ÇEVRE - 22 Şubat 2022 Salı 13:41

İklim Elçileri, gençlerin gözünden iklim değişikliğiyle mücadelenin önemine değindi

A
A
A
İklim Elçileri, gençlerin gözünden iklim değişikliğiyle mücadelenin önemine değindi

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından Konya’da düzenlenen İklim Şurası’na katılan İklim Elçileri, gençlerin gözünden iklim değişikliği ile mücadeleye ve iklim değişikliğine karşı alınacak önlemlere değindi.

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından Konya’da düzenlenen İklim Şurası’na katılan İklim Elçileri, gençlerin gözünden iklim değişikliği ile mücadeleye ve iklim değişikliğine karşı alınacak önlemlere değindi.


Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından Konya Selçuklu Kongre Merkezinde düzenlenen İklim Şurası çeşitli paneller, toplantılar ve oturumlarla devam ediyor. 209 üniversiteden Şuraya katılım sağlayan İklim Elçileri de Gençlik Oturumuyla farklı etkinlikler yapıyor. Gençlik Oturumunda yer alan İklim Elçileri gençlerin gözünden iklim değişikliğiyle mücadelenin önemine ve atılması gereken adımlara değindi.



“Biz bunun endişesini duyuyoruz, iklim değişikliği aslında bizim için temel olarak bu”


Başkent Üniversitesi İklim Elçisi Mehmet Onat Sertaç, iklim değişikliği açısından endişe duyduklarını, iklim değişikliğinin hayati bir problem olduğunu belirterek, “İklim Şurası’nın ve Gençlik Oturumunun her ülkenin kendi iklim değişikliği planları açısından önemli olduğunu bildiğimizden dolayı da bu İklim Şurası’nın planlarının bu krizle mücadelemizde çok önemli olduğunu düşünüyorum. Dün Bakan bey ile gerçekleştirdiğimiz Gençlik Oturumunda da kendisine gençlerin neler talep ettiğini, bu krizde neler istediğini direkt olarak yüz yüze belirtmiş olduk. Bizim açımızdan bir defa hayati bir problem. Belki birçok neslin temsilcisi aynı şeyi düşünmüyor olabilir fakat bizim için çok hayati bir problem. Bölgesel olarak birçok kırılgan kendisinin bizatihi yaşadığı bir problemi biz ilerleyen zamanlarda çok daha şiddetli bir şekilde yaşayacağız. Biz bunun endişesini duyuyoruz. İklim değişikliği aslında bizim için temel olarak bu. Bir endişe, gelecek problemi bizim açımızdan, biz bu kaygılarla hareket edemiyoruz” dedi.



“Gençliğin bu konuda bu kadar aktif olup dert yanmasından ben aslında mutluluk duyuyorum”


KTO Karatay Üniversitesi İklim Elçisi olan, aynı zamanda Konya Büyükşehir Belediyesi Gençlik Meclisinde görev alan Mustafa Sami Koçak ise kendilerinin meclis gündeminin de iklim değişikliği olduğunu, İklim Şurası’na katılarak istişare yaptıklarını açıklayarak, “Halihazırda iklimle ilgili yürütmekte olduğumuz 14 projemiz var. Bu projelerde fikir almak için buradayız. Bence gençliğin iklim değişikliği konusunda daha çok dert yanmasının sebebi gençlik şu an bunun farkında. Aslında iklim değişikliğinden en çok mağdur olacak isimler gençler. Çünkü gençlik iklim değişikliği vaatlerini taahhütlerine baktığımız zaman sürekli uzun süreçli taahhütler ve aslında gençliği doğrudan etkileyecek, ileri tarihteki taahhütler olduğu için gençlik ileride başına gelebilecek şeylerin farkında. Ondan dolayı daha çok dert yanmak da bundan. Gençliğin bu konuda bu kadar aktif olup dert yanmasından ben aslında mutluluk duyuyorum. Bu kadar gencin bu konuda duyarlı olup bunun için burada buluşmasından çok mutluyum” diye konuştu.



“Bize bu bağlamda iklim değişikliğinin kötü, olumsuz özellikleri bakımından miras kaldığını söyleyebiliriz”


Ankara Üniversitesi İklim Elçisi Nuray Çaltı, İklim Şurası’nın gençlerin kendisini ifade ettiği bir program olduğunu, akıllarındaki soruları Şura kapsamında diğer paydaşlara ilettiklerini dile getirdi. Çaltı, şunları söyledi:


“Buradaki seçilen İklim Elçilerinin bir araya gelip kendi fikirlerini daha sıcak bir ortamda ifade edebilmelerine olanak sağladı. Ben zaten iklim değişikliğinde uyum çalışıyorum. İklim değişikliğinin önlemini iki şekilde düşünmeye çalışıyoruz. Sera gazı salınımlarını azaltma, iklim değişikliğine neden olan sera gazlarını ve iklim değişikliğinde uyum. Bir kere iklim değişikliğine nereden baktığımıza çok bağlı. Ama bu bakışımızı etkileyen politika nasıl. Politika ve karar vericilerin yapmış olduğu uygulamalar, aldıkları kararlar bizim geleceğimizi yönlendirmede çok önemli. Ulusal ve ulus üstü artık bakıyoruz bu sürece çünkü küresel iklim değişikliği diyoruz. Bu iklim değişikliğini iklim krizine çevirenler de bizleriz. Bizler bir önceki jenerasyon veya ondan önceki jenerasyon çok uzun bir sürece dayanıyor. Bize bu bağlamda iklim değişikliğinin kötü, olumsuz özellikleri bakımından miras kaldığını söyleyebiliriz ama iklim mücadelesinde şu an bir bayrak savaşı var ortada. Geçmiştekiler bir şeyler yapmaya farkında olduklarından dolayı artık çevre sorunları çok arttı. Bu sorunların gelecekte IPCC raporlarına bağlı olarak bunu söylüyorum artacağını da biliyoruz. O zaman bizim çok daha ciddi aksiyonlar almamız gerekiyor. Gençlik ve bunu yapacak olan geleceğin yetişkinleri. Yeni doğan bebekler de bundan etkileniyor. Biz bakış açımızı sadece gençlik olarak düşünmemeliyiz, bebekler, çocuklar hepsini dikkate alarak değerlendirmeliyiz.”


Selçuklu Kongre Merkezi’nde düzenlenen İklim Şurası, çeşitli paneller, oturumlar ve toplantılar ile 25 Şubat’a kadar devam edecek.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Başkan Vekili Rasim Şişman: "Hayalimiz Arnavutköy’ü kadim geçmişine yeniden kavuşturmak" Beşiktaş Belediye Başkan Vekili Rasim Şişman, ilçe genelinde sürdürdüğü ziyaretler kapsamında Arnavutköy Mahallesi’ndeki vatandaşlar bir araya geldi. Beşiktaş Belediye Başkan Vekili Rasim Şişman, ilçe genelindeki mahallelerde vatandaşlarla bir araya gelmeye devam ediyor. Başkan Vekili Şişman, Arnavutköy’ün dünyada benzeri olmayan bir değere sahip olduğuna dikkat çekerek, "Çok kadim bir yerdeyiz. Burası çok değerli bir mahalle. Dünyada eşi benzeri yok. Belli şeyleri yeniden canlandırmanız lazım. Hayalimiz Arnavutköy’ü ileriye taşımaktan çok, geçmişindeki ruhu ve kültürü yeniden canlandırmak. Arnavutköy Çileği, Arnavutköy Festivali gibi değerleri tekrar yaşatmak ve mahalleye sosyal tesis kazandırmak istiyoruz. Teofania Yortusu’nun 25 yıl sonra yeniden Arnavutköy’de kutlanmasını çok isterim" dedi. Altyapı ve denetim çalışmalarına da değinen Başkan Vekili Rasim Şişman, "2026 yılı, yol bakım onarım yılı olacak. Biz 13 yere ruhsat vermişiz ama bunun dışında 19 yeri mühürlemişiz. 2025 yılı içinde, 51 işletmeye toplam 17 milyon lira ceza kestik. Bu 51 işletmenin 32’si Arnavutköy’de. 37 işletmeye gürültü, 23 işletmeye de koku, duman gerekçesiyle çok ağır yaptırımlar uyguladık. Çok hızlı şekilde kısa, orta, uzun vadeli projeksiyonları ortaya koyabileceğimiz bir acil eylem planını oluşturarak ciddi anlamda ağırlık vereceğiz Arnavutköy’e" diye konuştu.
Kars Sarıkamış şehitleri için eksi 10 derecede saygı nöbeti Sarıkamış Harekatı’nın 111’inci anma etkinlikleri kapsamında Allahuekber Dağları’nda donarak şehit olan binlerce Mehmetçiğin anısına öğrenciler sıfırın altında 10 derece soğukta temsili saygı nöbeti tuttu. Etkinlik, Kafkas Üniversitesi Sarıkamış Meslek Yüksek Okulu önünde başladı. Okul önünde toplanan öğrenciler ve protokol üyeleri, ellerinde Türk bayraklarıyla yaklaşık 4 kilometre yürüyerek Alisofu Şehitlik Anıtı’na geldi. Buradaki program saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başladı. O dönemde yaşanılan zorlukları hissetmek adına asker kıyafeti giyen öğrenciler, değişimli olarak Alisofu Şehitlik Anıtı’nda temsili saygı nöbeti tutarak nöbet değişimi gerçekleştirdi. Kuran-ı Kerim tilaveti ve duaların ardından program sona erdi. Programın ardından gazetecilere açıklamalarda bulunan Kars Valisi Ziya Polat, "Ecdadın, atalarımızın izinde, onların iman dolu yüreklerine vatan, millet sevdasıyla Allahuekber Dağları’nda şahadet şerbeti içmesinin 111’inci yılındayız. Öncelikle tüm şehitlerimizi, bütün ecdadımızı rahmetle, minnetle anıyoruz. Kardan kefen giyen atalarımızı, büyüklerimizi bu imanı, inancı gençlerimize aktarmak için bugün 22 Aralık’ta genç kardeşlerimiz, hemşehrilerimiz, STK’larımız, kurum kuruluşlarımız, saygı nöbeti yürüyüşümüzü devraldık. Genç kardeşlerimizle saygı nöbetine başladık. Tabii bu dağlar, Allahuekber Dağları on binlerce yiğidin iman dolu, inanç dolu, devlet, millet için düşmandan çok soğukla mücadelesinin hüzün hikayesinin yazıldığı topraklar. Bu devlet, bu millet için şehit olan şehadet şerbeti içmek için yola çıkan tüm şehitlerimize rahmet, minnet, saygılar diliyoruz" dedi. Polat, "Bugün nöbeti devralan genç kardeşlerimiz aynı kalple, aynı akılla bu iman, bu inançla yürüdüler ve yürüyecekler. Bu devlete hizmet etmek, bu millete hizmet etmek için gerektiğinde de canımızı seve seve feda etmek için yürüyoruz. Nöbeti tutuyoruz, nöbeti devralıyoruz. Sarıkamış şehitlerimizi anma programı 3-4 Ocak’ta bu topraklarda olacak. Tüm hemşehrilerimizi anma töreni programımıza davet ediyoruz. Birlikte dağlarda aynı soğuğu hissediyoruz. Belki aynı soğuk olmayabilir ama bu imanla, bu inançla, bu düşünceyle bu yollarla şehitlerimizin izinde yürümek için tüm hemşehrilerimizi, tüm insanlarımızı, Türk milletimizi buraya davet ediyoruz" diye konuştu. Yapılan konuşmaların ardından program sona erdi. Programa, Vali Ziya Polat, Kars Belediye Başkanı Prof. Dr. Ötüken Senger, Sarıkamış Kaymakamı Enis Aslantatar, Sarıkamış Belediye Başkanı Serdar Kılıç, AK Parti Kars İl Başkanı Muammer Sancar, Milliyetçi Hareket Partisi İl Başkanı Tolga Adıgüzel, Kızılay Kars Şube Başkanı Kübra Hüryurt, daire amirleri, STK temsilcileri ile çok sayıda öğrenci katıldı.
Ankara AK Parti Milletvekili Ensarioğlu: "Söz konusu açıklamalarım, Dışişleri Bakanının özelde şahsına yönelik değildi" Çevre Komisyonu Başkanı ve AK Parti Diyarbakır Milletvekili Mehmet Galip Ensarioğlu, "Benim düşünce ve açıklamalarım açık ve nettir. Söz konusu açıklamalarım, parti politikalarımızda sayın Cumhurbaşkanımızın iradesi dışında, kimsenin çelişkili irade ortaya koyamayacağı ve AK Parti’de böyle bir şeyin mümkün olmayacağını kesin cümlelerle hatırlatmak adınaydı. Sayın Dışişleri Bakanının özelde şahsına yönelik değildi" dedi. Ensarioğlu, bir yabancı yayın kuruluşuna verdiği röportajla ilgili yazılı açıklama yaptı. Ensarioğlu şunları kaydetti: "Yabancı bir yayın kuruluşuna Terörsüz Türkiye süreci ve Meclis Komisyon çalışmalarıyla alakalı verdiğim bir mülakatta, sürece dair yaptığım değerlendirme sonunda, sunucunun ısrarlı Suriye politikası konusunda, sayın Cumhurbaşkanımız ve Dışişleri Bakanı sayın Hakan Fidan’ın politikalarında çelişkiler olduğuna dair verdiğim cevapta, böyle bir şeyin olmayacağını söyledim. Sözlerimin sonunda partimizin ve hükümetimizin politikalarını belirleyen iradenin sayın Cumhurbaşkanımızın iradesi olduğunu, buna karşı bir irade ortaya koyanın ya görevi bırakması gerekir, ya da görevden alınır şeklindeki ifademin amacı ve maksadı gayet net olduğu halde üç gündür, bağlamı ve maksadı dışında, bazı art niyetli çevrelerin çeşitli sosyal medya mecralarında çarpıtarak yorumladıklarını üzüntüyle müşahede ettim. Benim düşünce ve açıklamalarım açık ve nettir. Söz konusu açıklamalarım, parti politikalarımızda sayın Cumhurbaşkanımızın iradesi dışında, kimsenin çelişkili irade ortaya koyamayacağı ve AK Parti’de böyle bir şeyin mümkün olmayacağını kesin cümlelerle hatırlatmak adınaydı. Sayın Dışişleri Bakanının özelde şahsına yönelik değildi."