KÜLTÜR SANAT - 14 Ekim 2021 Perşembe 17:17

Bilal Erdoğan: "Kurumlarımızın hedef alınmasının bir sebebi var"

A
A
A
Bilal Erdoğan: "Kurumlarımızın hedef alınmasının bir sebebi var"

Kocaeli’de Ensar Vakfına devredilen tarihi binanın açılış törenine konuşan Bilal Erdoğan, vakıfların hedef alınmasının bir sebebi olduğu ve kurumların itibarsızlaştırılmasına müsaade edilmemesi gerektiğini söyledi.

Kocaeli’de Ensar Vakfına devredilen tarihi binanın açılış törenine konuşan Bilal Erdoğan, vakıfların hedef alınmasının bir sebebi olduğu ve kurumların itibarsızlaştırılmasına müsaade edilmemesi gerektiğini söyledi.


Kocaeli Büyükşehir Belediyesi tarafından Ensar Vakfı’nın devredilen tarihi Pembe Köşk bugün Bilal Erdoğan’ın katılımıyla gerçekleşti. Gerçekleştirilen açılışa Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın oğlu Bilal Erdoğan’ın yanısıra Kocaeli Valisi Seddar Yavuz, Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Büyükakın, il protokolü, vakıf yöneticileri ve vatandaşlar katıldı.



“Ensar Vakfı’nda çocuklar istismar edildi diye akıllarda kaldı”


Açılışta konuşan Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Büyükakın, “Bugün burada çok güzel bir açılış yapmak için bir araya geldik. Ensar Vakfı ile ilgili meclisimizden bir karar geçirmiştik. Bugün olduğu gibi o dönemde de kamuoyunda manipülasyon çalışmaları yapıldı. Bu vakıfla ilgili kirli bir kampanya yürütülmekte, camia kirletilmeye çalışılmaktadır. Biz bu kirli kampanyalarla yılmayacağız ve geri adım atmayacağız. Suç, şahsidir ve ispatlanana kadar o şahıs da sadece sanıktır. İspatlanınca devlet gerekeni yapar. Bu suçu camianın tümüne mal edemezsiniz. Ensar Vakfı’nda çocuklar istismar edildi diye akıllarda kaldı. O lanetlenmiş işi işleyen şahıs 506 yıl cezaya çarptırıldı. Ama akılda sadece algı olarak kaldı. Biz bu algıya asla teslim olmayacağız. Yurt meselelerini bahane edip aynı algıları yapmaya çalışıyorlar. Biz bunlara da teslim olmayacağız. Burası Ensar Vakfına anasının ak sütü gibi helal olsun” dedi.



“İmkanını olmayan çocuklarımıza eğitim desteği sağlıyor”


Kocaeli’nin bu tarafına hiç gelmediğimi fark ettiğini söyleyen Ensar Vakfı Genel Kurulu Üyesi olan Bilal Erdoğan, “Ben hem dokusuyla hem manzarasıyla çok güzel bir mahalle. Vakfımız için hayırlı olmasını diliyorum. Dünyanın ger tarafında ülkemizde de hukukun mevzuata uygun şekilde vakıf dernekler STK’lar kamu hizmetini ikame ettiren, yani kamu hizmetini güçlendiren çoğaltan kurumlardır. Elbette ki vatandaş vergisini verir. Burada belediyemiz burayı Ensar Vakfına tahsis ediyor Ensar Vakfımız da gönüllerini ve personellerini burada ihtiyaçlarını karşılıyor. İmkanını olmayan çocuklarımıza eğitim desteği sağlıyor, burs verdiği öğrencilerimizi çeşitli projelerde bir araya getiriyor” diye konuştu.



“Kurumlarımızın itibarsızlaştırılmasına müsaade etmemeliyiz”


Kurumların hedef alınmasına yönelik de konuşan Erdoğan, “Bu memleket geleceğe değerleriyle mi yürüyecek değersizleşerek mi? Türkiye Avrupa’nın herhangi bir ülkesine benzeyip kendi kimliğini kaybetmeli mi etmemeli mi? Bu meselelerin önemi var mı yok mu, bunun bir mücadelesi var ülkede. Bu toprakların bir kimliği, bu milleti bu millet yapan bazı değerler var. Niye bunlarla kavgalı olsun. Niye bunları silmeye çalışsın? Bütün gençlerimiz uzak ve yakın tarihimizi, bu toprakları bize vatan yapan kişileri, değerleri, kavramları hakkıyla bilseler, geçmişini bilmeyen geleceğini nasıl kursun? Geçmişini sahiplenmeyen kendi geleceğini değil başkalarının geleceğine ancak hizmet edebilir. Yani mesela aslında basit bu topraklar üzerinde kardeşçe, bu toprakları bu topraklar yapan değerler etrafında yaşarız. Ama bunu düşmanlarımız istemiyor. Eskiden de bugün de maalesef bu topraklardaki dik duruşun bu güçlenmenin olmasını istemeyen odaklar elbette içeride kendi maşalarını bulup seferber ediyorlar. Bizi bunlara karşı uyanık olmak zorundayız. Kurumlarımızın itibarsızlaştırılmasına müsaade etmemeliyiz” şeklinde konuştu.



4 binin üzerinde burs başvurusu


Ayrıca Bilal Erdoğan, İlim Cemiyeti olarak 4 binin üzerinde burs başvurusunu aldıklarını ve bursları öğrencilere belirli şartlar dahlinde vereceklerini söyledi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Nevşehir Tarihte Nevşehirli 25 alim olduğu ortaya çıktı Nevşehir Hacı Bektaş Veli Üniversitesi öncülüğünde yapılan bir araştırmada Nevşehirli 25 alimin olduğu ortaya çıktı. Yapılan araştırmada Nevşehirli âlimlerin edebiyat, İslam felsefesi, felsefe, din, filoloji, hadis, ahlak, siyaset, itikat, mantık, tefsir, tıp ve hukuk alanından oldukları belirtildi. Nevşehir Hacı Bektaş Veli Üniversitesi İlahiyat Fakültesi, Nevşehir Valiliği, Nevşehir Belediyesi, Nevşehir İl Milli Eğitim Müdürlüğü, Nevşehir İl Müftülüğü, Nevşehir İli Hayırlı Hizmetler Kültür ve Dayanışma Vakfı ve İlim Yayma Cemiyeti iş birliğiyle ‘Nevşehirli Âlimler Sempozyumu’ düzenlendi. NEVÜ Vali Şinasi Kuş Kültür ve Kongre Merkezi’nde düzenlenen sempozyumun açılışına; Nevşehir Vali Yardımcısı Hüseyin Çam, NEVÜ Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Şahlan Öztürk ve Prof. Dr. Özlem Fındık, Nevşehir’in Kozaklı İlçe Kaymakamı Yasin Gürkan, Türkiye Yazma Eserler Kurumu Başkanı Prof. Dr. Ferruh Özpilavcı, Nevşehir Ticaret Borsası Başkanı İbrahim Salaş, Rektör Danışmanı Prof. Dr. Adem Çatak, İlahiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Zülfikar Durmuş, Fen Edebiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ensar Çetin, Diş Hekimliği Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Bayram Deviren, Spor Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Selçuk Akpınar, Nevşehir İli Hayırlı Hizmetler Kültür ve Dayanışma Vakfı Başkanı Ahmet Avlanmaz, İlim Yayma Cemiyeti Nevşehir Şube Başkanı Mustafa Özdemir, protokol üyeleri, Türkiye’nin farklı üniversitelerinden akademisyenler, araştırmacılar, davetliler, NEVÜ akademik ve idari personeli ile öğrenciler katıldı. Prof. Dr. Zülfikar Durmuş tarihte değişik medeniyetlere ev sahipliği yapmış, aynı zamanda pek çok ilim adamını yetiştiren kadim bir Anadolu şehri olan Nevşehir’de üniversitenin öğretim elemanları tarafından yapılan araştırmalarda vefat etmiş ve eserleri bulunan 25 aliminin olduğunu tespit ettiklerini söyledi. Durmuş konuşmasında; “Nevşehir ili birçok medeniyete ev sahipliği yapmış Allah’ın bir lütfu olarak doğa harikası bir yerleşim yeri. Bu şehir aynı zamanda ilim ve irfanın da merkezlerinden biri. Üniversitemizin de ismini aldığı Hûnkar Hacıbektaş Veli’nin burada oluşu da bulun en önemli göstergelerinden biridir. Nevşehir 14. yüzyıldan itibaren medreselere ev sahipliği yapmış ve pek çok ilim adamının yetiştiği bir Anadolu şehri. Ürgüp’te bulunan Taşkınpaşa Medresesi’yle beraber Karamanoğulları döneminde burada medrese eğitimi başlamış. Süreç içinde inşa edilen medreselerle beraber ve özellikle Damat İbrahim Paşa’nın 18. yüzyılın başlarında şehri birçok yeni medreseyle donatmasıyla beraber Lale Devri’nden sonraki Süreçte Osmanlı Devleti’nin Orta Anadolu’daki önemli ilim merkezlerinden biri haline gelmiştir. Kronolojik olarak baktığımızda Lale Devri’nin ardından alimlerin ve kaleme alınan eserlerin sayısında ciddi bir artış olduğu gözlemledik. Bu durum ilgili alimlerin ve eserlerin ortaya çıkarılması, ayrıca akademi ve ilim dünyasına tanıtılmasını gerekli kılmıştır. Üniversitemizin İlahiyat Fakültesi öğretim elemanları tarafından da ilgili alimleri ve eserlerini ilim dünyasına tanıtmak gayesiyle araştırmalar yapıldı. Vefat etmiş ve aynı zamanda eserleri olan alimleri esas aldığımız araştırmalar neticesinde Nevşehir’de 25 alimin ismine ulaştık. Bunlar üniversitemize ismini de veren Hûnkar Hacıbektaş Veli başta olmak üzere; Hoca Gülşehir, Çelebizade Hazim Ahmed Efendi, Çelebizade İsmail Asım Efendi, Ca’fer bin Muhammed bin Ca’fer Avanos, Çelebizade Mehmed Efendi, Süleyman b. Hasan, Mehmed Hadim Nevşehri, Ömer b. Osman en-Nevşehri, Reşid Ahmed Efendi, Ürgüplü Hacı Hafız Hüseyin b. Osman, Damat İbrahim Paşa, Şeyhülislâm Ürgüplü Mustafa Hayri Efendi, Mehmed Hilmi Efendi, Mustafa Kazım Efedi, Seyyid Muhammed Çelebi, Mehmed Tahir Efendi, Süleyman Hayri Bey, Abdülkadir Saynaç, Sıyamzade Hasan Hamdi, Ürgüplü Ahmed Refik Altınay, Osman Yılmaz (Vaiz Osman), Zeki Soyak, Mustafa Şekip Tunç ve Mehmed Şerafettin Yaltkaya’dır” dedi. Nevşehir’in tarih boyunca pek çok alimin, hikmetin ve irfanın yetiştiği bir şehir olduğuna vurgu yapan NEVÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Özlem Fındık, "Anadolu irfanın büyük erenlerinden, hoşgörünün, iyiliğin ve kardeşliğin yol göstericisi Hûnkar Hacıbektaş Veli’nin ismini de alan üniversite olarak öncelikle böylesi bir etkinliği düzenlemekten ve ev sahipliği yapmaktan duyduğumuz memnuniyeti belirtmek istiyorum. Nevşehir tarih boyunca pek çok alimin, hikmetin ve irfanın yetiştiği bir şehir olmuştur. Bu topraklar, bilginin ve hikmetin bahçesidir. Bu sempozyum da bu mirası yaşatmak ve gelecek nesillere aktarmak için önemli bir fırsat oluşturmaktadır. Alimlerimizin öncülüğünde, gençlerimize ilham olmak ve onları aydınlatmak için buradayız. Bilgi bir ışıktır ve bu ışığı yakan, taşıyan ve paylaşan her biriniz, bu sempozyumun gerçek anlamını oluşturuyorsunuz" diye konuştu. Nevşehir Vali Yardımcısı Hüseyin Çam ise ; “Yunus Emre’nin deyimiyle ’İlim ilim bilmektir, ilim kendin bilmektir. Sen kendini bilmezsin, ya nice okumaktır’. Özellikle ismiyle müsemma olan Hacı Bektaş Veli Üniversitemizde böyle bir etkinliğin yapılıyor olmazı ayrıca onur ve gurur vericidir. Bu anlamda bu sempozyumumuzun hayırlara vesile olmasını temenni ediyorum” diye konuştu.