ASAYİŞ - 02 Temmuz 2025 Çarşamba 10:30

Kars’tan Kocaeli’ye uzanan kan davası cinayetle bitmişti: "Pişman değilim"

A
A
A
Kars’tan Kocaeli’ye uzanan kan davası cinayetle bitmişti: "Pişman değilim"

Kars’ta mera ve muhtarlık anlaşmazlığı nedeniyle çıkan silahlı çatışmada babasının ölümünden sorumlu tuttuğu Maksut Beğtaş’ı Kocaeli’de öldüren sanık Uğurcan B., ilk kez hakim karşısına çıktı. Sanık, yaşadığı travmayı atlatamadığını ve Konya’da tedavi gördüğünü söyleyerek, "Olay sebebiyle pişman değilim" dedi.


Olay, 6 Ocak tarihinde 4 Temmuz Mahallesi Eski İzmit Caddesi’nde meydana geldi. ATM önünde bekleyen Maksut Beğtaş (56), Uğurcan B. tarafından silahlı saldırıya uğradı. Beğtaş kanlar içinde yerde kalırken, şüpheli ise olay yerinden kaçtı. İhbar üzerine olay yerine sağlık ekipleri, Beğtaş’ın hayatını kaybettiği belirlendi.


Olaya ilişkin başlatılan soruşturma kapsamında Kocaeli Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şube Müdürlüğü Cinayet Büro Amirliği, cinayeti işleyen Uğurcan B’yi (22) yakalamak için çalışma başlattı. Olayın ardından ticari taksiyle İstanbul Sancaktepe’ye kaçtığı belirlenen zanlı, polis ekiplerince suç aletiyle birlikte kıskıvrak yakalandı. İfadesi sonrasında Uğurcan B., emniyetteki işlemlerinin ardından çıkarıldığı mahkemece tutuklanarak cezaevine gönderildi.


Cinayet anı saniye saniye güvenlik kamerasına da yansıdı.



"Muhtarın evinde gerçekleştirecekleri saldırıya ilişkin bir toplantı yaptılar"


Olayla ilgili açılan davanın ilk duruşması, Kocaeli 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Duruşma salonunda sadece tutuklu sanık Uğurcan B. ve taraf avukatları hazır bulundu. Olayı anlatan tutuklu sanık Uğurcan B., "Olaydan 3 yıl önce babam Hakan B. ve Maksut Beğtaş arasında muhtarlık ve mera ile ilgili bir anlaşmazlık başladı. 1 yıl kadar önce ise bu uyuşmazlığı çözmüştük ancak Maksut, ailesini toplayarak bize saldırmak için tekrar köye geldi. Muhtarın evinde gerçekleştirecekleri saldırıya ilişkin bir toplantı yaptılar. Bu toplantıya jandarma müdahalede bulundu ve şahıslar bulundukları yerden ayrıldılar ancak ertesi gün biz meradayken bize saldırıda bulundular. Maksut ve beraberinde Okan Beğtaş, Barış Kanat, Berat Beyhan, Murat Beyhan silahla üzerimize ateş açtılar. Olay esnasında yengem Gülen B. ve babam Hakan yaralandı. Olaya jandarma müdahale etti" dedi.



"Şahısların bize saldırısı sebebiyle babam yaralanarak vefat etti"


Kendisinin ve karşı taraftan bazı kişilerin o olay sebebiyle tutuklandığını belirten Uğurcan B., "Ben cezaevindeyken babam yaralandıktan 6 gün sonra vefat etti. 2 ay kadar tutuklu kaldıktan sonra tahliye oldum ancak karşı taraf hala cezaevindeydi. Çıktığımda ailem kan davası olmaması için olayın peşini bırakmamı istedi fakat ben yaşadığım bu olayı bir türlü atlatamamıştım, psikolojim bozuldu. Süreç içerisinde ailemle de geçinemedim. Kendimi toparlamak için Konya’ya geldim" diye konuştu.



"Maksut’u gördüğümde yine aklıma babamın vuruluş anı geldi"


Konya’da psikolojik tedavi gördüğünü söyleyen Uğurcan B., "Olayın meydana getirdiği sinir ve öfkeyi aşamadım, Maksut ve ailesinin bulunduğu yeri araştırmaya başladım. Bizim yaşadığımız yer küçük bir yer olduğu için herkes herkesi tanır, tamamen kendim araştırarak Maksut’un Karamürsel’de yaşadığını öğrendim. Olay günü Konya’dan Karamürsel’e geldim, araçla bir süre dolaştım, daha sonrasında kafeye oturdum. Bu süre içerisinde, ’Maksut ile karşılaşsam ne yaparım?’ diye düşündüm. Bu esnada Maksut’u bankanın önünden geçerken gördüm, peşinden gittim. Maksut’u gördüğümde yine aklıma babamın vuruluş anı geldi. Başka bir şey düşünemedim, arka arkaya ateş ettim, olay sonrasında koşarak uzaklaştım" şeklinde konuştu.



"Maksut, babamın ölümüne sebep olduğu için öfkeme yenildim, pişman değilim"


Uğurcan B., silahını Konya’da hayvan pazarındaki tanımadığı bir şahıstan temin ettiğini ifade ederek, "Kimseden yardım almadım. Kan davası gibi bir niyetim yoktu. Maksut, babamın ölümüne sebep olduğu için öfkeme yenildim. Kan davası gibi bir niyetim olsaydı maktulün hala köyde yaşamakta olan ailesine karşı da eylemim olurdu ancak Maksut Beğtaş babamın ölümünde doğrudan sorumlu olduğu için eylemi ona karşı gerçekleştirdim. Olay sebebiyle pişman değilim, tahliyemi istiyorum" ifadelerini kullandı.



Akıl sağlığı rapor istendi


Sanığın akıl sağlığının değerlendirilmesi için İstanbul Adli Tıp Kurumu’ndan rapor talep edildi. Sanığın tutukluluk halinin devamına karar verilerek, duruşma ertelendi.



"Kardeşim Hakan’ı öldürmekten tutuklu"


Ayrıca, Maksut Beğtaş’ın kızı Canan Beğtaş’ın iddianamedeki ifadesine ulaşıldı. Beğtaş, "Hakan B.’nin öldürülmesi sebebiyle B. ailesi ile aramızda kan davası meydana geldi. Bu nedenle Karamürsel’e göç ettik. Hakan, muhtar olduğu sırada köyde meralarla ilgili kanunu uygulamaya başladı. Hakan B., babam Maksut Beğtaş’a; ’Bana 5 bin TL verirsen mera kanunu kaldırırım’ diye söyledi. Babam ise bunu kabul etmedi. Ardından Hakan B. ile babam Maksut arasında sürtüşmeler yaşandı. 2023 yılında muhtarlık seçiminde babam Hakan B’yi desteklemedi. Bu sebeple Hakan, babama daha çok kinlendi. 2023 yılı ağustos ayında Hakan ile dayımın ailesi arasında tartışmalar meydana geldi. Tartışmadan sonraki gün Hakan, dayımın evine doğru ateş etti. Bunun üzerine taraflar arasında silahlı çatışma oldu. Hakan yaralandı, ardından ise hayatını kaybetti. Kardeşim Okan Beğtaş da Hakan’ı öldürme suçundan tutuklandı, hala cezaevinde. Olayların daha da büyümemesi için biz de Kars’tan ailecek Karamürsel’e yerleştik, şikayetçiyim" ifadelerini kullandı.



Kars’tan Kocaeli’ye uzanan kan davası cinayetle bitmişti: "Pişman değilim"

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bayburt Dünya Boks Şampiyonu Turhan, memleketi Bayburt’ta davul zurnayla karşılandı IBF Hafif Sıklet Dünya Şampiyonluğu unvan maçında rakibini nakavt ederek altın kemerin sahibi olan milli boksör Elif Nur Turhan, memleketi Bayburt’ta davul zurna ve atlar eşliğinde coşkuyla karşılandı. Yenilgisiz rakibi Beatriz Ferreira’yı 5’inci rauntta teknik nakavtla (TKO) mağlup eden Elif Nur Turhan, büyük zaferin ardından memleketine döndü. ’Altın Türk Savaşçısı’ lakaplı milli sporcu için Bayburt’ta karşılama programı düzenlendi. Cumhuriyet Caddesi üzerinde oluşturulan konvoyla belediye önüne gelen şampiyon boksör, burada hemşehrileriyle hatıra fotoğrafı çektirdi. Daha sonra Bayburt Belediye Başkanı Mete Memiş, Turhan’ı makamında ağırladı. Başkan Memiş, Turhan’ı tebrik ederek, başarılarının devamını diledi ve milli sporcuya üzerinde kendi resminin bulunduğu tablo hediye etti. Milli sporcuya tam destek sözü veren Başkan Memiş, Turhan’ın bir sonraki maçının nerede olduğuna bakmaksızın, biletini göndermesi durumunda tribündeki yerini alacağını ifade etti. "Hedefimiz dünyanın tartışmasız en iyisi boksörü olmak" Dünya şampiyonu Turhan, hedeflerinin büyük olduğunu belirterek, "Zirveye çıkmak zor fakat zirvede kalmak daha da zor. Hedefimiz dünyanın tartışmasız en iyi boksörü olmak. Bunun için çalışmalarımıza devam ediyoruz. Memleketimiz Bayburt’ta kamplarımızı en güzel şekilde yapıyoruz. Dünyaya gücümüzü gösterdik, gösterdiğimize inanıyoruz. Bundan sonra da göstermeye devam edeceğiz. Elimizden ne gelirse en güzel şekilde yapıp bayrağımızı ve ülkemizi layıkıyla temsil etmeye devam edeceğiz. Bunun gayreti içerisinde olacağız" dedi. Profesyonel kariyerindeki 12’nci maçını da kazanarak yenilmezlik serisini sürdüren Turhan, son galibiyetiyle yenilgisiz rakibi Ferreira’ya ise kariyerindeki ilk mağlubiyetini yaşatmış, dünya boks tarihine adını altın harflerle yazdırmıştı.
Samsun Aile Yılı etkinliği Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Bilim İletişimi Ofisi(BİO) tarafından, "Aile Yılı" kapsamında "Psikolojik ve İnsani Boyutlarıyla Koruyucu Ailelik-Elimi Tutmak İster Misin?" başlıklı etkinlik yapıldı. OMÜ İlim Sanat ve Kültür Evi’nde düzenlenen programda, akademik bilgi sade, anlaşılır ve etkileşimli bir sohbet ortamında katılımcılarla buluşturuldu. Etkinlikte, OMÜ Psikoloji Uygulama ve Araştırma Merkezi’nden Öğr. Gör. Dr. Uğur Kaçmaz ile OMÜ İlahiyat Fakültesi’nden Prof. Dr. Mustafa Köylü, konuşmacı olarak katıldı. Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü Koruyucu Aile ve Evlat Edinme Hizmetleri Sorumlu Şube Müdürü Vekili Hanife Elif Al ve Koruyucu Aile Derneği Başkanı Zeynep Çalış da konuyla ilgili bilgiler paylaştı. Söyleşide; koruyucu aileliğin psikolojik dinamikleri, çocuk–aile bağlanması, travma sonrası destek süreçleri ile merhamet, sorumluluk ve değerler perspektifinden koruyucu ailelik konuları ele alındı. Program boyunca konuşmacılar, koruyucu aileliğin çocukların duygusal ve sosyal gelişimindeki belirleyici rolüne dikkat çekerken, katılımcılar da soru–cevap bölümünde görüş ve deneyimlerini paylaştı. Etkinlik, katılımcıların sürece ilişkin doğru ve güvenilir bilgiye doğrudan ulaşmasına imkân sağladı. Bilim Kafe etkinliği; toplumda gönüllülük ve sosyal sorumluluk bilincini güçlendirmeyi, koruyucu ailelik sistemine yönelik farkındalık oluşturmayı ve bilimsel bilginin toplumla doğrudan buluşmasını hedefledi. Etkinlikte ayrıca Ondokuz Mayıs Üniversitesi Genel Sekreter Yardımcısı Serap Sezer Sivrioğlu, OMÜ İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Cafer Sadık Yaran, Güzel Sanatlar Fakültesi Dekan Yardımcısı Doç. Dr. Engin Güney, Bilim İletişimi Ofisi Koordinatörü Öğr. Gör. Mürsel Kan, Etkinlik ve Organizasyon Bölümü Sorumlusu Öğr. Gör. Dr. Elif Şevik İnal, Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdür Yardımcısı Necmettin Aygün, Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü personeli, Koruyucu Aile Derneği üyeleri ve koruyucu aile adayları ile Sağlık Bilimleri Fakültesi Sosyal Hizmetler Bölümü öğrencileri de eşlik etti.
Erzurum MHP İl Başkanı Adem Yurdagül: "Halkımız terörsüz Türkiye sürecine destek veriyor" Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Erzurum İl Başkanı Adem Yurdagül, "Üç hilalin gölgesinde, üç yılımızda" diyerek gündeme dair değerlendirmelerde bulundu. Başkan Yurdagül, daha önce Erzurum Şehir Hastanesi ile ilgili açıklamalarının arkasında durarak, "Erzurum Sağlık İl Müdürü ve Erzurum Şehir Hastanesi Başhekimi bir an önce görevden alınmalıdır" dedi. Üç yıl önce MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin emir, talimatları ve güveni ile Erzurum’a hizmetkar olmak için il başkanı olarak görevlendirildiğini ifade eden MHP Erzurum İl Başkanı Adem Yurdagül, İl Başkan Yardımcıları Cihan Aksakal ve Ufuk Demir ile yaptığı basın toplantısında, "Bize tevdi edilen bu büyük onurla birlikte teşkilatlarımızı oluşturduk ve sahaya indik. Öncelikle teşkilat buluşmaları gerçekleştirerek, küskünlerimizin gönüllerini kazandık. Haneleri ziyaret ettik. Girdiğimiz her hanenin dertlerini dinleyip derman aradık, yüzlerde oluşan tebessümü baş tacı ettik. Asrın depreminde, depremzedelerimizi yalnız bırakmadık. Hemşerilerimizin destekleriyle toplanan yardımları deprem bölgesine götürerek, kapı kapı dağıtımını gerçekleştirdik. Ramazan aylarında, kurduğumuz iftar sofralarında hemşerilerimizle aynı duayı, aynı ekmeği ve aynı bereketi paylaştık, ‘İlk iftarlık bizden’ diyerek yüzlerce hemşehrimize iftarlık dağıttık" dedi. "Kadınlarımızın sesi olduk, çocuklarımızın hayalini paylaştık " Seçim dönemlerinde, Cumhur ittifakı ruhuna sadakatle adaylar için kapı kapı dolaştıklarını ve elde edilen başarıları ve oy oranlarını bir başlangıç kabul ederek, daha çok çalışmak zorunda olduklarını asla unutmadıklarını vurgulayan Başkan Yurdagül, "Yerel yönetimlerle bağımızı hiç koparmadık. İlçe ziyaretlerimizi seçim sonrası da gerçekleştirerek; "Seçim bitti, iş bitti" demedik. Her zaman, her şartta hemşerilerimizin yanında olmaya gayret ettik. Yerel yönetimin en değerli halkası olan muhtarlarımızla seçim öncesi ve sonrası defalarca bir araya geldik. Taleplerini dinleyerek çözümleri için gerekli tüm çabayı ve çalışmayı sağladık. 3 yılda hasta tedavisi, engelli bireylere destek, kimsesiz çocuklarımıza mutluluk için 25 milyon TL’ye yakın kaynak bularak ilgililere ulaştırdık. Kadınlarımızın sesi olduk, çocuklarımızın hayalini paylaştık, mahallelerimizin nabzını tuttuk. Sosyal sorumluluk projelerini hiçbir zaman ihmal etmedik. Engelleri birlikte aşmanın mümkün olduğu bilinciyle engelli kardeşlerimizle gönül köprüleri kurduk " şeklinde konuştu. "Sevinç gününde de, acı gününde de "yanınızdayız" dedik" Vatandaşların şikâyetlerini hiçbir zaman sümen altı etmediklerini vurgulayan MHP Erzurum İl Başkanı Adem Yurdagül , sözlerine şöyle devam etti, "İş isteyeni, aş isteyeni imkânlarımız ölçüsünde geri çevirmemeye çalıştık. 3 yılda düğün ve cenazeye katılım sağladık. Cenazelerde ağıtlara, düğünlerde halaylara katıldık. Sevinç gününde de, acı gününde de "yanınızdayız" demekten geri durmadık. Kamu kurum kuruluşlarımız ve STK’larımızla her daim istişare halinde olduk. Konuşarak, dinleyerek ve anlatmaya çalışarak bu şehrin meselelerine çözüm aradık. 3 yılda STK toplantısı ve ziyareti gerçekleştirdik. 3 yılda ilin ve toplamda kişinin katılımıyla 3 bölge toplantısı gerçekleştirdik. Türkiye’de ilkini gerçekleştirdiğimiz bir çok bölge toplantılarına ev sahipliği yaptık. Bu şehrin ağırlığını, on binlerce dava arkadaşımızla Türkiye’nin siyasi merkezine taşımaktan onur duyduk. Şehit ailesi ve gazi ziyareti yaptık. Aziz şehitlerimizin ve gazilerimizin bizlere emaneti olan ailelerini bir an olsun ihmal etmedik. Onların kapısını çalmak, hâlini hatırını sormak, bizim için bir protokol görevi değil, vicdan borcudur dedik, emanete gösterilen sadakati her daim ortaya koyduk " "Terörsüz Türkiye" içim kapı kapı dolaşıldı Türkiye’nin en güzel, adeta tarihin arka odası niteliğindeki il başkanlığı binasını şehre kazandırdıklarını belirten Başkan Yurdagül, "Parti binamızın kapılarını tüm hemşehrilerimize ardına kadar açtık. Partimize gelen binlerce ziyaretçide, aslında bir binayı değil, bu şehre duyulan güveni gördük. Sevdamız olan Erzurumspor’u hiçbir zaman yalnız bırakmadık. Tribünde de, kulübü ziyaret ettiğimizde de, taraftarlarımızın derdini dinlerken de bu şehrin takımını, bu şehrin onuru bildik. Merkez ve 20 ilçede toplantılar gerçekleştirdik. Genel Başkanımızın öncülüğünde başlatılan ve tarihi nitelik taşıyan "Terörsüz Türkiye" toplantılarında, tüm teşkilatımızla kapı kapı dolaşarak bilgilendirmeler yaptık. Halkımız bu sürece hem güveniyor hem de destek oluyor. "Derdin Derdimizdir" diyerek tüm hemşehrilerimizin taleplerini topladık. Görev süremiz boyunca teknolojinin gücünü doğru kullanarak, hemşehrilerimizi yaptığımız faaliyetler ve çalışmalardan haberdar etmek adına web sitemizi ve sosyal medya hesaplarımızı her daim aktif halde tuttuk" diye konuştuk. Yurdagül’den Erzurum Şehir Hastanesi ‘ne dair net sözler Basın mensuplarının sorularını cevaplayan Milliyetçi Hareket Partisi Erzurum İl Başkanı Adem Yurdagül, Erzurum Şehir Hastanesi ile ilgili daha önce gündeme getirdikleri konuların takipçisi olduklarını, Sağlık Bakanlığı’nın görevlendirdiği müfettişlerin kendilerini de dinlediğini söyledi. Erzurum Sağlık İl Müdürü ve Erzurum Şehir Hastanesi Başhekimi’nin bir an önce görevden alınması gerektiğini vurgulayan Yurdagül, "Erzurum’un ve bölgenin en büyük yatırımlarından birisi olan Şehir Hastanesi’nin bu şekilde yönetilmesine karşı olduğumuzu dile getirdik. Başhekim ve ekibi buradaki süreci yönetemiyor. Bunu daha öncede ilgili kurumlara ifade ettik, bildirdik. Görevlendirilen müfettişlere gerekli belge ve bilgileri verdik. Bir an önce Şehir Hastanesine ehil bir başhekim atanmalıdır. Yaptığımız çıkış Cumhur İttifakının ruhuna aykırı bir durum değildir, vatandaşın haklarını koruyoruz. Erzurum’da, Erzurumlu da bizim kırmızı çizgimizdir" dedi.