SAĞLIK - 14 Ekim 2025 Salı 14:23

Meme kanseri sonrası sessiz tehlike: Lenfödem

A
A
A
Meme kanseri sonrası sessiz tehlike: Lenfödem

Meme kanseri sonrası kolunda şişlik oluşan 68 yaşındaki kadın, il il dolaştıktan sonra gediği Kocaeli Şehir Hastanesi’nde gördüğü tedavi sonrası hastalığın ilerlemesi durdu. Uzmanlar, erken tanı ve düzenli bakımın hastalığın ilerlemesini önlemede büyük önem taşıdığını vurgulayarak, meme kanserinden sonra lenfödeme dikkat edilmesi konusunda uyarıyor.


Halk arasında pek bilinmeyen lenfödem, büyük sorunlara yol açıyor. Vücudun bazı bölgelerinde ciddi şişliklere yol açabilen bu rahatsızlık, halk arasında "fil hastalığı" olarak da biliniyor. Uzuvlarda şişlik, ağrı ve hareket kısıtlılığıyla kendini gösteren bu durum, erken fark edilmediğinde kronikleşebiliyor. Kocaeli Şehir Hastanesi Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon Bölümü’nde tedavi gören 68 yaşındaki Nebiye Akarsu, meme kanseri nedeniyle geçirdiği mastektomi (memesinin alınması) sonrasında ileri derecede lenfödemle mücadele ediyor. Sağ kolu ciddi derecede şişen kadın, günlük yaşamında ciddi zorluklar yaşarken, gördüğü tedavi sonrası adeta yeniden doğdu.


Uzmanlar, özellikle kanser ameliyatı ve radyoterapi gören hastaların lenfödem açısından risk altında olduğunu vurguluyor. Erken tanı ve düzenli bakımın, hastalığın ilerlemesini önlemekte büyük önem taşıdığı ifade ediliyor.



2 şekilde görülüyor


Lenf ödem, primer (doğuştan) ve sekonder (sonradan) olmak üzere iki farklı şekilde görülebiliyor. Primer lenfödem nadir görülürken, sekonder lenfödem özellikle kanser tedavisi sonrası daha sık rastlanıyor.


Uzmanlar, uygun tedavi ve bakım ile lenfödemin kontrol altına alınabileceğini ve hastaların yaşam kalitesinin artırılabileceğini belirtiyor.



"Tedavi sonrası hastalığın ilerlemesi durdu"


68 yaşındaki Nebiye Akarsu, meme kanseri sonrası kolunda oluşan şişliklerle mücadelesini anlatarak, erken tanı ve doğru tedavinin önemine dikkat çekti. Akarsu, "Daha önce göğüs rahatsızlığı geçirdim ve göğsüm alındı. Ameliyattan bir veya iki ay sonra kolum şişmeye başladı. Başta ne yapacağımı bilemedim, ameliyatı yapan doktorum bana bunun tedavisinin olduğunu söylemedi. Sonradan öğrendim ve fizik tedaviye başvurdum. Daha önce başka hastanelere de gitmiştim; üniversite hastanesi ve Eskişehir gibi yerleri aradım, yönlendirme sonucu Kocaeli Şehir Hastanesi’ne geldim. Burada üç hafta boyunca tedavi gördüm. Sonrasında bana bası giysisi verildi. 6 aydır bu tedaviye devam ediyorum. Doktoruma ve fizyoterapistime çok teşekkür ediyorum. Tekrar gelmek istiyorum doktorlarımı özledim" dedi.



"Bulgular hafifletilebiliyor ve hastalığın ilerlemesi yavaşlatılabiliyor"


Lenfödemin kronik bir hastalık olduğunu söyleyen Dr. Merve Turan, "Lenfödem, lenfatik dolaşımın doğuştan veya sonradan gelişen nedenlerle bozulması sonucu dokularda proteinden zengin sıvının birikmesiyle oluşan kronik bir hastalıktır. En sık nedeni kanser cerrahisi ve radyoterapidir, bunun dışında travmalar, enfeksiyonlar, obezite, immobilite ve venöz yetmezlik de etkili olabilir. Tedavi sürecinde hastalarımızın şişliklerini azaltmak, eklem hareketlerini korumak ve yaşam kalitelerini artırmak için manuel lenf drenajı, bandajlama, egzersiz ve bası giysileri kullanıyoruz. Ayrıca hastalara cilt bakımı ve temizliği eğitimi veriyoruz. Tedavi planı, her hastanın ihtiyacına göre bireyselleştiriliyor. Bu sayede bulgular hafifletilebiliyor ve hastalığın ilerlemesi yavaşlatılabiliyor" diye konuştu.



"Özel basınç teknikleriyle bandajlama yapıyoruz"


Hastalara cilt bakımı eğitimi verdiklerini ifade eden Fizyoterapist Şeymanur Sancar, "Tedavi sürecimizde öncelikle hastaya cilt bakımı ve temizliği eğitimi veriyoruz. Ardından manuel lenf drenajı uyguluyoruz. Lenfödemin tekrar bölgeye yerleşmemesi için kısa bandajlı özel basınç teknikleriyle bandajlama yapıyoruz. Bandajlama sonrası hastaların tedavisine kompresyon çorabı ile devam ediyoruz. Ayrıca ev egzersizlerini gösteriyoruz ve hastaları günlük yaşam aktivitelerinde nelere dikkat etmeleri gerektiği konusunda bilgilendiriyoruz. Hastalarımızın süreci yakından takip ediliyor ve tedavi planları gerektiğinde güncelleniyor. Bu multidisipliner yaklaşım sayesinde hem hastalar daha hızlı iyileşiyor hem de tekrar eden komplikasyonların önüne geçiyoruz" ifadelerini kullandı.



"Fizik tedavi biriminden ciddi destek alıyoruz"


Ameliyat sonrası hızlı taburcu olmaları için fizik tedaviyi desteklediklerini söyleyen Kalp ve Damar Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Hüseyin Şaşkın, "Ameliyat sonrası erken dönemde taburcu olabilmeleri ve günlük yaşamlarına daha hızlı dönebilmeleri için fizik tedavi biriminden ciddi destek alıyoruz. Bizim kliniğimizde bu işi yürüten fizyoterapist arkadaşlarımız sabah-akşam çalışıyor. Hastaların daha hızlı iyileşmesi ve taburcu süreçlerinin kısalması, multidisipliner çalışmamız sayesinde mümkün oluyor" şeklinde konuştu.



"Yaşam kalitelerini artırmalarını sağlamak"


Kocaeli Şehir Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. Bahri Elmas modern tıbbın güncel yöntemlerini kullanarak yüksek nitelikli hizmet sunduklarını söyleyerek, "Fiziksel tıp ve rehabilitasyon bölümümüz modern tıbbın güncel yöntemlerini kullanarak yüksek nitelikli hizmet sunuyor. 75 yatak kapasiteli hastanemiz, modern fizyoterapi salonları, elektro-hidroterapi üniteleri ve robotik rehabilitasyon sistemleri ile güçlü bir altyapıya sahip. Alanında uzman hekimler, fizyoterapistler, iş-uğraş terapistleri ve destek personeli ile hastalarımıza multidisipliner bakım sağlıyoruz. Amacımız, hastaların fonksiyonel bağımsızlıklarını yeniden kazanmalarını ve yaşam kalitelerini artırmalarını sağlamak" dedi.



"Nitelikli hizmet sunuluyor"


Kocaeli Şehir Hastanesi’nin gelişmiş altyapısı ve uzman kadrosuyla bölgenin referans merkezlerinden biri haline geldiğini belirten İl Sağlık Müdürü Uzm. Dr. Yüksel Pehlevan, "Kocaeli Şehir Hastanesi, gelişmiş altyapısı ve uzman kadrosuyla bölgenin referans merkezlerinden biri haline geldi. Fizik tedavi ve rehabilitasyon hizmetlerinde hem kalp ameliyatı sonrası hastalara hem de lenfödem gibi kronik rahatsızlık yaşayan vatandaşlarımıza nitelikli hizmet sunuluyor. Bu, ilimizin sağlık kapasitesinin geldiği noktayı gösteriyor" ifadelerine yer verdi.



Meme kanseri sonrası sessiz tehlike: Lenfödem

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ağrı Kar ve soğuğa rağmen Ağrı Kadın Futbol Takımı’ndan 4 gollü galibiyet TFF Kadınlar 2. Ligi’nde mücadele eden Ağrı Kadın Futbol Takımı, yoğun kar yağışı ve dondurucu soğuklara rağmen sahasında Kahramanmaraş Anadolu Spor Kadın Futbol Takımı’nı 4-1 mağlup etti. Ağrı’da dünden itibaren etkili olan kar yağışı nedeniyle Vali Lütfü Yiğenoğlu Stadı karla kaplandı. Maçın oynanabilmesi için Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü Spor Hizmetleri Müdürü Cemil Budak koordinesinde sabah erken saatlerde başlatılan çalışmalarla saha zemnindeki kar kütlesi temizlendi. Yaklaşık 3 saat gecikmeli başlayan karşılaşma, olumsuz hava şartlarına rağmen oynandı. Kar yağışının ardından etkisini artıran dondurucu soğuk, futbolcuları zorladı. Karşılaşma boyunca sahadaki oyuncular kadar yedek kulübesindeki futbolcular da soğuktan korunmak için battaniyelere sarıldı. Zorlu hava şartlarında oynanan mücadelede ev sahibi ekip, oyunun kontrolünü elinde tutmayı başardı. Ağrı Kadın Futbol Takımı’na galibiyeti getiren golleri İrem, Esma, Müjde ve Hasret (penaltıdan) kaydetti. Konuk ekip Kahramanmaraş Anadolu Spor Kadın Futbol Takımı’nın tek golü ise birinci yarıda geldi. Karşılaşmayı Şeker Fabrikası Müdürü Kürşat Erdoğan, Gençlik ve Spor İl Müdürü Ahmet Çelebi, Ticaret Borsası Başkanı Ömer Yıldırım ve Ağrı 1970 Spor Kulübü Asbaşkanı Tekin Yuşan tribünden takip etti. Maçın ardından açıklamada bulunan Ağrı Kadın Futbol Takımı Teknik Direktörü Önder Tunay, zorlu şartlara rağmen sahada mücadeleyi bırakmayan futbolcularını tebrik etti. Tunay, hava koşullarının oyunu zorlaştırdığını ancak takımının gösterdiği performanstan memnun olduğunu ifade etti. Futbolcular ise karşılaşma sonrası yaptıkları açıklamada, havanın çok soğuk olduğunu ancak sahadan galibiyetle ayrıldıkları için mutlu olduklarını dile getirdi.