SPOR - 06 Ağustos 2025 Çarşamba 20:48

Kocaelispor, Trabzonspor hazırlıklarını sürdürüyor

A
A
A
Kocaelispor, Trabzonspor hazırlıklarını sürdürüyor

Kocaelispor, Trendyol Süper Lig’in ilk haftasında deplasmanda karşılaşacağı Trabzonspor maçı hazırlıklarını sürdürüyor.


Günü tek antrenmanla tamamlayan Körfez ekibinde yorgunluğu bulunan Bruno Petkovic ve Rivas takımdan ayrı olarak salonda çalıştı. İki oyuncu dışında tam kadro çalışan yeşil-siyahlılarda gözler Trabzon’a çevrildi. Takım kaptanlarından kaleci Gökhan Değirmenci ve yeni transferlerden takıma geçen hafta katılan Mateusz Wieteska antrenman öncesinde basın mensuplarının sorularını yanıtladı. Basın ve taraftara açık olan antrenmanı çok sayıda Kocaelisporlu da takip etti.



Değirmenci: "Özlemle beklediğimiz açılış haftasına geldik"


Sezon öncesi kampını değerlendiren deneyimli eldiven Gökhan Değirmenci, "Çok güzel bir sezon başı kampı geçirdik. Hem Topuk Yaylası’nda hem Kartepe’de hem takım olma yolunda hem taktiksel anlamda hem de güç, kuvvet anlamında çok verimli bir kamp geçirdiğimizi düşünüyorum. Herkesin özlemle beklediği, bizim de özlemle beklediğimiz sezonun açılış haftasına geldik. Şu anda da hocamız çalışmalarımızı Trabzonspor maçına göre planladı. O şekilde devam ediyoruz. İnşallah iyi geçirdiğimiz sezon başı kampının, ilk haftalardan başlayarak sezonda da bize yardımcı olacağını düşünüyorum" dedi.



"Kocaelispor ile farklı bir bağım var"


Kocaelispor ile özel bir bağı olduğu için başka takımların transfer tekliflerini reddettiğini belirten Gökhan Değirmenci, "Verdiğimiz sözü yerine getirebildiğimiz için çok mutluyum. Kocaelispor ile farklı bir bağım var. Tabii ki bunun karşılığında hepimiz ücretini de alıyoruz. Sadece sevgi değil, sevginin yanında bu kulüp bize her zaman karşılığını da veriyor. Sevgilerinden dolayı yönetimimize, camiamıza, taraftarımıza da teşekkür etmek istiyorum. Burada devam etme sebebim de burayla birlikte Süper Lig’e çıkmak benim hayalimdi. Tabii ki bunun keyfini ve coşkusunu yaşamak için hiçbir teklife olumlu yanıt vermedim. Burada devam ettiğim için çok mutlu olduğumu tekrar söylemek istiyorum" şeklinde konuştu.



"Kaleciler arasında güzel bir rekabet ve arkadaşlığımız var"


Takıma yeni katılan yerli ve yabancı iki kalecinin ardından oluşan ortamı ve rekabeti de değerlendiren deneyimli eldiven, "2 tane yeni kaleci arkadaşımız geldi; Jovanovic ve Serhat. Ahmet ile zaten geçen sezonlardan da birlikteydik. Güzel bir arkadaşlığımız var, onu söyleyebilirim. Kaleci departmanı olarak güzel bir rekabet içerisindeyiz. Hepimiz birbirimiz ve takımımız için en iyi performansımızı gösteriyoruz. Amacımız; oynayan kimse onun en iyi performansını vermesini sağlamak. Çok klasiktir ama böyle rekabetin olduğu yerde kazanan her zaman Kocaelispor olacaktır" diye konuştu.



"İçerde yeni gelenlere camianın ve taraftarın büyüklüğünü anlatıyoruz"


Geçen yıl ki kadrodan gidenler ve yeni gelenler sonrası genel takım ortamını da değerlendiren Gökhan Değirmenci, "Geçen sene çok güzel bir ortamımız vardı. Bu sene giden ve gelen arkadaşlarımız oldu. Gerçekten gelen arkadaşlarımız da çok uyumlu. Biz zaten geçen sene kalan oyuncular olarak içeride, yeni gelen arkadaşlarımıza bu camianın ve taraftarın büyüklüğünü, basınımızın çok güçlü olduğunu her fırsatta dile getiriyoruz. Onlar da buraya gelmeden önce bazı araştırmalar yapıyorlar. Onlar da bunun farkında. Biz bu farkındalığı artırarak kulübümüze, camiamıza layık olmaya çalışacağız hep birlikte. Takım içerisinde güzel bir ortamımız var" ifadelerini kullandı.



"Trabzonspor maçında herkes istekli ve coşkulu oynayacak"


Trabzonspor karşılaşması öncesinde maça ve sahaya yansıtacakları takımla ilgili soruları da yanıtlayan Değirmenci, "Bütün şehrin, bütün camianın artık iple çektiği haftaya geldik. Trabzonspor maçıyla başlıyoruz. Tabii ki Trabzon deplasmanı her zaman zordur. Biz de orada elimizden gelen mücadeleyi göstererek sezon başı geçirdiğimiz kampın meyvelerini ilk maçtan inşallah alarak güzel başlangıç yapıp hem taraftarımızı hem şehrimizin mutlu edip dönmek istiyoruz. Nasıl bir takım göreceğiz? Herkes istekli, coşkulu, yeni sezonun verdiği ilk maçın heyecanıyla sahada olacak. Bütün gücüyle, kuvvetiyle, motivasyonuyla, konsantresiyle maçımızı oynayacağız" dedi.



"Trabzon deplasmanında bize ayrılan yeri dolduracaklarına eminim"


Taraftara da mesaj gönderin Kocaelispor Kaptanı, "Bugün antrenmana da geldikleri için onlara teşekkür etmek istiyorum. Sezon başlamadan önce bu enerjiyi bize hissettirecekler. Muhakkak yeni gelen arkadaşlarımızın da bunu göreceği için çok mutluyum. Trabzon deplasmanında da zaten bize verilen kontenjanı dolduracaklarından ve bizi orada çok iyi destekleyeceklerine eminim. 16 yıl sonra Süper Lig’e çıktık. En çok sizler üzüldünüz; buradaydınız çünkü. Her şeyi biliyorsunuz. Bundan sonrasının keyfini ve coşkusunu yaşamak da sizlere düşüyor" diye konuştu.



"Şehrin takımla birleşmesi ve birbirine dokunabilmesi çok önemli"


Sık sık dahil olduğu şehirle bütünleşme organizasyonlarıyla ilgili de görüşlerini paylaşan Gökhan Değirmenci şu sözleri kaydetti:


"Bunun çok önemli ve güzel bir şey olduğunu düşünüyorum. Bunun hani kurumsallıkla, bir üst lige çıkınca uzak durmayla alakası olmadığını düşünüyorum. Biz bir takımız. Geçen sene bunun çok güzel örnekleri oldu. Her giden oyuncunuz, ertesi gün geldiğinde takım içerisinde orada yaşadıklarını anlattı. Bu çok güzel bir şey. Bu sene de bunun devam etmesini diliyorum ve devam edeceğini de düşünüyorum zaten. Olması gerekenin bu olduğunu düşünüyorum. Şehrin, çocukların, insanların takımla birleşmesi, birbirine dokunabilmesi çok önemli."



Wieteska: "Süper Lig güçlü bir lig. İlk maçı bekliyoruz"


Antrenman öncesinde basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Mateusz Wieteska ise takıma gelişi, içerideki ortam ve Süper Lig ile ilgili olarak "Kocaelispor’a geldiğim için çok mutluyum. Burada iyi bir takım var. Ve biz de iyi bir takım olduk. Hedeflerimiz doğrultusunda çalışıyoruz. Tabii ki ilk maçı bekliyoruz ve amacımız kazanmak. İyi bir takıma katıldım ama geleli 7 gün oldu. Daha iyi tanışmak için biraz daha süreye ihtiyacım var. Aramızdaki ilişkiyi daha da geliştireceğiz. Bildiğim kadarıyla Süper Lig güçlü bir lig. Zaten ben bunu burada oynamış ya da halihazırda oynayan arkadaşlarıma da sordum. Bu buraya gelmenin benim için iyi olacağını söylediler. Ben de ilk maçı bekliyorum" dedi.



"Galatasaray’a karşı bir maç oynadık. Ama şu an buradayım"


Galatasaray ile ilgili soruya, "Eski kulübümdeyken Galatasaray’a karşı bir maç oynadık. Herkes Galatasaray’ın büyük ve güçlü bir kulüp olduğunu biliyor. Biz de bir maç oynadık. Şu an buradayım ve yeni sezonla alakalı da şunları söyleyebilirim; bizim hedefimiz her maça iyi bir şekilde hazırlanıp kazanmaya çalışmak olacak. Artık bakıp göreceğiz" yanıtını verdi.



"Buraya neredeyse hazır olarak geldim."


Son hazırlık maçındaki performansını yorumlayan ve hazır geldiğini söyleyen Wieteska, "Sizin de söylediğiniz gibi ben o maçta maç boyunca süre aldım. Çünkü buraya neredeyse hazır gelmiştim. İtalya’da çalışmalarımıza 10 Temmuz’da başlamıştık. 10 Temmuz biraz geç gibi görünebilir ama İtalya’da sıkı çalışmalar yaptık, iyi çalıştık. Ben hazır olduğumu düşünüyorum. Zaten orada da 2 tane de hazırlık maçı oynamıştım. Buradaki maçla beraber 3 oldu. Yani evet kendimi gördüm. Daha iyi yapabileceğim şeyler de var. Artık sezon içerisinde maç maç ilerleyip daha iyi ne var onları göreceğim, takıma adapte olacağım" diye konuştu.



"İleriye dönük paslar atacağım, kafa vuruşum da iyi"


Takıma katkısını da nasıl sağlayacağını açıklayan Wieteska, "Aslında defansif ve ofansif olarak da kendimi iyi görüyorum. Yani defansif olarak tabii ki benim pozisyonumdan kaynaklı. Ofansif olarak da ileriye dönük iyi paslar atabildiğimi düşünüyorum ve aynı zamanda kafa vuruşum iyidir. Umarım bu şekilde takıma, gol atıp katkı sağlayabilirim. Tabii ki duran toplarda da bir forvet gibi olmayacağım ama duran toplarda orada olurum" ifadelerini kullandı.



"Burada yaşananları biliyorum. Sahada elimden geleni yapacağım"


Kocaelispor’un amatörden Süper Lig’e dönüş hikayesini ve camiada yaşananları bildiğini açıklayan Wieteska, "Kocaelispor’un hikayesini ve burada önemli şeyler yaşandığını biliyordum. Tabii ki bu benim için de önemli. Ben de sahada elimden gelenin en iyisini yapacağım ama hedef her zaman benim için daha yüksek. Biz de bu hedef doğrultusunda çalışacağız. İnanılmaz taraftarımız var. Ben öncelikle hazırlık maçında gelip bizi destekledikleri için onlara da teşekkür etmek istiyorum. Aynı zamanda aynı desteği Trabzonspor maçında vereceklerinden eminim. Biz de onlar için elimizden geleni yapacağız" sözlerini sarf etti.



"Buraya geldikten sonra Selçuk İnan’ın pozitif yönlerini gördüm"


Son olarak teknik direktör Selçuk İnan ile ilgili soruyu yanıtlayan yeni transfer, "Kocaelispor’a gelmeden önce hocayla zaten görüşmüştüm ve buraya geldikten sonra da onun pozitif yönlerini gördüm. Sürekli yani ve bizleri bireysel olarak her zaman geliştirmeye çalışıyor. Biz de bunlara uyuyoruz ve umarım iyi bir sezon geçirerek elimizden gelenin en iyisini yaparız" sözlerini kaydetti.



Kocaelispor, Trabzonspor hazırlıklarını sürdürüyor

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Yunus Akgün: "Kazanıp dönmek istiyoruz" Galatasaraylı futbolcu Yunus Akgün, Monaco maçıyla ilgili, "Buradan kazanıp dönmek istiyoruz. Önümüzde 2 maç kalıyor, o maçları da kazanıp Şampiyonlar Ligi’nde hedefimiz doğrultusunda devam etmek istiyoruz" dedi. Galatasaray, UEFA Şampiyonlar Ligi’nin 6. haftasında TSİ 23.00’te Monaco ile karşılaşacak. Müsabakanın hazırlıklarını tamamlayan sarı-kırmızılılarda futbolculardan Yunus Akgün, Teknik Direktör Okan Buruk ile birlikte katıldığı basın toplantısında açıklamalarda bulundu. Çok önemli bir maça çıkacaklarını belirten Yunus, "İyi bir rakibe karşı oynayacağız. Tabii biz kendi oyunumuzu oynadığımızda neler yapabileceğimizi biliyoruz. İyi çalıştık, analizlerimizi yaptık. Yarın da burada inşallah kazanıp hem camiamızı hem de taraftarlarımızı mutlu etmek istiyoruz" diye konuştu. "Daha iyi olacağım" Yaşadığı sakatlık ve son durumuyla ilgili bilgi veren 25 yaşındaki futbolcu, "Bir operasyon geçirdim. Tabii ki ağrılarım zaman zaman oluyor ama bu süreçte Yener İnce ve ekibine teşekkür etmek istiyorum. Gerçekten çok yardımcı oldular. Fiziksel olarak ve ağrı durumu olarak gün geçtikçe daha iyiye gidiyorum. Oynadıkça daha iyi olacaktır. Fiziksel olarak dediğim gibi daha yüzde 100’ümde değilim ama çalışmalarımı yapıyorum. Daha iyi olacak zamanla" ifadelerini kullandı. "Kazanıp dönmek istiyoruz" Sarı-kırmızılı taraftarların her zaman kendilerine destek olduğunu ifade eden Yunus Akgün, şunları söyledi: "Taraftarlarımız zaten bize her zaman, her ülkede, gittiğimizde deplasmanda destek oluyorlar. Bu bizim için çok önemli. Yarın maçta da bunu göreceğimizi biliyoruz. Şampiyonlar Ligi bizim için çok önemli. Oyuncular olarak bunu konuştuğumuzda da çok önemli olduğunu biliyoruz. Taraftarlarımızın, camiamızın beklentisini de biliyoruz. Biz de onları mutlu etmek için, sevindirmek için elimizden geleni yapıyoruz. Aynı şekilde bize destek olmaya devam etsinler. Biz de Allah’ın izniyle yarın buradan kazanıp dönmek istiyoruz. Önümüzde 2 maç kalıyor, o maçları da kazanıp Şampiyonlar Ligi’nde hedefimiz doğrultusunda devam etmek istiyoruz."
İstanbul Okan Buruk: "Şampiyonlar Ligi’nde hayallerimize ulaşmak için çok önemli bir maça çıkacağız" Galatasaray Teknik Direktörü Okan Buruk, Monaco maçına ilişkin, "Oyuncularıma çok güveniyorum ve onlarla birlikte Şampiyonlar Ligi hedeflerimize, hayallerimize ulaşmak için çok önemli bir maça çıkacağız" dedi. Galatasaray, UEFA Şampiyonlar Ligi’nin 6. haftasında TSİ 23.00’te Monaco ile karşılaşacak. Müsabakanın hazırlıklarını tamamlayarak Fransa’ya giden sarı-kırmızılılarda Teknik Direktör Okan Buruk, mücadelenin oynanacağı II. Louis Stadyumu’nda düzenlenen basın toplantısında soruları yanıtladı. İki takım için de çok önemli bir maç olduğunu belirterek sözlerine başlayan Buruk, "Bundan sonraki hedefleri belirleyecek çok önemli bir maça çıkıyoruz. Rakibimizin de ligde ve Avrupa’da değişken performanslarını görüyoruz. Tabii ki çok iyi bir kadroya sahipler, iyi oyunculara sahipler. Özellikle son iç saha maçlarında Paris Saint-Germain’e karşı aldıkları galibiyet tabii ki çok önemliydi. Ama biz de buraya her zamanki gibi kazanmak için geldik. Kazanmak için buradayız. Eksiklerimiz var. Zor bir dönemden geçiyoruz. Hem kadro yapısı olarak hem de maç sertliği olarak üst üste maçlar oynuyoruz. Aşağı yukarı da aynı oyuncularla oynuyoruz. Çok fazla seçeneğimizin kalmadığı bir durumdayız. O yüzden bizim için tabii ki zorlu bir fikstür ama her şey iyi gidiyor. Ligde lideriz, 3 puan öndeyiz. Trabzonspor’dan da 2 puan öndeyiz. Özellikle Şampiyonlar Ligi’nde nereye gideceğimizi bu maç çok net bir şekilde belirleyecek. O yüzden çok önemli bir maça çıkacağız. Her zaman olduğu gibi hep söylüyorum, oyuncularıma çok güveniyorum ve onlarla birlikte Şampiyonlar Ligi hedeflerimize, hayallerimize ulaşmak için çok önemli bir maça çıkacağız" ifadelerini kullandı. "Galatasaray tarihi için çok önemli bir stat" Sarı-kırmızılıların 2000 yılında bu statta kazandığı UEFA Süper Kupa’nın hatırlatılması üzerine Okan Buruk, "Evet, bu stat Galatasaray tarihi için çok önemli, çok değerli bir stat. 2000 yılında Süper Kupa finalini burada oynadık. Bu statta bir kupa kaldırdık. Bu tabii ki hem benim futbolcu olarak hatıramda hem de bütün Türk halkının hatıralarında kalmış çok önemli bir başarı. Galatasaraylıların hatıralarında kalmış çok önemli bir başarı. İnşallah yarın akşam tekrar burada çok önemli bir gece daha yaşarız.Bunun için en iyi şekilde hazırlandık" diye konuştu. "Kazanmaktan başka düşüncemiz olmayacak" Son oynadıkları Union Saint-Gilloise maçındaki eksiklere dikkat çeken Buruk, "Maç maç gidiyoruz. Her maçın ayrı bir hikayesi var tabii ki. Kötü başladık. Sonra 3 maç kazandık.Hiç beklemediğimiz bir anda çok önemli oyuncularımız, çok değerli oyuncularımız eksildi. Çok eksik bir şekilde Union Saint-Gilloise maçına çıktık. İyi bir 11’e sahibiz. Maçı kazanabilecek 11’e sahibiz ama maalesef o maçı kazanamadık. Burada da yine galibiyet için sahaya çıkacağız. Tabii ki aldığınız her puan Şampiyonlar Ligi’nde özellikle deplasmanda çok değerli, çok önemli. Ama her takım kazanmaya oynar, yani kazanmaktan başka bir düşüncemiz olmayacak" şeklinde konuştu. "Rakibimizi en iyi şekilde analiz ettik" Fransız ekibinin taktiği üzerine konuşan Buruk, sözlerine şöyle devam etti: "Monaco takımı, yeni teknik direktörü takıma katıldıktan sonra hep 3’lü oynadı ancak son Pafos maçıyla birlikte başlayarak Paris Saint-Germain maçı ve Brest maçında 4’lü savunmaya geçti. Yine bu dörtlü savunmayı bekliyorum. Paris maçına baktığımızda 10 kişiyle bile pozisyon vermeyen bir Monaco var. Çok iyi oyunculara sahipler gerçekten. Analiz etmesi tabii ki çok zor değil. Son maçlarda özellikle aynı oyuncularla oynadılar. Bir tek savunma hattında, savunma merkezinde ve orta saha merkezinde değişiklikler var. Zakaria’nın cezalı oluşu son maçta değişikliğe yol açtı. Yarın Balogun oynarsa tam kadro gibi olacak. Balogun’un olmadığı gün tabiiki biraz daha fazla değişiyor. O yüzden rakibimizi biz de en iyi şekilde analiz ettik. Artık saha içi performans, maçın gidişatı ve o maçın aksiyonları çok önem kazanıyor. Kazanmak için rakibimizin de ne kadar iyi bir takım olduğunu biliyoruz. Biz de burada taraftarımızla birlikte, çok sayıda taraftarımızın olacağına inanıyorum, elimizden geleni yapacağız." "Sakatlıklar 90 dakikalık performansımızı etkiliyor" Cok iyi oyunculara sahip olduklarını söyleyen sarı-kırmızılıların teknik patronu her zaman iyi bir 11 ile sahaya çıkmaya çalıştıklarını söyledi. Buruk, "Bazen oyuncu değişikliklerinde zorlanabiliyoruz. Son maçta da bunu yaşadık. Fenerbahçe maçında yaşadık. Çaresiz kaldığım yerler oluyor. Lemina’nın ve Arda’nın olmadığı bir durumda özellikle savunma hattında tamamen çaresizim. Galatasaray’daki bu 4. yılım, bu en zorlandığım dönemler aslında. Bazı mevkilerde değişiklik yapacak oyuncumuz yok. O yüzden bu maçın ikinci yarılarını etkiliyor. Devamlı aynı oyuncularla 4 günde bir maç oynuyoruz. Bazen dinlendirmemiz gereken oyuncuları dinlendiremiyoruz. Sakat sakat oynatıyoruz. Bu durum birçok oyuncunun performansını etkiliyor. Şimdi IsmailJakobs’u antrenmanda bugün denedik ama yüzde yüz hazır olmadığını biliyoruz. Birçok oyuncu için sakatlığının tekrarlanma riskini de göze alarak bu dönemde oynamak zorundayız. Oyuncularımızı korumam gerekiyor çünkü bazen biz onları oynatmak zorunda kalıyoruz. Tabii ki sağlıklarını çok kötü bir şekilde etkilemeyecek şekilde oynatıyoruz ama bu riskleri alıyoruz. Böylesine mecbur kaldığımız bir dönem. Geçen hafta Lemina için bunu söyledim, Yunus da aynı şekilde. Ayağında ağrılarla oyuna girdi. Jakobs bugün antrenmana çıktı. Berkan tam iyileşmemişti ama kadroya aldık. Kısa bir süre oynattık. Yine hep ağrılarla oynuyor. Bu dönemde mecburen bunu yapmak zorundayız. Bu tabii ki 90 dakikalık performansımızı etkiliyor. Her oyuncu bizim için önemli. Her oyuncunun eksikliğini hissediyoruz. Yunus’un da gerçekten eksikliğini çok hissettik. Tabii ki bir plan hazırladık. Elimizdeki mevcut oyuncularla ne yapabileceğimizi düşündük. Bugün de bununla ilgili çalışmamızı yaptık. Yarın da bunun karşılığını göreceğiz" dedi. "Yunus ve Jakobs için kararı yarın vereceğiz" Yunus Akgün’ün son durumuyla ilgili bilgi de veren Buruk, şöyle konuştu: "Son maçta Yunus 25-30 dakika oynadı. Bir sonraki maça hazırlık oldu onun için.Takımı için, takımın başarısı için, arkadaşları için gerçekten kendini zorluyor. Ağrıları olmasına rağmen yarın karar vereceğiz. Burada Ismail Jakobs’un durumu önemli. Yarın onunla ilgili de karar vereceğiz. Orta sahada da çok fazla alternatifimiz yok. Rakibimizin özellikle öndeki santrafor dışındaki 3 oyuncusu çok gezerek oynuyorlar, çok hareketliler. Orta saha oyuncuları ve savunma oyuncuları da tabii ki fiziksel olarak çok büyük bir üstünlük kuruyorlar. Özellikle bunu değerlendirip buna göre planlar yapıyoruz."
Ankara Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz: "(Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi) Eğer gerçekten bu sistemi iyileştirmek istiyorsanız, geliştirmek istiyorsanız gelin yeni anayasayı çalışalım" Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, "Eğer gerçekten bu sistemi iyileştirmek istiyorsanız, geliştirmek istiyorsanız gelin yeni anayasayı çalışalım. Gelin hep birlikte bu ülkenin geleceğine dair çok daha güçlü bir çerçeve oluşturalım. Biz AK Parti olarak bu konuları çalışıyoruz. Milliyetçi Hareket Partisi zaten yeni tasarısını hazırladı. Bu sistemi iyileştirmek, geliştirmek için partilerin, grupların bir araya gelip ortak akılla böyle ön yargılarla baştan sıkılmış yumruklarla değil açık fikirlilikle alternatifleri ortaya koyarak her birinin artısını, eksisini, analizini yaparak tartışmamız lazım" dedi. Yılmaz, 2026 Merkezi Yönetim Bütçe ve 2024 Kesin Hesap Kanun Teklifi görüşmelerine katıldı ve hükümet adına konuşma yaptı. TBMM Genel Kurulu’nda konuşan Yılmaz, bütçenin önemine işaret ederek, "Bütçeler vesilesiyle aslında bir ülkenin bütün politikaları tartışılıyor, dünya değerlendiriliyor, Türkiye değerlendiriliyor. Dolayısıyla bu görüşmeleri çok kıymetli bulduğumuzu ve bunlardan yürütme olarak da mutlaka istifade etmeye çalışacağımızı bir kez daha ifade etmek istiyorum. Ancak şunun da altını çizmek isterim: Bütçeler, elbette bütçe hakkı nihai olarak Meclisimizindir. Nitekim, nihai olarak burada Meclisimiz kabul edecektir veya reddedecektir veya değiştirecektir ancak bütçelerin özel bir durumunun olduğunu da görmemiz lazım. Bütçeler aynı zamanda yürütmenin halka söz verdiği hususlarda icraat yapabilmelerinde temel araç niteliğindedir" ifadelerini kullandı. Yılmaz, şöyle devam etti: "Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi Türkiye için özellikle içinden geçtiğimiz dönemde son derece kıymetlidir. Tabii ki bu Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin iyileştirilemeyeceği geliştirilemeyeceği anlamına da kesinlikle gelmemektedir. Her sistem gibi Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi de iyileştirmeye, geliştirmeye açık bir sistemdir. Yapısında, tabiatında bu var. Çünkü birçok hususu kanun olmadan da düzenleme hakkı getirmektedir. Niye böyle bir hak vermiş Anayasa? İdare daha hızlı hareket edip kendisini yeni şartlara uyarlasın diye. Dolayısıyla önümüzdeki dönemde Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin yaşanan tecrübeler ışığında, birikimler ışığında geliştirilmesi, iyileştirilmesi her zaman mümkündür. Bu noktada da müsaadenizle muhalefete bir eleştiride bulunmak istiyorum. Bir taraftan bu sistemin iyileştirilmesini siz de talep ediyorsunuz. Ama bir taraftan da bu sistemi iyileştirecek anayasal çalışmalarda biz yokuz diyorsunuz. Ben bunu bir tutarsızlık olarak görüyorum. Eğer gerçekten bu sistemi iyileştirmek istiyorsanız, geliştirmek istiyorsanız gelin yeni anayasayı çalışalım. Gelin hep birlikte bu ülkenin geleceğine dair çok daha güçlü bir çerçeve oluşturalım. Biz AK Parti olarak bu konuları çalışıyoruz. Milliyetçi Hareket Partisi zaten yeni tasarısını hazırladı. Bu sistemi iyileştirmek, geliştirmek için partilerin, grupların bir araya gelip ortak akılla böyle ön yargılarla baştan sıkılmış yumruklarla değil açık fikirlilikle alternatifleri ortaya koyarak her birinin artısını, eksisini, analizini yaparak tartışmamız lazım. Demokrasi dediğimiz bu. Tartışmadan doğruyu bulamayız. Konuşmadan doğruyu bulamayız. Dolayısıyla dışlayıcı yaklaşımların ben hiçbir şekilde ülkemize fayda getirmediğini vurgulamak istiyorum. Bu sistem doğru bir sistem ve iyileştirilmeye açık bir sistem." Yılmaz, Cumhurbaşkanlığı bütçesine ilişkin bilgi vererek, "Cumhurbaşkanlığı bütçesinin yarıya yakını barışa hizmet anlamında yurt dışındaki askerlerimize gönderdiğimiz ödeneklerden başka kurumlara transfer ettiğimiz ödeneklerden oluşuyor. Bir taraftan da dünyanın üçüncü kütüphanesi olan millet kütüphanemize yaptığımız harcamalarda bu bütçenin içinde yer alıyor. Dolayısıyla çok masraflı bir sistem oluştu. Cumhurbaşkanlığı sistemi çok daha fazla para tüketiyor yaklaşımı da rakamlarla teyit edilmeyen doğru bir yaklaşım değil. Örtülü ödenekle ilgili de yine bir takım fikirler ortaya koyuldu. Orada da değerli arkadaşlar limit limitler kanunlarla açıkça belirlenmiştir. Binde onu gibi hatırlıyorum. Yanılıyor olabilirim. O limitin çok çok altında bir oranda örtülü ödenek harcanıyor. Hiçbir şekilde o limitler aşılmıyor. Türkiye dediğim gibi bir hukuk devleti, kuralların olduğu bir devlet ve bu kuralların içinde harcamalarımızı gerçekleştiriyoruz" şeklinde konuştu. Yılmaz vergilerle ilgili olarak, "Asıl geride olduğumuz doğrudan vergiler, doğrudan vergilerde biz Avrupa Birliği OECD oranlarına göre çok daha düşük oranda vergileri topluyoruz, bunu da değiştirmek bizim de bir politikamız, bunu Orta Vadeli Program’a da yazmış durumdayız. Doğrudan vergilerin payını artırmak istiyoruz, bu anlamda çok sayıda adım attık, kurumlar vergisi oranını 5 puan artırdık, yap-işlet-devret ve kamu-özel iş birliği için projelerde yüzde 10 artırdık kurumlar vergisini, banka ve diğer finansal kuruluşların finansal faaliyet harçlarını yüzde 50 yükselttik, çok uluslu şirketlerde minimum kurumlar vergisi yüzde 15 olacak dedik, yerli şirketlerde yüzde 10 olacak dedik, şirketlerin taşınmaz satışlarında uygulanan yüzde 50 kazanç istisnasını kaldırdık, kâr paylarındaki gelir vergisi stopajını yüzde 15’e yükselttik, daha çok sayıda eylem var ve bütün bunlarla 2024 yılında yüzde 65,8 olan dolaylı vergilerin payını 2026 yılında yüzde 61,8’e indirmeyi hedefliyoruz, daha da aşağıya elbette çekelim ama şunun da altını çizmek isterim: Bizim dolaylı vergilerimizde de sosyal adaleti gözetiyoruz, düşük gelirli grupların daha fazla tükettiği ürünlerde KDV’yi, ÖTV’yi düşük tutuyoruz veya hiç almıyoruz, yüksek gelirli grupların tüketimlerinden daha fazla ÖTV ve KDV alıyoruz, dolaylı vergilerimizde de sosyal adaleti gözeten bir yapı kuruyoruz. Türkiye’nin toplam vergi yükü yani dolaylı, dolaysız pirimler millî gelire oranla 23,5. Bu oran OECD’de yüzde 33,9; AB ülkelerinde yüzde 39,9. Hani "Herkesten vergi alıyorsunuz, çok vergi alıyorsunuz." diye bir iddia var, bu rakamlar onu desteklemiyor. Bizim millî gelire oranla topladığımız tüm vergiler -doğrudan, dolaylı, sosyal güvenlik primleri, hepsini dâhil ederek- millî gelire oranla yüzde 23,5; OECD’de bu oran yüzde 33,9; Avrupa Birliğinde yüzde 39,9. Bu oranları da görmemiz lazım" ifadelerini kullandı.
İstanbul Mert Hakan Yandaş ve Metehan Baltacı’nın da arasında bulunduğu 20 şüpheli tutuklandı Futbol dünyasında ’bahis oynama’ iddiasına yönelik yürütülen soruşturma kapsamında aralarında Mert Hakan Yandaş, Metehan Baltacı ve Murat Sancak’ın bulunduğu 20 şüpheli çıkarıldığı nöbetçi hakimlikçe tutuklandı. Aralarında Zorbay Küçük, Salih Malkoçoğlu, Samet Karabatak ve Tolga Kalender’in de bulunduğu 19 şüpheli ise adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından aralarında eski Adanademirspor Başkanı Murat Sancak, futbolcular Mert Hakan Yandaş ile Metehan Balcı, spor yorumcusu Ahmet Çakar ve hakem Zorbay Küçük gibi isimlerin de bulunduğu, futbol müsabakalarında görev yapan bir kısım hakem, futbolcu ve bazı kulüp yetkililerinin karıştığı ’bahis oynama’ iddiasına yönelik yürütülen soruşturma sürüyor. 20 şüpheli tutuklandı Soruşturma kapsamında Savcılıktaki işlemlerinin tamamlanmasının ardından şüpheliler Emrah Çelik, Yunus Emre Tekoğul, Metehan Baltacı, İzzet Furkan Malak, Bartu Kaya, Murat Sancak, Orkun Özdemir, Kadir Kaan Yurdakul, Faruk Can Genç, Alessane Ndao, Mert Hakan Yandaş, Ersen Dikmen, Kerem Yusuf Sirkeci, Emircan Çiçek, Ahmet Okatan, Gürhan Sünmez, Mehmet Emin Katipoğlu, Volkan Erten, Şahin Kaya ve Ümit Kaya çıkarıldığı nöbetçi hakimlikçe tutuklandı. 19 şüpheli adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı Diğer şüpheliler Abdulsamet Burak, Cengiz Demir, Erhan Çelenk, İsmail Kalburcu, Salih Malkoçoğlu, Samet Karabatak, Tolga Kalender, Uğur Kaan Yıldız, Gamze Neli Kaya ve Zorbay Küçük ’imza atmak’ şeklinde; Ahmet Abdullah Çakmak, Eren Karadağ, Uğur Adem Gezer, Arda Türken, Muhammed Furkan Özhan, Yusuf Özdemir, Ensar Bilir, Oktay Aydin ve Yücel Gürol ’yurt dışına çıkış yasağı’ ve ’imza atmak’ şeklinde adli kontrol tedbiri uygulanması şartıyla serbest bırakıldı.