GENEL - 30 Eylül 2021 Perşembe 13:04

‘Glütensiz Kayseri Mutfağı’ Projesi geniş yankı uyandırdı

A
A
A
‘Glütensiz Kayseri Mutfağı’ Projesi geniş yankı uyandırdı

Çölyaklılara yönelik yaptığı hizmetlerle geniş yankı uyandıran Kocasinan Belediye Başkanı Ahmet Çolakbayrakdar’ın son olarak ‘Glütensiz Kayseri Mutfağı’ Projesi’ni duyan vatandaşlar, Türkiye’ye örnek bir belediye hizmetinin verildiğini belirterek, Başkan Çolakbayrakdar’a teşekkür etti.

Çölyaklılara yönelik yaptığı hizmetlerle geniş yankı uyandıran Kocasinan Belediye Başkanı Ahmet Çolakbayrakdar’ın son olarak ‘Glütensiz Kayseri Mutfağı’ Projesi’ni duyan vatandaşlar, Türkiye’ye örnek bir belediye hizmetinin verildiğini belirterek, Başkan Çolakbayrakdar’a teşekkür etti. Başkan Çolakbayrakdar ise çölyaklılara yönelik 2017 yılında ilk olarak başlatılan ve Türkiye’de diğer belediyelere örnek olan projelere bir yenisini daha eklediklerini belirterek, çölyaklı ailelerin her zaman yanlarında olduklarını söyledi.


Yapılan hizmetlerle çölyaklı bireylerin sağlıklı beslenmelerine katkı sağladıklarını ifade eden Başkan Çolakbayrakdar, çölyakın hassas beslenme gerektiren bir yaşam biçimi olduğunu belirterek, “Kocasinan Belediyesi olarak her kesimin hayatını kolaylaştırmak ve onların mutluluklarını artırmak için hizmetler üretiyoruz. Bu çerçevede 2017 yılında ilk olarak başlattığımız ve Türkiye’de diğer belediyelere örnek olan uygulamayla ilçe genelinde ikamet eden 185 çölyaklı aileye bugüne kadar 3 bin 606 çölyak paketi dağıttık. Ailelerde bulunan çölyaklı birey sayısı ve gelir durumuna göre düzenli olarak dağıtım yapıyoruz. 2017 yılında 66 kişi 264 koli, 2018 yılında 132 kişi 528 koli, 2019 yılında 174 kişi bin 163 koli, 2020 yılında 182 kişi 960 koli ve son 9 ayda 185 kişi 691 koli olmak üzere toplam 3 bin 606 çölyak paketi verdik. Bu hizmetin gurur veren bir diğer tarafı gerek şehrimizde gerekse ulusal manada Türkiye’mizde birçok belediyenin benzer organizasyonlar yapıyor olmasıdır. Kocasinan Belediyesi olarak alerjik hassasiyeti bulunan hemşerilerimize destek oluyor ve özel olarak hazırlamış olduğumuz glütensiz ürün paketlerini çölyaklı ailelere ulaştırıyoruz. Bunun yanı sıra farklı projeler üretmeye çalışıyoruz. Bunlardan biri olan ‘Glütensiz Kayseri Mutfağı’ Proje’miz, hem glüten hassasiyeti olan vatandaşlarımıza hem de glütensiz ürünleri tüketmeyi yaşam biçimi haline getirenlere yönelik bir çalışmadır. Vatandaşlarımız yoğun bir şekilde glütensiz ürünler kullanmayı talep ediyor. Bu projeyle oluşturulacak olan üretim tesisiyle çölyaklı aileler buradan faydalanabilecekler. Amacımız, bir nebze de olsa çölyaklı ailelerimizin hayatını kolaylaştırmak, bunu yaparken de aramızdaki gönül bağını pekiştirmektir” ifadelerine yer verdi.


47 yaşındaki Melek Közelo ise bir yıldır çölyak tanısı koyulduğunu belirterek, “Kocasinan Belediyesi’nin bu konuda göstermiş olduğu destek beni ziyadesiyle mutlu ediyor. Ailemizde böyle bir hassasiyet gerektiren bir konu yoktu. Bir anda zayıfladım ve hastaneye gittim. Tahliller sonucunda çölyak olduğumu öğrendim. Ardından glütensiz beslenmeye başladım ve sağlığım yerine geldi. İlk zamanları çok bocaladım. Bilmiyordum nasıl besleneceğimi sonra öğrendim. Glütensiz ürünler, çok pahalı bu konuda belediyemizden Allah razı olsun. Yaklaşık bir yıldır çocuklarımla çay bahçesine gittiğimde sadece bir çay içebiliyordum. Şimdi ise glütensiz kafe açıldı ve Glütensiz Kayseri Mutfağı projesi hayata geçecekmiş. Ben ve çocuklarım çok mutlu oldu. Böyle hizmetlerin olmasından dolayı başkanımıza teşekkür ediyorum” diye konuştu.


Uğur Akdoğan da kızının yaklaşık 14 yıldır çölyak hassasiyeti bulunduğuna dikkat çekerek, “Misafir gibi her şey 10 yıl önce bizim için bitti. Allah devletimize ve belediyelerimize zeval vermesin. Özellikle Kocasinan Belediye’mizin yapmış olduğu hizmetlerden dolayı cani gönülden tebrik ediyorum. Çünkü Türkiye’nin çok nadir yerlerinde böyle hizmetler var. 4 yıldır her ay paketlerimizi alıyoruz” dedi.


Sibel Bozdağ isimli vatandaş da oğlunun 11 yıldır çölyaklı olduğunu ifade ederek, “Sürekli diyet yapıyoruz. Bildiğiniz gibi ürünlerimiz çok pahalı. Sağ olsun başkanımız, 2017 yılından beri böyle bir proje başlattı. Allah razı olsun. Her ay düzenli olarak paketlerimizi alıyoruz. Glütensiz Kayseri Mutfağı Projesi’ni duyduğumuzda çok mutlu olduk. Çocuklarımız, gençlerimiz ve insanlarımız için çok faydalı bir proje olacağına inanıyorum. Çocuklarımızla dışarı çıktığımızda oturacak ve yiyecek bir şey bulamıyoruz. İnşallah proje sayesinde yavrularımız emin ellerde çıkan ürünleri tüketecek. Başkanımızdan Allah razı olsun” şeklinde konuştu.


5 yıldır çölyaklı olduğunu belirten Yasemin Yılmaz da, “Glütensiz diyetime devam ediyorum. Çölyaklı olduğumu öğrenince çok tedirgin oldum. Bu hassasiyetle nasıl mücadele edeceğimi bilmiyordum ama şuanda çok iyi ilerliyorum. Glüten hassasiyetime karşı başkanımız bizlere ayrı bir hassasiyet gösterip, her ay düzenli bir şekilde desteğimizi alıyoruz. Başkanımıza çok teşekkür ediyorum. Yeni projede de hayata geçtiği zaman çok memnun oluruz” ifadelerine yer verdi.


Diğer çölyaklı aileler de Kocasinan Belediyesi’nin kendileri için yapılan hizmetlerden son derece memnun kaldıklarını belirterek, Başkan Çolakbayrakdar’a teşekkür etti. Öte yandan Kocasinan Belediyesi Sosyal Yardım İşleri Müdürlüğü’nün hazırladığı glütensiz ürün paketlerinin içerisinde; kek unu, hamur işi unu, nişastalı karışımı, kakaolu çıtır top, burgu makarna, spagetti, şehriye, köftelik bulgur, fındık ezmesi, portakallı mini kek ve susamlı çubuk kraker gibi glüten içermeyen yiyecekler bulunuyor.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kastamonu Özel bireyler için önemli çalıştay Kastamonu’da düzenlenen “Türkiye Yüzyılı Kastamonu Özel Bireyler” çalıştayı başladı. Çalıştayda konuşan Milletvekili Ekmekci, "Farklı başlıklar altında toplanan masalarımızın her birinden çıkacak raporların özel eğitim alanında ilgili kurumlarımıza ciddi bir güzergah açacağından ve rehber olacağından eminim" dedi. Kastamonu Valiliği tarafından Kuzey Anadolu Kalkınma Ajansı’nda düzenlenen “Türkiye Yüzyılı Kastamonu Özel Bireyler Çalıştayı” başladı. 2 gün sürecek çalıştayın açılış programı AK Parti Kastamonu Milletvekili Serap Ekmekci, Kastamonu Belediye Başkan Vekili Hasan Fehmi Taş, KUZKA Genel Sekreteri Dr. Serkan Genç, İl Sağlık Müdürü Çağdaş Derdiyok, İl Milli Eğitim Müdürü Hasan Gümüş, Milli Eğitim Bakanlığı Özel Eğitim Daire Başkanı Fatih Paça ve Kastamonu Özel Bireyler ve Aileleri Dayanışma Derneği Başkanı Huriye Boyraz, sivil toplum kuruluşları temsilcilerinin katılımı ile gerçekleştirildi. Çalıştayın açılışında konuşan Milletvekili Serap Ekmekci, “Milletvekili olarak mecliste yürüttüğümüz rutin görevlerimiz ve yer aldığımız komisyonlarımız var. Mazbatamı almamla birlikte öncelikli çalışma alanı olarak sosyal gelişme konularına yöneldim. Darda kalanı feraha erdirmek, eksik kalanı tamamlamak, çaresiz olana çare bulmak için yola çıktım. Geride kalan bir yıllık sürede bu güzergahta çalıştım ve çalışmayı hız kesmeden sürdüreceğim. Kadın ve anne olmam, avukatlık mesleğimde yaşadıklarım, belediye meclis üyelikleri ve kadın kolları başkanlığındaki edindiğim bilgiler beni bu seçeneğe sürükledi diyebilirim. Milletvekili olmamla birlikte okullarımızı ziyarete başladım. Eğitim en önemli konularımızdan biri. Çocuklar geleceğimizin emekçileri. Her okul ziyaretimde çantamı eksikler, düzeltilmesi gerekenler, tamamlanacaklarla doldurdum. İdarecilerimizle, öğretmenlerimizle, öğrencilerimizle sohbetlerimiz neticesinde “ortak akıl” diyoruz ya, işte bu çalıştay fikri ortaya çıktı” dedi. Özel eğitimin önemine değinen Ekmekci, "Özel eğitim alanı, üzerinde hassasiyetle durmamız ve dünyada ki mevcut sistemleri dikkatle izlememiz gereken bir çalışma alanı. Bilimin çeşitli dalları ile ilişkili olup, eğitim biçim ve içeriğinin değişme kapasitesi olan özel eğitim için çeşitli paydaşların işbirliği olmazsa olmaz. Akademi ile veli görüşü, sağlıkçı ile sosyal hizmetçi görüşü, eğitimci ile sporcu görüşleri aynı potada harman edilmeli ki ortaya en doğru ve güncel yöntem çıksın” diye konuştu. “Bu ekip birlikte başaracak” Desteklerini daima sürdüreceğini belirten Ekmekci, “Siz değerli çalıştay katılımcıları, her biriniz çalıştığınız alanların uzmanlarısınız. Hazırlık toplantılarımızda her birinizin bu kutsal emeklerini gördük. O kadar dolu bir çalıştay programı hazırladınız ki maça bir sıfır galip başladık diyebiliriz. 2 gün sürecek çalıştayımızın son derece verimli geçeceğinden de şüphemiz yok. Bu ekiple birlikte başaracak. Farklı başlıklar altında toplanan masalarımızın her birinden çıkacak raporların özel eğitim alanında ilgili kurumlarımıza ciddi bir güzergah açacağından ve rehber olacağından eminim. Çalıştay bildirimizi bakanlıklarımıza ulaştıracağım ve takipçisi olacağım. Verdiğiniz emeğin karşılık bulması için elimden geleni sizlerin desteği ile ortaya koyacağım. Cumhurbaşkanımız, Genel Başkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan liderliğinde, Türkiye Yüzyıl’ında ülkemizin her alanda lider ülkelerden biri yapmanın gayretindeyiz. Çağ ne gerektiriyorsa, ortak akıl ve bilim neyi işaret ediyorsa, imece ile ne kadar yol yürüyebiliyorsak, yürüyeceğiz” şeklinde konuştu. Açılışın ardından konusunda uzman ekiplerle birlikte çalıştay için oluşturulan komisyonlarda istişareler yapmaya başladı.
Ankara Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Işıkhan: “Sendikal hareketlerin güçlenmeye devam etmesi gerekmektedir” Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, “Değişen iş yapısı ve çalışma koşulları karşısında, sendikal hareketlerin güçlenmeye devam etmesi gerekmektedir” dedi. "Türkiye Yüzyılında Çalışma Hayatı: Emeğin, Sendikal Örgütlenmenin ve İstihdamın Geleceği" başlıklı 13. Çalışma Meclisi Toplantısı Ankara’da düzenlendi. Toplantıya Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, Türk-İş Genel Başkanı Ergün Atalay, Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, Hak-İş Genel Başkanı Mahmut Arslan ve diğer sendikaların başkanları ile temsilcileri katıldı. Toplantının açılış konuşmasını yapan Bakan Işıkhan, "1 Mayıs’ın, günün anlam ve önemine uygun olarak, barış içinde ve bayram havasında geçmesini; emekçilerimizin esenliğine de vesile olmasını temenni ediyorum. Meclisimiz, bugün ve yarın; çalışma hayatında insana yakışır iş, yeşil ve dijital dönüşümün iş gücü piyasalarına etkileri ve adil çözüm; c) sendikal örgütlenmede yaşanan sorunlar ve çözüm önerileri; d) Toplu sözleşme sürecinde yaşanan sorunlar ve çözüm önerileri olarak dört oturum şeklinde toplanacaktır. Bu toplantılarda bulunmamız, çalışma hayatımızın sadece mevcut durumunu değil, geleceğe dair vizyonumuzu tartışmak ve belirlemek için hepimize bir fırsat sunmaktadır" şeklinde konuştu. Dünyada, bölgede, jeopolitik gerilimler ve ekonomik dalgalanmaların yaşandığını belirten Işıkhan, pandemi gibi salgın hastalıklar, doğal afetler, göç hareketleri, savaşlar, su, gıda ve enerji krizlerinin beraberinde yeni riskler ve belirsizlikler getirdiğini vurguladı. Türkiye olarak belirsizliklerin getireceği her türlü riske karşı alınacak tedbirlere yönelik dikkatli bir şekilde çalıştıklarını kaydeden Işıkhan, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın çizdiği Türkiye Yüzyılı vizyonu ile daha güçlü, daha kapsayıcı ve sürdürülebilir bir sosyo-ekonomik kalkınmayı sağlayacak politikaları uygulamaya devam edeceklerini ifade etti. “Kadın ve genç istihdamında artış sağlayacak özel politikalar geliştiriyoruz” Nihai hedeflerinin Türkiye Yüzyılını, emeğin, yatırımın, üretimin, istihdamın, büyümenin, kalkınmanın ve refahın yüzyılı yapmak olduğunu söyleyen Işıkhan, “Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı olarak 12. Kalkınma Planı ile Orta Vadeli Programı da dikkate alarak, genel istihdamın yanı sıra özellikle kadın ve genç istihdamında artış sağlayacak, özel politikalar geliştiriyoruz. Bildiğiniz gibi, günümüzde çalışma hayatı, hızla değişen ekonomik, teknolojik ve sosyal dinamiklerle karşı karşıyadır. Dijitalleşme, yapay zeka, otomasyon gibi faktörler, çalışma hayatındaki rolleri ve beceri gereksinimlerini yeniden tanımlıyor. Bu anlamda günümüz itibarıyla gerçek bir dönüşümün içindeyiz. Bu dönüşümün, çalışanları nasıl etkilediğini, iş gücü piyasasında hangi alanlarda yeni fırsatlar ve hangi alanlarda tehditler oluşturduğunu anlamak, geleceğe dair stratejiler belirlemede kritik öneme sahiptir” ifadelerini kullandı. Konuşmasında dönüşümün merkezinde her zaman insanın ve emeğin olması gerektiğini dile getiren Işıkhan, insan onurunu koruyarak, adil çalışma şartlarını sağlayarak ve çalışan haklarını güvence altına alarak bu dönüşümü yönlendirmeleri gerektiğinin altını çizdi. “Sendikal hareketlerin güçlenmeye devam etmesi gerekmektedir” Çalışma hayatındaki sosyal diyaloğun; kurumsal, kapsayıcı ve şeffaf biçimde işlemesinde önemli bir rol üstlenen sendikaları desteklediklerini hatırlatan Işıkhan, “Değişen iş yapısı ve çalışma koşulları karşısında, sendikal hareketlerin de güçlenmeye devam etmesi gerekmektedir. Değişen işgücü piyasalarının ve yeni iş modellerinin; sendikal örgütlenmeye etkilerinin tartışılması ve yeni modellerin geliştirilmesi kaçınılmazdır. Diğer yandan, istihdamın geleceği konusunda ise sadece işsizlik rakamlarına odaklanmak yeterli değildir. İstihdamın niteliği, güvencesi ve insana uygunluğu da göz önünde bulundurulmalıdır. İstihdam oluşturma politikaları, sadece iş ve işçi sayısını artırmakla kalmamalı, aynı zamanda kaliteli ve sürdürülebilir işlerin oluşturulmasını da hedeflemelidir” diye konuştu.