YEREL HABERLER - 21 Kasım 2013 Perşembe 16:16

(özel Haber) Ebru Sanatı Sevgisi Sağlığından Etti

A
A
A
(özel Haber) Ebru Sanatı Sevgisi Sağlığından Etti

Kocaeli’nde bir kişi, Kasım 2012’de Kurban Bayramı'nda kesilen sığırın iç organlarından kaptığı enfeksiyon nedeniyle tifoya yakalandığını, önlem alınmadığı için hastalığı annesine de bulaştırdığını öne sürdü. Gebze ilçesine bağlı İstasyon Mahallesi'nde ikamet eden ebru sanatçısı Zahit Çağdaş Edremit (36), ebru sanatında kullanılan bitkisel boyaların işlenmesine yarayan sığır ödünü dışarıdan almak yerine geçen yıl Kasım ayında kestiği büyükbaş hayvandan aldı. Dikkatsizlik sonucu eline ve yüzüne bulaşan sığır ödünden enfeksiyon kaptığını belirten Edremit, doktorların teşhis koyamaması nedeniyle tedavi olamadığını öne sürdü.
İstanbul, Kocaeli ve Düzce'deki hastanelerin dahiliye, enfeksiyon ve gastro bölümlerinde tetkikler yaptırdığını ancak çıkan sonuçlara rağmen doktorların hastalığının psikolojik olduğunu söylediğini anlatan Edremit'in birlikte yaşadığı annesi Nilüfer Altuğ da enfeksiyon kaparak hastalandı.
Sağlık Bakanlığı ve BİMER’e şikayet ettikleri için doktorların kendilerini tedavi etmediğini ileri süren Edremit, “Gastroloji ve dahiliyeye gidiyoruz. Hangi doktora gittiysek tahlil yapıldıktan sonra, 'Tifo ya da amipli dizanteri olabilir' diyorlar. Enfeksiyona gönderiyorlar ancak tahlil yapılıp hasta bilgileri çıkınca, 'Psikolojiktir' deyip geçiştiriyorlar. Bendeki enfeksiyon anneme de geçti. Dünyada insandan insana geçen tek hastalık enfeksiyon. Şimdi bana da anneme de bakmıyorlar" iddialarında bulundu.
"TEŞHİS KOYMUYORLAR"
Doktorların kendisine teşhis koymadığını ileri süren Edremit, "Hastanelerde yaptırdığımız tahlillerde amipli dizanteri antijeni pozitif çıkıyor. Grubel widal testinde salmonella thyphi H pozitif. Emar belde düzleşme defermasyon, karaciğer, dalak büyüme, ince bağırsakta duvar kalınlaşması, kalın bağırsak ve boğazda lenfoidler, kulakta iltihap oluştu, diş etlerinde çekilme meydana geldi. Doktorlar bu bulguları tek tek gidermek yerine, 'Asıl kaynaktan kurutulmalı' diyor ama tedavimi bir türlü gerçekleştiremiyoruz. Muayene oluyorum ama doktorlar bana teşhis koymuyor. Bu kadar bulgu olduğu halde hala teşhis koymayıp, 'Sinirsel bağırsak tutulumu olabilir' diyerek işin içinden çıkıyorlar. Bir iki tanıdığımıza soruyoruz, 'Sağlık Bakanlığına şikayet yüzünden iş inada binmiş. Şimdi biri size teşhis tedavi yapsa arkadaşlarını yakmış olacak' diyorlar" ifadelerini kullandı.
Annesinin ve kendisinin tedavisinin yapılmasını isteyen Edremit, "2013 yılında zulüm görüyoruz. Hem sonu ölümcül bir durum. 'Bağırsak enfeksiyonları tedavi edilmezse ya ince bağırsak kanserine yada siroza çevirir' diyor dahiliye profesörleri. Ana oğul 2013’te iki doktoru BİMER’e şikayet ettik diye tedavimiz yapılmıyor. Lütfen yardımcı olun. BİMER’e bildirdik. Kamu hastane sekreterlerine bildirdik. Sabime bildirdik. Annem İstanbul Vali Yardımcısı ile görüştü. “Nasıl bakmazlar? Gidin hastaneye bakarlar” demiş. 'Bakmayız' demiyorlar zaten, bakıp görmüyorlar. Sonuç yok" şeklinde konuştu.
"KURBAN SAFRALARI ÇIPLAK ELLE TOPLANMAMALI"
Konuyla ilgili olarak kurbanların safralarını çıplak elle toplanmaması gerektiğini söyleyen Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Dr. Gülveren Türközer ise, "Türkiye'de tedavi edilemeyecek bir enfeksiyon hastalığı bulunmuyor. Hastaya ait belge ve doktor raporları var mı? Tifo hastalığı tedavi edilebilir. Hastaya ait enfeksiyonla gerekli tedaviler yapılmış, enfeksiyonla alakalı bir şey söz konusu değil. Kurbanların safralarını nasıl çıplak elle toplamış. Bunu böyle yaptıysa bu riski göze almış demektir. Kurban etleri kapalı yerlerde ve gerekli önlemler alındıktan sonra kesilmelidir" ifadelerini kullandı.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Hatay Enkaz kentin bereketli topraklarında buğday hasadı HATAY (İHA) – Depremin vurduğu Hatay’ın bereketli topraklarında buğday hasadı başladı. Türkiye’nin en bereketli topraklarına ev sahipliği yapan Hatay’da onlarca ürün yetişiyor. Yaz sezonunun gelmesiyle birlikte hasat edilen ürün çeşitliliği de her geçen gün artıyor. Depremin vurduğu kentin yeniden ayağa kalkması için önemli bir role sahip olan tarım, bölge halkına umut olmuş durumda. Arsuz ilçesi Pirinçlik Mahallesi’nde de geçtiğimiz son baharda ekimi yapılan buğdayda hasat başladı. Asrın felaketi sonrası üreterek hayata tutunmaya başlayan Pirinçlik Mahallesi sakinlerinden Bodur ailesi de 100 dönümlük tarlada buğday üretimine devam ediyor. Çocukluğundan beridir çiftçilik ile uğraştığını dile getiren 51 yaşındaki İrfan Bodur, “Tarlada doğduk, tarlada büyüdük ama aklımızın yettiği yaştan bu tarafa tarımla uğraşıyoruz. Çocukluk dönemlerimizde karapatoz dediğimiz patozla hani önceleri daha ilk başlarında orakla biçerdik desteleri toplayıp buğdayları deste halinde bir yere yığardık patozla çektiğimiz zaman buğdayın samanı bir tarafa ve çıkan buğdayı tenekelerle alıp çuvallama yapardık. Daha sonra da satışlarını ilgilenirdik daha sonralarında, biçer bağlar çıktı yani buğdayı biçiyor bağlıyor çok sevinmiştik, ne güzel bir teknoloji demiştik o zamanlar daha sonraları işte biçerdöverler, tarlalara girdiğinde işte rahatlık bu günlermiş dedik. Birkaç saatin içerisinde buğdayımızı hasat ediyoruz buğdayı hemen kamyonlara yüklenip, satışını gerçekleştirmiş oluyoruz. Ortalama 100 dönüm civarında buğday ekmiş olduğumuz tarlalarımız var ortalama 150 dönüm civarında zeytin üretimimiz var, ortalama 100 dönüm civarında narenciye ile uğraşıyoruz. Son durumda buğday fiyatlarını 7 TL üzerinden satmıştık bu yıl henüz bir açıklama hala gerçekleştirilmiş durumda değil zaten buğdayın alıcıları da genelde tüccarlar alıyor” ifadelerini kullandı. Tarım işlerinde ailesine yardım ettiğini söyleyen 11 yaşındaki Rana Bodur ise, “Babamgil öncelikle buğdayı biçmeye gidiyor, motorlarla buraya getiriyorlar buradan çuvallıyoruz. Çoğunlukla hafta sonları gidiyorum okuldan geldikten sonra akşam üzeri bazen gidiyoruz. Buğdayı toplarken, böyle üstümden koca bir yük gidiyormuş gibi hissediyorum, kendi tarlamızdan topladığımız buğdayları öğüterek un haline getiriyoruz ardından da ekmeklerimizi yapıp afiyetle yiyoruz” şeklinde konuştu.
Erzincan Kemaliyeli çiftçilere eğitim verildi Erzincan Tarım ve Orman İl Müdürlüğü ile Erzincan Bahçe Kültürleri Araştırma Enstitüsü Müdürlüğü’nün işbirliği ile Erzincan’ın Kemaliye ilçesinde çiftçi eğitim toplantısı düzenlendi. Düzenlenen toplantıda çiftçilere yöreye uygun olarak dut yetiştiriciliği, ceviz yetiştiriciliği, bağcılık ve bitki sağlığı konusunda bilgilendirme yapıldı. Sezonun başlamasıyla birlikte eğitim ve yayım çalışmalarını hızlandıran tarım teşkilatı köy köy, ilçe ilçe gezerek hem çiftçileri bilinçlendiriyor hem de eğitim ve yayım hizmetini çiftçinin ayağına götürüyor. Son olarak Kemaliye ilçesinde yapılan eğitim toplantısında genel olarak meyvecilik eğitimi verildi. 2021 yılında coğrafi işaret tescili alan Kemaliye (Eğin) dutu ile meşhur ilçede çiftçilere dut yetiştiriciliği konusunda da ayrıntılı bilgi sunuldu. Konuyla ilgili bilgi aldığımız Erzincan İl Tarım ve Orman Müdürü Murat Şahin, tarım teşkilatının her zaman çiftçilerin yanında olduğunu belirterek, verimli ve kaliteli üretimin bilgi ile mümkün olacağını söyledi. Bu kadim topraklarda çiftçilerin her daim üretime devam ettiğini kaydeden İl Müdürü Şahin, eğitimlerin düzenlendiği ilçelerin ürün desenine göre ekiplerin oluşturulduğunu ve çiftçilerin maksimum faydalanabileceği biçimde eğitimlerin şekillendirildiğini söyledi. İl Müdürü Şahin, “Tarım ve hayvancılıkla uğraşan değerli çiftçilerimizin çalışma alanlarında birebir yüz yüze görüşerek çiftçilerimizin tarımla ilgili sorunlarını dinleyip ortak bir noktada karşılıklı görüş ve önerileri dinleyip çözüme ulaştırmayı hedefliyoruz. Basın, internet ve sosyal medya aracılığı ile çiftçilerimize her türlü bilgilendirmeyi yapıyoruz ancak bunu asla yeterli görmüyoruz. Ekiplerimiz her daim çiftçimizin yanında olmaya devam edecek” dedi.