- 22 Ocak 2021 Cuma 12:52

Kendisine verilen sahte parayı dükkanında böyle sergiliyor

A
A
A
Kendisine verilen sahte parayı dükkanında böyle sergiliyor

Kocaeli’nin Gebze ilçesinde esnaflık yapan Erkan Demir, kendisine verilen sahte parayı, üzerine ‘Sahtekar insanların eseriyim’ yazarak dolandırıcıların utanması ümidiyle dükkanına astı.

Kocaeli’nin Gebze ilçesinde esnaflık yapan Erkan Demir, kendisine verilen sahte parayı, üzerine ‘Sahtekar insanların eseriyim’ yazarak dolandırıcıların utanması ümidiyle dükkanına astı.


Kocaeli’nin Gebze ilçesinde yaklaşık 20 yıldır bakkal dükkanı işleten Erkan Demir, bir gün iş bitiminde paraları saymak için eline aldı. Bu sırada eline aldığı parada bir tuhaflık olduğunu sezen Demir, paranın sahte olduğunu fark edince büyük üzüntü yaşadı. Sürekli bu tarz sahte paralarla karşılaşan Demir, kendisine verilen sahte paranın üzerine ‘Sahtekar insanların eseriyim’ diye yazarak, belki dolandırıcılar bu yazıyı görüp, utanırlar ümidiyle parayı dükkanına asarak sergileyeme başladı. Demir, şimdi ise yeniden bu tarz durumlar yaşanmaması için, vatandaşlardan aldığı her paranın sahte mi yoksa gerçek mi olduğunu kontrol ediyor.



“Bizim gaflet anımıza denk geliyor”


Esnaf olduğu ilk günden beri sahte para çilesini çektiklerini söyleyen Erkan Demir, “Bu aralar bu sahte parayı da çok iyi geliştiriyorlar. Bazen anlamamız mümkün olmuyor. Gözden kaçabiliyor. Çünkü müşterinin yoğun olduğu anda adam arada kaptırıyor, anlayamıyorsun. Sonradan hissediyorsun acısını ama o da tabii geçmiş oluyor. Sahte insanların olduğu memlekette mutlaka sahta para da gelecek. Bu da bir gerçek. Sahtekar insanlar buna tenezzül edeceklerdir. Yapacak bir şey yok. O da bizim gaflet anımıza denk geliyor” dedi.



“Sahtekar insan utanmaz. Utansa zaten sahtekarlık yapmaz”


Sahte paradan kendisinin az çok anladığını söyleyen Demir, bu tarz sahte paralar verildiğinde o günkü bütün kazancını yok olduğunu belirtti. Dolandırıcıların görüp de utanması umuduyla parayı astığını söyleyen Demir, “Ben zaten az çok anlıyorum, normalde elime aldığım zaman anlarım ama bazen burada duran arkadaşlarımız da kaçırıyorlar. Akşam elime bir aldım, paranın sahte olduğunu fark ettim. Yapacak bir şey yok, geçmiş olsun. Genelde kontrol ediyoruz ama arada kaçıyor. Bazen çok yoğunluk oluyor. Bu işi yapan kişiler zaten buradaki yoğunluğu tespit edip ona göre girerler içeriye. Onlar öyle tek başına gelip girmezler. Genelde Sinemize çekiyoruz. Sineyi küçük esnaf çekiyor. Biz büyük marketler gibi değiliz. Sinemize çekiyoruz, içimize atıyoruz. Onların yine kontrol makineleri falan var, onlardan kaçmaz ama bizden kaçıyor işte. Küçük esnaf zaten zor durumda, bir de arada bir böyle sahte para gelince zor duruma düşüyoruz. Adam bir 100 lira, 50 lira sahte para verdiği zaman bizim o günkü bütün karımız gidiyor. Boşuna kürek sallıyoruz bu bir gerçek. Allah onları ıslah etsin, buna tenezzül edenleri de, bunları yapanları da. En azından belki görür de utanırlar diye paranın üzerine ‘Sahtekar insanların eseriyim’ diye yazdım, koydum oraya. Belki utanır diye düşündüm, gerçi sahtekar insan utanmaz. Utansa zaten sahtekarlık yapmaz. Herkes kendi yağında kavrulmuyor artık, yanıyoruz, kavrulma işi bitti. Küçük esnafın durumu zor, bir de buna rağmen böyle sahtekar insanlar gelip bize böyle paralar kaptırıyorlar, yazık günah. Bittik zaten, ne kaldı ki? Bütün esnaf ağlıyor, hafta sonu kapatıyoruz, doğru düzgün açmıyoruz dükkanımızı. Zaten işlerimiz sıkıntılı bir de bunlar çıkıp böyle paraları getirip bize veriyorlar. Yazık, günah” diye konuştu.



“3 kuruş kazanacağım diye buradaki esnafın canını yakmasınlar”


Her insanın bir olmadığını, iyi insanların yanında bu şekilde sahtekar insanların da olduğunu kaydeden Demir, “İnsan güvenecek, mutlaka güvenmesi lazım. Herkes böyle değil. Böyle sahtekar insanlar da var içimizde. Ama bunlara karşı artık ne diyelim? Herkes biraz elini vicdanına koyarsa, yani bir kötülük geldiği zaman elimizle, dilimizle, kalbimizle düzeltmediğimiz zaman herkes görmezlikten gelirse herkes kötü olur o zaman. Kötülük , çürük domates gibi her tarafı çürütür. Bir kötülük gördüğümüz zaman onu elimizle, dilimizle, kalbimizle düzeltelim. Yapabildiğimiz kadarıyla yapalım ki; bu insanlar böyle şeylere meyletmesinler. Ufak tefek böyle şeylere meyil edipte 3 kuruş kazanacağım diye buradaki esnafın canını yakmasınlar. Haram para. Allah her şeyin helalinden versin de harama tenezzül eden, 3 kuruş kazanacağım diye bunu kendine kar sayanlara Allah yardım etsin. Çünkü öyle bir şey yok. O aldıkları ufacık paralar onlara hiçbir zaman bir şey kazandırmayacak, devamlı daha da kötüye gidecekler. Zarar edecekler. Bir alırken bin kaybedeceklerdir. Haramın binası olmaz. 3 kuruşa tenezzül edilmez” şeklinde konuştu.



“Hem dünyada hem de ahirette hesabı çok ağır olacak onlar için”


Böyle dolandırıcılık yapanların iki dünyada da yanına kar kalmayacağını vurgulayan Demir, “Allah sonumuzu iyi etsin inşallah. Allah milleti ıslah etsin. Böyle kötüleri de Allah ıslah etsin ki iyilere zarar vermesin. Biz dürüst çalışıyoruz, helal çalışmaya çalışıyoruz. Kimsenin hakkını yememeye çalışıyoruz. Hak, hukuk çok büyük bir meseledir, çok büyük bir sorumluluğu vardır. Bunu bu şekilde yapanlar kendilerine kar saymasınlar. İnan ki çok büyük zarar ediyorlar, hem dünyada hem de ahirette. Hesabı çok ağır olacak onlar için. Dünyada da kazanamayacaklar. Aldıklarını kat kat ödeyecekler, çocuklarından çıkacak” ifadelerini kullandı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kahramanmaraş Başkan Görgel: “Yangının büyük bölümünü kontrol altına alınmış durumda” Kahramanmaraş Büyükşehir Belediye Başkanı Fırat Görgel, ahşap ve mobilya imalatı üzerine faaliyet gösteren fabrikada çıkan yangınla ilgili olarak “Yangının büyük bölümü kontrol altına alınmış durumda. Allah’tan yangın can kaybına yol açmadı, herhangi bir kaza ve sıkıntıya yol açmadan yangını söndüreceğiz” dedi. Kahramanmaraş’ta ahşap ve mobilya imalatı üzerine faaliyet gösteren fabrikadaki alanda incelemede bulunan Başkan Görgel, yetkililerden bilgi alıp fabrika sahiplerine ve yakınlarına geçmiş olsun dileklerini iletti. Yangının büyük bir bölümünün kontrol altına alındığını ifade eden Başkan Görgel, “Burası büyük bir mobilya fabrikası, bize gelen ihbarın ardından kısa sürede gelip yangını söndürmeye çalışıyoruz. Yangının büyük bölümü kontrol altına alınmış durumda. Kimyasal maddelerin de olduğu için yangının söndürmek kolay değil. Gerçekten arkadaşlarımız büyük bir özveri ile çalışıyor. Biraz önce kum ocağı atölyemizde kaza meydana geldi, bir kardeşimiz canımız vefat etti. Ne yazık ki zor bir gece geçiriyoruz. Allah’tan yangın can kaybına yol açmadı, herhangi bir kaza ve sıkıntıya yol açmadan yangını söndüreceğiz” dedi. Başkan Görgel, yangın söndürme çalışmalarına itfaiye daire başkanlığının ekiplerinin yanı sıra orman bölge ve emniyet teşkilatının da destek verdiğini ifade etti.
İstanbul Akademisyenin kızını sözlü taciz ettiği ileri sürülen kadına adli işlem başlatıldı Türk-Alman Üniversitesi Akademisyeni ve Akşam Gazetesi yazarı Tacettin Kutay’ın 6 yaşındaki kızını sözlü taciz ettiği ileri sürülen kadın hakkında "Halkı Kin ve Düşmanlığa Tahrik veya Aşağılama-Hakaret" suçlarından adli işlem başlatıldı. Kutay, olaya ilişkin sosyal medya hesabından videolu bir paylaşım yaparak şunları kaydetti: “6 yaşındaki kızım Fulya ile Göztepe’de yürüyorduk. İlahi söylemek istedi ve ’Ey aşıkı dildade’ okumaya başladı. ’Lailahe illallah Muhammedurrasulullah’ derken videodaki kadın yanımızdan geçiyordu. Durdu ve Fulya’ya ’Bunları size nerede öğretiyorlar anaokulunda mı?’ diye sordu. ’Ben öğretiyorum’ dedim. ’El kadar çocukların beynini bu saçmalıklarla yıkıyorsunuz. Ben üniversite hocasıyım, siz ne cahil insanlarsınız’ dedi. Bu gemi azıya almışlık, şuursuzluk sokak ortasında altı yaşında çocukları sözlü taciz etmeye kadar vardı. Varın gerisini siz hesap edin.” Edinilen bilgilere göre, Kutay’ın polisi araması üzerine M.G. (73) isimli şüpheli işlemler için karakola götürülürken her iki taraf da birbirinden şikayetçi oldu. Emekli hemşire olduğu öğrenilen M.G. hakkında "Halkı Kin ve Düşmanlığa Tahrik veya Aşağılama- Hakaret" suçlarından, Kutay hakkında ise "Hakaret" suçundan adli işlem başlatıldı. Dosyaları ikmalen adliyeye gönderilen şahıslar adli makamlarca karakoldan serbest bırakıldı.
Bursa “Mahzen-32” operasyonunda yakalanan 27 şüphelinin tamamı tutuklandı Bursa İl Emniyet Müdürlüğü KOM Şube Müdürlüğü ile Bursa Cumhuriyet Başsavcılığı’nca yapılan çalışmalar sonucu Bursa merkezli 7 ilde eş zamanlı düzenlenen “Mahzen-32” operasyonunda elebaşının da içerisinde bulunduğu organize suç örgütü üyesi 27 kişi, kıskıvrak yakalandı. Hakim karşısına çıkarılan şüphelilerin tamamı tutuklanarak cezaevine gönderildi. Bursa merkezli İstanbul, Ankara, Trabzon, Sakarya, Yalova ve Diyarbakır’da düzenlenen “Mahzen-32” operasyonları ile elebaşılığını cezaevinde olan Ümit Saral’ın kardeşi Hakkı Saral’ın yaptığı suç örgütü çökertildi. Organize suç örgütü üyesi şüphelilerin, Bursa merkez ve İnegöl’de vadeli araç alım satım faaliyetlerinde bulunarak vatandaşlardan silah zoruyla yüksek miktarlarda para tahsilatı yaptıkları tespit edildi. Bunun yani sıra Bursa’ya il dışından getirdikleri yaşları 17 ile 25 arasında tetikçiler vasıtasıyla para vermeyi kabul etmeyen kişilere ve bu kişilerin iş yerlerine yönelik silahlı saldırı düzenledikleri öğrenildi. Sıkı takibin ardından çete çökertildi Bursa’ya farklı illerden gelerek vadeli araç alımı yapanların adreslerini tespit ettikleri ve bu kişileri hürriyetlerinden yoksun bırakarak darp ettikleri, araç alım satımı nedeniyle kişiler arasında meydana gelen alacak-verecek konularına müdahil oldukları ve sözde mahkemeler kurarak haksız menfaat sağladıkları, silahla ölüm tehdidinde bulundukları kişilerin iş yerlerine ve araçlarına zorla el koydukları ve bu malları örgüt üyelerinin üzerine geçirdikleri, silah ve tehdit zoru ile el konulan araçları hediye adı altında örgütün elebaşına verdikleri ve suç faaliyetleri esnasında, güvenlik güçlerine yönelik silahlı saldırıda bulundukları tespit edildi. Operasyon için düğmeye basan polis, çeteyi çökertti. Operasyonlarda çetenin elebaşını Hakkı Saral’ın da arasında bulunduğu organize suç örgütü üyesi 27 şüpheli yapılan operasyon ile kıskıvrak yakalandı. Operasyonlar sonucu 10 iş yeri ile 34 evde yapılan aramalarda 16 adet tabanca, 56 milyon 434 bin TL değerinde 53 adet çek ve senet, bin 272 adet farklı çaplarda fişek, 430 bin 400 TL nakit para, 123 bin 800 dolar, 20 bin 800 euro ve 2 tane lüks araç ele geçirildi. İnegöl’de çetenin faaliyetlerini başlatan kişinin ise 41 yaşındaki iş kadını D.T. olduğu öğrenildi. Çetenin elebaşının da aralarında bulunduğu 27 kişi adliyeye sevk edildi. Çıkarıldığı mahkemece 27 şüphelinin tamamı tutuklanıp cezaevine gönderildi.