POLİTİKA - 24 Mayıs 2017 Çarşamba 18:00

Erciyes Üniversitesinde ‘Darbeler ve Yeni Türkiye’ konferansı

A
A
A
Erciyes Üniversitesinde ‘Darbeler ve Yeni Türkiye’ konferansı

Erciyes Üniversitesinde (ERÜ) düzenlenen ‘Darbeler ve Yeni Türkiye’ konferansına konuşmacı olarak katılan eski Milli Eğitim Bakanı Hasan Celal Güzel, 1960 darbesinin intikamının 15 Temmuz’da alındığını söyledi.

Erciyes Üniversitesinde (ERÜ) düzenlenen ‘Darbeler ve Yeni Türkiye’ konferansına konuşmacı olarak katılan eski Milli Eğitim Bakanı Hasan Celal Güzel, 1960 darbesinin intikamının 15 Temmuz’da alındığını söyledi.


ERÜ İletişim Fakültesinde gerçekleştirilen konferansa, ERÜ Rektörü Prof. Dr. Muhammet Güven, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Karamehmet Yıldız, İletişim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mustafa Akdağ, öok sayıda öğretim üyesi ve öğrenci katıldı.


Türkiye’de darbeler tarihi Osmanlı’da Sultan Abdülaziz döneminde başladığını söyleyen Hasan Celal Güzel, ülkenin darbelerden dolayı gereken gelişimi gösteremediğini ifade etti. Ardından Türkiye Cumhuriyeti döneminde gerçekleştirilen darbeler hakkında bilgi veren Güzel, son darbe girişimi olan 15 Temmuz’un, 1960’da gerçekleştirilen darbenin intikamı olduğunu dile getirdi. Güzel, şunları kaydetti:


“1960 darbesinde son derece kötü günler geçirdik. Babam mütedeyyin bir insandı, Malatya’nın en önde gelen iş insanıydı, Demokrat Parti’nin kurucusuydu. O epeyce zulme uğradı. Aile olarak yıkıldık. Bir de kardeşimi kaybetmiştim. Hele Menderes’in idamı konusunda son derece üzgün olduğumu hatırlıyorum. Babam bir delilik yapmayayım diye, elimi ayağımı bağlayıp bir odaya hapsetmişti. Çünkü hep askerî mahfele, o zaman mahfel denirdi orduevlerine, molotof kokteyli atmaktan söz ederdim. O kadar kızgındım ki, bir şey yapamamanın çaresizliğini bilemezsiniz. İşte biz o çaresizliği millet olarak yaşadık. Ve biliyor musunuz, o çaresizliğin intikamı tam yarım asır sonra 15 Temmuz’da, o iktidarsızlığa karşılık, iktidarı tam olarak milletin iktidarını ortaya koymakla ancak düzeltildi. Millet bir bakıma Menderes’in intikamını almıştı.”



“Atatürk döneminde darbe girişimi olmadı”


Türkiye Cumhuriyeti tarihinde, yalnızca Atatürk döneminde darbe girişimi olmadığına dikkat çeken Hasan Celal Güzel, “Çünkü Atatürk, kendisi de asker olmasına rağmen, askerin politikaya müdahalesini men etmiştir. Bu çok güzel bir tasarrufudur. Paşalar da milletvekili olmak istemişler, nitekim olmuşlardır önemli bir kısmı. O zaman paşa, general olarak bunu yapamazsınız, üniformanızı çıkarın gelin, demiştir. İkinci nedeni de, Mustafa Kemal Paşa, ordunun candan inandığı önem ve değer verdiği bir figür olmuş” dedi.



“Payitaht Abdülhamit, gerçekleri yansıtıyor”


Hasan Celal Güzel, Türkiye’de tarih yazımının dış güdümlü yapıldığını savundu. Buna örnek olarak, Sultan Abdülhamit’i gösteren Hasan Celal Güzel, ‘Payitaht Abdülhamit’ dizisinin gerçekleri yansıttığını söyledi. Hasan Celal Güzel, “Payitaht Abdülhamit son derece güzel bir dizi olmuştur. Mutlaka tavsiye ederim. Abdülhamit Han’ın takdim edildiğinden çok daha değişik bir hükümdar olduğunu ve 19’uncu yüzyılın yıldız diplomat hakanı olduğunu görürsünüz. Aynı zamanda büyük bir mümin ve bir çok kimsenin ‘asrın kutubu’ olarak değerlendirdiği bir tasavvuf büyüğüydü aynı zamanda. Abdestsiz yere basmazdı, yanında kil gibi temiz bir toprak bulundururdu. Ayağa kalkmak istediği zaman eğer abdesti yoksa evvela teyemmüm eder, sonra ayağa kalkar, giderdi. Düşünebiliyor musunuz, böyle birisini senelerdir Ermeniler’in ağzıyla, ‘Kızıl Sultan’ kötülemiştir Türkiye’de tarihler, tarihçiler ve ne yazık ki onlara yön veren hatta baskı yapan bir takım despotlar” diye konuştu.



“Türkiye 2071’de süper güç, 2053’de yarı süper güç olacak”


‘Yeni Türkiye’ idealinden de söz eden Hasan Celal Güzel, “1923 bizim için bir kızıl elmadır adeta Yeni Türkiye’de. Yani varılacak bir hedeftir. Kızıl elmayı Turanî kavram zannetmeyiniz; İslamî olarak da kullanılmıştır. Ahmed Yesevî’nin alperenleri bir kızıl elma misyonuna sahiptir. Diğer bir kızıl elma 2053, yani İstanbul’un fethinin 600’üncü yılı. Ama en uçtaki hedef, Sayın Cumhurbaşkanı’nın 2012’dek Kurultayı’nda verdiği bir hedeftir; 2071 hedefi. 2071’de Türkiye bir süper güç olacaktır, 2053’te de yarı süper güç olacaktır” ifadelerini kullandı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Su birikintisine düşerek hayatını kaybeden Edanur toprağa verildi Küçükçekmece’de su birikintisine düşerek hayatını kaybedeb 5 yaşındaki Edanur Gezer için Esenyurt’taki Kıraç Cemevi’nde cenaze töreni düzenlendi. Acılı annenin ayakta güçlükle durduğu görülürken, cezaevinde olan baba da cenazeye izinli olarak katıldı. Küçük kız, törenin ardından toprağa verildi. Küçükçekmece Fatih Mahallesi Menekşe Sahil Parkı’nda İstanbul Büyükşehir Belediyesi ekipleri tarafından yapılan kazı çalışmasında oluşan su birikintisine düşen 5 yaşındaki Edanur Gezer hayatını kaybetmişti. Edanur için bugün Esenyurt’taki Kıraç Cemevi’nde cenaze töreni düzenlendi. Törene İstanbul Valisi Davut Gül, Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer, küçük kızın ailesi, yakınları ve cezaevinde olan baba jandarma eşlinde kelepçeli olarak katıldı. Tabuta omuz veren Vali Gül, acılı anne Nurcan Gezer’e başsağlığı diledi. Cenazede ayakta durmakta güçlük çeken acılı annenin feryatları yürekleri dağladı. Kılınan cenaze namazının ardından küçük kız Esenyurt’taki mezarlıkta defnedildi. Vali Gül, “Yavrumuz hayatını kaybetti maalesef. Bizler de Esenyurt’ta cenaze törenine geldik. Allah ailesine sabır versin. Ölüm olayı olduğu için otomatikman savcılık tarafından başlanan işlemler oluyor. Bundan sonraki adli süreç orada devam edecek. İhmal var mı yok mu, kusur var mı yok mu ya da kimlerin kusuru var bu adli süreçte belli olacak. Biz daha çok yavrularımızın bu tür bir hadise ile karşılaşmaması için tedbirleri hangi kurum neler yapması gerek onlara bakacağız. Ayrıca ailenin kendi içerisinde birçok sıkıntısı var. Onlarla ilgili Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğümüzün üzerine düşen neyse bundan sonraki süreci takip edeceğiz” dedi. Anne Nurcan Gezer, “Güvenlikler gelmiş burada ateş yakmayın, mangalın içinde ateş yakın demişler. Çocuk yok diye hepsi dağılmışlar. Çocuğu aramaya bir tane mi iki tane mi güvenlik varmış. Güvenliğe gidip ’5 yaşındaki kız çocuğu yok’ demişler. Güvenlikte kuyunun yanına geliyor. Kafasını uzatıp, ’Çocuğunuz burada, içinde’ diyor. Orada bizimkilerden birisi müdahale etmeye çalışıyor. ’İçine atlama, burası çok derin’ diyor. Derin olduğunu biliyorsunuz da niye bir şeyler yapmıyorsunuz. Dün gittim oraya, çevirmişler, önlem almışlar. Benim çocuğum olmasa başka birinin çocuğu da olabilirdi. Başka bir annenin ciğeri de yanabilirdi. Kim oraya sebepliyse cezasını çeksin” dedi. Eda’yı su birikintisinden çıkaran dayısı Selçuk Yaşar, “Biz ailece piknik yapıyorduk. Baktım kuyunun üzerinde yatıyor. İçinden çıkardım, baktım dudakları mosmor. Etrafında koruma yoktu, bildiğimiz su birikintisiydi. Kimse gelip ’Burada kuyu var’ demedi. Derinlik beni çekiyordu zaten. Toprağa tutunup tek elimle çıkardım. Bulmamız 20 dakikayı buldu. Adaletin yerini bulmasını istiyoruz” ifadelerini kullandı.
Ordu Akkuş şeker fasulyesinin üretimi güvence altına alınacak Ordu’nun Akkuş ilçesinde, coğrafi işaret tescilli Akkuş şeker fasulyesinin yetiştirilmesi, markalaşması ve pazarlanmasıyla ilgili üreticilere bilgiler verildi. Düzenlenen panelde Akkuş şeker fasulyesinin üretiminin güvence altına alınması için çalışmaların başlatıldığı belirtildi. Akkuş Argan Yerel Eylem Grubu Derneği’nin Yerel Kalkınma Stratejisi faaliyetleri kapsamında üreticilere yönelik eğitim paneli düzenlendi. Panelde, coğrafi işaret tescilli Akkuş şeker fasulyesinin yetiştirilmesi, markalaşması ve pazarlanmasıyla ilgili üreticilere bilgiler verildi. İki bölümden oluşan panelde alanında uzman kişiler tarafından üreticiler bilgilendirildi. “Üretim güvence altına alınacak” Panelde konuşan Ordu İl Tarım ve Orman Müdürü Kemal Yılmaz, Akkuş şeker fasulyesinin üretiminin güvence altına alınması için çalışmalar yapıldığını söyledi. Yılmaz, “Tarımsal üretimin planlanması çalışmaları kapsamında stratejik ürünlerimiz olan tahıl ve baklagillerin üretimini güvence altına alacak düzenlemeler yapıldı. Bu kapsamda Akkuş şeker fasulyesi de önümüzdeki süreçte bu planlamada yerini alacak ve bu ürünümüze sahip çıkacağız” diye konuştu. “Üretimi yaygınlaştıracağız” Akkuş Belediye Başkanı İsa Demirci ise şeker fasulyenin Akkuş için önemine değindi. Başkan Demirci, “Kendine has tadı, aroması ve kokusuyla dikkat çeken coğrafi işaret tescilli Akkuş şeker fasulyesi ilçemiz için bir değer. Yaptığımız çalışmalar ile fasulyenin katma değerini yükselterek önemli bir marka haline getirdik. Bizler elimizdeki imkanlarla şeker fasulyenin önündeki başta sulama sorunu olmak üzere yeni çalışmalar yaparak üretimin daha da yaygınlaşması için çalışmalarımızı sürdüreceğiz” ifadelerine yer verdi. Programa Ordu Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürü Hüseyin Öztürk, Ordu İl Kültür ve Turizm Müdürü Uğur Toparlak, Tarım ve Kırsal Kalkınmayı Destekleme Kurumu (TKDK) Ordu İl Koordinatörü Berkay Çelik, akademisyenler ve çiftçiler katıldı.
İstanbul Su birikintisine düşerek hayatını kaybeden Edanur Gezer için cenaze töreni düzenlendi Su birikintisine düşerek hayatını kaybedeb 5 yaşındaki Edanur Gezer için Esenyurt’ta bulunan Kıraç Cemevinde cenaze töreni düzenlendi. Acılı annenin ayakta güçlükle durduğu görülürken, cezaevinde olan baba da izinli olarak katıldı. Emrah DODUK Küçükçekmece Fatih Mahallesi Menekşe Sahil Parkı’nda İstanbul Büyükşehir Belediyesi ekipleri tarafından yapılan kazı çalışmasında oluşan su birikintisine düşen 5 yaşındaki Edanur Gezer hayatını kaybetmişti. Edanur Gezer için bugün Esenyurt’ta bulunan Kıraç Cemevi’nde cenaze töreni düzenlendi. Törene; İstanbul Valisi Davut Gül, Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer, ailesi, yakınları ve cezaevinde olan baba jandarma eşlinde kelepçeli olarak katıldı. Vali Davut Gül acılı anne Nurcan Gezer baş sağlığı diledi. Edanın acılı annesi ayakta durmakta güçlük çektiği görülürken feryatları yürekleri dağladı. Vali Davut Gül tabuta omuz verdi. Kılınan cenaze namazın ardından cenaze defnedilmek için Esenyurt’da mezarlığa defnedildi. İstanbul Valisi Davut Gül, “ Yavrumuz hayatını kaybetti maalesef. Bizlerde Esenyurt’ta cenaze törenine geldik. Allah ailesine sabır versin. Ölüm olayı olduğu için otomatikman savcılık tarafından başlanan işlemler oluyor. Bundan sonraki adli süreç orada devam edecek. İhmal var mı yok mu kusur var mı yok mu ya da kimlerin kusuru var bu adli süreçte belli olacak. Biz daha çok yavrularımızın bu tür bir hadise ile karşılaşmaması için tedbirleri hangi kurum neler yapması gerek onlara bakacağız. Ayrıca ailenin kendi içerisinde bir çok sıkıntısı var onlarla ilgili Aile, Sosyal Politikalar il müdürlüğümüz üzerine düşen neyse bundan sonraki süreci takip edeceğiz” dedi. Feryat eden acılı anne Nurcan Gezer, “Güvenlikler gelmiş burada ateş yakmayın mangalın içine ateşi yakın demişler. Çocuk yok diye hepsi dağılmışlar çocuğu aramaya bir tane mi iki tanemi güvenlik varmış. Güvenliğe gidip 5 yaşındaki kız çocuğu yok demişler . güvenlikte kuyunun yanına geliyor. kafasını uzatıp çocuğunuz burada içinde diyor. Orada bizimkilerden birisi müdehale etmeye çalışıyor. İçine atlama burası çok derin diyor. Derin olduğunu biliyorsunuz da niye bir şeyler yapmıyorsunuz. Dün gittim oraya çevirmişler orayı önem almışlar. Benim çocuğum olmasa başka birinin çocuk da olabilirdi. Başka bir annenin ciğeri de yana bilirdi. Kim oraya sebepliyse cezasını çeksin” dedi. Eda’yı su birikintisinden çıkaran dayı Selçuk Yaşar, “ Biz ailece piknik yapıyorduk. Baktım kuyunun üzerinde yatıyor. İçinden çıkardım baktım dudakları mosmor. Etrafında koruma yoktu bildiğimiz su birikimiydi. Kimse gelip burada kuyu var demedi. Derinlik beni çekiyordu zaten. Toprağa tutunup tek elimle çıkardım. Bulmamız 20 dakikayı buldu. Adaletin yerini bulmasını istiyoruz” ifadelerini kullandı.