GENEL - 18 Ocak 2021 Pazartesi 16:00

Büyükşehir’de 2021’de dev projeler ile 3 milyar 897 milyon TL’lik yatırım planlandı

A
A
A
Büyükşehir’de 2021’de dev projeler ile 3 milyar 897 milyon TL’lik yatırım planlandı

Kayseri Büyükşehir Belediye Başkanı Dr.

Kayseri Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Memduh Büyükkılıç, 2020 yılını değerlendirdiği, 2021 yılı projelerini anlattığı toplantıda, dev proje ve hizmetlerle merkez ile 16 ilçede 2021’de 3 milyar 896 milyon 700 bin TL yatırım bütçesi planlandığını açıkladı. Başkan Büyükkılıç, 2020 yılında da 3 milyar 417 milyon TL’lik kaynağı şehir için kullandıklarını ifade etti.


Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Memduh Büyükkılıç’ın Erciyes Kayak Merkezi’nde Pandemi tedbirleri kapsamında düzenlediği ’2020-2021 yılı yatırım ve değerlendirme’ konulu basın toplantısına AK Parti İl Başkanı Şaban Çopuroğlu, Melikgazi Belediye Başkanı Mustafa Palancıoğlu, Kocasinan Belediye Başkanı Ahmet Çolakbayrakdar, Talas Belediye Başkanı Mustafa Yalçın, Hacılar Belediye Başkanı Bilal Özdoğan, İncesu Belediye Başkanı Mustafa İlmek ile Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Veli Altınkaya ve çok sayıda basın mensubu katıldı. Çalışmalara ilişkin tanıtım filminin izlenmesinin ardından kürsüye çıkan Başkan Büyükkılıç, dünya standartlarında olan Erciyes Kayak Merkezi’nin zirvesinde olduklarını, burada gerek hafta sonu, gerekse hafta içinde hizmet verildiğini hatırlatarak sözlerine başladı. Büyükkılıç, son zamanlarda aldığı özel ödüller ile ilklere imza atan Erciyes’i çok önemsediklerini, Yüksek İrtifa Merkezi ve sıcak su çalışmasının ardından Erciyes’in 12 ay hizmet vererek, Kayseri için kazanım olacağını belirtti. 2020 yılının pandemiye rağmen yatırımlar yılı olduğunu, 2021 yılının da yatırımlar yılı olacağını vurgulayan Başkan Büyükkılıç, “2020 yılı maalesef Pandemi yılı oldu, ister istemez Pandemi ile düştük, Pandemi ile kalktık, alınan önlemleri hayata geçirdik ve dayanışma içerisinde işlerimizi sürdürdük. Pandemiye rağmen 2020 yılı yatırımlar yılı oldu, 2021’de inşallah yine aynı hızla yatırımlar yılı olmaya devam edecek. Sayın Cumhurbaşkanımızın sayesinde sağlık alanındaki gerek ülkemizde, gerekse Kayseri’mizde vermiş olduğu hizmet ve alt yapı ortamıyla Pandemi sürecinde Kayseri’miz güven dolu bir şehir oldu, o açıdan şükrediyoruz, sağlık çalışanlarımıza da bir kez daha minnetlerimizi paylaşıyor ve onlara dua ediyoruz” dedi. Büyükkılıç, konuşmasında dayanışma, birlik ve beraberlik mesajı vererek, “16 ilçe belediye başkanımız ile el ele, gönül gönüle, ağabey-kardeş anlayışı içerisinde, milletvekillerimiz ve bakanlarımızla, teşkilatlarımızla dayanışmayı sürdürürken, diğer siyasi partilerimizin kıymetli il başkanlarımız ve teşkilatlarıyla hiçbir zaman sürtüşmeyi değil, dayanışmayı, uzlaşmayı ve birlikte bu şehirde hizmet etmeyi vurgulamak istediğimi ifade etmek istiyorum” dedi. Başkan Büyükkılıç, basın mensuplarına 2020 yılını değerlendiren bir sunum yaparak, Pandemi döneminde hem vatandaşın hem de tüm kurum ve kuruluşların yanında olduklarını belirtti. Büyükşehir’in maske üretimi ve dağıtımından, dezenfektan üretimine, filyasyon ekiplerine verilen desteklerden, uzaktan eğitime kadar tüm Pandemi çalışmalarını hatırlatan Büyükkılıç, ‘hayat eve sığar’ sloganıyla etkinlikler düzenlediklerini söyledi. Pandemi döneminde de mazeretlere sığınmadan yatırımların hız kesmediğini ifade eden Büyükkılıç, 2020 yılında yapılan yatırımları da anlattı. Başkan Büyükkılıç, Büyükşehir Belediyesi tarafından projeleri hazırlanan, yapım ihalesi TOKİ tarafından gerçekleştirilen ve yapım çalışmaları devam eden Recep Tayyip Erdoğan Millet Bahçesi hakkında bilgiler verip, bir millet bahçesinden öte 1 milyon 260 bin metrekarelik alan central park mantığı içerisinde şehre hizmet vereceğini belirterek, bu projenin kente kazanılması için talimat veren Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a teşekkür etti. Büyükkılıç, raylı sistem hatlarının da en çok konuşulan konulardan birisi olduğunu, 7 kilometrelik Belsin Anafartalar-YHT Garı projesinde çalışmalar başladığını, 5.5 kilometrelik Talas Anayurt raylı sistem projesinin de ihalesinin yapıldığını, öte yandan hızlı trenin de Kayseri’ye geleceğini ifade etti. Ayrıca Büyükkılıç, 2020 yılında havalimanı yeni terminal binası, raylı sistem hatları, katlı kavşaklar, bulvarlar, alt geçitler, otoparklar, kütüphaneler, yaşam merkezleri, spor salonları, kentsel dönüşüm ve hasta yakını misafirhaneleri gibi dev projelerin ve hizmetlerin yapıldığını ifade etti. Başkan Büyükkılıç, 2020 yılında merkez ve tüm ilçelerde belediyeler toplam yatırım bütçelerinin 2 milyar 525 milyon TL, KASKİ 415 milyon TL, KCETAŞ 377 milyon TL ve KAYSERİGAZ 100 milyon TL olmak üzere toplam 3 milyar 417 milyon TL olarak gerçekleştiğini, pandemiye sığınmadan, verimli ve en güzel şekliyle Kayseri’ye layık olmaya çalıştıklarını vurguladı. KAYSERİGAZ tarafından Felahiye, Özvatan, Sarıoğlan ve Akkışla’ya 2023’te doğalgazın geleceğini söyleyen Büyükkılıç, Sarız ve Pınarbaşı’ya da doğalgazın gelmesi için gerekli çalışmaların ısrarcısı olduklarını belirtti.


2021 yılında dev projeler ve hizmetler geliyor


Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Memduh Büyükkılıç, 2021 yılında da hizmet ve projelerin devam edeceğini belirterek, dev projelerin bazılarını şu şekilde aktardı; “Talas Mevlana tramvay hattının ihalesi gerçekleştirilmiş olup 2021 yılında yapım çalışmalarına başlanacaktır. Talas Raylı Sistem Hattı kapsamında 6 adet tramvay aracı alımı gerçekleştirilecek. 5 adet te AYGM tarafından alınacak olup toplam 11 adet tramvay aracı şehrimize kazandırılacak. Sabah ve Akşam saatlerinde taşıt trafiğinin en üst seviyeye çıktığı pik saatlerde trafik yoğunluğunu azaltmak amacıyla trafik sinyalizasyon sistemine direkt müdahale imkânının sağlanabileceği ve akıllı trafik yönetiminin gerçekleştirilebileceği trafik sinyalizasyon merkezi ve akıllı kavşaklar 2021 yılında hayata geçirilecek. Erciyes’e yeni mekanik tesisler ile Yüksek İrtifa Merkezi’nde hizmete giren iki sahaya ilave olarak 6 adet çim sahanın ve teknik birimlerin inşaatına başlayacağız. Taşhan ve Barsama bölgelerinde kazı çalışmalarında bulunan 7.5 milyon yıl öncesine dayanan fosiller Belediyemizce yapılacak Paleontoloji ve Fosil müzesinde sergilenecek. Kültepe-Kaniş-Karum Örenyeri için Tablet Müzesi yapımı gerçekleştirilecek. Şehrimizin en önemli değerlerinden olan Mimar Sinan için, Müzesi ve Mimarlık Merkezi projesine 2021 yılı içerisinde başlanacak. Kayseri Mahallesi’nde, Gazeteciler Cemiyeti ile ortaklaşa kurulacak ‘Basın Müzesi’nin yapımı gerçekleştirilecek. Tarihi, doğal ve kültürel zenginlikleriyle UNESCO’nun ‘Geçici Dünya Mirası Listesine’ giren Koramaz Vadisi için Restorasyonu tamamlanan Çerkez Mustafa Bey Konağı’na müze yapılacak. Kayseri’yi Allah’ın izniyle müzeler şehri yapacağız. Kayseri’ye il dışından gelen hastaların hastanelerde tedavi görürken, yakınlarının da mağduriyetlerin giderilmesini amacıyla Şehir Hastanesi karşısına Hasta Yakını Misafirhanesi yapımı 2021 yılı içerisinde gerçekleşecek. Kayseri Mutfak kültürünün geliştirilmesi ve UNESCO gastronomi Şehirler Ağı listesine girmek amacıyla Mutfak Sanatları Merkezi projesi hazırlanmış, yapım çalışmalarına 2021 yılı içerisinde başlanması planlanıyor. Ayrıca 100 bin fidan dikeceğiz. Ve Özvatan, Akkışla, Yeşilhisar, Pınarbaşı, Tomarza’ya Millet Bahçeleri yapacağız.” Başkan Büyükkılıç, 2021 yılında da Belediyeler toplam bütçeleri 2 milyar 856 milyon 700 bin TL, KASKİ 450 milyon TL, KCETAŞ 450 milyon TL ve KAYSERİGAZ 140 milyon TL olmak üzere toplam 3 milyar 896 milyon 700 bin TL yatırım bütçesi planlandığını, Kayseri’ye hizmetleri sürdüreceklerini sözlerine ekledi. Program sonunda gazetecilerin sorularını cevaplayan Başkan Büyükkılıç, Nevşehir Belediye Başkanı Rasim Arı’nın açıklamalarının hatırlatılması üzerine; "Nevşehir Belediye Başkanımız inşallah Kayseri’ye gelecek. Kendisine Erciyes’te sucuk ekmek ikram ederiz. Genç, heyecanlı bir başkanımız. Bu konuda görüş belirtmiş. Biz ağabeylik yaptık, hepsi bu kadar" şeklinde cevap verdi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Çorum Hitit Üniversitesi’nden “Terörizm ve Radikalleşme ile Mücadele ve Türkiye’nin PKK terörizmiyle Mücadelesi” kongresi Hitit Üniversitesi ve Terörizm ve Radikalleşme ile Mücadele Araştırma Merkezi tarafından düzenlenen “2. Terörizm ve Radikalleşme ile Mücadele ve Türkiye’nin PKK Terörizmiyle Mücadelesi (1984-2024)” konulu kongre başladı. Kongrede “PKK terör örgütünün eleman temin yöntemleri, medya stratejisi, terör eylemi yöntemleri, diğer ülkelerin PKK politikası, PKK’da kadın olmak” gibi farklı konuların yanı sıra PKK ile mücadele çerçevesinde “Geleneksel ve modern yaklaşımlar, istihbaratın rolü, radikalleşmeden dönüş, terör örgütünün ideolojisiyle mücadele, dijital dünyada mücadele, mücadelede kamu diplomasisi” gibi farklı konular akademik olarak tartışılacak. Hitit Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Sami Kiraz, güvenlik ve terörizm çalışmaları alanında çalışan araştırmacıları bir araya getirmek suretiyle geleneksel ve güncel meselelerin tartışıldığı, alana yön verecek yeni bakış açılarının irdelendiği bir platform olma amacı taşıyan kongrenin bu yılki temasının “Türkiye’nin PKK Terörizmiyle Mücadelesi 1984-2024” olduğunu belirtti. Doç. Dr. Kiraz, “Kongremizin temel amacı PKK terör örgütüne odaklanarak Türkiye’deki terörizm olgusunu ve Türkiye’nin terörizmle mücadelesini akademik olarak incelemektir. Kongre çerçevesinde akademisyenler, araştırmacılar, düşünce kuruluşu çalışanları, sivil toplum örgütü üyeleri ve kamu kuruluşu mensuplarını bir araya getirmek; Türkiye’de terörizm ve terörizmle mücadele konularında farkındalık oluşturmak ve konuyla ilgilenenlerin görüşlerini paylaşabilmelerini sağlamak ve Türkiye’nin terörizmle mücadelesi konusunda ortak akılla çözüm üretilebilmesine katkıda bulunmak hedeflenmektedir” dedi. “PKK, başka örgütlere ve başka devletlere taşeronluk yapan bir hale büründü” Terörizm ve Radikalleşme ile Mücadele Derneği Başkanı Erol Başaran Bural ise, PKK terör örgütünün 15 Ağustos 1984 tarihinde Siirt’in Eruh, Hakkari’nin Şemdinli ilçelerinde ilk planlı, eş zamanlı ve kapsamlı terör eylemini düzenlediğini ifade etti. İlk saldırıdan itibaren geçen 40 yıllık süre içerisinde PKK terör örgütünün her açıdan kendisini dönüştürdüğüne dikkat çeken Bural, Türkiye, Irak, Suriye ve İran’ın yanı sıra Avrupa ve Orta Doğu’da yapılandığını, bir yandan uyuşturucu ticaretinin önde gelen parçası haline gelirken, diğer yandan başka örgütlere ve başka devletlere taşeronluk yapan bir hale büründüğünün altını çizdi. Terör örgütü PKK’nın defalarca yöntem, taktik ve strateji değiştirdiğine işaret eden Bural, “Hatta ilk ortaya çıktığı dönemdeki ideolojik eğilimlerini bir kenara bırakarak günümüzde çok daha farklı söylemlere yöneldi. Bununla birlikte Türkiye de PKK ile mücadelede büyük bir değişim ve dönüşüm geçirdi. Terörizmle mücadelenin dinamik doğası sürekli öğrenmeyi ve uyum sağlamayı gerektirdiğinden, devletin bu mücadeleye katkı sağlayan kurumları da değişen şartlara uyum sağladı. Ancak mücadelenin en önemli parçalarından birisi olan bilimsel alanda, yani akademik açıdan mücadele diğer mücadele boyutlarına göre biraz geride kaldı. Doğrudan PKK terör örgütünü odak noktasına alan oldukça az sayıda doktora tezinin bulunması bu durumu ispatlar nitelikte. Tam da bu nedenle PKK ile mücadelenin 40’ıncı yılında bu kongreyi düzenlemeyi ve akademik alana katkı sağlamayı düşündük. Kongremizin temel amacını da PKK terör örgütüne odaklanarak Türkiye’deki terörizm olgusunu ve Türkiye’nin terörizmle mücadelesini akademik olarak incelemek şeklinde belirledik” dedi. Çorum’un barış kenti olduğunu ifade eden Çorum Valisi Zülkif Dağlı ise dünyanın ilk uluslararası barış anlaşmasının bu toraklarda imzalandığını hatırlattı. Gazze ve dünyanın birçok bölgesinde barışa nasıl ulaşılır diye çaba gösterilen bir dönemde olduğumuzu ifade eden Vali Dağlı, Gazze’de 40 bine yakın insanın hayatını kaybettiğine dikkat çekti. Artık terörün kavram değiştirdiğini anlatan Vali Dağlı, “Öğrencilik yıllarımızda bizim için en önemli konulardan birisi Türk dış politikası endeksi içerisinde Kıbrıs konusuydu. 1950’den 1990’lı yıllara kadar Kıbrıs’ı konuştuk. Dünya da Soğuk Savaş ve etrafında şekillenen iki kutuplu dünyaydı. 1990’lı yıllardan itibaren bunun da kaybolduğunu, çok kutuplu, çok bölgesel anlayışa doğru konunun evrildiğini görüyoruz. Terörizm 1984’lü yıllardan itibaren ülkemizin gündeminde. Biz o günleri göz önüne getiriyoruz. Nerden nereye geldiğimizi de karşılaştırma imkanı buluyoruz. Bu anlamda ne kadar ileri adım attığımızı görmüş oluyoruz. Terörizm vekalet savaşları yoluyla arttı. Ülkemizin etrafında da arttı. Bu manada PKK’yı ve terörizmi konuşmak son derece önemli” şeklinde konuştu. Açılış programına İl Jandarma Komutanı Kıdemli Albay Naim Çetinkaya, İl Emniyet Müdürü Arif Pehlivan, Hitit Üniversitesi Rektör Yardımcısı Eşref Savaş Başcı da katıldı.
Van Uzmanlar kan sulandırıcı ilaç kullanımı konusunda uyardı Van Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekimi ve Kardiyoloji Uzmanı Doç. Dr. Remzi Sarıkaya, herhangi bir doktor önerisi olmadan kan sulandırıcı ilaç kullanılmaması gerektiği konusunda uyardı. Tüm dünyada etkili olan Covid-19 sonrası kan sulandırıcı ilaç kullanımı yaygınlaştı. Doktor önerisi olmadan kan sulandırıcı ilaçların kullanımının faydadan çok sağlığa zararlı olabileceği belirtiliyor. Uzmanlar, bir ihtimalle kan sulandırıcı ilaçların var olan ülseri kanatabileceğini ve beyin kanamasına neden olabileceğini belirterek, risk oluşturabileceğini vurguluyor. Uzmanlar, kalp ve damar hastalıklarından korunmak için düzenli sporun ilaçtan daha faydalı olduğu tavsiyesinde de bulunuyor. “Ülseri kanatabilir, beyin kanamasına yol açabilir” İHA muhabirine konuşan Hastane Başhekimi ve Kardiyoloji Uzmanı Doç. Dr. Remzi Sarıkaya, kan sulandırıcı ilaçların koronavirüs sürecinden sonra sık sık sorulan sorular arasında olduğunu belirtti. Kan sulandırıcı ilaçların bir taraftan faydası varken, bir taraftan da kanamaya uygun zemin hazırladığını ifade eden Doç. Dr. Sarıkaya, "Kan sulandırıcı kullanmak iki tarafı keskin bıçak gibidir. Haftada 2-3 gün aspirin kullanayım veya sürekli aspirin kullanayım diye kendi kendimize verdiğimiz kararlar uygun değildir. Mutlaka bir doktor kontrolünden geçtikten sonra kullanacağız. Kan sulandırıcılar özellikle kardiyovasküler hastalıklarda korumada kullanılan ilaçlardır. Yoksa hiç muayene yapmadan, gerekli ileri değerlendirmeler yapmadan kan sulandırıcı kullanmanın herhangi bir faydası olmadığı gibi zararlı da olabilir. Var olan ülseri kanatabilir, beyin kanamasına yol açabilir. Kan sulandırıcılar uygun endüksiyonlarda kullandığında hastada ölüm riskini azalttığı için önemli ilaçlar ama mutlaka iyi bir değerlendirme, iyi bir anamnez, iyi bir fiziki muayene ve 10 yıllık kardiyovasküler hesaplaması sonucu öneririz” dedi. “Günlük en az yarım saat tempolu yürüyüşle riski en aza indirin” Genellikle insanların kalp krizi geçirmemek için kan sulandırıcı ilaçlara başladığını dile getiren Sarıkaya, "Eğer kalp krizi geçirmek istemiyorsak ilaçtan daha faydalı olan egzersiz ve diyetle birlikte varsa risk faktörleriyle mücadele etmek gerekiyor. Örneğin tütün kullanımı varsa ondan uzaklaşma, sigara ve sigara ürünlerinin tamamından uzak durmalıyız. Yine varsa bir şeker hastalığını tedavi etme veya varsa bir kolesterol hastalığı bunu tedavi ederek bu riski azaltabiliriz. Ailede genç yaşta kalp krizi varsa, bununla beraber sigara içiyorsanız kalp krizi geçirme neredeyse kaçınılmaz oluyor. Diyet yapın, fazla kilonuz varsa bunlardan kurtulmaya çalışarak günlük en az yarım saat tempolu yürüyüşle riski en aza indirin” diye konuştu.
Bursa Bursa Uludağ Üniversitesinin acı günü Bursa’da vefat eden Uludağ Üniversitesi Makine Mühendisliği Bölümünün 43 yıllık öğretim üyesi Prof. Dr. Abdulvahap Yiğit, gözyaşları içerisinde son yolculuğuna uğurlandı. Kanser tedavisi gören Bursa Uludağ Üniversitesi (BUÜ) Mühendislik Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Abdulvahap Yiğit, hayatını kaybetti. Prof. Dr. Yiğit, son yolculuğuna 43 yıl boyunca görev yaptığı Makine Mühendisliği Bölümü önünden uğurlandı. 2 dönem Mühendislik Fakültesi Dekanlığı ve bir süre Teknik Bilimler Meslek Yüksekokulu Müdürlüğü yapan Prof. Dr. Abdulvahap Yiğit için Ali Durmaz Makine Mühendisliği Bölüm Binası önünde cenaze töreni düzenlendi. Törene BUÜ Rektörü Prof. Dr. Ferudun Yılmaz, rektör yardımcıları, dekanlar, akademisyenler, idari personel, öğrencileri, ailesi ve çok sayıda seveni katıldı. Törende kısa bir konuşma gerçekleştiren Rektör Prof. Dr. Ferudun Yılmaz, kendisini asistan olduğu dönemden itibaren tanıdığını ve son derece kıymetli bir hoca olarak gördüğünü belirtti. Prof. Dr. Abdulvahap Yiğit’i iyi bir insan ve iyi bir olarak bildiklerini kaydeden Prof. Dr. Yılmaz, “Mekanı cennet olsun. Yakınlarına Allah’tan sabırlar niyaz ediyorum. Çalışkan, iyi niyetli, dürüst ve dost canlısı birisi olarak tanıdım. Herkes de hocamızı bu özellikleriyle bilmektedir. Hürmet ettiğimiz, üst kuşak abi hocalarımızdan birisiydi. Allah’tan rahmet diliyoruz” şeklinde konuştu. Yoğun bir katılımın olduğu törende ailesi, sevenleri ve dostları da Prof. Dr. Abdulvahap Yiğit için duygularını dile getirdi. Yiğit’in 15 Temmuz Şehitler Camii’nde kılınan cenaze namazının ardından Ertuğrul Mezarlığı’na defnedildi.
Edirne Edirne’de üniversite öğrencilerinden Filistin’e destek gösterisi Edirne’de İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarını protesto etmek amacıyla bir araya gelen Trakya Üniversitesi öğrencileri, sloganlar eşliğinde yürüyüş gerçekleştirdi. Trakya Üniversitesi öğrencileri, İsrail’i "Say Stop" diyerek protesto etti. Bolca Ana Yemekhanesi önünde bir araya gelen üniversite öğrencileri, ellerinde Türk ve Filistin bayrakları ile dövizler taşıyarak Balkan Yerleşkesi’ndeki Yaşam Merkezi’ne kadar yürüdü. Yürüyüşün ardından basın açıklaması yapıldı. Basın açıklamasını AK Parti Genel Merkez Gençlik Kolları Üniversiteler Birimi Edirne Başkanı Eren Çam okudu. 1948’den bugüne kadar milyonlarca masum ve mazlum Filistinliyi göç, kıtlık ve ölümle sınayan İsrail yayılmacılığının 7 Ekim 2023 itibariyle tarihin akışı içerisinde insanlığın utanç tablosu olarak değerlendireceği bir soykırım halini aldığını söyleyen Çam, "209 gündür çocuk, kadın, erkek, genç, yaşlı, engelli ayırt etmeksizin 35 bin kişinin İsrail barbarlığı tarafından katledildiği, binlerce kişinin evinden, yurdundan göçe sürüklendiği, kundaktaki bebeklerin bombardımanlar sonucunda enkaz altında can verdiği bir soykırım yaşanmaktadır. İnsanlığın yaşadığı acıları canı yananın rengine, dinine ve diline göre tasnif etmeyi, kınamayı ve lanetlemeyi kendisine paye bilen iki yüzlü egemen güçler ile uluslararası örgütler ise vahşeti yaşatan İsrail olunca bir kez daha sessiz kalmayı, katledilen bebeklerin görüntülerine karşı gözlerini kapatmayı, masum kadınların feryatlarına karşı kulaklarını tıkamayı tercih etmişlerdir" dedi. Arizona’da, Florida’da, Ohio’da, Texas’ta, Kaliforniya’da yıllardır sırtlarını dayadıkları tüm üniversitelerin artık onlar için tehlikeden ibaret olduğunu aktaran Çam, Gazze’de yaşanan katliama karşı on binlerce gencin katılımıyla ilk günden bugüne kadar gerçekleştirilen "Say Stop" eylemleri, boykot çağrıları ve yardım faaliyetlerine ara vermeden devam edeceklerini ifade etti. Eylem basın açıklamasının ardından sona erdi.
Eskişehir Anadolu Üniversitesinde International Staff Mobility Week Programı başladı Anadolu Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Birimi, 2024 Anadolu International Staff Mobility Week etkinliğine ev sahipliği yaptı. Bu yıl ikincisi düzenlenen etkinliğe 9 farklı ülke ve 11 farklı yükseköğretim kurumundan çok sayıda akademisyen ve personel katılım gösterdi. Hem Avrupa Birliği ülkeleri hem de Avrupa Birliği ülkeleri dışındaki ülkelere öğrenci ve personel hareketliliği imkânı sunan Erasmus+ Programı katkılarıyla düzenlenen etkinliğin açılış törenine Anadolu Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Ali Resül Usul, Uluslararası İlişkiler Birimi Müdürü Dr. Öğr. Üyesi Ertuğrul Gökçekuyu başta olmak üzere çok sayıda kişi katılım gösterdi. UİB Müdürü Dr. Öğr. Üyesi Ertuğrul Gökçekuyu’nun moderatörlüğünde başlayan ilk oturumun ardından Bosna Hersek, Ürdün, Bulgaristan, Kosova, Fas, Filistin, Polonya, Ukrayna gibi ülkelerden gelen yükseköğretim kurumu temsilcileri, gerçekleştirdikleri sunumlar ile yükseköğretim alanındaki çalışmaları hakkında katılımcılara bilgi verdiler. Dört gün boyunca paneller, eğitimler ve geziler düzenlenecek Dört gün sürecek olan etkinlikte gerçekleşecek olan paralel oturumlarda katılımcıların katkılarıyla yükseköğretimde uluslararasılaşmanın önemi vurgulanacak, Erasmus+ Uluslararası Kredi Hareketliliği ve Kağıtsız Erasmus (Erasmus Without Paper) konularında deneyim paylaşımları gerçekleştirilecek. Program kapsamında ayrıca katılımcılar, Anadolu Üniversitesi Eğitim Fakültesi, Edebiyat Fakültesi, Güzel Sanatlar Fakültesi, İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi, İletişim Bilimleri Fakültesi, Hukuk Fakültesi ve Turizm Fakültesi akademisyenleri ile ikili iş birlikleri için bir değerlendirme toplantısı da gerçekleştirecek. 10 ülkeden gelen katılımcılara Türkiye’yi, Türk kültürünü ve şehri en iyi şekilde tanıtmak amacıyla rehber eşliğinde Türk Dünyası Uygulama ve Araştırma Merkezi, Sazova Bilim Kültür ve Sanat Parkı, Odunpazarı, Seyyid Battal Gazi Külliyesi ile Frigya Vadisi ziyaretleri de geçekleştirilecek. Program dahilinde ayrıca Gastronomi ve Mutfak Sanatları Bölümü ile de Türk Yemeği Atölyesi düzenlenecek. Etkinlikler, değerlendirme oturumu ve sertifika takdimi ile sona erecek.