşmaları ile devam etti. İlk olarak konuşma yapan EBYÜ Sağlık Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Nadiye Özer, Klinik Nütrisyonunun Mihenk Taşları 3- Multidisiplinler bakış açısıyla Klinik Nütrisyon Sempozyumu’na ev sahipliği yapmanın mutluluğunu ifade etti. Beslenmenin bir yaşam aktivitesi olduğunu ve hastalık durumunda bu aktivitenin sürdürülmesinin multidisipliner bir yaklaşım gerektirdiğini belirten Prof. Dr. Özer, Klinik Enteral Parenteral Nütrisyon Derneği’nin bu konuda en güzel örneklerden biri olduğunu söyledi. Programa Erzurum, Sivas, Bayburt, Gümüşhane, Malatya, Van, Bingöl, Trabzon, Tokat ve Samsun gibi illerden gelen öğrenci, mezun hekim, hemşire, diyetisyen ve eczacılardan oluşan 750 katılımcıyı ağırlamaktan mutluluk duyduklarını ifade eden Prof. Dr. Özer, sempozyumun hayata geçirilmesinde katkıda bulunan herkese teşekkürlerini sundu. Daha sonra konuşmalarını yapmak için kürsüye gelen Prof. Dr. Mutlu Doğanay, organizasyon için teşekkürlerini ileterek bu sempozyumun bilgileri güncellemek adına önemli bir fırsat olduğunu belirtti. Türkiye Diyetisyenler Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Doç. Dr. Ayhan Dağ ise sempozyumun gerçekleşmesindeki çabalar için üniversite ve diyetetik bölümüne teşekkürlerini iletti. Son olarak nütrisyon tedavisinin önemine vurgu yapan Dağ, sempozyumun başarılı geçmesi temennisinde bulundu. Erzincan İl Sağlık Müdürü Dr. Cihan Tekin, beslenme ve diyetetiğin önemine vurgu yaparak bu tür bilimsel sempozyumların sağlık alanlarına önemli katkılar sağlayacağını belirtti. Sağlık alanında yapılan bilimsel etkinliklerin, sağlık hizmetlerinin gelişimine ve toplumun bilinçlenmesine büyük faydalar sağladığına değinen Dr. Tekin, Klinik Nütrisyonunun Mihenk Taşları 3 - Multidisipliner bakış açısıyla Klinik Nütrisyon Sempozyumu’nun bu anlamda önemli bir platform olduğunu ekledi. Rektör Prof. Dr. Akın Levent ise konuşmasında nütrisyonun, malnütrisyonun tedavisi yani yetersiz beslenme tedavisi olduğuna değinerek kötü beslenmenin hayatı olumsuz etkilediğini ve bilinçlenme adına bu tür programların düzenlendiğini söyledi. Günümüzde beslenmenin sağlık üzerindeki etkileri giderek daha fazla önem kazandığına değinen Rektör Levent, son zamanlarda özellikle hanımların beslenmeye özen göstermelerine dikkat çekti. Son olarak Rektör Levent, Klinik Nütrisyonunun Mihenk Taşları 3 - Multidisipliner bakış açısıyla Klinik Nütrisyon Sempozyumu’nun katılımcılara çok yönlü bir perspektif sunarak değerli bilgiler aktaracağını belirtti. Protokol konuşmalarının ardından Türkiye Diyetisyenler Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Doç. Dr. Ayhan Dağ, Klinik Enteral Parenteral Nütrisyon Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Mutlu Doğanay’ a katkılarından dolayı Sağlık Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Nadiye özer tarafından plaket takdimi yapıldı. Sempozyum programında Eğitim Fakültesi Güzel Sanatlar Eğitimi Bölümü Müzik Eğitimi Anabilim Dalı öğretim üyelerinden Dr. Öğr. Üyesi Taner Uluçay önderliğinde öğrenciler tarafından Erzincan yöresine ait türkülerden oluşan müzik dinletisi gerçekleştirildi. Program dört oturum şeklinde devam etti ve panelistlere program sonunda teşekkür belgeleri takdim edildi.
Erzincan Jandarmadan üniversitede fidan dikimi etkinliği Jandarma Genel Komutanlığının kuruluşunun 185’inci yıl dönümü kutlamaları kapsamında Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesinde fidan dikimi etkinliği gerçekleştirildi. Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi Yalnızbağ Yerleşkesi’nde düzenlenen etkinliğe Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Akın Levent, Erzincan Vali Yardımcısı Mehmet Emre Canpolat, Erzincan Jandarma İl Komutanı Veysel Yanık, çok sayıda akademisyen ve öğrenci katıldı. Saygı duruşunun ardından İstiklal Marşı ile başlayan programa ilişkin günün anlam ve önemini belirten konuşma Jandarma Üsteğmen Buğra Kocaş tarafından yapıldı. Kocaş, ağaçlandırmanın ve fidan dikmenin önemine değindiği konuşmasında, “İklim değişikliği ve erozyonu önlemek gibi fidan dikmenin birçok önemi var. Burada yetişecek her bir fidan bizlere en büyük miras olacaktır. Yeşil görmeyen gözler zevkten mahrumdur. Erzincan Jandarma İl Komutanlığı olarak şehrimizin yeşiline katkı sunmaktan gurur duyuyoruz” dedi. Konuşmanın ardından Erzincan İl Jandarma Komutanlığına bağlı eğitim köpekleri ile bomba arama gösterisi ve itaat eğitimi gösterileri yapıldı. Jandarma Asayiş Komando Bölük Komutanlığı tarafından hazırlanan tüfekli hareketler gösterisi katılımcılardan büyük beğeni topladı. Gösterinin ardından konuşmasını icra eden Erzincan Jandarma İl Komutanı Veysel Yanık, “Kültürümüz, tüm bitkiler ve hayvanlar dâhil canlıların tamamına karşı sevgi ve şefkatle yaklaşmamızı öğütler. Atalarımızdan, babalarımızdan devraldığımız ağaç, çevre, yeşil sevgisini yeni nesillere aktarmak en başta gelen görevlerimizden biridir. Orman varlığımızın arttırılması hususunda dün olduğu gibi bugün de, yarın da Jandarma Teşkilatı olarak daima yerimizi alacağız” dedi. Jandarma Genel Komutanlığının kuruluşunun 185. yılı münasebetiyle üniversitemizde düzenlenen törende konuşan Rektör Prof. Dr. Akın Levent, “Bu etkinliğin Jandarma tarafından okulumuzda düzenlenmesinden mutluluk duyduk. Jandarma Genel Komutanlığının kuruluşunun 185. yıl dönümünü kutluyorum. Bu vesile ile başta Cumhuriyetimizin Banisi Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere şehitlerimize rahmet, gazilerimizi de hayırlı uzun ömür diliyorum” ifadelerini kullandı. Fidan dikimi etkinliğinde konuşan Vali Yardımcısı Mehmet Emre Canpolat, “Jandarma Genel Komutanlığının 185. yıl dönümü kutlamaları kapsamında düzenlenen fidan dikimi etkinliği, kurumumuzun köklü tarihine ve doğaya olan saygısını simgelemektedir. Bugün dikilecek fidanlarla hem geçmişimizi onurlandıracak hem de geleceğe sağlam bir miras bırakmış olacağız” dedi. Etkinliklerin icra edilmesinin ardından fidan dikim faaliyeti gerçekleştirildi. Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi Yalnızbağ Yerleşkesi, Erzincan İl Jandarma Komutanlığı tarafından mavi ladin, Avrupa ladin, dişbudak; akağaç, akasya, yapraklı ve ibreli türlerinden fidanlarla ağaçlandırıldı. Rektör Prof. Dr. Akın Levent, ağaç dikim alanında öğrencilerle sohbet edip fotoğraf çektirdi. Ağaç dikim alanından sonra Rektör Levent Erzincan İl Jandarma Komutanlığı tarafından düzenlenen sergiyi Jandarma Alay Komutanı Veysel Yanık ve öğrenciler eşliğinde gezdi.
Erzincan Çayırlı’da küçükbaş hayvanlarda aşılama kampanyası Çayırlı İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğü’ne bağlı teknik ekipler, mesai mefhumu gözetmeden, küçükbaş hayvanlara yönelik bakanlık tarafından programlı olarak yürütülen aşılama kampanyasını sürdürüyor. Aşılama esnasında yeni doğan kuzulara küpeleme çalışması da yapılıyor. Hayvan sağlığı ve refahı için görev başında olan ekipler, çiftçilere ve Erzincan’a katma değer sağlamak, küçükbaş hayvancılık sektörünün gelişmesine katkıda bulunmak amacıyla yayla yayla, mera mera gezerek ağıllarda küpeleme ve aşılama çalışmalarını sürdürüyor. Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından programlı bir şekilde yürütülen çalışmalarda küçükbaş hayvanlara çiçek, veba ve brucella hastalığına karşı aşılanıyor. Küçükbaş hayvancılık sektörünü daha ileri seviyelere çıkarmak için Erzincan genelinde çalışmalarını sürdüren tarım teşkilatı, Çayırlı’nın Gelinpınar Köyü’nde bir yandan programlı aşılama kampanyasını sürdürürken diğer yandan yeni doğan kuzularda küpeleme çalışmalarını sürdürüyor. Küçükbaş hayvancılık sektörüne büyük zarar veren çiçek, veba ve brucella hastalığına karşı tetikte olan tarım teşkilatı mera ve ağıllarda sabahın erken saatlerinde çalışmaya başlıyor. Aşılama kampanyası hakkında bilgi veren Çayırlı İlçe Tarım ve Orman Müdürü Emrah Demir, “Hayvan sağlığı ve hayvan refahının korunmasının yanı sıra, hastalıkların önlenerek halk sağlığının korunması amacıyla, il genelinde hazırlanan plan, program ve projeleri uygulayarak, hayvan hastalık ve zararlılarına karşı koruyucu hizmetler yürütmeye devam ediyoruz. Bakanlığımız tarafından programlanan aşılama kampanyasında dahilinde İl Müdürlüğümüzün talimatlarına uygun olarak ilçemiz genelinde küçükbaş hayvanlarda aşılama ve küpeleme çalışmalarımız aralıksız sürdürülüyor. Ayrıca küpeleme çalışmaları ile yeni doğan hayvanlar kayıt altına alınarak kimliklendirilirken, çiftçilerin de devlet desteklerinden faydalanması için bilgilendirme yapıyoruz. İlçe Müdürlüğü olarak büyükbaş ve küçükbaş hayvan yetiştiriciliği başta olmak üzere yetiştiricilerimizin, çiftçilerimizin her zaman yanındayız. Hem sahada hem kurumda her türlü ihtiyaçlarına ve beklentilerine cevap verebilmek için çalışıyoruz. Üreticilerimizin ürünü bol kazancı bereketli olsun” diye konuştu.