GENEL - 20 Ekim 2017 Cuma 16:58

Filistin Meselesi ve Türkiye Uluslararası Kongresi başladı

A
A
A
Filistin Meselesi ve Türkiye Uluslararası Kongresi başladı

Konya Büyükşehir Belediyesi, Necmettin Erbakan Üniversitesi (NEÜ) ve Kudüs Açık Üniversitesi ortaklığında düzenlenen Filistin Meselesi ve Türkiye Uluslararası Kongresi açılış programıyla başladı.

Konya Büyükşehir Belediyesi, Necmettin Erbakan Üniversitesi (NEÜ) ve Kudüs Açık Üniversitesi ortaklığında düzenlenen Filistin Meselesi ve Türkiye Uluslararası Kongresi açılış programıyla başladı.


Programda, Vakıflar Genel Müdürlüğünün hazırladığı Kudüs tanıtım gösterisinin ardından açılış konuşmalarına geçildi. NEÜ Uluslararası İlişkiler Bölümü Başkanı Kongre Düzenleme Kurulu Başkanı Prof. Dr. Murat Çemrek kongreye teşriflerinden dolayı gelen misafirlere teşekkür etti.


“Filistin meselesine sahip çıkmaya devam etmek zorundayız”


NEÜ Rektörü Prof. Dr. Muzaffer Şeker ise; “Mübarek bir günde, mübarek beldeyi ve sorunlarını ve bize emanet edilmiş bu güzel yurdun dünya ile olan ilişkilerini konuşmak üzere bir araya gelmiş bulunmaktayız. Allah Filistin’i felaha kavuştursun. Bu beldenin felaha kavuşması için hepimizin üzerine görevler düşmekte. Buranın bize emanet olduğunun bilinciyle gelecek kuşaklara da ümmetin ortak değeri olarak Filistin’i aktarmak zorundayız. Filistin meselesinin dünyanın umursamaz tavırları içerisinde kaybolmaması için İslam ümmetinin bu meseleye sahip çıkması gerekmektedir. Filistin’in yıllardan beri çektiği sıkıntılara rağmen oradaki dik duran kardeşlerimi selamlıyorum. Onlar olmasaydı, onların kamplarda yaşadıkları zor şartlardaki süreç, zalimlere karşı verdikleri mücadele ve yetiştirdikleri insan kaynağı bu konunun gündemde kalmasına fayda sağladı. Hep beraber Filistin meselesine sahip çıkmaya devam etmek zorundayız. İnşallah Filistinli kardeşlerimizin İslam ümmetiyle beraber yapacağı işler için de bir araya gelebiliriz” dedi.


Emeği geçen akademisyenlere ve bu konuya sahip çıkan, destek veren kuruluşlara teşekkür eden Şeker sözlerini şöyle tamamladı: “İlk kıblemiz Hz. Ömer’in, Selahaddin Eyyubi’nin, Yavuz Sultan Selim’in ikramı olan bu beldenin bizim olduğunu unutmamamız gerekiyor.”


Konya Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Mahmut Sami Şahin de yaptığı konuşmada Filistin El Halil Belediyesi ile kardeş olan Konya’da böyle önemli bir kongrenin gerçekleştirilmesinden memnuniyet duyduklarını kaydetti. Şahin; “Cumhurbaşkanımızın Filistinlilere yönelik desteklerinin İslam dünyasının diğer liderlerine örnek olmasını temenni ediyoruz. Hz. Ömer’in adaletle hükmettiği Kudüs ve çevresinde tüm insanlar dinlerini diledikleri gibi yaşamışlardır. Onlar da hakkın ve adaletin ancak Müslümanlar tarafından sağlanacağını bilmektedirler” şeklinde konuştu. Kardeş şehir ilişkileri doğrultusunda gerekli birlikteliğin yürütüleceğini söyleyen Şahin gerekli çalışmaları da artıracaklarını sözlerine ekledi.


“Kudüs gökte inşa edilip yere indirilen mekandır”


Türkiye-Filistin Parlamentolar Arası Dostluk Kurulu Başkanı ve İstanbul Milletvekili Hasan Turan ise şunları söyledi: “Bugün Kudüs için de anlamlı olan bu şehirde, Kudüs meselesine sahip çıkan bu şehirde Kudüs dostlarıyla buluşmuş olmaktan mutluluk duyuyorum. Cumhurbaşkanımız Kudüs meselesinin sadece bir Arap meselesi olmadığının sadece Filistinlilerin meselesi olmadığının bütün Müslümanların meselesi olduğunun altını çizmişlerdir. Neden, çünkü biz aynı değerler etrafında toplanmış bir ümmetiz. Efendimizin Miraca yükseldiği mekandır. Kudüs gökte inşa edilip yere indirilen mekandır. Mescidi Aksa kıblemiz olmuş bir mekandır. Mescidi Aksa, kıblesi olan ümmetin tamamının meselesidir. İnancımız açısından ben Müslümanım diyen herkesin meselesidir. Tarihi açıdan da meselemizdir, bir hukuk, bir insanlık meselesidir.”


Milletimizin Kudüs bilincini her zaman kendi benliğinde yaşadığını söyleyen Turan, Kudüs tutsak ise bütün şehirlerin tutsak kalacağını, eğer Kudüs özgürse bütün şehirlerin özgür olacağını ifade etti.


“Kudüs tüm semavi dinlerin göz bebeğidir”


Eski Başbakan Yardımcısı Prof. Dr. Emrullah İşler de, organizasyonda yer almaktan duyduğu mutluluğu dile getirerek sözlerine başladı. Filistin meselesinin Türkiye’nin uluslararası ilişkilerde sahip çıktığı en önemli davalardan biri olduğunu söyleyen İşler, “Filistin toprakları bize Hazreti İbrahim’i ve Hazreti İshak’ı hatırlatır. Filistin bizim için Hazreti Yakup ve Hazreti Yusuf demektir. Hazreti Musa, Hazreti İsa demektir. Bunlardan da öte Filistin, Peygamber Efendimiz Hazreti Muhammed demektir. O topraklar ki Miracın gerçekleştiği Mescidi Aksayı bünyesinde barındırmaktadır. Kudüs tüm semavi dinlerin göz bebeğidir. ”


Bu davanın bizzat Türk halkının davası olduğunun altını çizen Emrullah İşler, Filistin davasının ancak ve ancak başkenti Kudüs olan bağımsız Filistin Devletinin uluslararası meşruiyet kazandığı güne dek devam edeceğinin de altını çizdi.


Açılış konuşmalarının ardından Vali Yakup Canbolat ve NEÜ Rektörü Prof. Dr. Muzaffer Şeker, Prof. Dr. Emrullah İşler’e hediye takdim etmeleri ile açılış programı sona erdi.


Ardından açılışı yapılan Kuyûd-ı Kadime Arşivlerinde Kudüs temalı sergi gezildi.


Son olarak ilk panelin oturum başkanlığını İstanbul Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ahmet Uysal yaptı. Oturumda panelist olarak Türkiye’nin Kudüs Büyükelçisi Gürcan Türkoğlu, El Halil Belediye Başkanı Tayseer Abusnieneh, Filistin’in Türkiye Büyükelçisi Faed Mustafa hazır bulundular. Program 2 gün boyunca dünyanın çeşitli yerlerinden gelen bilim adamlarının sunumları ile devam edecek.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Sakarya Dünya pazarında Türk Kuruyemişi ve kuru meyve tercihi yükseliyor 3 kıtada yer alan 30 farklı ülkeye Türkiye’den kuruyemiş ve organik ürünler ihraç ediliyor. Kuru meyve kategorisinde, tüketicilerin ilk tercihi genellikle kayısı olurken, kuruyemişte ise Antep fıstığı öne çıkıyor. Açılış konuşmasını Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in yaptığı Uludağ Ekonomi Zirvesi Sapanca’da devam ediyor. Bu yıl 13’üncü kez düzenlenen zirve, Türkiye ve dünya genelinden birçok iş dünyası lideri ve akademisyeni ağırlıyor. Dün açılış konuşmaları ve ilk gün oturumlarının olduğu zirve, bugün ise çeşitli paneller ile devam ediyor. İş insanları sektörleri ile alakalı konuları zirvede değerlendirirken, kuru yemiş ve kuru meyve ihracatındaki artış dikkat çekti. 3 kıtada yer alan 30 farklı ülkeye Türkiye’den kuruyemiş ve organik ürünler ihraç ediliyor. Kuru meyve kategorisinde tüketicilerin ilk tercihi genellikle kayısı, kuruyemişte ise Antep fıstığı olduğu ifade edildi. Türk ürünlerini diğerlerinden ayrılan en büyük özelliği ise organik tarım yöntemlerine dayalı olarak üretilmeleri oluyor. Organik tarım yöntemlerine dayalı olarak yetiştirilen Türk organik kuru meyve ve kuruyemişi global pazarda daha fazla tercih edilmeye başlandı. 3 kıtada yer alan 30 farklı ülkeye Türkiye’den kuruyemiş, kuru meyve ve bakliyat ihraç ettiklerini belirten Orgibite CFO’su Gökçen Şeker, Türkiye’den ihraç ettikleri ürünlerin genel profili hakkında bilgi vererek, tüketicilerin kuru meyve kategorisinde kayısı ve kuruyemişte Antep fıstığını tercih ettiğini dile getirdi. Ayrıca, Türk ürünlerinin diğerlerinden ayıran en önemli özelliğin organik tarım yöntemlerine dayalı olarak üretildiğinin altını çizdi. “En büyük fark organik tarım yöntemlerine dayalı olarak yetiştirilmeleri” Panel sonrası açıklamalarda bulunan Gökçen Şeker, Türkiye’den ihraç edilen kuru meyve ve kuruyemişlere en yoğun talebin Amerika Birleşik Devletleri’nden geldiğini belirtirken, Avrupa Birliği ülkeleri, Orta Doğu ve Asya pazarlarındaki ülkelerin de Türk ürünlerine ilgi gösterdiğini vurguladı. Türkiye’nin tarımsal potansiyeli ve ürün kalitesinin global pazarda rekabet avantajı sağladığını ifade eden Şeker, Türkiye’den 30 farklı ülkeye kuru meyve, kuruyemiş ve bakliyat gönderdiklerinin altını çizdi. Şeker, ayrıca ürün portföyleri içinde en çok tercih edilenin kuru meyve kategorisinde kayısı, kuruyemiş kategorisinde ise Antep fıstığı olduğunu belirtti. Türk organik ürünlerinin diğerlerinden farkının, organik tarım yöntemlerine dayalı olarak yetiştirilmesi olduğunun önemini anlatan Şeker, "Sağlık bilincine sahip tüketicilerin tercih sebebi haline geldi. 2023 yılında hem organik hem de konvansiyonel ürün ihracatında önemli bir artış yaşandı. Bu artışın devam edeceğine inanıyoruz. 2024’ün ikinci yarısı ve 2025 yıllarında organik kuru meyve, kuruyemiş ve bakliyat ihracatını artırarak global pazardaki varlığımızı güçlendirmeyi hedefliyoruz" dedi. “Dijital dönüşüm ile dünyada rekabet gücümüzü artırdık” Dijital dönüşümün, hem iç pazarda hem de dış pazarda rekabet gücünü artırdığını vurgulayan Şeker, "Dijital platformlara yapılan yatırımlarımızla, online satış kanalları ve dijital pazarlama stratejileri sayesinde organik ürünlerimizin geniş kitlelere ulaşmasını sağladık. Bu durum, hem müşteri memnuniyetini hem de operasyonel verimliliği artırmamıza imkan tanıdı. Dijitalleşme, tüketicilere daha hızlı ve etkili bir şekilde ulaşmamızı ve onların ihtiyaçlarını daha iyi anlamamızı sağlıyor. Ayrıca, Türk kuru meyve, kuruyemiş ve bakliyatlarının dünya genelinde tanınırlığını ve talebini artırmaya yönelik pazarlama stratejilerimizde de dijitalleşme önemli bir rol oynamaktadır" diye konuştu. “Organik ürünlerin sertifikalandırılması” Gökçen Şeker, pazarlama ve markalaşmanın önemine vurgu yaparak, "Türk organik ürünlerinin tanınırlığını artırdık. İhracat rakamlarını artırmak için, kalite standartlarının yükseltilmesi ve pazar çeşitliliğinin önemli olduğunu biliyoruz. Markalaşma çalışmalarını önemseyerek lojistik süreçlerde de verimliliği arttırdık. Ar-Ge yatırımları ve yeni pazarlara açılım da ihracatı artırmak için etkili stratejilerdir. Bununla birlikte, organik ürün ihracatını artırmak için, sektör olarak organik tarımın teşvik edilmesi ve organik ürünlerin sertifikalandırılması önemli. Pazarlama ve markalaşma çalışmalarıyla organik ürünlerin bilinirliğinin artırılması ve yeni pazarlara açılım sağlanması gerekmektedir" şeklinde konuştu.
Çanakkale Deprem bölgesindeki köy çocukları için verilen konsere, bilet yerine ayakkabıyla girdiler Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi tarafından “Müzikle Umuda Yolculuk” konseri gerçekleştirildi. Konsere gelenler, deprem bölgesindeki köy çocukları için verilen konsere, bilet yerine ayakkabıyla girdiler. Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Müzik ve Sahne Sanatları Fakültesi, İletişim Fakültesi, Kurumsal İletişim Direktörlüğü ve Sosyal Sorumluluk Projeleri Koordinatörlüğü tarafından ortaklaşa organize edilen “Müzikle Umuda Yolculuk” konseri düzenlendi. Konsere, seyirciler, bilet yerine 28-42 numara yeni spor ayakkabı ile giriş sağladı. Bu ayakkabılar köy okullarındaki çocuklara ulaştırılacak. Bu konserle birlikte, ihtiyaç sahibi çocuklara yardım edilmesi amaçlanıyor. Konseri Çanakkale Belediye Başkanı Av. Muharrem Erkek, Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) Rektörü Prof. Dr. R. Cüneyt Erenoğlu, Çanakkale İl Emniyet Müdürü Selim Arıcı, Sosyal Sorumluk Koordinatörü Doç. Dr. Hicran Özlem Ilgın, akademisyenler, öğrenciler ve çok sayıda öğrenci izledi. Sosyal Sorumluk Koordinatörü Doç. Dr. Hicran Özlem Ilgın, “Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi toplumsal faaliyetlerinden bir yenisini daha gerçekleştiriyor. Şahane bir konser verilecek. Konserde temel amacımız köy okullarındaki öğrenciler için izleyici, dinleyicilerden birer spor ayakkabı getirmesini istedik. Bugün gelen misafirlerimiz bilet yerine spor ayakkabı getirdiler. Bu ayakkabılar bayramdan önce köy okullarındaki minik öğrenciler ile buluşturulacak. Konserde müzik ve sahne sanatları fakültesi orkestrası ile barış koromuz sahne alacak” dedi. Projeye spor ayakkabı ile destek vererek, konseri izlemeye gelen Osman Acar, “İhtiyacı olan çocuklar için bu birlikteliğin sağlanmış olması çok önemli. Bizde çorbada ki tuz misali bu katkıyı yapabildiğimiz için kendimizi çok mutlu hissediyoruz” diye konuştu.