GENEL - 10 Ağustos 2019 Cumartesi 13:14

(Özel) Yolu olmayan vatandaş, hasta annesini el arabasıyla taşıyor

A
A
A
(Özel) Yolu olmayan vatandaş, hasta annesini el arabasıyla taşıyor

Kastamonu’nun Cide ilçesine bağlı Çakırlı köyünde ikamet eden şahıs, hastalanan annesini yolcu olmadığı için hastaneye komşularının da yardımıyla el arabasıyla taşıyor.

Kastamonu’nun Cide ilçesine bağlı Çakırlı köyünde ikamet eden şahıs, hastalanan annesini yolcu olmadığı için hastaneye komşularının da yardımıyla el arabasıyla taşıyor. Mağdur olduklarını söyleyen vatandaş, yoldan eşeğin dahi gidemediğini belirterek, yolunun yapılmasını istedi.


Cide ilçesine bağlı Çakırlı köyünde hasta annesi ve engelli kızı ile birlikte yaşayan yine bedensel engelli İbrahim Kesmen, anayola yaklaşık 300 metre mesafede bulunan evine yolu yok. Yolu olmadığı için hasta annesini ve engelli kızını ana yola ambulansa kadar el arabasıyla veya komşularının yardımıyla sırtlarında taşıyarak ulaştıran İbrahim Kesmen, aynı zamanda yolla birlikte evinde suyunun da olmadığını söyledi. Kendi imkanlarıyla patika yol yapan Kesmen, yapılan patika yoldan eşek gibi hayvanlarında yürüyemediğini belirterek, yetkililerden yardım istedi.



“2019 yılında bizlerde insan gibi yaşamak istiyoruz”


20 yıl önce trafik kazasında engelli duruma düştüğünü anlatan İbrahim Kesmen, “Annem hasta, kızım engelli ve şuanda tedavi görüyor. Bende engelliyim. Köyden duyarlı köylülerimiz olmasa bu yoldan inip çıkamıyoruz. 29 yaşında epilepsi hastası kızım var, o şuan Ankara’da tedavi görüyor ve ablasının yanında duruyor. Ben, burada mecburen hasta olan 85 yaşındaki annem Ayşe Kesmen’e bakıyorum. Allah rızası için yetkililer gelip durumumuzu görsünler, eğer ihtiyacımız yoksa yüzümüze tükürsünler. Yıl 2019 ve artık bizde insan gibi yaşamak istiyoruz” dedi.



“Yol olmadığı için hasta annemi el arabasıyla veya sırtımızda taşıyoruz”


59 yıldır yol çilesi çektiklerini söyleyen İbrahim Kesmen, “59 yıldır bu yolun çilesini çekiyoruz. Yolumuz olmadığı için hasta annemi el arabasıyla veya sırtımızla taşıyoruz. Arık benimde taşıyacak gücüm kalmadı. Annem hasta, ben anneme bakıyorum. Epilepsi hastası olan kızım, Ankara’da tedavi görüyor. Annem, geçenlerde ameliyat oldu. Ambulans, evimize gelemiyor. Yol olmadığı için çıkamıyorlar. Suyumuzda yok, iki aydır suyumuz akmıyor. Çok mağdur oluyoruz. Perişan bir vaziyetteyiz. Buraya ağlaya ağlaya çıkıyorum, anayola inerken de nasıl çıkacağımı düşünüyorum” diye konuştu.



“Eşekle gitmek için eşek aldık, o dahi yoldan çıkamıyor”


Patika yolu eşekle çıkmak için eşek aldıklarını fakat eşeğinde çıkacağı bir yolun artık kalmadığını ifade eden Kesmen, “Patika yoldan artık yayan bile gidilmiyor. Eşek ile inip çıkarız diye eşek aldık. Artık yoldan eşek bile gitmiyor. Eşeğin gideceği yol bile yok. Bizimde gidebileceğimiz yol yok. 2019 yılına gelmişiz, bizim hayatımız bu şekilde mi olması gerekiyor. Yetkililerden bize yardım edilmesini istiyoruz. Yol konusunda, su konusunda bize yardımcı olunmasını istiyoruz. Sorunumuzu çözeceklerine inanıyorum. Allah rızası için yetkililer baksınlar, eğer ihtiyacımız yoksa suratımıza tükürsünler. Kendi vatanımızda mahkumuz. Bizlere yazık günah değil mi?” şeklinde konuştu.



“Yolumuzun biran önce yapılmasını istiyorum”


Üzgün olduğunu ve yolunun yapılmasını istediğini söyleyen Kesmen, şöyle konuştu: “Üzgünüm, çok üzgünüm, yemin ediyorum üzgünüm. Böyle bir vatandaşlık olamaz. Bir vatandaşın yolu var mı, suyu var mı, elektriği var mı sorulmaz mı? Ben burada hastalansam kendi imkanımla hastaneye gitmem lazım. Ambulans, anayola kadar geliyor ama ben aşağıya inemiyorum. Anneme oraya götürmem lazım ama götüremiyorum. Geçtiğimiz günlerde hastalandım, ben ambulans gelene kadar yuvarlana yuvarlana yola kadar inebildim. Kime ne diyeceğim. Allah rızası için yol istiyoruz. Yolsuzluğun kahrını gelip bir kere çeksinler, biz ise yıllardan beri çekiyoruz”



“Ambulans geldiği zaman sırtımızla ana yola indiriyoruz”


Ambulans çağırdıklarında hastayı sırtlarında ana yola kadar indirdiklerini vurgulayan Çakırlı Köyü Azası Nizamettin Gün ise, şunları kaydetti: “Kendimi bildim bileli bu vatandaşlar burada yıllardan beri sıkıntı yaşıyorlar. Allah korusun bir yangın olsa, buraya itfaiye çıkamıyor. Teyzemiz devamlı hastalanıyor, ambulans geldiği zaman sırtımızla aşağıya indiriyoruz. Biran önce artık bu sıkıntıların gitmesini istiyoruz. Buranın müracaatını kaymakamlığı yaptık fakat ilgilenen olmadı. Burasıyla ilgili kaymakamlığımızdan, valiliğimizden bu sıkıntının giderilmesini istiyoruz. Yıl 2019 oldu, zannetmiyorum ama başka bir yerde de böyle bir yol yoktur. Yolu olmayan yerdir yoktur, sırtımızda hala hasta taşıyoruz. Büyüklerimizden yardım bekliyoruz”


“Komşumuz, yolu olmadığı için perişan halde”


Ailenin komşusu Saim Bağlan da, şunları söyledi: “Yıllardan beri yol bu şekilde. Perişan halde bu yolu kullandılar. Bizler, bu yolun yapılmasını istiyoruz. Köyde bu aile perişan halde. Yardımcı olunması gerekiyor. Yapılacak yer ise 250 metre civarında bir yer. Ben, 55 yaşındayım 55 yıldır bu yol bu şekilde”

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Bakan Fidan: “Irak’ın bölge ülkeleri ile entegre bir ülke olmasını arzu ediyoruz” Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Yeni Zelanda Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Winston Peters ile bir araya geldi. Dışişleri Bakanlığı İstanbul Temsilciliğinde yapılan görüşme sonrası gündeme dair değerlendirmelerde bulunan Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, “Irak’ın yıllardır çatışmalarla, istikrarsızlıkla anılan bir ülke değil, kalkınma hamleleriyle, elindeki potansiyeli kullanan siyasal istikrar ve bölge ülkeleri ile entegre bir şekilde barışçıl Komşuluk ilişkileri içerisinde olan bir ülke olmasını bir her zaman için arzu ediyoruz” ifadelerini kullandı.Dışişleri Bakanı Hakan Fidan ile Dışişleri Bakanlığı İstanbul Temsilciliğinde Yeni Zelanda Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Winston Peters ile görüşme gerçekleştirdi. Görüşme sonrası ikili düzenlenen toplantıda gündeme ilişkin basın mensuplarının sorularını yanıtladı.“Terörle mücadele gibi tehditlerin olduğu alanlarda işbirliğimizi ilerletecek”Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Irak ziyareti ile ilgili sorulan soruya cevap veren Fidan, “Cumhurbaşkanımızın 22 Nisan’da yaptığı Bağdat ve Erbil ziyaretleri gerçekten Türkiye Cumhuriyeti Irak İlişkileri açısından tarihi öneme haiz olmuştur. Bu ziyaret öncesinde çok sistemli ve yoğun bir çalışma gerçekleştirmiştir. Bizim, özellikle Cumhurbaşkanımızın Irak vizyonunda belli parametreler var. Bunların başında Irak’ın yıllardır çatışmalarla, istikrarsızlıkla anılan bir ülke değil, kalkınma hamleleriyle, elindeki potansiyeli kullanan siyasal istikrar ve bölge ülkeleri ile entegre bir şekilde barışçıl Komşuluk ilişkileri içerisinde olan ir ülke olmasını bir her zaman için arzu ediyoruz. Bu vizyon doğrultusunda, bizler neler yapabiliriz, hep bunun arayışı içerisinde olduk. Bu ziyarette ve öncesinde yapılan çalışmalar, hem tehditleri hem fırsatları aynı anda masaya yatıran her ikisine de sistemli, kurumsal, kalıcı çözümler getirme amacı taşıyan bir ziyaretti. Öncesinde yapılan çalışmalarda başta terörle mücadele olmak üzere su konusu, enerji konusu ve kalkınma yolu konusunda temel anlaşma metinlerinin prensipte karara bağlanması konusu fevkalade önemliydi. Cumhurbaşkanımızın ziyareti esnasında 26 anlaşma imzalandı. Bunlar; ekonomi, enerji, terörle mücadele, su, gümrük ticareti gibi çok çeşitli alanlarda imzalanan anlaşmalardı. Biz bundan sonra hem terörle mücadele gibi tehditlerin olduğu alanlarda işbirliğimizi ilerletecek, hem de kalkınma yolu gibi çok somut projelerle 2 ülke arasındaki ilişkileri daha iyi bir noktaya taşıyacağız. Erbil ziyaretinde Cumhurbaşkanımız bölgesel yönetime destek mesajını yenilemiştir. Orayla olan komşuluk ve dostluk ilişkimiz fevkalade önemlidir. Aynı zamanda Cumhurbaşkanımız Erbil ve Bağdat arasındaki iyi istikamette seyretmesi konusunda önem vermektedir. Bu iki şehir arasındaki ilişkinin iyi olması federal başkentte bölgesel yönetimin ilişkilerinin iyi olması hem ülke istikrarı için hem de bölge güvenliği için önemli” dedi.Filistin’in devlet olarak tanınması konusunda Türkiye ve ortakları arasında yoğun bir işbirliği olduğunu belirten Bakan Fidan, “Diğer taraftan Gazze ile ilgili soruya cevaben şunları söyleyebilirim bu konudaki çalışmalarımız kesintisiz devam ediyor. Hem Türkiye olarak hem de uluslararası toplum da bölgesel ortaklarımızla yaptığımız çalışmalar her geçen gün diplomatik mevzi insani mevzi kazanarak savaşımıza, mücadelemize devam ediyoruz. Bunların bir kısmı kamuoyunda görünüyor bir kısmı görülmüyor. Özellikle devlet aktörleriyle yaptığımız çalışmalar gerçekten önemli bir yer tutuyor. Filistin’in devlet olarak tanınması konusunda Türkiye ve ortakları arasında yoğun bir iş birliği var. Hafta sonu Riyad’a yapacağımız ziyarette de işbirliği teşkilatı Arap ligi tarafından oluşturulan temas grubunun diğer üyeleriyle bir araya geleceğiz. Başka ülkelerle de bir araya gelip özellikle Filistin devletinin tanınması konusunda başka neler yapılabilir onunla ilgili çalışmalarımıza devam edeceğiz. Daha önce de söyledim eğer biz Filistin devleti başta olmak üzere önemli siyasal adımlar atmada uluslararası toplumu harekete geçirmekte başarısız olursak bu yaşadığımız 3. Gazze savaşı, ki en vahşi olanı, ne son olacak? Dolayısıyla bizim kalıcı çözüm getirmek için var gücümüzle çalışmamız gerekiyor. Diğer taraftan mevcut vahşetin durması insani yardımların sağlanması için de mevcut dostlarımızla, müttefiklerimizle, uluslararası toplumla çok alanda çalışıyoruz. Birleşmiş milletlerde arkadaşlarımız gece gündüz çalışıyorlar, siyasi açıdan inanılmaz insanı bir çaba var. Sizin de gördüğünüz gibi dünya başkentleri ayağa kalkmış durumda. Bir önceki basın toplantısı vesilesiyle söylediğim gibi artık İsrail’in Gazze’ye işgali ve oradaki insanları öldürmesi, şehit etmesi, 35 bin insanın kanına girmesi meselesi ve işgale olan direniş artık İsrail ve Filistin arasındaki savaş olmaktan çıkmış dünyada ezenle ezilenlerin mücadelesi haline dönmüştür. Uluslararası sistemin kurucularıyla uluslararası sistem tarafından ezilen ve dışlanan aktörler arasındaki mücadeleye everilmiştir” şeklinde konuştu.“iki devletli bir çözümü desteklemeye devam ediyoruz”Filistin konusunda 2 devletli bir çözümü desteklediklerini ifade eden Winston Peters ise,“Çanakkale ve bu 100 yıldan daha uzun bir süre önce gerçekleşen olaylar genç bir ülke için felaketti. Bu felaket, şu anda bir ulus devlete dönüştü. Çok güçlü bir siyasi politika, dış politikayı da takip etti. Bu bize tek bir mesaj veriyor. Bu bölgedeki cömertlik, Mustafa Kemal Atatürk’ün bize göstermiş olduğu cömertlik çok takdir ediliyor Yeni Zelanda halkı tarafında. Filistin Devleti ile ilgili olarak biz çok uzun zamandır iki devletli bir çözümü desteklemeye devam ediyoruz. Ancak bunu savaşın bugün sona ermesi çağrısını da tekrar ediyoruz. Bunu kalıcı bir barış için gerçekleştirmek istiyoruz. Geçici bir şey değil, 5-6 ay sonra tekrar gerçekleşecek bir çatışma değil, kalıcı bir çözüm olması gerektiğini düşünüyoruz. Filistin Devleti ile ilgili olarak ülkelerin büyük bir kısmından farklı düşünmüyoruz” ifadelerini kullandı.