GENEL - 09 Temmuz 2020 Perşembe 17:41

Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Sertçelik: "Ermeniler Osmanlı Devleti’ne ihanet etti"

A
A
A
Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Sertçelik: "Ermeniler Osmanlı Devleti’ne ihanet etti"

Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Prof.

Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Prof. Dr. Seyit Sertçelik, Kırıkkale’nin Yahşihan ilçesinde "Ermeni sorununun arka planı ve tarihi gerçekler" isimli gerçekleştirdiği konferansta, "Ermeniler Osmanlı Devleti’ne ihanet etmişlerdir. İtilaf Devletleri ile beraber olup bize karşı savaşmışlardır" dedi.


Yahşihan Belediye tarafından organize edilen "Ermeni sorununun arka planı ve tarihi gerçekler" isimli konferansta konuşan Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Prof. Dr. Seyit Sertçelik, Ermenilerin yerli-yersiz herhangi bir gerekçe olmadan şikâyet etmeye, bağırmaya, isyan etmeye yatkın bir toplum olduğunu söyledi.



"Ermenilerin aşırı derecede abartmaya bağlı olduğunu görüyoruz"


Sertçelik, "Ermenilerin psiko-sosyolojik özelliklerine baktığımız zaman Ermeni meselesinde karşılaşmış olduğumuz ithamların, suçlamaların burada biraz yalancılıklarına olayları aşırı derecede abartmalarına bağlı olduğunu görüyoruz. 19. yüzyılda Türkiye’de görev yapan Rus diplomatları ve istihbaratçıların enteresan bir ifadesi vardır. Diplomatlar, Anadolu’daki Ermeni isyanları sırasında Ermenilerin kayıpları bağlamında sayıların sonuna bir sıfır ilave ettiklerini yazarlar. Örneğin bir çatışmada on kişi öldü veya öldürüldüyse yüz, yüz kişi öldürüldüyse bin kişi öldüğü yalanını yayarlar" diye konuştu.



"Osmanlı ordusuna kurşun atmıştır"


Bu alanda çok geniş olarak yapmış olduğu incelemeler ve yazdığı kitapta konunun çok farklı boyutlarını gördüğünü anlatan Sertçelik, şunları kaydetti:


"Ermeni sorunu dediğimizde öncelikle Anadolu topraklarında kurulması istenen bir Ermeni Devletinin aklımıza gelmesi gerekiyor. Ermeniler Osmanlı devletine ihanet etmişlerdir. İtilaf Devletleri ile beraber olup bize karşı savaşmışlardır. Yaklaşık 300 bine yakın Ermeni Kafkas cephesinde Osmanlı ordusuna kurşun atmıştır. Çok ünlü bir Ermeni genci vardır. Arşak Çobanyan Türkiye’de Ermenilerin kesinlikle yok edilmediklerini; katliama maruz kalmadıklarını söyler. Ermeniler, kendi ifadeleri ile 1. Dünya Savaşı’nı bir bağımsızlık savaşı olarak görürler. Ermeniler Osmanlı Devleti’ne ihanet etmek suretiyle Rusya ile birlikte olup bize karşı savaştılar. 1890’lı yıllardaki Rus istihbaratçı ve diplomatların ifadesiyle Ermeniler kayıpları bağlamındaki sayılara bir sıfır ilave etmek suretiyle yani 150 bin civarındaki sayıyı 1,5 milyon yapmak suretiyle dünya kamuoyuna bir Ermeni Soykırımı yaşandı yalanını maalesef o günden bu güne kadar yayıyorlar."



"Türkiye’ de bir devlet kurdurmak istediler"


Osmanlı Devleti’nin almış olduğu Tehcir kararını soykırım kararı olarak nitelendirmenin tamamen mantık dışı olduğunu vurgulayan Sertçelik, "Tehcir, haklı gerekçelerle alınan bir karardır. Ermeniler ve onlara arka çıkan büyük güçler, Türk Devleti’ni Ermeni sorunu çevresinde çözemeyecekleri bölemeyeceklerini bildiklerinden dolayı Müslüman kardeşlerimizle aramıza nifak tohumları sokmak suretiyle Türkiye’ de bir devlet kurdurmak istediler. Bunun olmaması için son derce dikkatli olmamız uyanık olmamız gerekiyor” ifadelerini kullandı.


Konferansa, Yahşihan Kaymakamı Fatih Yılmaz, Yahşihan Belediye Başkanı Osman Türkyılmaz, İl Emniyet Müdürü Günter Şenses, Kırıkkale Polis Okulu Müdürü Mustafa Evren Yoğurtçu, Yahşihan İlçe Emniyet Müdürü Erdal Akkuş, Milliyetçi Hareket Partisi İl Başkanı Erdal Baloğlu, 15 Temmuz Demokrasi Şehitleri, Gazileri ve Terör Mağdurları Derneği Genel Başkan Vekili İmbat Muğlu ve çok sayıda davetli katıldı.


Sertçelik, konferansın ardından yazmış olduğu kitapları imzaladı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bayburt Bayburt’ta ’Eczane Teknisyenleri ve Teknikerleri Günü’ dolayısıyla etkinler düzenlendi Her yıl 26 Nisan’da kutlanan ’Eczane Teknisyenleri ve Teknikerleri’ günü dolayısıyla Bayburt’ta da çeşitli etkinlikler yapıldı, alanında uzman isimler ve öğrenciler Eczane Teknisyenleri ve Teknikerleri Günü’nü düzenledikleri programla kutladılar. Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulu Eczane Hizmetleri öğrencileri tarafından ’Eczane Teknisyenleri ve Teknikerleri Günü’ münasebetiyle panel, tiyatro, söyleşi ve stanttan oluşan etkinlikler organize edildi. Düzenlenen program, panelle başladı. ’Geleneksel ve Tamamlayıcı Tıp: Fitoterapi’ paneline konuşmacı olarak katılan Karadeniz Teknik Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ufuk Özgen ve Akademisyen/Yazar Doç. Dr. Kenan Taştan, bitkilerin tedavi süreçlerindeki temel ve yardımcı fonksiyonlarını anlatan çok yönlü sunumlarını katılımcılarla paylaştılar. Doç. Dr. Kenan Taştan konuşmasında Geleneksel tedavi yöntemlerinin önemine vurgu yaptı. Halk arasında çok fazla bilinen ve kullanılan hacamat yöntemine özellikle ayrı bir parantez açan Taştan, “Hacamat mutlaka işin uzamanı bir hekim tarafından ve gerekli tahliller yapıldıktan sonra uygulanmalıdır. Aksi halde özellikle kan hastalıkları olan bireylerde ya da enfeksiyondan kaynaklanan problemler ciddi rahatsızlıklara yol açması söz konusu olabilir” diyerek konuştu. Prof. Dr. Ufuk Özgen ise konuşmasında birçok ilacın hammaddesini oluşturan bitkilerin şifalı özelliklerine değindi. Ancak ilaçlarla birlikte kullanılan bitkisel çayların ya da bilinçsizce kullanılan bitkisel ürünlerin çok ciddi yan etkileri olabileceğine vurgu yaptı. Etkinliğin ikinci ayağında Eczane Hizmetleri öğrencileri Şehit Recep Eşiyok Ortaokulunda öğrencilerle bir araya geldiler. Öğrenci Ecem Şahin’in kaleme aldığı tiyatro oyunu ile ortaokul öğrencilerine akıllı ilaç kullanımının önemine ve gerekliliğine dikkat çektiler. Ardından Eczane Hizmetleri öğretim elemanlarından Dr. Öğr. Üyesi Ümit Karakaş, öğrencilere ilaçlar ve akılcı ilaç kullanımı konulu söyleşisini gerçekleştirdi. Etkinlik Bayburt şehir merkezinde Yakutiye Camisi önünde kurulan stant ile son buldu. Stantta ’Doğru İlaç Kullanımı’ konusunda vatandaşla buluşan gençler, konu ile ilgili el broşürü, ilaç zamanlama ve taşıma kutusu dağıttılar. Öğrenciler, vatandaşlara ilaç ile ilgili sorular sorarak, doğru ilaç kullanımına yönelik farkındalık kazandırmaya çalıştılar. Konu ile ilgili olarak düzenleme komitesi başkanı öğrenci Nazım Onur Bulut, akıllı ilaç kullanımı hakkında bilgiler vererek, "Akıllı ilaç kullanımı konusunda toplumun bilgilendirilmesi için oldukça önemli nedenler bulunmaktadır. Bu gerekçelerin ilki modern sağlık bakımındaki kimyasal ajanların önemli rolünün olmasıdır. İkincisi bireylerin sağlıkları ile ilgili sorumluluk alabilmelerini ve uygun tedavi edici stratejilerin belirlenmesini sağlamaktır. Üçüncüsü, bireylerin tedavi edici kararlarında rol almaları ve sonraki dozlar ve süreç ile ilgili bilgilendirilme haklarının olmasıdır. Dördüncüsü ise bireylerin akılcı ve güvenli ilaç teminini ve etik olmayan ticari tanıtımdan zarar görmemelerini sağlamaktır" dedi.
Ankara Bakan Tunç: "İsrail Dışişleri Bakanının, Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ı hedef alan seviyesiz açıklamaları İsrail Hükümetinin çocuk, kadın demeden yaptığı katliamları gizleyemeyecektir" Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, "İsrail Dışişleri Bakanının, Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ı hedef alan seviyesiz açıklamaları, soykırım suçu işleyen işgalci İsrail Hükümetinin çocuk, kadın demeden yaptığı katliamları gizleyemeyecektir" dedi. Adalet Bakanı Tunç, İsrail Dışişleri Bakanı Yisrael Katz’ın sosyal medya hesabından Cumhurbaşkanı Erdoğan ile ilgili yaptığı paylaşıma ilişkin sosyal medya hesabı üzerinden yazılı bir açıklama yaptı. Bakan Tunç, açıklamasında şu ifadelere yer verdi: "İsrail Dışişleri Bakanının, Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ı hedef alan seviyesiz açıklamaları, soykırım suçu işleyen işgalci İsrail Hükümetinin çocuk, kadın demeden yaptığı katliamları gizleyemeyecektir. Nerede olursa olsun, her platformda daha adil bir dünya için mücadele eden Sayın Cumhurbaşkanımız, Filistin’de ateşkes ve barış sağlanarak akan kanın bir an önce durması için çabalamaktadır. Gözü dönmüş insanlık düşmanı canilerin, Sayın Cumhurbaşkanımızı hedef alması işte bundandır. İnsan haklarını yok sayarak ve uluslararası hukuku görmezden gelerek kuvözdeki bebekleri dahi öldüren; okulları, sığınma kamplarını, hastaneleri bombalayarak her yeri kana bulayan İsrailli yöneticiler, daima yaptıkları katliamlarla anılacak ve hukuk önünde hesap vermekten kaçamayacaktır."