SAĞLIK - 24 Kasım 2019 Pazar 08:34

Dr. Vedat Öner:”Kalp hastaları kışın ılıman havalarda sürekli yürümeliler”

A
A
A
Dr. Vedat Öner:”Kalp hastaları kışın ılıman havalarda sürekli yürümeliler”

Kayseri Özel Dünyam Hastanesi Kalp ve Damar Hastalıkları Uzmanı Doktor Vedat Öner, kalp hastalıkları ile ilgili verdiği bilgilerde ”Kalp hastaları kışın ılıman havalarda sürekli yürümeliler” dedi.

Kayseri Özel Dünyam Hastanesi Kalp ve Damar Hastalıkları Uzmanı Doktor Vedat Öner, kalp hastalıkları ile ilgili verdiği bilgilerde ”Kalp hastaları kışın ılıman havalarda sürekli yürümeliler” dedi.


Anjiyonun halk arasında yanlış bilindiğini ve aslında bir ameliyat değil tedavi bulma yöntemi olduğunu söyleyen Vedat Öner,”Anjiyo demek, bir damarın röntgen ışınları ile filminin çekilmesi demektir. Vücudumuzdaki bütün damarların anjiyosu yapılabilir. Bunun işte beyin için Olan kranial anjiyo diyoruz, bacaklar için, kol için olana periferik anjiyo diyoruz, böbrek için olana renal anjiyo diyoruz. Bizim yaptığımız bizi ilgilendiren Kalp damarlarının görüntülediğimiz kısmına da koroner anjiyografi diyoruz. Yani damarların filminin çekilmesi işlemidir anjiyo. Halk arasında anjiyo denildiği zaman genellikle kalp için yapılan anjiyo kastedilmektedir. Halkımızın kullandığı anjiyo tabiri genellikle kalp içindir. Anjiyo son dönemlerde yaygınlaşıyor, teknolojinin gelişmesiyle, teknolojinin ucuzlaması ile ulaşımı kolay hale geliyor. Bunun için cep telefonlarından örnek verebiliriz. Çok hızlı ve yaygınlaşma gösteriyor. Anjiyoda bundan 15-29 yıl önce 3 ay, 6 ay sıra bekleniyordu anjiyo için. Günümüzde aynı gün bile yapılabilmektedir teknolojinin gelişmesini sağladığı bir nimettir aslında anjiyo. Kolay ulaşım ve kolay teşhis yöntemi. Bu nedenle de daha çok duyulur bilinir hale gelmiştir Anjiyo bir ameliyat değildir. Anjiyo hastayı tedavi eden bir yöntem değil. Anjiyo aynı Tomografi gibi, MR gibi bir film yöntemidir. Anjiyo damarda ne olduğunun nasıl tedavi edilmesinin gerektiği gösteren bir çeşit film yöntemidir. Anjiyo ameliyat değildir. Halk tabiri ile kesme işlemi yoktur. Damardan ilaç verilerek filminin çekilmesi demektir. Hasta narkoz almaz, anestezi yoktur bu işlemde. Hastanın tamamen bilinci yerindedir. Anjiyo hekim ile konuşarak, sohbet ederek yapılan bir işlemdir” dedi.


Mevsimlere göre kalp hastalarının dikkat etmesi gereken hususlar olduğunu ve kışın da ılıman saatlerde yürümeleri gerektiğini söyleyerek sözlerine şöyle devam etti:


“Mevsime göre kalp hastalarında dikkat edilmesi gereken bazı hususlar var. En başta gelen konulardan birisi, biz hastalarımızdan sürekli egzersiz yapmalarını, yürüyüş yapmaları istiyoruz. Kış döneminde, soğuk havalar da bunu kesmemeleri lazım. Zamanlama önemlidir bu durumlarda, yazın serin havada erken saatlerde, kışın ise tam tersi daha ılıman olan saatlerde yürümelerini isteriz. Burada da dikkat edilmesi gereken husus, karlı zeminler de, buzlu zeminlerde yürümemeleri. Açık olan alanları, yolları tercih etmeleridir. Tarla içinde kar ile mücadele etmemeleri gerektiğini söylemek isterim. Ayrıca beslenmelerine dikkat etmeleri gerekir. Alışkanlık olarak kış döneminde daha çok balık ve deniz ürünlerini tüketiyoruz. Kış ayların da bu tür deniz ürünlerine ulaşmak daha kolay. Bu sebeple hastalarımızın haftalık balık tüketimini artırmalarını istiyoruz. Hepimiz hasta olmadan tedbirimiz almamız gerekir. Gelebilecek bir hastalığı olabildiğince ötelemeye çalışmalıyız. Kalp hastalıklarını ilgilendiren problemler den birisi sigara. Sigara ve bütün tütün ürünleri özellikle nargile, elektronik sigara, bunlarda bizim için sigara ile eşdeğer bir konumdadır. Tansiyon hastaları, diyabet hastaları kesinlikle ilaçlarını düzenli bir şekilde almalarını ve devam etmelerini istiyoruz. Sadece hastaların değil hepimizin dikkat etmesi gerekiyor. Yediğimiz gıdalara dikkat etmemiz gerekiyor. Özellikle tuz ve yağ oranını azaltarak tedavi ihtiyacına gelmeden kendi beslenmemiz, kendi yaşam şekillerimiz ile ilaçsız hayatımızı devam ettirmemiz gerekir. Egzersizi hayatımızın bir parçası haline getirmemiz gerekir. Mümkün olduğunca az asansör kullanmalıyız. Araç kullanmayı da azaltmamız gerektiği önerisinde bulunuyoruz."

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Tekirdağ Poyraz küçük tekne balıkçılarını limana bağladı, ağlar tamire alındı Marmara Denizi’nde etkili olan poyraz nedeniyle Tekirdağ’da denize açılamayan küçük tekne balıkçıları, kalan zamanlarını ağ tamiri ve tekne bakımı yaparak değerlendiriyor. Marmara Denizi’nde son günlerde etkisini artıran poyraz, Süleymanpaşa Balıkçı Barınağı’ndaki balıkçıların faaliyetlerini durma noktasına getirdi. Sert rüzgar ve zaman zaman değişen hava şartları nedeniyle denizin iç kesimlerinde ulaşım zorlaşırken, balıkçılar güvenlik gerekçesiyle teknelerini limana çekmek zorunda kaldı. Denize açılamayan balıkçılar, bu süreci ağlarını onararak ve teknelerinin bakımını yaparak geçiriyor. Kıyıdaki hava ile denizin iç kesimindeki havanın bir olmadığını dile getiren Süleymanpaşa Su Ürünleri Kooperatifi Başkanı İbrahim Pehlivanoğlu, poyrazın balıkçılık faaliyetlerini doğrudan etkilediğini belirterek şu ifadeleri kullandı: "Yaklaşık üç-dört günden beri sert esen poyrazla beraber Süleymanpaşa Balıkçı Barınağı’nda bulunan balıkçı arkadaşlarımız şu anki faaliyetlerini ağlarını tamir ederek geçiriyorlar. Allah nasip ederse birkaç güne kadar havaların durulmasıyla beraber istavrit balığı tutacağız, hamsi balığı tutacağız, lüfer balığı tutacağız. Vatandaşlarımız inşallah uygun ve taze balık yemeye devam edecekler. Yani şu anda dediğim gibi hamsi balığı var, istavrit balığı var, sardalya balığı var, kolyoz balığı var. Yani tabii denizin durumuna göre bizim tabii bildiğiniz gibi rastgele deriz biz. Yani o gün Cenabı Allah ne verirse belki 50 kasa, belki 100 kasa. Ama tabii geçen seneye göre bu sene biraz sıkıntılıyız. Havaların esmesiyle beraber mecburen balıkçı arkadaşlarımız faaliyetlerini bakım yaparak geçiriyorlar. Tabii havaların da biraz sert esmesiyle beraber bu sene biraz fazla dinlendik." Balıkçılar, havaların normale dönmesiyle birlikte yeniden denize açılmayı ve tezgahlara taze balık sunmayı umut ediyor.
Mersin Mersin’de suçla mücadele kararlılıkla sürüyor Mersin Valisi Atilla Toros başkanlığında, il genelinde güvenlik ve asayiş konularının ele alındığı Güvenlik ve Asayiş Değerlendirme Toplantısı gerçekleştirildi. Toplantıda; Mersin genelinde güvenlik ve asayişin sağlanmasına yönelik yürütülen çalışmalar, alınan tedbirler, suç ve suçlularla mücadele kapsamında gerçekleştirilen operasyonlar ile ilgili diğer hususlar değerlendirildi. Vali Toros, Mersin’in huzur ve güvenliğinin daim kılınması amacıyla emniyet, jandarma ve sahil güvenlik birimlerinin gece gündüz görev başında olduğunu vurguladı. Toplantıda, 15-21 Aralık tarihleri arasında il genelinde yürütülen çalışmalara ilişkin veriler de paylaşıldı. Bu kapsamda, söz konusu tarihler arasında çeşitli suçlardan kesinleşmiş hapis cezası bulunan ve aranan şahıslara yönelik operasyonlarda toplam 860 kişi yakalanarak adli mercilere teslim edildi. Trafik denetimleri kapsamında ise 126 bin 230 araç kontrol edildi, bin 616 araç trafikten men edildi, bin 69 ticari taksi denetimden geçirildi. ’Düzensiz Göç ile Mücadeleye Yönelik Huzur Uygulaması’ çerçevesinde yapılan çalışmalarda da bin 521 kişinin kimlik kontrolü yapıldı, 6 yabancı uyruklu şahıs, Düzensiz Göçmen Ön Kabul ve Sevk Merkezine gönderildi. Yetkililer, il genelinde huzur ve güven ortamının korunması amacıyla denetim ve uygulamaların kararlılıkla sürdürüleceğini bildirdi.