GENEL - 09 Eylül 2019 Pazartesi 13:55

Mehmet Tuza Pakpen Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesinde eğitim başladı

A
A
A
Mehmet Tuza Pakpen Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesinde eğitim başladı

Konya Organize Sanayi Bölgesi (OSB) içerisindeki Mehmet Tuza Pakpen Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesinde ilk ders zili çıldı.

Konya Organize Sanayi Bölgesi (OSB) içerisindeki Mehmet Tuza Pakpen Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesinde ilk ders zili çıldı.


Konya OSB içerisinde bulunan ve Konya’nın en çok tercih edilen meslek lisesi haline gelen Mehmet Tuza Pakpen Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesinde 2019-2020 Eğitim-Öğretim Dönemi açılış programı gerçekleştirildi. Sosyal tesislerde düzenlenen açılış programına, Konya Valisi Cüneyit Orhan Toprak, Konya Büyükşehir Belediye Başkanı Uğur İbrahim Altay, Konya Sanayi Odası ve OSBÜK Başkanı Memiş Kütükcü, Selçuklu Belediye Başkanı Ahmet Pekyatırmacı, İl Milli Eğitim Müdürü Seyit Ali Büyük, 3. Ana Jet Üs ve Garnizon Komutanı Hava Tuğgeneral Fidan Yüksel, İl Emniyet Müdürü Şükrü Yaman ile bölge sanayicileri, öğrenciler ve velileri katıldı.



“Konya’da en çok tercih edilen meslek lisesi oldu”


Programın açılışında konuşan Konya Sanayi Odası ve OSBÜK Başkanı Memiş Kütükcü, Mehmet Tuza Pakpen Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesinin Konya’nın en çok tercih edilen meslek lisesi olduğunu, tercihlerde Türkiye’de de kendi alanlarında birincilik ve üçüncülük elde ettiğini söyledi. 2019 LGS Yerleştirme Sonuçlarına göre tüm alanlarda kontenjanların tamamının dolduğuna işaret eden Kütükcü, "Konya’nın en çok tercih edilen meslek lisesi olma hedefimize hep birlikte ulaştık. 2019 LGS Yerleştirme sonuçlarına göre tüm alanlarda kontenjanlarımızın tamamı doldu. Konya’da yüzdelik dilimler bazında mesleki ve teknik eğitim uygulayan okullar arasında ilk sırada yer aldık. Ayrıca, Türkiye genelinde de sınavla öğrenci alan endüstriyel otomasyon ve metal teknolojileri uygulayan mesleki ve teknik okullar arasında ilk sırada, makine teknolojileri uygulanan okullar arasında ise üçüncü sırada yer aldık" ifadelerini kullandı.



"Buradan mezun olan gençlerimiz, kendi iş yerlerini de açabilme imkanına sahip oluyorlar"


Bu okulun öğrencilerinin Türkiye’deki çok az okulda olan imkanlara sahip olduğunu söyleyen Kütükcü, okulun avantajları ve yapılan yatırımlar hakkında şunları aktardı: "2017 yılında proje okulu olan lisemize, Konya Organize Sanayi Bölge Müdürlüğümüz tarafından 4 atölye binası ve sosyal tesis kazandırıldı. Büyükşehir Belediyemiz tarafından 200 kapasiteli öğrenci yurdu, Selçuklu Belediyemiz tarafından da kapalı spor salonu kazandırıldı. Biz burada öğrencilerimize, ücretsiz servis, ücretsiz öğle yemeği ve yurt imkanı sunuyoruz. Okulumuzun organize sanayi bölgesi içerisinde yer alması, buradaki öğrencilerin staj dönemlerinde ve iş hayatlarında daha avantajlı konumda olmalarını sağlıyor. Ayrıca buradan mezun olan gençlerimiz, kendi iş yerlerini de açabilme imkanına sahip oluyorlar. Mezun olan öğrencilerimize, Ustalık Belgesinin yetki ve sorumluluklarına sahip İş Yeri Açma Belgesi veriyoruz."



“Konya’daki birlik ve beraberlik herkese nasip olmaz”


Konya Valisi Cüneyit Orhan Toprak ise, Konya’nın birlikte iş yapma özelliğine vurgu yaptı. Şehirdeki bu iş birliğinin herkese nasip olmayacağını söyleyen Vali Toprak, "Konya’nın farklı bir yapısı var. Ben Konyalıları, pratik görüyorum. Konyalı sanayicilerimizin, yatırımcı, üretken, girişimci, yeniliklere ve iş birliğine açık bir havası olduğunu net bir şekilde görüyorum. İşte bunun en önemli göstergelerinden birinin yeni sezon açılışında bulunuyoruz. Organize sanayimizin göbeğinde, üretime, sanayiye uygun bir şekilde inşa edilmiş bir okulun içinde bulunuyoruz. Yine bu iş birliğini doğrularcasına hayırseverimiz, Büyükşehir Belediyemiz, Selçuklu Belediyemiz, bölge sanayicilerimiz, buraya büyük yatırımlar yapmışlar. Bir hizmet, üretim, eğitim gelişim söz konusu olduğunda Konya’da iş adamından belediyesine, resmi kurumlara, halka kadar herkes seferber oluyor. Bu çok büyük bir haslettir, herkese nasip olmaz" ifadelerini kullandı.



“Konya OSB bizim göz bebeğimiz”


Konya Büyükşehir Belediye Başkanı Uğur İbrahim Altay ise, bu okuldan mezun olacak gençlerin üretime ve istihdama katkı vereceğini söyledi. Konya’nın birçok alanda Türkiye’de öne çıkan illerden bir tanesi olduğunu ve bunun devamı için de istihdamla birlikte sürdürülebilirliğin önemli olduğunu aktaran Altay, "Şehri çok güzel imar edebilirsiniz. Ama eğer istihdam oluşturamıyorsanız, şehrin sürdürülebilmesi, insanların burada yaşayabilmesi mümkün değil. Konya OSB bu manada bizim göz bebeğimiz, müteşebbislerimiz Konya’nın ruhuna uygun bir şekilde yeni iş yerleri açarak istihdama önemli bir katkı sağlıyorlar. Ancak, istihdamda en önemli sorunlardan bir tanesi de nitelikli personel ihtiyacı. Bu okulda büyük bir aşkla üretimin bir parçası olmaya gelmiş çocuklarımız ile bu ihtiyaç kapatılacak. Bu okuldan mezun olan çocuklarımız hem mevcut işletmelerimizin üretimine katkı sağlayacak hem de yeni müteşebbisler olarak şehrimizde yeni başarı hikayeleri yazacaktır" değerlendirmesinde bulundu.



"Konya artık tüm kurumlarıyla başarıya koşuyor"


Konya İl Milli Eğitim Müdürü Seyit Ali Büyük de, okulun ilk yapıldığı zaman sadece dersliklerden oluşan bir bina olduğunu, bu okulun sanayi ile birlikte büyüyerek ete kemiğe büründüğünü hatırlattı. Büyük, "Okulumuz ilk yapıldığı zaman nasıl bir model uygulanabilir diye çalışma yapmıştık. Ben bugün gelinen noktada Memiş Başkanımızın şahsında tüm sanayicilerimize şükranlarımı arz ediyorum. Bu okul ete kemiğe bürünmüş hale gelirken, sanayi ile birlikte bu hale geldi. Kurum kültürü, sanayi kültürü çok önemliydi. Bunu burada Türkiye’nin bir örneği olarak görüyoruz. Başarının tesadüf olmadığını da bir kez daha görüyoruz. Konya artık tüm kurumlarıyla başarıya koşuyor" diye konuştu.


Konuşmaların ardından okulun sosyal tesisi ve atölye binaları gezildi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Bakan Fidan: “Irak’ın bölge ülkeleri ile entegre bir ülke olmasını arzu ediyoruz” Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Yeni Zelanda Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Winston Peters ile bir araya geldi. Dışişleri Bakanlığı İstanbul Temsilciliğinde yapılan görüşme sonrası gündeme dair değerlendirmelerde bulunan Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, “Irak’ın yıllardır çatışmalarla, istikrarsızlıkla anılan bir ülke değil, kalkınma hamleleriyle, elindeki potansiyeli kullanan siyasal istikrar ve bölge ülkeleri ile entegre bir şekilde barışçıl Komşuluk ilişkileri içerisinde olan bir ülke olmasını bir her zaman için arzu ediyoruz” ifadelerini kullandı.Dışişleri Bakanı Hakan Fidan ile Dışişleri Bakanlığı İstanbul Temsilciliğinde Yeni Zelanda Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Winston Peters ile görüşme gerçekleştirdi. Görüşme sonrası ikili düzenlenen toplantıda gündeme ilişkin basın mensuplarının sorularını yanıtladı.“Terörle mücadele gibi tehditlerin olduğu alanlarda işbirliğimizi ilerletecek”Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Irak ziyareti ile ilgili sorulan soruya cevap veren Fidan, “Cumhurbaşkanımızın 22 Nisan’da yaptığı Bağdat ve Erbil ziyaretleri gerçekten Türkiye Cumhuriyeti Irak İlişkileri açısından tarihi öneme haiz olmuştur. Bu ziyaret öncesinde çok sistemli ve yoğun bir çalışma gerçekleştirmiştir. Bizim, özellikle Cumhurbaşkanımızın Irak vizyonunda belli parametreler var. Bunların başında Irak’ın yıllardır çatışmalarla, istikrarsızlıkla anılan bir ülke değil, kalkınma hamleleriyle, elindeki potansiyeli kullanan siyasal istikrar ve bölge ülkeleri ile entegre bir şekilde barışçıl Komşuluk ilişkileri içerisinde olan ir ülke olmasını bir her zaman için arzu ediyoruz. Bu vizyon doğrultusunda, bizler neler yapabiliriz, hep bunun arayışı içerisinde olduk. Bu ziyarette ve öncesinde yapılan çalışmalar, hem tehditleri hem fırsatları aynı anda masaya yatıran her ikisine de sistemli, kurumsal, kalıcı çözümler getirme amacı taşıyan bir ziyaretti. Öncesinde yapılan çalışmalarda başta terörle mücadele olmak üzere su konusu, enerji konusu ve kalkınma yolu konusunda temel anlaşma metinlerinin prensipte karara bağlanması konusu fevkalade önemliydi. Cumhurbaşkanımızın ziyareti esnasında 26 anlaşma imzalandı. Bunlar; ekonomi, enerji, terörle mücadele, su, gümrük ticareti gibi çok çeşitli alanlarda imzalanan anlaşmalardı. Biz bundan sonra hem terörle mücadele gibi tehditlerin olduğu alanlarda işbirliğimizi ilerletecek, hem de kalkınma yolu gibi çok somut projelerle 2 ülke arasındaki ilişkileri daha iyi bir noktaya taşıyacağız. Erbil ziyaretinde Cumhurbaşkanımız bölgesel yönetime destek mesajını yenilemiştir. Orayla olan komşuluk ve dostluk ilişkimiz fevkalade önemlidir. Aynı zamanda Cumhurbaşkanımız Erbil ve Bağdat arasındaki iyi istikamette seyretmesi konusunda önem vermektedir. Bu iki şehir arasındaki ilişkinin iyi olması federal başkentte bölgesel yönetimin ilişkilerinin iyi olması hem ülke istikrarı için hem de bölge güvenliği için önemli” dedi.Filistin’in devlet olarak tanınması konusunda Türkiye ve ortakları arasında yoğun bir işbirliği olduğunu belirten Bakan Fidan, “Diğer taraftan Gazze ile ilgili soruya cevaben şunları söyleyebilirim bu konudaki çalışmalarımız kesintisiz devam ediyor. Hem Türkiye olarak hem de uluslararası toplum da bölgesel ortaklarımızla yaptığımız çalışmalar her geçen gün diplomatik mevzi insani mevzi kazanarak savaşımıza, mücadelemize devam ediyoruz. Bunların bir kısmı kamuoyunda görünüyor bir kısmı görülmüyor. Özellikle devlet aktörleriyle yaptığımız çalışmalar gerçekten önemli bir yer tutuyor. Filistin’in devlet olarak tanınması konusunda Türkiye ve ortakları arasında yoğun bir iş birliği var. Hafta sonu Riyad’a yapacağımız ziyarette de işbirliği teşkilatı Arap ligi tarafından oluşturulan temas grubunun diğer üyeleriyle bir araya geleceğiz. Başka ülkelerle de bir araya gelip özellikle Filistin devletinin tanınması konusunda başka neler yapılabilir onunla ilgili çalışmalarımıza devam edeceğiz. Daha önce de söyledim eğer biz Filistin devleti başta olmak üzere önemli siyasal adımlar atmada uluslararası toplumu harekete geçirmekte başarısız olursak bu yaşadığımız 3. Gazze savaşı, ki en vahşi olanı, ne son olacak? Dolayısıyla bizim kalıcı çözüm getirmek için var gücümüzle çalışmamız gerekiyor. Diğer taraftan mevcut vahşetin durması insani yardımların sağlanması için de mevcut dostlarımızla, müttefiklerimizle, uluslararası toplumla çok alanda çalışıyoruz. Birleşmiş milletlerde arkadaşlarımız gece gündüz çalışıyorlar, siyasi açıdan inanılmaz insanı bir çaba var. Sizin de gördüğünüz gibi dünya başkentleri ayağa kalkmış durumda. Bir önceki basın toplantısı vesilesiyle söylediğim gibi artık İsrail’in Gazze’ye işgali ve oradaki insanları öldürmesi, şehit etmesi, 35 bin insanın kanına girmesi meselesi ve işgale olan direniş artık İsrail ve Filistin arasındaki savaş olmaktan çıkmış dünyada ezenle ezilenlerin mücadelesi haline dönmüştür. Uluslararası sistemin kurucularıyla uluslararası sistem tarafından ezilen ve dışlanan aktörler arasındaki mücadeleye everilmiştir” şeklinde konuştu.“iki devletli bir çözümü desteklemeye devam ediyoruz”Filistin konusunda 2 devletli bir çözümü desteklediklerini ifade eden Winston Peters ise,“Çanakkale ve bu 100 yıldan daha uzun bir süre önce gerçekleşen olaylar genç bir ülke için felaketti. Bu felaket, şu anda bir ulus devlete dönüştü. Çok güçlü bir siyasi politika, dış politikayı da takip etti. Bu bize tek bir mesaj veriyor. Bu bölgedeki cömertlik, Mustafa Kemal Atatürk’ün bize göstermiş olduğu cömertlik çok takdir ediliyor Yeni Zelanda halkı tarafında. Filistin Devleti ile ilgili olarak biz çok uzun zamandır iki devletli bir çözümü desteklemeye devam ediyoruz. Ancak bunu savaşın bugün sona ermesi çağrısını da tekrar ediyoruz. Bunu kalıcı bir barış için gerçekleştirmek istiyoruz. Geçici bir şey değil, 5-6 ay sonra tekrar gerçekleşecek bir çatışma değil, kalıcı bir çözüm olması gerektiğini düşünüyoruz. Filistin Devleti ile ilgili olarak ülkelerin büyük bir kısmından farklı düşünmüyoruz” ifadelerini kullandı.