Kayserispor Asbaşkanı Nurettin Açıkalın; kulübe konulan temliklerin hangi bankada olduğuna dikkat çekerek; “Yapı Kredi Bankasının hangi grubun, kimin olduğu belli. Kulübümüzün anahtarı başka birinde, bizde değil” dedi.
Kayserispor Asbaşkanı Nurettin Açıkalın; kulüp tesislerinde Başkan Ali Çamlı’nın düzenlediği basın toplantısında konuştu. Kulübe konulan temlikleri değerlendiren Açıkalın; hukukun geçerli bir enstrüman olduğunu ama etik kurallarında olduğunun altını çizerek; “Biz bir deprem süreci yaşadık. Bu sürecin akabinde bir takım saha olayları gerçekleşti. Bu olaylar neticesinde seyircilere bir takım yasaklar getirilmişti. Bizden önce Berna başkan döneminde Thiam transfer edilmiş ve Thiam’ın transferinden dolayı bonservis borcumuz var. Biz geldiğimizde transfere yasak bir durum değildi. Malum süreçte ilk maçımız Fenerbahçe maçıydı. Bu maçta seyirci yasağı ile ilgili bir takım sıkıntılar oldu. Bu süreç sonunda Thiam transfer yasağına konu edildi. Yani, “benim seyircimi almazsan bende transfer yasağı koyarım” denildi. Şu anda bizim Yapı Kredi Bankasına bir lira borcumuz yok, zaten alamayız da. Değil temlik, burayı ipotek versek yine vermez. Bizim borcumuz yok ancak Berna başkanının kendi şahsi borçlarını, buradaki alacağını devrettiği için biz Yapı Kredi Bankası ile karşı karşıyayız. İyi, kötü ne teminat kabul edilir, ne edilmez bilirim. Buranın temliki kabul edilerek herhangi bir kredilendirme talimatı olmadığı için yapılamaz. Çünkü bu takım bugün 1. Ligde bir geliri var ama yarın düştü. Bir banka bunu veremez. Bizim Thiam ile ilgili yaşadığımız süreç var. Biz yarın buradan gideriz, bir başkası gelir. Yapı Kredi Bankasının da hangi grubun, kimin olduğu belli. Kayserispor’umuzun yarın herhangi bir yaptırım ile karşı karşıya kalabilir mi? Bu etik kurallar düşünülmeden “alacağım var deyip bunu da oraya temlik ettim. Bundan sonra artık orayla görüşün” deniliyor. Rakamsal olarak çok önemli değil ama bizim verdiğimiz hatırı sayılır paralar var. Bu paralardan bugüne kadar bir TL kadar temlik almadık ve taahhüt ettik. Ben bugüne kadar verdiğim paraların yüzde 80’ini ve sponsorluk yada bağış adı altında borçsuz iletiyorum” ifadelerini kullandı.
“Kulübümüzün anahtarı başka birinde, bizde değil”
Temliklerden dolayı kulübün anahtarının başka birinde olduğunu kaydeden Asbaşkan Açıkalın; “Biz buraya bu çimleri sulamaya gelmedik, yönetmeye geldik. Onu verdim, onu aldım, tabii ki vereceğim. Buraya niye geldim. Şimdi açıklama yapıyorsun “gerekirse geleceğim” diyorsun. Gerekirse gel, sıfırdan başlayalım. Sen sonra git, biz bir daha gelelim. Böyle mi yapalım. Ben Kayserispor’a gelmeden önce tanımam etmem, 2-3 kere bu vesile ile tanıştım. Başka samimiyet yok. Hiçbir yorumum yok ama daha büyük bir resme dikkat çekmek istiyorum. Bu takım düşer, ligde kalır, daha büyük başarılar elde eder, bunlar başka şeyler. Kulübümüzün anahtarı başka birinde. Bizde değil. Bu kulüp bu temlikleri ödemek için her yıl 10. ve 12. sıralarda bitirse en az 3-4 yıl sürer. Bizim geçen sene de Ziraat Bankasına temlik borcumuz vardı. Yayın gelirlerimiz yine oradaydı ama orası devlet bankası. Biz geldikten sonra olan bir borç değildi. Kollarımızı sıvadık ve 2 yıllık süreçte yerine getirdik. TFF’nin seçimi oluyor, Kayserispor konuşuluyor. Kayserispor bir mahalle takımı veya birilerinin malı değil. Ligdeki birçok takım şirketin veya birilerinin. Bizim gibi değil. Kayserispor şehrin takımıdır. Bu takımdan bakanda sorumludur, büyükşehir belediye başkanı da sorumludur, vali de sorumludur” diye konuştu.
