GENEL - 23 Mayıs 2019 Perşembe 15:07

Akşehir’de şehit ve gazi ailelerine iftar yemeği

A
A
A
Akşehir’de şehit ve gazi ailelerine iftar yemeği

Konya’nın Akşehir İlçe Kaymakamlığı, Akşehir Belediyesi ve Akşehir İlçe Jandarma Komutanlığı; mübarek Ramazan ayı münasebetiyle ilçe genelindeki şehit ve gazi ailelerine bir iftar yemeği verdi.

Konya’nın Akşehir İlçe Kaymakamlığı, Akşehir Belediyesi ve Akşehir İlçe Jandarma Komutanlığı; mübarek Ramazan ayı münasebetiyle ilçe genelindeki şehit ve gazi ailelerine bir iftar yemeği verdi.


Akşehir İlçe Jandarma Komutanlığı bahçesinde gerçekleştirilen iftar yemeği öncesi Belediye Başkanı Salih Akkaya, eşi Ayşegül Akkaya ile birlikte davetlilerin masalarını gezerek onlarla tek tek ilgilendi. Sıcak ve samimi bir ortamda okunan ezanla birlikte oruçlar açılarak iftar edildi.


Yemek sonrası yapılan duanın ardından bir konuşma yapan Akşehir İlçe Jandarma Komutanı Yüzbaşı Emre Çapan iftar yemeğine katılan tüm şehit yakınlarına, gazilere ve ailelerine teşekkür etti.


Akşehir Belediye Başkanı Salih Akkaya da yaptığı konuşmada, şehit aileleri ve gaziler ile iftar sofralarının bereketli olduğunu kaydederek, “Bu iftar programları sizlerin buraya iştiraki ile daha bereketleniyor ve birlik beraberliğimizle daha da anlam kazanıyor. Her yıl kaymakamlığımız ve belediyemiz işbirliği ile tertip ettiğimiz bu iftar yemeğimiz de bu yıl bir güzellik daha oldu ve İlçe Jandarma Komutanlığımızla birlikte bu iftarı düzenledik. Komutanımıza da ayrıca böyle güzel bir mekânda bu imkânı verdiği için teşekkür ediyoruz. Bu vesileyle ben bütün şehitlerimize Allah’tan rahmet, gazilerimize de sağlık ve afiyet diliyorum. Ahirete intikal etmiş tüm gazilerimize de yine Allah’tan rahmet diliyorum. Mevla’m bizleri inşallah Ramazan Bayramı’mıza eriştirsin. Bu mübarek ay münasebetiyle; sofralarımıza berekete, kalplerimize merhamete, gönüllerimize de huzura vesile eylesin” dedi.


Akşehir Kaymakamı Mehmet Türk de, şehitliğin yüce bir makam olduğunu belirterek, “Şehitlik dinimizde Peygamberlikten sonra en yüce makam olarak kabul edilir. Kur’an-ı Kerim’de ‘siz onlara ölüler demeyin onlar bilakis diridirler. Allah tarafından özel olarak rızıklandırmaktadır’ şeklinde bir ifade geçmektedir. Hem şehitler hem gaziler ile ilgili Peygamber Efendimizin de çok övgü dolu Hadisi Şerif’leri söz konusudur. Kavimler boyunca Türk devletleri hiçbir zaman dış müdahalelere, savaşlarla, yıkılmış değildir. Genellikle hep iç kargaşalarla, entrikalarla kardeş kavgasıyla yıkılmışlardır. Bunu şunun için ifade etmek istiyorum. Bizler birlik ve beraberliğimizi muhafaza ettiğimiz müddetçe, asla bu ülkenin, bu milletin sırtı yere gelmeyecektir. Bizler devlet olarak, millet olarak her zaman şehit ailelerimizin, gazilerimizin yanındayız, olmaya da devam edeceğiz” diye konuştu.


İftar yemeğine; Akşehir Kaymakamı Mehmet Türk, Akşehir Belediye Başkanı Dr. Salih Akkaya, Akşehir İlçe Jandarma Komutanı Yüzbaşı Emre Çapan, Akşehir İlçe Protokolü, Akşehir Şehit Aileleri Sosyal Yardımlaşma Derneği (AKŞAD) Yöneticileri, şehit aileleri, gaziler, gazi aileleri, yerel ve ulusal basın temsilcileri katıldı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Zonguldak Enkazdan sağ çıkan Hediye hayırseverlerin desteğiyle dünyaevine girdi Hatay’da yaşanan depremde enkazdan beş gün sonra sağ kurtulan 21 yaşındaki Hediye Demirkol, nişanlısı ile ertelediği düğününü hayırseverlerin de desteğiyle Zonguldak’ın Karadeniz Ereğli ilçesinde gerçekleştirdi. Hatay’da yaşayan 21 yaşındaki Hediye Demirkol, nişanlısı Muhammet Yıldız ile birlikte düğün hazırlıkları yaparken 6 Şubat 2023’te yaşanan depremlerde annesi ve kardeşi ile enkaz altında kaldı. Deprem sonrası enkazın arasında nişanlısını arayan Muhammet Yıldız, günlerce umudunu kaybetmeden molozların arasında Hediye Demirkol’dan bir iz aradı. Ekiplerin çalışmaları sonucu beş gün sonra enkazdan sağ kurtulan Hediye Demirkol’un kolu ampute edildi. Enkazda annesini kaybeden ve kardeşinin de iki ayağı ampute edilen Hediye Demirkol, sevk edildiği Adana’da tedavisinin tamamlanmasının ardından kardeşiyle birlikte Zonguldak’ın Karadeniz Ereğli ilçesine taşındı. Türk Kızılay Şubesi ve hayırseverlerin de desteğiyle bir eve yerleştirilen Hediye Demirkol, Şube Başkanı Kürşat Yağız’a deprem nedeniyle ertelenen düğün planından bahsetti. Çiftin hayalini gerçekleştirmek isteyen Kızılay, düğün için hazırlık başlattı. Davul zurna eşliğinde gelin alma adetinin yerine getirilmesiyle birlikte çeyizler de eve taşındı. Yapılan duaların ardından konvoy halinde Gülüç Belediyesi Düğün Salonu’na gelen çift, burada dünyaevine girdi. “Evlilik sürecimiz depremden sonra çok farklı boyuta geldi” Hayırseverler ve sevenleri genç çifti düğünde yalnız bırakmadı. Dört senelik nişanlılık süreci sonrası düğün hazırlığı yaptıkları sırada depremin olduğunu anlatan Hediye Demirkol, “Birbirimizi görüp tanıştık. Uzun bir hikayemiz var. Zamanla konuşa konuşa ileriye dönük sürecimiz başladı. Söz takıp nişanlandık. Yaklaşık dört senedir birlikteyiz. Deprem bizim dönüm noktamız oldu. Önceleri evlilik sürecini düşünüyorduk ama depremden sonra çok farklı boyuta geldi. Birbirimizden kopamadığımızı o zaman anladık. Düğünü erteledik. Deprem olmasaydı geçen yaz düğün olacaktı. Tedavi süreçleri oldu" dedi. Karadeniz Ereğli’ye geldiklerinde nikah yaparak dünyaevine girmeyi planladıklarını ve Kızılay’ın desteğiyle düğün yaptıklarını anlatan Demirkol, “Bu şekilde bize güzel bir düğün organize ettiler. Hatay’dan Karadeniz Ereğli’ye geldik. Orada hiçbir şeyimiz kalmadı. Buradaki güzel insanlarla tanışma sürecimiz oldu. Birçok insanla tanıştık. Sağ olsunlar hiçbir zaman desteklerini ayırmadılar” diye konuştu. “Küs öleceğimizi bilmek beni kahretti” Depremin kendileri için dönüm noktası olduğunu söyleyen Muhammet Yıldız ise, “İnsan sevdiğinden asla kopamaz. Depremin olduğu gün kendisiyle küstük. Öleceğine değil de küs öleceğimize çok üzüldüm. Sürekli bunu düşünüyordum, kahroldum. Neden kavga ettiğimizi düşündüm. Demek ki iki günlük dünyaymış, kavga etmeye hiç gerek yokmuş” dedi. İlk depremin yaşanmasında bir saat sonra nişanlısının evinin enkazının başına geldiğini anlatan Yıldız, “Enkazdan araçlar geçemiyordu. Yakınlarında bir tane park vardı. İnsanlar ateş yakmış duruyordu. Bir umut oradadır diye kendisini, annesini ve küçük kardeşini aradım. Kimseyi bulamadım. Enkaz başında gördüğüm tablo her şeyi anlamama yetti. Oradan birisinin çıkması imkansız gibi bir şeydi. Arkadaşlarım da bunu söylüyordu. İlk başta Hediye’nin ölmediğini söylüyordum. Boşuna ümitlenmememi ve durumu kabullenmemi söylediler. Sonuna kadar Hediye’nin yaşadığını düşünüyor ve inanıyordum. Sonra Hediye’nin sesini duyduk ve yaşadığını öğrendik” ifadelerini kullandı.