GÜNDEM - 10 Aralık 2025 Çarşamba 12:29

Başkan Çolakbayrakdar: "Köy kimliğini koruyan, geleceğe nefes olan projeler üretiyoruz"

A
A
A
Başkan Çolakbayrakdar: "Köy kimliğini koruyan, geleceğe nefes olan projeler üretiyoruz"

Merkez mahallelerin yanı sıra kırsal mahalleri de cazibe merkezi hâline dönüştüren Kocasinan Belediyesi, kırsalda yaptığı hizmet atağıyla dikkat çekiyor. Yapılan hizmetlerle kırsal kalkınmada da öncü belediye olduklarını ve geleceği inşa eden projelere imza attıklarını belirten Başkan Çolakbayrakdar, "Köy kimliğini koruyan, geleceğe nefes olan projeler üretiyoruz" dedi.


Yüzölçümü bakımından Kayseri’nin en büyük merkez ilçesi olan Kocasinan’da bulunan tüm kırsal mahallelere hizmet ulaştırabilmek için gece gündüz demeden çalıştıklarına değinen Başkan Çolakbayrakdar, yapılan yatırımlarla mahallelerin değer kazandığına dikkat çekti.


"Hizmetlerimizle kırsal mahallelerimizin de yazısı değişiyor"


Başkan Çolakbayrakdar, konuşmasında şunları kaydetti:


"Fen İşleri Müdürlüğü ve Kırsal Hizmetler Müdürlüğü ekiplerimiz, hava şartları elverdiğince kırsal mahallelerde yol yapım ve yenileme çalışmalarına devam ediyor. Özellikle kırsal mahallelerimizle ilgili Kırsal Hizmetler Müdürlüğümüzün her geçen gün hem bütçesini artırıyor hem de teknik donanımını fazlalaştırıyoruz. Bu mahallelerimizde yaşayan vatandaşlarımızın kendine özgü özellikleriyle daha huzurlu yaşamalarını istiyoruz. Bu kapsamda mahallelerimizin bu zamana kadar birçok talebini yerine getirdik ve yaptığımız hizmetlerle kırsal mahallelerimizin de yazısını olumlu yönde değiştiriyoruz. Bu çerçevede ilçenin farklı noktalarında sürdürülen çalışmalarla stabilize yol, kilitli taş ve beton bordür ile araç ve yaya yolu yapımı, kilitli taş tamiratı, ihtiyaç duyulan mahallelere oyun grubu, istinat duvarı, kamu binalarının onarımı, fırın yapımı gibi çalışmalar gerçekleştirdik. Sürdürülebilir kırsal kalkınmanın sağlanması hem de yeşil alan miktarının artırılması için badem ve ceviz başta olmak üzere on binlerce ağacı toprakla buluşturduk. Ayrıca çiftçi kardeşlerimizle birlikte Kocasinan’da yeni ürünler üretebilmenin önünü açıp onların daha iyi şartlarda yaşamalarına katkı sağlıyoruz. Ata tohumları, tıbbi ve aromatik bitkiler ve alternatif tarım ürünlerinin üretilmesi gibi alanlarda çalışmalar yürütüyoruz. Tarımsal sulama için belli yerlere koruge borular yerleştirilirken ihtiyaç duyulan mahallelerde taziye evi ve fırın yapıldı. Okullar, sağlık ocakları ve mezarlıklar başta olmak üzere kamu binalarının bakım, onarım ve temizlik işleri gerçekleştirildi. Yeni parkların yapımının yanı sıra mevcut parkları da yeniledik. Bu çalışmalarımız rutin olarak devam etmektedir. İnşallah kırsal mahallelerimizin güzelliklerini daha çok ortaya çıkaracak ve değerine değer katmaya devam edeceğiz."


"Kırsal mahallelerin köy kimliğini koruması adına birçok projeyi hayata geçirdik"


Kırsal mahallelerin köy kimliğini koruması adına birçok projeyi hayata geçirdiklerine dikkat çeken Başkan Çolakbayrakdar, "Özellikle bölgemizdeki kırsal mahallelerimizin köy kimliği özelinde tarım, ziraat ve hayvancılıkla uğraşmalarını hem önemsiyoruz hem de büyük destek veriyoruz. Tarım bölgesi olan Kocasinan, Kayseri’de yapılan tarımın yüzde 20’sini oluşturmaktadır. Çiftçilerimizin işlerini kolaylaştırmak, alın teri ve emeklerinin daha bereketli olması için projeleri hayata geçiriyoruz. Geçen yıl örnek olan çalışmayla Hasancı köyümüzde alıç ağaçlarını aşıladık. Bunları daha verimli hâle getirmek için başlatmış olduğumuz aşılamayla daha güzel alıçlar yetişecek. Bilindiği üzere rutin belediyecilik faaliyetlerinin yanı sıra farklı ve sıra dışı hizmetler yapıyoruz. Bizden sonraki kuşaklara miras bırakabileceğimiz önemli işler yapıyoruz. İnşallah kırsal mahallelerimizin güzellikleri daha da artacak ve değerine değer katmaya devam edeceğiz" ifadelerini kullandı.


"Köyümde Hayat Var Projesi, TÜRKİYE için milat olacak"


‘Köyümde Hayat Var’ projesi ile gençlerin tarıma yönelirken hem yüzlerinin güleceğini hem de ülke ekonomisine daha fazla katkı sağlayacaklarını belirten Başkan Çolakbayrakdar, bu uygulamayla Kayseri ve Kocasinan’ın tarımsal alanda büyük bir hamle yaşayacağını söyledi. Başkan Çolakbayrakdar, tarım ve hayvancılığı destekleyerek şehirden kırsala göçü teşvik edecek çalışmalar yürüttüklerini ifade ederek, "Kırsaldan şehre göçü önleyip şehirden kırsala göçün olmasını sağlamak için çalışmalar yürütüyoruz. Şehirden kırsala doğru göçü teşvik edecek ve ülke ekonomisine katkı sağlayacak projeler hayata geçiriyoruz. Çiftçilerimizi ve gençlerimizi tarımsal üretime özendirmek için yatırımlar yapıyoruz. Mahallelerin durumlarına göre kıraç tarıma ve kapalı devre sulamanın olduğu yerlerde farklı yatırımlar yapıyoruz. Özellikle geçen yıl, Beydeğirmeni’nde başlattığımız ‘Köyümde Hayat Var’ projesiyle gençleri çiftçilik, ziraat, hayvancılık ve tarımın içerisine çekerek daha fazla genç çiftçiyle birlikte tarımsal üretimin altyapısını güçlendirmeye çalışıyoruz. Proje sonucunda genç çiftçilerimiz daha fazla kazanç elde ederken tarımsal üretime daha fazla yönelmiş olacaklar. Biz bunu ülkemiz, şehrimiz ve ilçemiz için yapıyoruz. Hayırlı olsun" şeklinde konuştu.


"Kadın kooperatifi, kırsal kalkınmada model oldu"


Tarımda yapılan projeler ve farklı üretim metotlarıyla kırsal kalkınma modeline öncülük ettiklerini hatırlatan Başkan Çolakbayrakdar, "Yemliha Kadın Girişimi Üretim ve İşletme Kooperatifi’ndeki hanım kardeşlerimizin el emeği göz nuru hazırladıkları ürünler, Kayseri’nin her bir köşesine ulaşıyor. Coğrafi işareti aldığımız ve ülkemizde meşhur olan Yamula patlıcanının üretiminin de topraktan başlayıp hasadına kadar hanım kardeşlerimizin emeği var. Hanım kardeşlerimizin el emeği göz nuru ürünler, Kayseri’den bütün Türkiye’ye satışı hazır hâle geldi. Kayseri’mizin yöresel ürünleri; aç makarna diye tabir ettiğimiz erişte, çorba ve mantı çeşitleri, her şeyiyle doğal ürünler vatandaşlarımızla buluşuyor. Biz her alanda vatandaşlarımızın yanındayız. Kadın girişimini desteklemek adına bu kooperatifin de ayrı değeri ve önemi var. Kırsal kalkınmada model olan bu kooperatife her türlü desteği sağlıyoruz" diye konuştu.


Kocasinan’ın her bir köşesinin kendine has özellik ve değerleriyle ön plana çıktığını vurgulayan Başkan Çolakbayrakdar, kırsal mahallelerin değerine değer katmaya devam edeceklerini sözlerine ekledi.



Başkan Çolakbayrakdar: "Köy kimliğini koruyan, geleceğe nefes olan projeler üretiyoruz"

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Yeniköy Kemerköy Enerji’ye 4 milyon fidan için takdir belgesi Yeniköy Kemerköy Enerji, Orman Genel Müdürlüğü ile 2022 yılında yaptığı protokol kapsamında ülkenin farklı bölgelerindeki ağaçlandırma çalışmalarına devam ediyor. Protokol çerçevesinde, 2025 yılı sonu itibarıyla dikilen fidan sayısı 4 milyonun üzerine çıktı. Orman Genel Müdürlüğü (OGM), Yeniköy Kemerköy Enerji ile yürüttüğü ağaçlandırma protokolü kapsamında gerçekleştirilen çalışmalar nedeniyle şirkete takdir belgesi verdi. OGM koordinasyonunda sürdürülen ağaçlandırma programı çerçevesinde, Türkiye’nin farklı bölgelerinde 4 milyondan fazla fidan toprakla buluşturuldu. Türkiye’nin ormanlarını güçlendiren ortaklık Yeniköy Kemerköy Enerji Genel Müdür Yardımcısı Burak Işık’a takdir belgesi Orman Genel Müdürlüğü Genel Müdür Yardımcısı İbrahim Yüzer, tarafından takdim edildi. Yüzer, protokol kapsamındaki çalışmaların bir dikim yükümlülüğünden çok, ülkenin orman varlığını güçlendiren uzun vadeli bir ekosistem yatırımı olduğunu vurguladı: "Doğru planlamayla özel sektör ve kamu ortaklıklarının orman varlığına kalıcı katkı sunduğunu açıkça görüyoruz. Yeniköy Kemerköy’le olan iş birliğimiz, klasik bir dikim programının ötesine geçti; planlama, tür seçiminden bakım ve izlemeye kadar bütüncül bir ormancılık uygulamasını temsil ediyor." "Sürdürülebilirliği rakamlardan öte bir sorumluluk olarak görüyoruz" Yeniköy Kemerköy Enerji Genel Müdür Yardımcısı Burak Işık ise Türkiye’nin farklı bölgelerinde oluşturdukları dikim alanlarının, yıllar içinde kendi ekosistemini kuracak ormanlara dönüşeceğini belirtti: "Orman Genel Müdürlüğü ile dört yıldır yürüttüğümüz ağaçlandırma çalışmalarında, yalnızca faaliyet gösterdiğimiz Muğla ile sınırlı kalmayıp Türkiye’nin farklı bölgelerinde de dikimler gerçekleştiriyoruz. Protokol kapsamında fidan türlerinin belirlenmesi ve dikim sürecinin planlanması Orman Genel Müdürlüğü tarafından yapılıyor; biz ise bu süreçlerin hayata geçirilmesi için tüm gerekli desteği sağlıyoruz. Bir fidanın toprağa kazandırılmasıyla başlayan süreç, uzun vadede hem karbon yutak kapasitesini hem de biyolojik çeşitliliği artıran zincirleme bir fayda oluşturuyor. Bu etki, toprak sağlığından su döngüsüne kadar geniş bir alanı olumlu yönde değiştiriyor" Yapılan açıklamaya göre, şirket tarafından akademisyenlerle beraber yürütülen karbon yutak alanı hesaplama çalışması sonucuna göre, dikilen 4 milyonun üzerindeki fidan, 2024 yılı sonunda atmosferden 1 milyon 501 bin ton karbondioksiti tuttu. 2025 yılı sonunda bu miktarın 2 milyon 80 bin tona ulaşması bekleniyor. Ağaçların büyümesiyle birlikte tutulum miktarının 10 yıl içinde 2 milyon tonu; 30 yıl içinde ise 4 buçuk milyon tonu aşması öngörülüyor. 2025’te 576 hektarlık maden sahası rehabilite edildi Şirketin Milas’taki eski maden sahasında yürüttüğü "Hüsamlar Yeniden Doğaya Kazandırma" projesi, Türkiye’nin tek seferde uygulanan en kapsamlı doğaya geri kazandırma çalışmalarından biri olarak öne çıkıyor. Projenin bölgenin iklimine uygun bitkiler ve bilimsel yöntemlerle yürütüldüğünü belirten Işık, "Faaliyetimizin sonlandığı maden sahalarımızı ağaçlandırıyor, konusunun uzmanı kıymetli akademisyenlerle çalışıyoruz. 2025 yılı itibarıyla 576 hektarlık alanı rehabilite ettik ve 246 binden fazla fidan ve bitki diktik. Ayrıca Türkiye’nin köklü çevre derneklerinden biri olan Türkiye Tabiatını Koruma Derneği, çalışmalarımızı izliyor ve raporluyor. Rehabilitasyon süreçlerimizle ilgili hazırladıkları raporlar kamuoyuna açık bir şekilde kurumun web sitesinde yayınlanıyor. Süreçlerimize bölge insanını da dahil edip onların da bilgilerinden faydalanıyoruz. Proje tamamlandığında 2032’ye kadar toplam 1363 hektarlık alanı doğaya kazandırmayı hedefliyoruz" dedi.
Ankara ‘Bilge Kral’ Aliya İzetbegoviç doğumunun 100’üncü yılında Ankara’da anıldı Bosna-Hersek’in kurucu Cumhurbaşkanı Aliya İzetbegoviç, doğumunun 100’üncü yıl dönümünde Ankara’da düzenlenen panelle anıldı. Yunus Emre Enstitüsü, Ankara Üniversitesi ve Aliya İzetbegoviç Vakfı iş birliğiyle Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi Farabi Salonu’nda düzenlenen ‘Doğumunun 100’üncü Yılında Aliya İzetbegoviç’ı Yeniden Anlamak’ başlıklı panele Bosna Herkes’in Ankara Büyükelçisi Mirsada Colakovic, Ankara Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Necdet Ünvar, Türk Dil Kurumu (TDK) Başkanı Osman Mert, Yunus Emre Enstitüsü Başkanı Abdurrahman Aliy, akademisyenler, diplomatlar ve öğrenciler katıldı. Mirasın gelecek nesillere aktarılması ve iki ülke arasındaki kültürel iş birliğinin güçlendirilmesi hedeflenen panel, milli marşların okunması ve müzik dinletisinin ardından açılış konuşmalarıyla devam etti. "Bosna Hersek giderek büyüyen, gelişen, Türkiye’nin dostu ve kardeşi olan bir ülke" Bugünün İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’nin kabul edildiği gün olduğunu hatırlatan Ankara Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Necdet Ünvar, "İnsanlık onurunun yeniden kazanılması adına çok önemli bir evrensel beyanname. Onun kabul edildiği günün yıl dönümünde Aliya İzetbegoviç’i yeniden anlamak adı altında bir program yapıyoruz. Niye yeniden anlamak diye ifade ediyoruz. Çünkü İzetbegoviç, Bosna Hersek’in bugünlere gelmesinde o zor yıllarda, 90’lı yıllardaki bilge lider. Çok zorlu şartlarda Bosna Hersek’in özgürlüğü, hür ve müreffeh bir ülke olması için çok gayretleri olmuştu malumunuz ve vefat etti. Vefatından sonra da Bosna Hersek giderek büyüyen, gelişen, Türkiye’nin dostu ve kardeşi olan bir ülke. Onun fikirleri var. Aslında fikirleri sadece Bosna’yla ilgili de değil, insanlık onurunu, özgürlüğünü ve insanı insan yapan değerleri savunan bir lider. Dünyanın zor bir süreçten geçtiğini biliyoruz. Türkiye’nin hem kuzeyinde hem güneyinde gerçekten yüreğimizi yakan iki tane savaş var. Böyle çalkantılı bir dönemde İzetbegoviç gibi insanlık onurunu önceleyen bir lideri anmak çok kıymetli gerçekten" diye konuştu. "İzetbegoviç’in aziz hatırasını yad edebilmek benim için tarif edilemez bir şeref, onur nişanesi" Yunus Emre Enstitüsü’nün ilk kurulduğu yerin Bosna Hersek olduğunu belirten Yunus Emre Enstitüsü Başkanı Abdurrahman Aliy, "Bosna’da üç tane merkezimiz var ve yetmiyor diyebilirim. Bosna’nın ve Türkiye’nin birbirleriyle olan görünmez bağı o kadar güçlü ki, bu üç merkez bile yetmiyor. Çünkü neden? Kültürel etkinliklerimiz, kültürel faaliyetlerimiz ve karşılıklı olarak dil öğrenme arzumuz bu merkezlerimizin dolmasına, taşmasına neden oluyor. Ben gençliğimde kitaplarını okudum ve Bosna Hersek’te o büyük facialar yaşanırken, büyük kıyımlar, katliamlar yaşanırken o serinkanlı duruşu, o insanlığa hala bir şeyler öğretebileceğine olan inancı, imanı beni derinden etkilemişti. Bugün enstitü başkanı olarak İzetbegoviç’in aziz hatırasını yad edebilmek, kurum olarak buna destek verebilmek de benim için gerçekten tarif edilemez bir şeref, onur nişanesi. Ankara Üniversitesi ve Ali İzetbegoviç Vakfı’yla da iş birliği yaparak bu etkinliği yaptık. Bosna Hersek’te ve Türkiye’de çok ses getirdi anma törenimiz ve iyi bir sergi yaptık. İzetbegoviç’in çocukluğundan itibaren hiç yayınlanmamış ya da fazla görülmemiş fotoğraflarıyla çok güzel bir sergi gerçekleştirdik. Bugün onun muadilini burada yapıyoruz" dedi. Aliy, etkinlik sayesinde İzetbegoviç’in sadece geçmişte kalan bir figür olmadığını ve fikirleriyle yol göstereceğine inandığını belirtti. İzetbegoviç’in düşünce duruluğu ve düşünce aralığının çok değerli olduğunu söyleyen Aliy, etkinliğin yeni Ali İzetbegoviç çalışmalarını başlatacağına da inandığını ifade etti. Günün ilerleyen oturumlarında, farklı ülkelerden akademisyenler İzetbegoviç’in fikirlerini, siyaset felsefesinden dış politikaya, sanat anlayışından felsefeyle ilişkisine kadar çeşitli yönleriyle ele aldı. Kapanış oturumunda İzetbegoviç’in yalnızca Bosna-Hersek için değil, tüm insanlık için evrensel bir değer olduğu vurgulandı. Program, hediye takdimleri ve hatıra fotoğraflarının çekilmesiyle son buldu.
İstanbul Dorgeles Nene: "Amacımız 3 puan almak" Fenerbahçe’nin Malili futbolcusu Dorgeles Nene, UEFA Avrupa Ligi’nde oynayacakları Brann maçında iki takımın da soğuk havada mücadele edeceğini belirterek, amaçlarının 3 puan olduğunu söyledi. Fenerbahçe, UEFA Avrupa Ligi’nin 6. haftasında yarın TSİ 23.00’te deplasmanda Norveç ekibi Brann ile karşılaşacak. Sarı-lacivertliler, bu müsabakanın hazırlıklarını tamamlarken, futbolculardan Dorgeles Nene, Can Bartu Tesisleri’nde düzenlenen basın toplantısında soruları yanıtladı. Hücum oyuncularının bu sezon gol katkısındaki eleştirilerin olmasına yönelik Nene, "Şunun altını çizebilirim; bu tip eleştiriler daima önemlidir. Aşama kaydedip, geliştirebilirsiniz. Ben de kendi adıma maksimumu vermeye çalışıyorum. Daha iyisini takım olarak gerçekleştirebilme kanaatindeyim" şeklinde konuştu. "Amacımız 3 puanı alabilmek" Brann karşılaşmasının soğuk havada oynanacağıyla ilgili konuşan 22 yaşındaki futbolcu, "Farklı iki hava koşulundan söz ediyoruz. Elbette adapte olmamız gerekiyor. İki takım da soğuk havada mücadele edecek. Amacımız 3 puanı alabilmek, bu anlamda da takım olarak mücadele edeceğiz. Kadroda sakat olan oyuncular var. Biz birlikte kalacağız ve orada en iyisini ortaya koyacağız. Listede olmayan ve sakat olan oyuncular da bizleri destekleyeceklerdir" değerlendirmesinde bulundu. "Kendimi sol kanatta daha rahat hissediyorum" Takımda hangi kanatta oynamasının kendisi için iyi olduğuyla ilgili soruya Malili futbolcu, "Kendimi sol kanat olarak daha konforlu ve rahat hissediyorum. Hocam sağda da oynatsa, solda da oynatsa her zaman en iyisini ortaya koymak zorundayım. Nerede olursam olayım katkı vermeye çalışıyorum" diye cevap verdi. "Her zaman konsantre kalmaya çalışıyorum" Fenerbahçe’nin basketbol maçlarına gittiğinin hatırlatılması üzerine Dorgeles Nene, "Ben basketbolu seviyorum. Seyrederken keyif alıyorum" ifadelerini kullandı. Performansının hangi seviyede olduğunu da açıklayan Nene, "Her zaman konsantre kalmaya çalışıyorum, bireysel anlamda ve kolektif anlamda. Her zaman da bu böyle olacak. İşimi en iyi şekilde yapmaya gayret gösteriyorum" diyerek sözlerini tamamladı.
Denizli Araç yenilemek ya da ilk kez araç almak isteyenler için doğru dönem Denizli’de ikinci el araç piyasasında haraketlilik yaşandığını belirten galericiler, aracını yenilemek ya da ilk kez araç almak isteyenler için doğru dönem olduğunu belirtti. Denizli’de uzun yıllardır otomotiv sektöründe hizmet veren galerici Alican Memiş ve Halil Tuncer, ikinci el araç piyasasındaki son durumu değerlendirdi. Araç fiyatlarında yaşanan dalgalanmalar, kredi şartlarının zorluğu ve alıcıların daha temkinli davranması nedeniyle sektörün farklı bir döneme girdiğini söyleyen galericiler, "Eskisi gibi yüksek tempo bir alım-satım yok ama piyasada doğru araç her zaman karşılığını buluyor" dedi. "Yeni yılda taleplerin artacağını, piyasanın daha da canlanacağını öngörüyoruz" Denizli’de otomotiv sektöründe faaliyet gösteren galerici Alican Memiş, ikinci el araç piyasasındaki son durumu değerlendirerek vatandaşların artık aracı bir yatırım aracı olarak değil, gerçek ihtiyaçtan dolayı tercih ettiğini söyledi. Son yıllarda yaşanan dalgalanmanın ardından piyasada daha bilinçli bir müşteri profili oluştuğunu belirten Memiş, "Eskiden insanlar aracı yatırım amaçlı alırdı, şimdi ise gerçekten ihtiyacı olan alıyor. Bu da piyasayı daha stabil ve kontrollü bir hale getirdi. Şu an satışlarımız gayet iyi gidiyor. Fiyatların oturması, kredi şartlarının kısmen de olsa öngörülebilir hale gelmesi müşterileri harekete geçirdi. Doğru araç bulunduğu zaman hiç beklemeden alınıyor. Yeni yılda taleplerin artacağını, piyasanın daha da canlanacağını öngörüyoruz. Hem alıcı hem satıcı için daha dengeli ve daha güvenli bir süreç olacağına inanıyorum" ifadelerini kullandı. "Aracını yenilemek yahut ilk kez araç almak isteyenler için şu an gerçekten doğru dönem" Araç sahibi olmak isteyenler için içinde bulunduğumuz ayların tam anlamıyla "en uygun zaman" olduğunu vurgulayan Halil Tuncer, "Uzun zamandır beklenen o yumuşama süreci başladı. Araç fiyatlarında belirgin bir gevşeme var. Bu dönem, özellikle gerçek alıcı için oldukça avantajlı bir zaman. Son yıllarda araçlar ciddi anlamda yatırım aracı haline gelmişti. Şu anda ise bu algı kırılıyor. Fiyatlar dengeye oturuyor ve bu da alıcı için çok daha adil bir piyasa ortaya çıkarıyor. Piyasanın bu seviyede olması hem alıcıyı hem satıcıyı rahatlatıyor. Aracını yenilemek yahut ilk kez araç almak isteyenler için şu an gerçekten doğru dönem. Fiyatların biraz daha oturmasıyla birlikte hareketlilik de artacaktır" diye konuştu. Yakın dönemde piyasanın nasıl şekilleneceğine dair öngörülerini de aktaran galericiler, fiyatların bir süre daha dengede kalabileceğini fakat talep arttıkça yeniden hareketlenme yaşanabileceğini belirtti.
Gaziantep Gaziantep’te fuhuş operasyonunda 14 şahıs tutuklandı, duvardaki yazılar şoke etti Gaziantep’te polis ekiplerince yapılan fuhuş operasyonunda yakalanan 21 şüpheliden 14’ü tutuklandı. Baskın yapılan adreslerde duvarlara polise ihbar edilmemesi için yazılan, "Polise ötersen 26 bin TL cezası var" şeklindeki yazılar ise şoke etti. Gaziantep’te, Cumhuriyet Başsavcılığı ve İl Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şube Müdürlüğü koordinesinde, fuhşa teşvik ve aracılık etme-zorlama suçlarına yönelik operasyon yapıldı. Özel harekat ekiplerinin de destek verdiği operasyon çerçevesinde belirlenen adreslere koçbaşı ile baskın yapılarak 21 şüpheli şahıs gözaltına alındı. Duvardaki yazılar pes dedirtti: "Polise ötersen 26 bin TL cezası var" Adreslerde yapılan aramalarda çok sayıda dijital materyal, silah ile suç unsuru malzemelere el konulurken, fuhuş yuvası olarak kullanılan bir adreste broşüre yazılarak duvara asılan, ’Polise konuşursan 25 bin sana, 25 bana para cezası var. Sakın konuşma. Soran olursa daire bakmaya geldim. Polise ötersen 26 bin TL cezası var. Polise ötme, polise ötersen kişi başı 26 bin TL cezası var’ şeklindeki ifadeler ise pes dedirtti. 21 şüpheliden 14’ü tutuklandı Tamamlanan yasal işlemlerin ardından adli mercilere sevk edilen şüpheli şahıslardan 14’ü tutuklanarak cezaevine gönderildi, 6 şüpheli hakkında adli kontrol kararı verildi. Operasyon sonucunda bir yağma olayı da aydınlatıldı.